Velevlâ iż semi’tumûhu kultum mâ yekûnu lenâ en netekelleme bihâżâ subhâneke hâżâ buhtânun ‘azîm(un)
Duyduğunuz vakit, buna dair bir söz söylemek, bize düşmez; haşa, bu, pek büyük bir iftira deseydiniz.
Şayet onu işittiğiniz zaman: "Bu konuda söz söylemek (ve münafık iftiracıları haklı görmek) bize yakışmaz. (Allah’ım) Sen Yücesin; (hâşâ!) bu, büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi?
Duyduğunuz zaman, bu konuda konuşmak bize düşmez, kudret ve yüceliğinde sınırsız olan sensin ey Rabbimiz! “Bu büyük ve çok kötü bir iftiradır” demeniz gerekmezmiydi?
Onu duyduğunuzda:
“Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Hâşâ! Bu çok büyük bir iftiradır.” demeli değil miydiniz?
Onu duyduğunuzda: "Bize bunu konuşmak yakışmaz. (Ey Rabbimiz!) Sen yücesin! Bu büyük bir iftiradır" demeli değil miydiniz?
Onu işittiğiniz zaman: 'Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allah'ım) Sen yücesin; bu, büyük bir iftiradır' demeniz gerekmez miydi?
Onu (Hz. Aişe'ye iftirayı) işittiğiniz zaman: “- Bunu söylemek bize caiz olmaz. Haşa! Bu büyük bir iftiradır.” desenizdi ya...
Neden, bu hadiseyi işittiğiniz zaman; “Böyle konuşmak bize yakışmaz. Seni tenzih ederiz. Bu, apaçık bir iftiradır” demediniz?
Bu iftirayı duyduğunuzda, “Bunu dilimize dolamak bize yakışmaz; bu, büyük bir iftiradır” demeliydiniz.
Siz onu işitince: «Biz bunu konuşmayız, Allah kutsaldır, bu büyük bir iftiradır!» deseydiniz a?
Bu iftirayı işittiğiniz zaman: “Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allah'ım) sen yücesin! Bu, büyük bir iftiradır” demeniz gerekmez miydi?
Bu şâyi’âtı işitdiğiniz vakit niçün "Bundan bahs itmeyelim Allâh’a şükür olsun bu bühtân-ı ’azîmdir" dimediniz?
O'nu işittiğinizde: "Bu konuda konuşmamız yakışık almaz; haşa, bu büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi?
Bu iftirayı işittiğiniz vakit, “Böyle sözleri ağzımıza almamız bize yaraşmaz. Seni eksikliklerden uzak tutarız Allah’ım! Bu, çok büyük bir iftiradır” deseydiniz ya!
O kulağınıza geldiğinde “Bunu konuşmak bize yakışmaz, fesübhânal-lah, bu apaçık bir iftiradır” deseydiniz ya!
Onu duyduğunuzda: «Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Hâşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır» demeli değil miydiniz?
Onu işittiğinizde, "Bunu konuşmamız doğru değil. Sen Yücesin. Bu büyük bir iftiradır," demeniz gerekmez miydi?
Onu duyduğunuzda "Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Haşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır..." demeli değil miydiniz?
Onu işittiğiniz vakıt: bunu söylemek bize gerekmez, hâşâ bu bir büyük bühtandır deseniz ya
(Oysa) onu duyduğunuz zaman, “Bu hususta (ileri geri) konuşmamız bize yakışmaz! Hâşâ! Bu büyük bir iftiradır!” demeniz gerekmez miydi?
Ve onu duyduğunuz zaman: “Bunu konuşmamız bize yakışmaz. Seni tenzih ederiz! Bu büyük bir iftiradır.” demeniz gerekmez miydi?
Onu duyduğunuz zaman: «Bunu söylememiz bize yakışmaz. Haaşâ. Bu, büyük bir iftiradır» demeniz (lâzım) değil miydi?
Hem onu duyduğunuz zaman: “Bu hususta konuşmamız bize yakışmaz! Hâşâ! Bu büyük bir iftirâdır!” demeniz gerekmez miydi?
Onu (o iftirayı) işittiğiniz zaman: “Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allah’ım) sen yücesin! Bu, büyük bir iftiradır” demeniz gerekmez miydi?
Siz bu iftirayı işittiğinizde “Bu olay karşısında bizim bir konuşmamız olmamıştır. Sen bu kötülüğü yapmaktan uzaksın, bu büyük bir iftiradır” demeliydiniz.
Siz bu yalanı duyunca: " Bunu ağza almak bize yaraşmaz. Seni ulularız. Bu büyük bir karamadır."demeli değil miydiniz?
Onu/o iftirayı işittiğiniz zaman: “Bunu konuşmamız bize yakışmaz. Allah’ı tenzih ederiz. Bu büyük bir iftiradır [buhtân]” demeniz gerekmez miydi?
Onu işittiğiniz zaman, “Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allahım!) Sen münezzehsin! Bu, büyük bir iftiradır” demeniz gerekmez miydi?
Bunu işittiğiniz anda, derhal mümine yaraşan tavrı takınmalı ve “Bu konuda öyle ileri geri konuşmak bize yakışmaz; aman Allah’ım, bu gerçekten büyük bir iftiradır!” demeniz gerekmez miydi?
Onu işittiğinizde: -“Bununla ilgili konuşmak bize yakışmaz. Hâşâ! Bu çok büyük bir bühtandır” deseydiniz ya!
Bu olayı duyunca: " Aman Tanrım! Bu çok büyük bir itham, bu konuda konuşmamız bize yakışmaz " demeliydiniz.
Zina iftirasını işittiğiniz zaman; "Böyle sözleri ağzımıza almamız bize yakışmaz. Seni eksikliklerden uzak tutarız Allah’ım! Bu çok büyük bir iftiradır!" demeniz gerekirdi.
Onu (iftirayı) duyduğunuzda “Bu konuda konuşmamız bize yakışmaz. (Allah’a yönelerek) Sen yücesin. Bu, çok büyük bir iftiradır!” demeniz gerekmez miydi!
(Sizin o iftirayı) işittiğiniz zaman: “bu konuda konuşmamız bize yakışmaz. Hâşâ kesinlikle olmaz. Bu, büyük bir iftiradır” demeniz gerekmez miydi?
Ve [bir kez daha]: Böyle bir [söylentiyi] işittiğiniz zaman “Bu konuda konuşmak bize düşmez; kudret ve yüceliğinde sınırsız olan Sensin; şüphesiz bu çok kötü bir iftiradır!” demeniz gerekmez miydi? ¹⁹
Evet bu iftirayı duyar duymaz “Böyle şeyler konuşmak bize yakışmaz. Hâşâ! Bu büyük bir iftiradır.” demeniz gerekmez miydi? 33/58, 49/6, 104 hümeze suresi
İşte bu yüzden, onu işitir işitmez: “Bu konuda konuşmak bize düşmez! (Allah’ım, böyle bir iftiradan) Senin yüce zâtına sığınırız! Bu dehşet bir iftiradır!” demeniz gerekmez miydi?[²⁹⁸⁹]
O yalan haberi işittiğinizde; "Bu çirkin isnâdı yaymamız bize yakışmaz. (Hâşâ) bu bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi?
Onu işittiğiniz zaman, "Bunu konuşmamız bize yakışmaz, hâşâ, bu, büyük bir iftiradır. " demeniz gerekmez miydi?
Onu işittiğiniz zaman, «Bunu söylemek bize layık olmaz, hâşâ bu, pek büyük bir iftiradır,» demeli değil mi idiniz?
Nasıl oldu da onu işitir işitmez: “Böylesi iftiraları ağzımıza alamayız, böyle şeyler bize yakışmaz. Hâşa! Bu pek büyük, pek çirkin bir bühtandır. ” demediniz!
Onu işittiğiniz zaman, "Bunu konuşmamız bize yakışmaz, haşa, bu, büyük bir iftiradır." demeniz gerekmez miydi?
Bunı işitdiğinizde: Ne içün "Böyle şeyleri söylemek ve lisâna almak bize lâyık değildir. Yâ Rabbî sen her 'ayıbdan münezzehsin. Bu büyük bir bühtândır" dimediniz?
Onu duyduğunuzda şöyle deseydiniz olmaz mıydı: “Bu konuda konuşmaya hakkımız yoktur. Biz sana içten boyun eğeriz ey Sahip, bu büyük bir iftiradır!”
Onu duyduğunuz zaman “Bu konuda konuşmak bize yakışmaz. Haşa, bu büyük bir iftiradır.” demeniz gerekmez miydi?
Onu işittiğiniz zaman “Bunu söylemek bize yakışmaz; hâşâ, bu büyük bir iftiradır” deseydiniz ne olurdu!
Onu duyduğunuzda, "Bu konuda söz söylememiz bize yakışmaz; hâşâ, bu büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi?
daħı nişe ol vaķt kim işittüñüz anı eyitmedüñüz “olmadı bizüm kim söyleyevüz işbunı arulıġundur senüñ işbu buḥtāndur ulu?
Niçün anı işitgende eyitmedi‐siz ki anı söylemek bize lāyıḳ degüldür, mü‐nezzehsin yā Allāh, uşbu ulu bühtāndur?
Məgər siz onu eşitdiyiniz zaman: “Bizə bunu (bu yalanı) danışmaq yaraşmaz. Aman (Allah)! Bu, çox böyük bir böhtandır!” – deməli deyildinizmi?
Wherefore, when ye heard it, said ye not: It is not for us to speak of this. Glory be to Thee (O Allah) ; This is awful calumny.
And why did ye not, when ye heard it, say? - "It is not right of us to speak of this: Glory to Allah. this is a most serious slander!"(2969)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |