Vekâlet tâ-ifetun min ehli-lkitâbi âminû billeżî unzile ‘alâ-lleżîne âmenû veche-nnehâri vekfurû âḣirahu le’allehum yerci’ûn(e)
Kitap ehlinin bir bölüğü de dedi ki: İman edenlere indirilene gündüzün inanın, akşam üstü inanmayın, kafir olun, belki iman edenler de inançlarından dönerler.
Kitap Ehlinden (sapkın ve münafık) bir grup (birbirlerine): "İnananlara (Müslümanlara) indirilmiş olana, (Kur’an’a ve kurallarına) gündüzün önünde (başında) inanmış (gibi yapıverin), sonunda (akşama ise) inkâr edin; belki (bu hareketlerinizle onlar da şüpheye düşer ve) dönerler" demişlerdir.
Bize de kitap verildi diyenlerden bazısı birbirlerine şöyle der: “Muhammed'e indirilene inananlara günün başında inandığınızı söyleyin, daha sonra geleni inkâr edin ki, belki o mü'minler dinlerinden dönerler.”
Ehl-i kitaptan bir grup:
“İman edenlere indirilene, Kur'ân'a, günün başlangıcında sözde iman edin, günün sonunda da inkâr edin. Belki onlar da dinlerinden dönerler.” dediler.
Kitap ehlinden bir topluluk dedi ki: "İman edenlere indirilen şeylere günün başında inanın ve sonunda inkar edin; belki dönerler." [12]
Kitap Ehlinden bir bölümü, dedi ki: 'İman edenlere inene gündüzün başlangıcında inanın, bitiminde inkar edin. Belki onlar da dönerler.'
Yahudîlerden bir topluluk diğerlerine şöyle dedi: “- Müminlere indirilen Kur'ân'a, gündüzün evvelinde inanın ve sonunda inkâr edin (ki müminler şüpheye düşer de) olur ki, dinlerinden dönerler.
Ehl-i kitaptan bir grup dediler: “Müminlere inen Kur’ana gündüzleyin inanın (inanmış görünün,) akşamleyin inkâr edin. (İslam’a girin, çıkın.) Belki Müslümanlar dinlerinden dönerler.
Kitap ehlinin bazısı şöyle der: “Müminlere indirilmiş olana sabahleyin inanıp akşamleyin inkâr edin. Belki onlar da dinlerinden dönerler.”
Kitaplı olanlardan birtakımı diyor ki: «inanmış olanlara inmiş bulunan şeye, sabahleyin inanın, akşamleyin tanımayın, olur onlar da döner
Kitap ehlinden bir grup (kendilerinden olan diğerlerine) dediler ki: “İman edenlere indirilen Kur'an'a günün evvelinde inanın, günün sonunda ise (bir bahane uydurarak) inkâr edin. Belki (şüpheye düşerler de) onlar da (dinlerinden) dönerler.”
Ehl-i kitâbdan bir tâife didi ki: "Sabahleyin mü’minlere nâzil olan kitâba îmân idiniz ve akşam ânların i’tikâdını terk idiniz bu vechile ânlar da dinlerini terk iderler.
72,73. Kitap ehlinden bir takımı şöyle dedi: "İnananlara indirilene günün başında inanın, sonunda inkar edin ki, belki dönerler ve dininize uyanlardan başkasına inanmayın". De ki: "Doğru yol Allah'ın yoludur". Ve yine başkasına da verildiğine veya Rabbinizin katında Müslümanların karşı delil getirip sizi alt edeceğine inanmayın, derler. De ki: "Doğrusu bol nimet Allah'ın elindedir, onu dilediğine verir. Allah'ın fazlı her şeyi kaplar, O her şeyi bilir".
Kitap ehlinden bir grup, “Mü’minlere indirilene günün başlangıcında inanın, sonunda da inkâr edin, belki onlar (size bakarak) dönerler” dedi.[95]
Ehl-i kitap’tan bir grup şöyle dedi: “Gün başlarken müminlere indirilmiş olana iman edip günün sonunda inkâr edin. Belki onlar da dinlerinden dönerler.
Ehl-i kitaptan bir gurup şöyle dedi: «Müminlere indirilmiş olana sabahleyin (görünüşte) inanıp akşamleyin inkâr edin. Belki onlar (böylece dinlerinden) dönerler.
Kitap halkından bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana gündüzün başında inanın ve sonunda inkar edin. Böylece belki dinlerinden dönerler."
Kitap ehlinden bir grup: "Müminlere indirilene günün başlangıcında inanın, sonunda da inkâr edin, belki onlar da dönerler." dedi.
Ehli kitabdan bir taife de şöyle dedi: «Varın o mü'minlere indirilene güpe gündüz iyman edin, Âhırinde de dönüb küfredin belki onlar da dönerler
Ehl-i kitaptan bir grup, (diğerlerine) şöyle dedi: “Müslümanların inandıkları (Kur’ân’a) gündüzün başında (görünüşte) inanın, günün sonunda (bir bahane ile) inkâr edin. Olur ki (şüpheye düşerler de) onlar da dönerler.”
Ehli Kitap'tan bir grup dedi ki: “İnananlara indirilene günün başında iman edin, günün sonunda da inkâr edin. Belki dinlerinden dönerler.”
Kitablılardan bir güruh (şöyle) dedi: «Kendilerine indirilen (Kur'ân-ı kerîm) e îman edenlere gündüzün evvelinde inanın, âhirinde küfr (-ü inkâr) edin. Olur ki (mü'minler dînlerinden) dönerler»!.
Ehl-i kitabdan bir tâife de şöyle dedi: “Îmân edenlere indirilmiş olan (Kur'ân')a günün evvelinde (sabahleyin yalandan) îmân edin, sonunda (akşam üstü) de inkâr edin; umulur ki (dinlerinden) dönerler.”(1)
Kitap Ehlinden bir grup da (ayak takımlarına) dediler ki: İman etmiş olanlara indirilmiş olan (kitab)a sabah iman edip akşam (vakti) onu inkâr edin ki, onlar da (şüpheye düşüp önceki inançlarına) dönsünler. *
Kitap ehlinden bir gurup dedi ki “İman edenlere indirilen (kitab)a gündüzleri iman edin, günün sonunda da inkâr edin ki, belki onlar (dinlerinden) dönerler.”
Kitap’lılardan bir takımı şöyle dedi: «Onlara bildirilen Kitap’a gün doğunca inanın, gün batınca da onu tanımayın ki böylelikle onlar dinlerinden dönsünler.»
72, 73. Ehl-i Kitaptan bir güruh diğerlerine demişlerdi: «İman edenlere inzâl olunan Kur/an/a sabahleyin inanın, akşam üzeri onu tanımayın. Olabilir ki onlar dinlerinden dönerler kendi dininize tâbi olan kimseden başkasına inanmayın» onlara de ki «yol Allah yoludur» [¹]. «Size verilen şeylerin [²] başka birine de verildiğine, yahut onların size karşı Rabbileri nezdinde hüccet getireceklerine inanmayın» [³] Onlara de ki «nimet ve inayet Allah/ın elindedir. Allah onu dilediğine verir. Allah vâsi/dir, hakkiyle âlimdir.
Kitap ehlinden bir grup (birbirlerine), “İnananlara indirilmiş olana günün başında inanın, o günün sonunda da inkâr edin; ola ki onlar da (size bakarak) geri dönerler.”²⁰
Kitab ehlinden bir takımı şöyle dedi: “İman edenlere indirilene günün başında iman edin, sonunda ise inkâr edin; umulur ki onlar (şekke düşüp gerisin geriye) dönerler.”
Kitap Ehli’nden bazıları, halkın İslâma yönelişlerini engellemek için sinsice bir plân hazırlayarak kendi aralarında dediler ki:
“Müslümanlara indirilen Kur’an ayetlerine —sırf onları kandırmak için— sabahleyin iman edin; akşam olunca da “Görüyorsunuz ya, aslında size ve Peygamberinize karşı hiçbir önyargımız yok. Ne var ki, dininizi iyice araştırıp öğrendikçe, Muhammed’in Tevrat’ta bize müjdelenen son Peygamber olmadığını anladık, en güvenilir âlimlerimize de danıştık, meğer sizin inancınız doğru değilmiş!” diyerek onu inkâr edin, belki böylece şüpheye kapılıp dinlerinden dönerler.”
Kitap ehlinden bir takımı dedi ki: -“İman edenlere indirilmiş olana Gündüz yüzü inanın; sonunda inkâr edin! Umulur ki geri dönerler”.
Yahudilerden bazıları şöyle diyorlar: " Müslümanlara indirilen Kurana, öğleye doğru inanın; akşama doğru inkar edin, belki de bu sayede geri adım atabilirler.
Kitap ehlinden bazıları: "Müminlere gönderilene günün başlangıcında inanın gün sonunda inkâr edin! Belki onlar size bakarak dönerler." dedi. Bu durum Müminlerin moralini bozmak için kitap ehlinin kurdukları tuzaktır. Sakın bu tuzağa düşmeyin!
Kitap ehlinden bir grup şöyle demişti: “Müminlere indirilmiş olana gündüzün önünde (sabah) inanıp, sonunda (akşam) inkâr edin! (Böylece) belki onlar (dinlerinden) dönerler.
72,73. Kitap ehlinden bir takım kimseler de: “Mü’minlere indirilenlere, îmanlarından dönmeleri için günün başlangıcında inanın, sonunda da onu inkâr edin. Ancak kendi dininize uyan kimselere (gerçekten) inanın.” dediler. (Ey Muhammed!) Sen onlara: “Doğru yolun ta kendisi, Allah’ın gösterdiği yoldur.” de. (Bir de onlar, birbirlerine): “Size verilenin bir benzerinin başka bir kimseye de verildiğine yahut bunların Rabbinizin huzurunda sizin aleyhinize delil getireceklerine de.” (inanmayın dediler).¹ Sen de onlara: “Lütuf tamamen Allah’ın elindedir ve onu dilediğine verir. Çünkü Allah, geniş (nîmet sahibi)dir, (her şeyi) hakkıyla bilendir.” de.
Geçmiş vahyin izleyicilerinden bazısı [birbirlerine] şöyle der: “[Muhammed’e] inananlara günün başında vahyedilene inandığınızı söyleyin, daha sonra geleni ise inkar edin ⁵⁴ ki [inançlarından] belki geri dönerler;
Kitap ehlinden bir kısmı derler ki; “İman edenlere indirilen Kuran’a günün başında inanın; sonunda inkâr edin, belki onlar da dönerler.” 2/14, 3/119
Kitap ehlinden bir gurup dedi ki: “İman edenlere indirilen vahye günün başında inandığınızı söyleyin, o günün sonunda[⁶¹²] inkâr edin;[⁶¹³] bu sayede belki (imanlarından) dönerler;
Kitap ehlinden bir gurup (elebaşları, müslümanları şaşırtmak için, dindaşlarına) 'Müminlere indirilmiş olana (Kur ana) sabahleyin iman ediniz, (öyle görününüz) akşamleyin ise onu inkar ediniz, olabilir ki dinlerinden dönerler" dediler.
Kitap ehlinden bir grup dedi ki: "İman edenlere indirilmiş olana, günün önünde inanın, sonunda inkâr edin; belki böylece dönerler
Ehl-i kitaptan bir gürûh dedi ki: «Mü'minlere indirilmiş olana sabahleyin imân ediniz, akşamleyin de onu inkâr eyleyiniz. Olabilir ki dönüverirler.»
72, 73. Ehl-i kitaptan bir güruh birbirlerine, şöyle dediler: “Şu Müslümanlara indirilen kitaba günün başlangıcında (zahiren) iman edin, sonunda da inkâr edin, olur ki onlar da şüpheye düşüp dinlerinden dönerler. Ve bir de kendi dininize tâbi olandan başkasına sakın ha güvenmeyin! ” Ey Resulüm, de ki: “Doğru yol, Allah'ın yoludur, ” Yine onlar kendi aralarında: “Size verilen vahyin, başkalarına da verildiğine veya Rabbinizin huzurunda Müslümanların karşı delil getirip sizi mağlup edeceklerine inanmayın! ” derler. De ki: “Lütuf Allah'ın elindedir, dilediğine ihsan eder. Allah vâsi ve alîmdir (lütfu boldur, her şeyi hakkıyla bilir). [57, 29]
Kitap ehlinden bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana, günün önünde inanın, sonunda inkar edin; belki (size bakarak onlar da) dönerler;"
Ehl-i Kitâb'dan bir tâife (diğerlerine) mü'minlere indirilen kitâb ve dîne günün ibtidâsında îmân idin ve günün âhirinde onı inkâr ve küfr iyleyin, belki bu sâyede (evvel îmân sonra inkârınızla İslâmları dînlerinde şübhe ve tereddüde düşürirsiniz de) İslâmdan ric'at iderler, didiler.
72,73. -Kitap ehlinden bir kısmı:-İman edenlere indirilene günün başında inanın, sonunda inkar edin, belki dönerler. Dininize uyanlardan başkasına inanmayın, dediler. De ki:-Doğru yol, sadece Allah'ın gösterdiği yoldur. Size verilen bir başkasına da verildi veya Rabbiniz katında size üstün gelecekler diye mi (telaşlanıyorsunuz)? De ki:-Nimet ve ihsan Allah'ın elindedir. Onu dilediğine verir. Allah, ihsanı bol olan, her şeyi bilendir.
Kitap Ehlinden bir güruh da birbirine şöyle dedi: “İman edenlere indirilmiş olan kitaba sabah iman edip akşam vakti onu inkâr edin ki, onlar da dönsünler.
Ehlikitap'tan bir zümre şöyle dedi: "Şu iman edenlere indirilene günün başlangıcında inanın, günün sonunda karşı çıkın. Belki bu sayede geriye/eskiye dönerler.
daħı eyitti bir bölük kitāb ehlinden: “imān getürüñ aña kim indürinildi anlaruñ üzere kim įmān getürdiler gündüzüñ ilkinde daħı kāfir oluñ śoñında ola kim anlar ya'nį müsülmānlar döneler.”
Eyitdi bir ṭāyife Yehūdilerden Naṣrānilerden: Īmān getürüñüz ol kitāba kiindi īmān getürenler üstine gün evvelinde. Daḫı kāfir oluñuz gün āḫirinde, ola kim īmān getürenler ḳaytalar.
Kitab əhlindən (yəhudilərdən) bir dəstə (bir-birinə) dedi: “Mö’minlərə nazil edilənə (Qur’ana) günün əvvəlində (səhər vaxtı) inanın, həmin günün axırında (axşam vaxtı) isə onu inkar edin! Bəlkə, (mö’minlər öz dinlərindən) üz döndərsinlər.
And a party of the People of the Scripture say: Believe in that which hath been revealed, unto those who believe at the opening of the day, and disbelieve at the end thereof, in order that they may return;
A section of the People of the Book say: "Believe in the morning(406) what is revealed to the believers, but reject it at the end of the day; perchance they may (themselves) Turn back;
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |