İllâ-lleżîne tâbû min ba’di żâlike veaslehû fe-inna(A)llâhe ġafûrun rahîm(un)
Ancak bundan sonra tövbe ederler ve düzgün bir hale gelirlerse artık şüphe yok ki Allah, suçları örter rahimdir.
Ancak bundan (masum kadın ve erkeklere iftira atmaktan) sonra (samimiyetle) tevbe eden ve salihçe davranıp durumu düzeltenler hariç. Çünkü gerçekten Allah, Bağışlayandır, esirgeyip merhamet edendir.
Ancak bundan sonra yaptığından dolayı tevbe edip, kendini düzeltip uslananlar, bu kısıtlamanın dışındadır. Çünkü Allah, çok acıyan ve çok bağışlayandır.
Ancak bundan sonra, iftiradan, günah işlemekten vazgeçerek Allah'a itaate yönelenlerin, tevbe edip kendilerini düzeltip ıslah-ı nefs edenlerin, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkilerini düzelterek, geliştirerek yaşayanların şâhitliğini kabul edin. Allah çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.
Ancak bundan sonra tevbe edip durumlarını düzeltenler müstesna. Şüphesiz Allah bağışlayıcı, merhamet edicidir.
Ancak bundan sonra tevbe eden ve salihçe davrananlar hariç. Çünkü gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ancak bu iftiradan sonra tevbe edip hallerini düzeltenler hakkında, Allah Gafûr'dur= çok bağışlayıcıdır, Rahîm'dir= çok merhametlidir.
Onlardan bu suçtan sonra tevbe edip ıslah-ı hal edenler müstesna… Çünkü Allah, Gafur ve Rahimdir. (Bağışlar ve acır.)
Ancak, bundan sonra tövbe edip ıslah olanlar müstesnadır. Allah çok bağışlayıcı ve merhamet sahibidir.
Bundan sonra tövbe edip onatlaşan kimse başkadır, Allah bağışlayıcı, Allah yarlıgayıcı
Ancak bunun ardından tevbe edip kendini düzeltenler bunun dışındadır. Çünkü Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Meğer ki yapdıklarından nâdim olub tevbe ve ıslâh-ı hâl itsünler zîrâ Allâh gafûr ve rahîmdir.
Ama bundan sonra, tevbe edip düzelenler bunun dışındadır. Şüphesiz Allah bağışlar ve merhamet eder.
Ancak tövbe edip bundan sonra ıslah olanlar müstesna. Çünkü Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Bundan sonra tövbe edip hallerini düzeltenler müstesna. Allah çok bağışlayıcıdır, çok esirgeyicidir.
Ancak bundan sonra tevbe edip ıslah olanlar müstesnadır. Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
Bununla birlikte, bundan sonra tevbe edip kendilerini düzeltenler için ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Ancak bundan sonra tevbe edip ıslah olanlar müstesnadır. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
Ancak onun arkasından tevbe edip ıslâhı hal edenler başka, zira Allah, gafurdur, rahîmdir
Ancak bunun (işledikleri iftira günahının) ardından, tövbe edip kendini düzeltenler, bunun dışındadır. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Fakat bundan sonra tevbe eden ve kendilerini düzelten kimseler hariç. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
Meğer ki bu (hareketden) sonra tevbe (ve rücû') ve (hallerini) ıslâh ederler. Çünkü Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Ancak, bundan sonra tevbe eden ve (hâllerini) düzeltenler müstesnâ. Artık şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.
Ancak, bundan sonra (yaptığından ötürü) tövbe edip kendini düzeltmiş olanlar (bu kısıtlamanın dışındadır); şüphesiz Allah çok bağışlayan, (çok) merhamet edendir.
Kim bu iftiradan sonra yaptığı suçtan dolayı pişman olup tövbe ederek yaptığı hatayı düzeltirse, bundan sonra Allah bağışlayan ve merhamet edendir.
Ancak, bunu ardından tövbe edip düzelen kimseler için söz yoktur. Çükü Allah yarlıgayıcıdır, esirgeyicidir.
Meğer ki bundan sonra fiillerine pişman olup tövbe ve ıslah-ı nefis etsinler. Çünkü Allah yarlıgayandır, bağışlayandır.
Ancak bundan sonra tevbe edip kendini düzeltenler/ ıslah olanlar [aslehû] müstesnadır. Muhakkak ki Allah, Gafûr’dur, Rahîm’dir.
Ancak bundan sonra tevbe eden ve ıslah olanlar hariçtir. Çünkü gerçekten Allah bağışlayandır, esirgeyendir.
Ancak, işledikleri bu günahın hemen ardından tövbe edip kendilerini düzeltenler elbette bağışlanacaklardır. Çünkü Allah, çok bağışlayıcı, çok merhametlidir. Fakat Allah’ın onları affetmesi, kendilerine verilecek cezayı düşürmez. Çünkü hâkim, suçlunun gerçekten tövbe edip etmediğini ve Allah’ın bu tövbeyi kabul edip etmediğini bilemez. Bu yüzden, zina iftirası atan kişi tövbe ettiğini söylese bile, seksen değnekten kurtulamaz. Ancak daha sonra ortaya koyduğu hayat tarzıyla tövbesini ispat ederse şâhitliği kabul edilebilir.
Ancak bunun ardından (pişman olup) tevbe etmiş ve düzelmiş olanlar başka! Allah, rahîm gafûrdur.
Ama her şeye rağmen, pişman olup da kendine çekidüzen verenler olursa, Allah tabiki engin hoşgörülü bir sevgi selidir.
Ancak cezasını çektikten sonra pişman olup tövbe edenler, bir daha yalan söylediği görülmeyenler, kendilerini düzeltip iyi bir mümin olanlar, bu hükümden muaftır. Onların şahitliği konusunda aklen, kalben, ilmen ikna olmanız esastır. Allah hata yapıp kendini düzeltenlere karşı merhametli ve bağışlayandır.
Ancak bundan sonra tevbe eden ve Allah’ın istediği gibi davrananlar hariç. Çünkü Allah, gerçekten çok bağışlayıp çok esirgeyendir.
Ancak, bundan sonra (yaptığından ötürü) tevbe edip kendini düzeltenler ⁸ [bu kısıtlamanın dışındadır]; çünkü Allah çok acıyıp esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır.
Ancak bundan sonra, tövbe ederek kendilerini düzeltenler hariçtir. Şüphe yok ki Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir. 7/153, 15/49, 20/82, 25/68...71, 39/53
Ancak bunun ardından[²⁹⁷⁹] tevbe edip kendilerini düzeltenler bunun dışındadır; iyi bilin ki Allah tarifsiz bir bağış, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
Ancak -işledikleri isnad suçundan sonra- tevbe edip hallerini düzeltenler bu hükmün dışındadır. (Onlar fâsıklık damgasından kurtulurlar) Çünkü Allah, çok bağışlayandır ve çok merhametli olandır!
Ancak tövbe edip bundan sonra ıslah olanlar müstesna. Çünkü Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Bundan sonra tevbe edenler ve hallerini ıslah eyleyenler müstesna. Çünkü Allah Teâlâ şüphe yok ki, gafûrdur, rahîmdir.
Ama bu iftira suçundan sonra tövbe edip halini düzeltenler bu fâsıklık damgasından kurtulurlar. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir.
Ancak bundan sonra tevbe edip uslananlar hariç. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Ancak isnâd-ı zinânın cezâsını gördükden sonra tevbe idüb ıslâh-ı ahvâl ide. (Onun şehâdeti kabûl olunur). Allâh bağışlayıcı ve kullarına mübâlağa ile rahmet idicidir.
Bundan sonra, tevbe eden ve kendini düzeltenler başka. Allah bağışlar, ikramı boldur.
Ancak bundan sonra, tevbe edenler ve hallerini düzeltenler hariçtir. Şüphe yok ki Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Ancak daha sonra tevbe edip ıslah olanlar müstesnadır. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Bu suçtan sonra tövbe edip iyi hal sergileyenler müstesna. Şu bir gerçek ki, Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
illā anlar kim tevbe eylediler andan śoñra daħı śalāḥ getürdiler iş pes bayıķ Tañrı yarlıġayıcıdur raḥmet ķılıcı.
İllā ol kişiler ki tevbe itdiler andan ṣoñra ve eylük eylediler. Pes TañrıTa‘ālā yazuḳlar baġışlayıcıdur, raḥmet idicidür.
Bundan (namuslu qadınlara atdığı böhtandan) sonra tövbə edib özlərini islah edənlər istisna olmaqla. Çünki Allah (tövbə edənləri) bağışlayandır, rəhmlidir!
Save those who afterward repent and make amends. (For such) lo! Allah is Forgiving, Merciful.
Unless they repent thereafter(2959) and mend (their conduct); for Allah is Oft- Forgiving, Most Merciful.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |