Fe’akarûhâ feasbehû nâdimîn(e)
(Buna rağmen) Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak (hemen ardından onları) pişmanlık kaplamıştı.
Ayaklarını kesip öldürdüler onu da nadim oldular.
Bütün bu uyarılara rağmen, deveyi ayaklarından keserek öldürdüler, sonra da pişman oldular.
Derken, onu, kılıçla bacaklarından biçerek öldürdüler. Ama pişman da oldular.
Sonuçta onu boğazladılar; ama pişman oldular.
'Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak pişman oldular.'
Derken o deveyi kestiler, fakat pişman oldular.
Onlar ise; o devenin el ve ayaklarını kestiler, ardından pişman oldular.
Buna rağmen onlar deveyi kestiler, ama sonunda pişman oldular.
Deveyi öldürdüler, sonra pişman oldular!
157-158. Derken onu kestiler, fakat (çok geçmeden) pişman oldular. Sonunda azap onları yakaladı. Şüphesiz bunda (alınacak büyük) bir ders vardır. (Buna rağmen) yine de onların çoğu iman etmekte diretiyor.159. Şüphesiz senin Rabbin, mutlak galiptir, çok merhametlidir.*
Onlar ise deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Derken onu kestiler, fakat pişman oldular.
Buna rağmen onlar deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Nihayet onu kestiler; ancak pişman oldular.
Derken onu kestiler; fakat pişman da oldular.
Derken onu vurdular, fakat nâdim oldular
“Derken onu boğazladılar. Sonra da pişman oldular.”
Derken onu kesdiler. Fakat peşîman oldular.
Derken onu kestiler; bunun üzerine (yaptıklarından) pişmanlık duyan kimseler oldular.
Deveyi boğazladılar sonrada yaptıklarına pişman oldular.
Onlarsa deveyi sinirlediler. Sonra da azap korkusuyle pişman oldular.
Sonunda onu (yine de) kestiler de böylece pişman olmuş kimseler olarak sabahladılar.
Bütün bu uyarılara rağmen, Allah’a itaatin simgesi olan deveyi hunharca boğazlayıp öldürdüler fakat çok geçmeden yaptıklarına pişman oldular.
(Buna rağmen) o (deveyi) öldürdüler ve hemen pişman oldular.
Bütün bu uyarılara rağmen onlar yine de o deveyi hoyratça boğazladılar; ama bunu yaptıklarına (çok geçmeden) pişman oldular; 68
Buna rağmen onu hunharca boğazladılar, fakat sonunda pişman oldular. 7/73...79
Buna rağmen onlar, onu işkence yaparak vahşice katlettiler;[3252] fakat sonunda pişman oldular;*
Derken onu boğazladılar, sonra pişman olarak sabahladılar.
Derken, deveyi boğazladılar, ama çok geçmeden yaptıklarına pişman oldular.
Nihayet onu kestiler, ama pişman oldular.
Sonra o deveyi kestiler ama yaptıklarına pişman oldular.
Buna rağmen kestiler sonra da pişman oldular.
Deveyi kestiler ve pişman oldular.
Onu yere yatırıp kestiler. Sonra da pişman oldular.
pes öldürdiler anı pes oldılar peşimenler.
Amma onlar (dəvəni) tutub kəsdilər, sonra da (əzab qorxusu ilə) peşman oldular.
But they hamstrung her, and then were penitent.
But they ham-strung her: then did they become full of regrets.(3208)*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |