11 Eylül 2024 - 7 Rebiü'l-Evvel 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Şu’arâ Suresi 148. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vezurû’in venaḣlin tal’uhâ hedîm(un)

Ekinler içinde, tomurcukları nazik, yumuşak hurmalıklar yanında.

"Ekinler ve yumuşak tomurcuklu göz alıcı hurmalıklar arasında?"

bu ekinler, bu zarif görünüşlü ince sürgünlü hurmalıklar arasında…

“Ekinlerin, sebze bahçelerinin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında mı bırakılacaksınız?”

Ekinlerin ve yumuşak tomurcuklu, hoş hurma ağaçlarının arasında.

'Ekinler ve yumuşak tomurcuklu göz alıcı hurmalıklar arasında?'

Ekinlerin ve meyvası yumuşak, hoş hurma ağaçlarının içinde...

146, 147, 148. Siz burada, bağlar ve bostanlar, ekinler, meyveleri ermiş hurmalıklar arasında güven içinde bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

“Ekinler, salkımlı hurma ağaçları arasında.”

Birbirine çiçekleri karışan hurmalıklarla, ekinlerde

146-147-148. “Siz burada, bahçelerin, pınarların içinde, ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde kendi halinize bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

142-152. Birâderleri Sâlih ânlara "Allâh’dan korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl olarak geliyorum. Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Ben sizden hiç bir ücret istemem, benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir. Zan idiyor mısınız ki bağçelerinizin, çeşmelerinizin, ekilmiş tarlalarınızın, sık dallı hurmalıklarınızın ortasında ilelebed emniyetde kalacaksınız? Ve kayalardan mutantan hâneler yapmakda devâm ideceksiniz? Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Müsriflerin (sû-i harekâtda bulunanların) emrine itâ’at itmeyiniz. Ânlar arzı fesâda virirler ıslâh itmezler." didi.

142,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152. Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.

146,147,148. “Siz buradaki bahçelerde, pınar başlarında, ekinlerde, meyveleri olgunlaşmış hurmalıklarda güven içinde bırakılacak mısınız?”

146-149. Siz burada, bahçelerin, pınarların içinde; ekinlerin, meyveleri uç vermiş hurma ağaçlarının arasında güven içinde bırakılacağınızı ve dağlardan ustaca evler oyup yapmaya devam edebileceğinizi mi sanıyorsunuz?

146, 147, 148. Siz burada, bahçelerin, pınarların içinde; ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız (sanırsınız)?

"Ekinler ve olgun meyveli hurmalıklar içindesiniz."

"Ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalar arasında,"

Lâtıf tal'ı sarkmış hurmalar, ekinler içinde

146-147-148. (Yaptığınız bunca inkâr ve isyanlarınıza rağmen) bahçeler, pınarlar, ekinler ve yumuşak tomurcuklu hoş hurma ağaçlarının arasında (her beladan emin olarak) güven içerisinde bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

“Ekinliklerde ve salkımlı hurmalıklarda.”

«Ekinlerin ve tomurcukları nâzik, yumuşak hurma ağaçlarının içinde».

146,147,148. “(Siz) burada (her belâdan) emîn kimseler olarak bahçeler, pınarlar, ekinler ve tomurcukları olgunlaşan hurmalıklar içinde bırakılacak mısınız (sandınız)?”

Ve ekinler (sebze bahçeleri) ve olgunlaşmış yumuşak tomurcuklu can alıcı hurmalıklar arasında mı?

Tahıllar ve salkım salkım nefis hurmalar içinde bırakılacak mısınız?”

ekinler, dolgun tomurcuklu hurmaların arasında,

146, 148. Bu bulunduğunuz halde, bahçelerde, pınarlarda, ekinler içinde, tomurcuklan lâtif [²] hurmalıklarda; emin bir halde bırakılacak mısınız?

[2] Meyvesi olgun, lezzeti lâtif.

“Ekinlerde ve salkımları olgunlaşmış hurmalıklarda...”

“Ekinler ve yumuşak tomurcuklu hurmalıklar arasında (öyle mi)?”

Boy boy filiz veren ekinler ve taptaze, yumuşacık salkımlar yetiştiren hurmalıklar içinde.”

“Ekinlerde ve salkımları sarkmış hurmalarda!”.

146,147,148. Siz buralarda güvenle oturabilecek misiniz? // bu bağlarda bahçelerde, // şu güzelim ekinler ve salkım salkım hurmalar arasında?

"Ekinler ve yumuşak tomurcuklu güzel hurmalıklar arasında!"

146,147,148. Siz burada, bahçelerde, (su) kaynaklarında, ekinlerin ve salkımları aşağıya sarkmış hurmalıkların içinde güvende bırakılacak mısınız?

“Ekinlerin ve salkımları olgunlaşmış hurmalıkların arasında?”

bu ekinler, bu zarif görünüşlü ince sürgünlü hurmalıklar arasında...

Ekinlerin ve salkım saçak olgunlaşmış hurmalıklar içinde. 26/147

Ekinler ve iç geçirtecek kadar zarif, olgun ve dolgun hurma salkımlarının sarktığı hurmalıklarda…

146,147,148. "Siz bu beldede; bağların, bağçelerin ve pınarların içinde; ekinlerin, salkımları sarkan hurmalıkların arasında; (Rabbinizin ayetlerini inkar etmenize rağmen, sonsuza dek) güven içinde bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?" (Hak davetimi kabul etmediğiniz takdirde, üzerinize bir azap inmesinden korkmuyor musunuz?)

Ekinler ve meyvesi üst üste yığılı hurmalıklar arasında?

«Ve ekinlerin ve tomurcukla- rı latif hurma ağaçlarının içinde?»

147, 148. Bağlarda, bahçelerde, pınarların başında, ekinler, bostanlar, dalları kırılacak derecede yüklü salkımları sarkan hurmalıklar içinde devamlı kalacağınızı mı sanıyorsunuz?

Ekinler ve yumuşak tomurcuklu güzel hurmalıklar arasında?

"Ve ekinlerde, dalları tomurcuklanmış hurma bostanlarında"

Ekinler ve sık tomurcuklu hurmalar arasında yaşamaya,

Ekinler ve yumuşak tomurcuklu hurmalıklar içinde...

“Ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında?

"Ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar içinde."

147-148. “bostanlar içinde daħı biñarlar içinde daħı ekinler içinde daħı ħurma aġaçları kim çiçeġi anuñ biribiri içine girmişdür.”

ve ekinler içinde ve daḫı ḫurmā aġaçları içinde ki yemişi yumuşaḳdur?

Əkinlər və lətif çiçəkli (gözəl meyvəli) xurmalıqlar içində (xatircəmlikdə ömür sürəcəksiniz)?

And tilled fields and heavy sheathed palm trees,

"And corn-fields and date-palms with spathes near breaking(3204) (with the weight of fruit)?

3204 The date palm flowers on a long spathe: when the flowers develop into fruit, the heavy ones hang with the load of fruit. Thamud evidently were pr... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.