Elleżîne yufsidûne fî-l-ardi velâ yuslihûn(e)
o aşırı gidenler ki yeryüzünde bozgunculuk ederler de ıslah etmezler.
"Ki onlar yeryüzünde fesatçılık (bozgunculuk) peşindedirler, ıslaha çalışıp dirlik ve düzen kurma (gayesi ve gayreti) gütmeyenlerdir."
O ölçüyü aşanlar ki, yeryüzünde bozgunculuk yapıp, dirlik ve düzenlik vermeyenlerdir.”
“Yeryüzünde, ülkede fesat çıkaranlara, yeryüzünü ıslaha çalışmayanlara, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkilerini düzelterek, geliştirerek yaşamayanlara itaat etmeyin.”
Ki onlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarmakta, düzen sağlamamaktadırlar.
'Ki onlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyor ve dirlik-düzenlik kurmuyorlar (ıslah etmiyorlar).'
(Onlar) o kimselerdir ki, yeryüzünü fesada verirler de düzeltmezler.”
O müsrifler ki, yeryüzünü bozarlar. Ve (bozduktan sonra da) düzeltmezler..” dedi.
“Onlar, yeryüzünde bozgunculuk yapıyorlar da insanların iyiliğine çalışmıyorlar” dediğinde;
Onlar yeryüzünde fesatçılık ederler, onat bir iş görmezler!»
“Onlar barışa karşı durup fesat çıkarırlar”
142-152. Birâderleri Sâlih ânlara "Allâh’dan korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl olarak geliyorum. Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Ben sizden hiç bir ücret istemem, benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir. Zan idiyor mısınız ki bağçelerinizin, çeşmelerinizin, ekilmiş tarlalarınızın, sık dallı hurmalıklarınızın ortasında ilelebed emniyetde kalacaksınız? Ve kayalardan mutantan hâneler yapmakda devâm ideceksiniz? Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Müsriflerin (sû-i harekâtda bulunanların) emrine itâ’at itmeyiniz. Ânlar arzı fesâda virirler ıslâh itmezler." didi.
142,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152. Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.
151,152. “Yeryüzünde ıslaha çalışmayıp fesat çıkaran haddi aşmışların emrine itaat etmeyin.”
151-152. Yeryüzünde düzeni bozan ama düzeltmeye yanaşmayan aşırıların istediklerini yapmayın.”
151, 152. Yeryüzünde bozgunculuk yapıp dirlik düzenlik vermeyen aşırı gidenlerin emrine uymayın.
"Onlar yeryüzünde iyilik değil kötülük işlerler."
151,152. "Yeryüzünde bozgunculuk yapıp dirlik düzenlik vermeyen bozguncuların emrine uymayın."
yer yüzünü gesada verirler de islâh etmezler
O (haddi aşa) nlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkaran, (ne kendilerinin ne de toplumun) ıslah (ı) için çalışmayan kimselerdir.”
“Onlar, yeryüzünde haddi aşarlar ve yıkıcılık yaparlar.”
«Ki onlar yer (yüzün) de fesâd yapar, ıslah etmez kimselerdir».
“Onlar ki, yeryüzünde fesad çıkarırlar ve (gerek kendilerini, gerekse çevrelerinde bulunanları) ıslâh etmezler.”
Onlar ki, yeryüzünde bozgunculuk yapmakta ve dirlik, düzenlik kurmamaktadırlar.
”Onlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyorlar ve yanlışları düzeltmiyorlar” demişti.
Onlar o kimselerdir ki ülkeyi durmadan karıştırırlar da düzeltmek nedir bilmezler.»
“Onlar yeryüzünde bozgunculuk ederler de ıslah etmezler.”
“Ki onlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkarır ve (hiçbir şeyi) ıslah etmezler.”
“Çünkü onlar yeryüzünde hep bozgunculuk çıkarır; Allah ile barışık bir hayat yaşamaya çalışmazlar, yapmazlar.”
“Yeryüzü’nde bozgunculuk yapanların ve düzeltmezlerin!”.
Çünkü aşırılar dengeleri bozarlar ve asla düzeltmeye yanaşmazlar. "
"O zalimler yeryüzünde sürekli bozgunculuk yapar. Yeryüzünün imarı ve ıslahı için çalışmazlar. Sadece kendi çıkarlarını düşünürler. İnsanların mallarını ve haklarını çalarak adaleti bozarlar. Bir avuç mutlu azınlık olmak için birbirlerini kollar, birbirlerinin yardımcısı olurlar. İnsanların çoğunluğunu ezerler. Böyle zalimlere uyarak zulümlerine ortak mı oluyorsunuz?"
151,152. Yeryüzünde bozgunculuk yapıp ıslah edici olmayan haddi aşanların emrine itaat etmeyin!”
151,152. “O, yeryüzünde bozgunculuk yapıp (hiçbir bozukluğu) düzeltmeyerek haddi aşanların¹ emrine uymayın.” (dedi.)
o ölçüyü aşanlar ki, yeryüzünde düzen ve uyum sağlayacaklarına bozgunculuk yaparlar!”
Memlekette ıslah edici hiçbir şey yapmayan sürekli bozgunculuk yapanların. 2/11
Böyleleri düzeni sağlamadıkları gibi, yeryüzünde fesat çıkarmaktan da geri durmazlar.”
151,152. Yeryüzünde bozgunculuk yapan, dirlik düzenlik vermeyen o elebaşlarınızın emrine uymayın" diyerek onları uyarmaya çalıştı.
O kimseler ki, yer yüzünde bozgunculuk yapıp, ıslah etmeyenler
Öyle kimseler ki, yerde ifsat ederler ve ıslah olmazlar.
150, 151, 152. Artık Allah'a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin. Sakın işi gücü dünyada fesat çıkarıp nizamı bozmak olan, düzeltme için ise hiç bir gayretleri bulunmayan o haddi aşanların isteklerine uymayın.
Yeryüzünde bozgunculuk yapan, ıslah etmeyen o kimseler(in sözüyle hareket etmeyin).
151,152. "Dinlerinde isrâf iden ve arzda salâh değil fesâd îkâ' iyleyen adamların emrine itâ'at itmeyin" didikde
Onlar bu topraklarda bozgunculuk yaparlar, hiçbir şeyi düzeltmezler.”
Onlar yeryüzünde bozgunculuk yapıyorlar, düzeltmiyorlar.
“Onlar memlekette iyiliğe yanaşmaz, fesat çıkarırlar.”
"Onlar yeryüzünde bozgun çıkarırlar, barış için çalışmazlar."
151-152. “daħı boyun virmeñ orandan geçiciler işine ya'nį müşriķler yā doķuz gişi kim deveyi öldürdiler anlar kim fesād eylerler yirde eyü işlemezler.
Ol kişiler kim fesād iderler yir yüzinde, ıṣlāḥ eylemezler.
O kəslər ki, yer üzündə fitnə-fəsad törədər və (pis işlərdən, günah əməllərdən əl çəkib özlərini) islah etməzlər!
Who spread corruption in the earth, and reform not.
"Who make mischief in the land, and mend not (their ways)."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |