16 Ekim 2024 - 13 Rebiü'l-Ahir 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Neml Suresi 24. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vecedtuhâ vekavmehâ yescudûne lişşemsi min dûni(A)llâhi vezeyyene lehumu-şşeytânu a’mâlehum fesaddehum ‘ani-ssebîli fehum lâ yehtedûn(e)

Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp güneşe secde eder buldum ve Şeytan, yaptıklarını bezemiş de yoldan çıkarmış onları ve onlar, doğru yolu bulamıyorlar.

"Onu ve kavmini, Allah’ı bırakıp da Güneş’e secde ederlerken buldum; şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulamıyorlar. (Hakk yolu bilmiyorlar.)"

Ne var ki O'nu da, halkını da, Allah'ı bırakıp güneşe tapındıklarını gördüm. Şeytan onlara, bu yaptıklarını güzel ve iyi gösterip, kendilerini Allah'ın yolundan çevirmiş ve onlar da bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar.

“Onun ve kavminin Allah'ı bırakıp, yarattıkları içinden güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara amellerini süsleyip güzel göstermiş, onları doğru yoldan, İslâmî bir hayat tarzı yaşamaktan alıkoymuş. Hak dini tercih etmiyorlar.”

Onun ve kavminin Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan yaptıklarını onlara süslemiş de kendilerini yoldan alıkoymuş. Dolayısıyla doğru yola girmiyorlar.

'Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde etmektelerken buldum, şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulmuyorlar.'

Onu ve kavmini, Allah'a değil, güneşe tapıyorlar buldum. Şeytan onlara amellerini süslü göstermiş, böylece kendilerini hak yoldan sapıtmış da doğru yola giremiyorlar.

24, 25. Onun ve kavminin, Allah’ın dışında güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, onların yaptıklarını onlara güzel göstermiş, doğru yolun önünde onlara engel olmuştur. Artık onlar, göklerdeki ve yerdeki gizlilikleri çıkaran,(*) gizlediklerini ve açıkladıklarını bilen Allah’a secde etmeye yol bulamaz olmuşlar.(**)

(*) Hüdhüd kuşu, yerin içinde gizli olan suyu çıkardığı için, Allah’a bu sıfatı yakıştırmıştır. (*) Nesefi.

“Onu ve toplumunu, Allah'ı bırakıp güneşe secde eder buldum. Şeytan onlara, yapıp ettiklerini süslü gösterip onları yoldan saptırmış. Artık doğruyu bulamazlar.”

Hem kendisi, hem de ulusu Allahı bırakarak, güneşe tapınırlar, şeytan da onların yaptıkları şeyleri hoş göstererek, yoldan çıkarmış, onlar doğru yola gitmezler!»

“Onu da halkını da Allah'ı bırakıp güneşe tapındıklarını gördüm. Anlaşılan, şeytan onlara bu yaptıklarını güzel gösterip kendilerini yoldan çıkarmış. Onlar da bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar.”

24, 25, 26. "Gördüm ki o ve kavmi Allâh’ın yerine güneşe tapıyorlar. Şeytân kendileri nazarında a’mâllerini tezyîn iylemiş, ânları hak yolundan çıkarmış, tarîk-i hidâyete gitmiyorlar; Semâvât ve arzın esrârını tezâhür itdiren ve sizin gerek sakladığınızı ve gerek ’alenen izhâr iylediğinizi bilen Allâh’a, ’arş-ı ’azîm sâhibi yegâne Allâh’a secde itmiyorlar" didi.

22,23,24,25,26. Çok geçmeden Hüdhüd gelip Süleyman'a: "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sana Sebe'den doğru bir haber getirdim. Ora halkına hükmeden, herşeyden kendisine bolca verilen ve büyük bir tahta sahip olan bir kadın buldum; onun ve milletinin Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Göklerde ve yerde gizli olanları ortaya koyan, gizlediğiniz ve açıkladığınız şeyleri bilen Allah'a secde etmemeleri için şeytan, kendilerine, yaptıklarını güzel göstermiş, onları doğru yoldan alıkoymuştur. Bunun için, doğru yolu bulamazlar. O çok büyük arşın sahibi olan Allah'tan başka tanrı yoktur" dedi.

“Onun ve kavminin, Allah’ı bırakıp güneşe taptıklarını gördüm. Şeytan, onlara yaptıklarını süslü göstermiş ve böylece onları yoldan çıkarmış. Bu yüzden de onlar doğru yolu bulamıyorlar.”

Ancak onun ve halkının Allah’ı bırakıp güneşe taptıklarını da gördüm. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş, böylece onları yoldan alıkoymuş; bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar.

Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş. Bunun için doğru yolu bulamıyorlar.

"Onu ve halkını ALLAH'ın dışında güneşe secde eder buldum. Şeytan onların işlerini kendilerine süslemiş ve onları yoldan çıkarmış ve bu yüzden doğruyu görmüyorlar."

"Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş. Bunun için hidayete giremiyorlar."

Onu ve kavmini buldum ki Allaha değil, Güneşe secde ediyorlar, Şeytan onlara amellerini yaldızlamış, bu suretle kendilerini yoldan sapıtmış da doğru gidemiyorlar

(Ancak) onu (Sebe melikesini) ve kavmini, Allah’a itaat etmek yerine, güneşe secde ederlerken gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını (bâtıl inançlarını) süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş. (Bu yüzden) onlar doğru yolu bulamıyorlar.

“Kendisini de toplumunu da Allah'ın yanı sıra Güneş'e secde¹ ederken buldum. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstererek onları doğru yoldan alıkoymuş, bundan dolayı da doğru yolu bulamıyorlar.”

«(Gerek )onu, (gerek) kavmini Allâhı bırakıb güneşe secde ediyorlarken buldum (gördüm). Şeytan onların yapdıklarını süslemiş de kendilerini yoldan alıkoymuş (sapdırmış). Onun için onlar doğru yola giremiyorlar».

“Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp güneşe secde ediyorlar buldum; hem şeytan onlara amellerini süslemiş de onları (doğru) yoldan men' etmiş; bu yüzden onlar doğru yolu bulamıyorlar.”

“Kendisini de toplumunu da Allah’ın yanı sıra Güneş’e secde (ibadet) ederken buldum. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstererek onları doğru yoldan alıkoymuş, bundan dolayı da doğru yolu bulamıyorlar.”

“O kadını ve halkını Allah’dan başka, güneşe secde ederken buldum. Şeytan onlara yaptıklarını süsleyip güzel göstermiş ve onları yoldan çıkarmış. Sonra onlar doğru yol üzere de değiller.”

Onu da, ulusunu da, Allah’ı bırakıp güneşe tapar buldum. Şeytan yaptıkları kötülükleri onlara güzel göstermiş, onları doğru yoldan çıkarmış. Artık onlar doğru yolu tutamazlar.

«— Gerek kendisini, gerek kavmini, Allah/ı bırakarak güneşe secde ediyorlar buldum. Şeytan onlara kötü amellerini göstermiş, onları doğru yoldan alıkoymuştur. Onlar doğru yola eremiyorlar».

“Onun ve kavminin, Allah’ı bırakıp Güneş’e secde ettiklerini gördüm [vecedtu]. Şeytan onlara yaptıklarını süslü göstermiş ve böylece onları yoldan çıkarmış, bu yüzden de onlar doğru yolu bulamıyorlar.”⁹

9 Bu ayet secde ayetidir.

“Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde ederlerken buldum. Onlara şeytan yapmakta olduklarını süslemiş ve böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur. Bundan dolayı da onlar hidayete eremiyorlar.”

“Ve yine gördüm ki, kendisi de, halkı da, Allah’ı bırakıp Güneş’e secde ediyorlar. Demek ki şeytan, yaptıkları bu çirkin işleri kendilerine güzelve çekici göstererek onları yoldan çıkarmış; bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar.”

Onu da, kavmini de, Allah’ı bırakıp Güneş’e secde ediyorlar buldum. Şeytan, onlara amellerini güzel göstermiş; onları Yol’dan çıkarmış / alıkoymuş; onlar hidayete ermezler.

Dahası onun ve halkının, Allah yerine güneşe secde ettiklerini de gözledim. Şeytan onların yaptıklarını öylesine allayıp pullamış ve onları öylesine baştan çıkarmış ki yola gelecek gibi değiller.

"O’nun ve kavminin Allah’ı bırakıp güneşi yücelttiklerini, güneşe taptıklarını gördüm. Şeytan onlara işlerini süslemiş! Onları doğru yoldan çevirmiş! Bu yüzden yola gelmiyorlar!"

Onu ve kavmini, Allah’ın peşi sıra güneşe secde eder buldum. Şeytan, yaptıkları işleri kendilerine süslü göstermiş ve onları doğru yoldan alıkoymuştur. Onlar doğru yolu bulamıyorlar.

“Şeytanın, kendilerine yaptıklarını süslü göstererek (Allah’ın) yolundan alıkoyduğu için hak yolu bulamamaları sebebiyle onu ve kavmini, Allah’ı bırakıp güneşe secde eder bir halde buldum.”

(Ne var ki,) onu da, halkını da, Allah’ı bırakıp güneşe tapındıklarını gördüm; Şeytan onlara bu yaptıklarını güzel ve iyi gösterip kendilerini Allah’ın yolundan çevirmiş ve onlar da bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar:

Yalnız ben onun ve halkının Allah’ı bırakıp güneşe taptıklarını gördüm. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş ve onlar da yoldan sapmış ve bir daha doğru yolu bulamamışlar. 16/63

Ne ki onu ve kavmini Allah’ı bırakıp da güneşe tapar buldum. Öyle (anlaşılıyor) ki şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş. Onlar da yoldan sapmışlar ve bir daha da doğru yolu bulamamışlar.

"Ayrıca; onun ve kavminin, Allah’ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm ki, şeytan onlara; yaptıklarını güzel göstermiş ve onları doğru yoldan saptırmıştır; bu yüzden onlar doğru yolu bulamıyorlar."

Onun ve kavminin, Allâh’ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytân onlara işlerini süsleyip onları doğru yoldan çevirmiş, bu yüzden doğru yolu bulamıyorlar.

«Onu ve kavmini Allah'tan başka güneşe secde ederler buldum, ve şeytan onlara amellerini süslemiş. Artık onları yoldan sapıttırmış. Binaen-aleyh onlar hidâyete eremezler.»

Ne var ki onun da halkının da Allah'ı bırakıp güneşe ibadet ettiklerini gördüm. Anlaşılan, şeytan yaptıkları bu kötü işleri kendilerine güzel göstermiş ve onları yoldan çıkarmış, bu yüzden de hak yolu bulamıyorlar.

Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan onlara işlerini süsleyip onları doğru yoldan çevirmiş, bu yüzden yola gelmiyorlar.

"Onı ve kavmini Allâh'dan başka güneşe secde iderler buldum. Onlara şeytân 'amellerini tezyîn itmiş ve Allâh yolundan onları men' iylemişdir. Bunun içün onlar tarîk-i hidâyete gitmezler."

Baktım ki, hem o kadın, hem de halkı Allah ile aralarına Güneşi koymuş, ona secde ediyorlar. Şeytan yaptıklarını güzel göstermiş ve onları yoldan çıkarmış. Doğru şeyler yapmıyorlar.

Onu ve kavmini Allah'ı bırakıp, güneşe tapar buldum. Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş ve onları yoldan çıkarmış, bu yüzden onlar doğru yolu göremiyorlar.

“Onu ve kavmini, Allah'ı bırakmış da güneşe secde ediyor halde buldum. Şeytan bu işi onlara böyle süsleyerek onları yoldan çıkarmış; bir daha da yollarını doğrultamıyorlar.

"Onu ve toplumunu, Allah'ı bırakıp Güneş'e secde eder buldum. Şeytan onlara, yapıp ettiklerini süslü gösterip onları yoldan saptırmış. Artık doğruyu bulamazlar."

“buldum anı daħı ķavumını secde eylerler güne Tañrı’dan ayruķ. daħı bezedi anlara şeyŧān 'amellerini pes girü döndürdi anları yoldan. pes anlar ŧoġru yol dutmazlar

Ṭapdum anı ḳavmi‐y‐le güneşe ṭaparlar Tañrı Ta‘ālādan özge. Daḫı bezedianlara şeyṭān ‘amellerini, pes azdurup çıḳardı anları doġru yoldan. Pes an‐lar hidāyet bulmazlar.

Mən onun və tayfasının Allahı qoyub günəşə sitayiş etdiklərini gördüm. Şeytan (çirkin) əməllərini onlara gözəl göstərmiş, onları (doğru) yoldan sapdırmışdır. Buna görə də haqq yolunu tapa bilmirlər.

I found her and her people worshipping the sun instead of Allah; and Satan maketh their works fair seeming unto them, and debarreth them from the way (of Truth), so that they go not aright:

"I found her and her people worshipping the sun besides Allah:(3266) Satan has made their deeds seem pleasing in their eyes, and has kept them away from the Path,- so they receive no guidance,-

3266 The ancient religions of the people of Saba ' (the Himyar or Sabaeans) consisted in the worship of the heavenly bodies, the sun, the planets, and... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.