Velehum ‘aleyye żenbun feeḣâfu en yaktulûn(i)
Ve bir de onlara karşı suçum var, korkarım, öldürürler beni.
(Ayrıca: “Ya Rabbi) Onlara (Firavun kavmine) karşı (istemeden sebebiyet verdiğim bir kişiyi öldürme) suçum var. Bundan dolayı beni (tutup) katletmelerinden korkuyorum” (diye özür belirtmişti.)
Hem ben, onların gözünde suçluyum. Bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum.”
Üstelik onların benim aleyhimde bir suç (davaları) var. Dolayısıyla beni öldürmelerinden korkuyorum."
'Üstelik, onların bana karşı (davasını savunacakları bir cinayet) suçu(m) var; bundan dolayı beni öldürmelerinden korkuyorum.'
Bir de (Kıptî'yi öldürdüğümden) onların üzerimde bir kısas davası var, bundan dolayı korkarım ki, hemen beni öldürürler.”
“Onlara karşı bir suçum da var. Beni öldürmelerinden korkuyorum” dedi.
“Onlara karşı benim bir suçum var. Beni öldürmelerinden korkuyorum.”
Benim orda bir suçum var, korkarım ki beni öldürürler de!»
12,13,14. Mûsâ: "Korkarım beni yalancılıkla ithâm iderler, kalbim endîşe-nâk ve lisânım nâtıkasızdır. Birâderim Hârûn’ı gönder, bana mu’âvin olsun bana işlediğim bir günâhın cezâsını çekdirecekler, korkarım beni katl iderler" cevâbını virdi.
12,13,14. Musa: "Rabbim! Doğrusu beni yalanlamalarından korkuyorum; göğsüm daralıyor, dilim açılmıyor. Onun için Harun'a da elçilik ver. Onların bana isnat ettikleri bir suç da vardır. Beni öldürmelerinden korkuyorum" demişti.
“Bir de onlara karşı ben suçlu durumundayım. Bu yüzden onların beni öldürmelerinden korkarım.”
Ayrıca ben onlar nezdinde suçluyum; bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum” dedi.
Onların bana isnad ettikleri bir suç da var. Bundan ötürü beni öldürmelerinden korkuyorum.
"Ayrıca, onların yanında suçlu biriyim. Korkarım ki beni öldürsünler."
"Hem onların bana isnad ettikleri bir suç var. Ondan dolayı korkarım ki, hemen beni öldürürler."
Hem onlara üzerinde bir günah var, ondan dolayı korkarım ki hemen beni öldürürler
(Bir de istemeden/kaza ile bir Kıptî’nin ölümüne sebep olmam dolayısı ile) onların bana isnat ettikleri bir suç da var. Bundan ötürü beni öldürürler de (peygamberlik vazifemi yapamamaktan) korkuyorum.”
“Onlara göre ben suçluyum. Bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum.”
«Hem onların benim aleyhimde bir suç (da'vaları) da var. Bundan dolayı beni öldürmelerinden korkarım».
“Hem onlar için benim aleyhimde (bana isnâd ettikleri) bir suç da var (onlardan birini hatâ ile öldürmüştüm); bu yüzden beni öldürmelerinden korkarım!”
Üstelik onların benim aleyhime ciddi bir suçlamaları da var ortada; bu yüzden beni öldürmelerinden (ve böylece görevimi engelleyeceklerinden) de korkarım.
“Onların bana yükledikleri bir suç var ve bundan dolayı beni öldürmelerinden korkuyorum” dedi.
Onlar bana bir suçumu ödetmek de istiyeceklerdir. Korkarım ki beni öldürürler»
12, 14. Musa özüre başladı da dedi ki «— Yâ Rab! Korkarım ki onlar beni yalana çıkarırlar. Bundan içim darlaşır, dilim söylemez olur. Artık Harun/a Cibril/i gönder [⁷]. Onlarca benim bir kabahatim [⁸] vardır, korkarım ki ona bedel beni öldürürler.
“Üstelik onlar için benim üzerimde bir de suç var; bundan dolayı beni öldürmelerinden korkmaktayım.”
“Ayrıca, kendilerini iyilik ve adâlete çağıracağım bu insanlara karşı vaktiyle bir suç işlemiş ve —istemeden de olsa— içlerinden birini öldürmüştüm. Zaten bu yüzden Mısır’dan kaçıp Medyen’e gelmiştim; şimdi beni bundan dolayı öldüreceklerinden korkuyorum.”
“Onlara göre benim aleyhimde (bana atılı) bir suç da var. Beni öldürmelerinden korkuyorum”.
Üstelik ben, onlara göre suçluyum, beni öldürmelerinden korkuyorum.
"Onların benim üzerime yükledikleri bir suç var. Bu nedenle onların beni öldürmelerinden korkuyorum!"
Üstelik, onların benim aleyhime ciddî bir suçlamaları da var ortada; bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum”. ⁹
Üstelik benim onlara karşı işlediğim bir de suçum var. Bu yüzden beni öldürmelerinden de korkuyorum.” 28/15...22
Üstelik ortada onların lehine benim aleyhime olan bir suçlama da var; bundan dolayı beni öldürmelerinden çekiniyorum.[³¹⁸⁰]
"Ayrıca onların bana yükledikleri bir suç da var, onların beni öldürmelerinden de, korkarım" diye niyazda bulundu.
«Ve hem onlar için benim üzerimde bir suç da var. Binaenaleyh beni öldüreceklerinden korkarım.»
“Hem sonra onların benim aleyhimde bir suçlamaları da var. Bundan ötürü beni öldürmelerinden endişe ediyorum. ” [28, 15] {KM, Çıkış 2, 11-15}
Hem benim üzerimde onlara karşı işlediğim bir günah da var (onlardan bir adam öldürmüştüm); onların beni öldürmelerinden korkuyorum.
"Kavm-i Fir'avn'ın benim üzerimde intikâm idecekleri bir günâh vardır, korkarım ki beni katl iderler" didi.
Bir de sorumlu tuttukları bir suçum var; beni öldürmelerinden endişe ediyorum.”
Üstelik onlara karşı işlediğim bir de suçum var. Beni öldürmelerinden korkarım.
“Hem onların gözünde suçluyum; beni öldürmelerinden korkarım.”
"Hem, benim üzerimde onlar aleyhine işlenmiş bir suç var; bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum."
Yana ularning nazdida mening bir gunohim bor. Keyin meni o‘ldirib qo‘yishlaridan qo‘rqaman.
“anlaruñ benüm üzerüme yazuķları var pes ķorķarın kim depeleyeler beni.”
Daḫı anlaruñ benüm üstüme bir ṣuçı vardur. Pes ḳorḳarın ki öldürürler.
(Bir qibtini öldürdüyümə görə) onların qarşısında boynumda bir günah da var. Bunun üçün məni öldürəcəklərindən qorxuram”.
And they have a crime against me, so I fear that they will kill me.
"And (further), they have a charge of crime against me;(3146) and I fear they may slay me."
| Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |