Hattâ iżâ câe ehadehumu-lmevtu kâle rabbi-rci’ûn(i)
Sonunda, onlardan birine ölüm gelip çattı mı Rabbim der, beni geriye, tekrar dünyaya yolla da.
Sonunda, onlardan birine ölüm geldiği zaman (yalvarıp) der ki: “Rabbim, (ne olur, lütfen) beni (hayata) geri çevirin. (Bir imtihan fırsatı daha verin.)”
Ölümden sonraki hayata inanmamakta diretip, kendi kendilerini aldatanlardan herhangi birisine, ölüm gelip çatınca: “Ey Rabbim! Beni hayata geri döndür
Nihayet, onlardan birisine ölüm gelip çattığı zaman:
“Rabbim, beni dünyaya geri gönder.” der.
Sonunda onlardan birine ölüm geldiğinde şöyle der: "Rabbim! Beni geri döndürün.
Sonunda, onlardan birine ölüm geldiği zaman, der ki: 'Rabbim, beni geri çevirin.'
Nihayet o müşriklerin her birine ölüm geldiği vakit şöyle diyecekler: “-Rabbim, beni dünyaya geri çevir.
(Onlar böylece azabı beklerler.) Nihayet onlardan birine ölüm geldiğinde; “Ey Rabbim! Beni geri gönder.
Nihayet onlardan birine ölüm gelip çattığında, “Ey Rabbim! Beni geri gönder” der.
Onlardan birine ölüm gelince, diyecektir ki: «Tanrım! Beni geri gönder
Sonunda onlardan biri ölümün eşiğine geldiğinde der ki: “Ya Rabbi, beni geri gönderin!
99, 100. Di ki: "Kâfir ölüm geldiği vakit "Yâ rabbî beni dünyâya ’avdet itdir. İhmâl iylediğim a’mâl-i sâlihayı icrâ ideyim" dir. Alacağı cevâb "Aslâ" kelimesinden ’ibâretdir ve tekrâr dirilecekleri güne kadar girilerinde bir sed hâsıl olacakdır.
99,100. Onlardan birine ölüm gelince: "Rabbim! Beni geri çevir, belki, yapmadan bıraktığımı tamamlar, iyi iş işlerim" der. Hayır; bu söylediği sadece kendi lafıdır. Tekrar diriltilecekleri güne kadar arkalarında geriye dönmekten onları alıkoyan bir engel vardır.
99,100. Nihayet onlardan birine ölüm gelince, “Rabbim! Beni dünyaya geri gönderiniz ki, terk ettiğim dünyada salih bir amel yapayım” der. Hayır! Bu, sadece onun söylediği (boş) bir sözden ibarettir. Onların arkasında, tekrar dirilecekleri güne kadar (devam edecek, dönmelerine engel) bir perde (berzah) vardır.
99-100. Nihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca, “Rabbim! Beni geri gönder de, geride bıraktığım dünyada iyi işler yapayım” der. Hayır! Onun söylediği bu söz boş laftan ibarettir. Önlerinde, yeniden diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır.
Nihayet onlardan (müşriklerden) birine ölüm gelip çattığında: «Rabbim! der, beni geri gönder;»
Onlardan birine ölüm gelip çattığı zaman şöyle der, "Rabbim, beni geri döndürünüz."
Nihayet onlardan (müşriklerden) birine ölüm gelip çattığında, "Rabbim, der, lütfen beni (dünyaya) geri gönder,"
Nihayet Her birine ölüm geldiği vakıt diyecek ki: rabbım! döndür, döndür beni döndür
99-100. Nihâyet, onlardan (kâfirlerden) birisine ölüm geldiği zaman, (yalvarıp) der ki: “Rabbim, beni (dünya hayatına) geri gönder. (Ki) geride bıraktığım dünyada, (îmân sahibi olayım ve) iyi işler yapayım” Hayır! Bu (yalvarış ve temenni) onun ağzından çıkan boş ve anlamsız bir sözden başka bir şey değildir! Onların, önlerinde (yeniden) diriltilecekleri güne kadar, (dünya hayatına dönmelerini engelleyen) bir berzâh (âlemi) vardır.
Onlardan birine ölüm geldiği zaman, “Rabb'im beni hayata geri döndür.” der.
Nihayet onlardan her birine ölüm gelib çatınca (tekrar tekrar şöyle) diyecekdir: «Rabbim, beni (dünyâye) geri gönder».
99,100. Nihâyet onlardan (o müşriklerden) birine ölüm geldiği zaman: “Rabbim! Beni geri gönder! Umulur ki ben, terk ettiğim (dünya)da sâlih bir amel işlerim” der. Hayır! Doğrusu o sâdece (boş) bir lâftır, onu söyleyen kendisidir. Artık onların önlerinde, tekrar diriltilecekleri güne kadar (hiçbir şekilde dünyaya dönemeyecekleri) bir perde (olan kabir hayâtı) vardır.
Onlardan birine ölüm geldiği zaman “Rabbim! Beni hayata geri gönder.”
Onlardan birine ölüm erişince şöyle diyecek. "Çalabım! Beni geri gönder.
99, 100. Nihayet onların birine ölüm gelince, Yâ Rab! «— Beni dünyâya döndür, olabilir ki bu defa zâyi ettiğim ömür mukabelesinde [³] iyi amel işlerim.» der. Yok, yok bu, onun söylediği bir sözdür [⁴]. Onların önlerinde tekrar dirilecekleri güne kadar bir engel vardır ki dünyaya dönemezler.
Nihayet onlardan birine ölüm geldiğinde şöyle der: “Rabbim beni (dünyaya) geri döndür.”
Sonunda, onlardan birine ölüm geldiği zaman der ki: “Rabbim! Beni geri çevirin!”
Âhireti inkâr edenler, ne kadar lüks ve refah içinde yaşarlarsa yaşasınlar, eninde sonunda ölüm meleğiyle karşı karşıya gelecekler. Nihâyet, onlardan birine ölüm gelip çattı mı, “Ey Rabb’im!” diye feryat edecek, “Ne olurbana bir fırsat daha ver de, beni hayata geri çevir!”
Sonunda Ölüm onlardan birine geldiği zaman der ki: -“Rabbim! Beni geri döndür!”.
Bir gün gelecek bunlardan biri ölüm döşeğine düşecek: " Ya Rab! hayata döndür beni de "
Nihayet inkârcılardan birine ölüm geldiğinde; “Rabbim! Beni geri gönder.”
Sonunda onlardan birine ölüm geldiğinde “Rabbim! Beni geri gönderin!” der.
Sonunda, o (kâfirler)den birine ölüm geldiği zaman: “Ey Rabbim! (Ne olur) beni (dünyaya) geri gönderin.” der.
[ÖLÜMDEN sonraki hayata inanmamakta direnip de kendi kendilerini aldatanlardan] ⁵⁹ herhangi birine sonunda ölüm gelip çatınca: “Ey Rabbim!” der, “Beni [hayata] geri döndür, izin ver döneyim ⁶⁰
Nihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca şöyle yalvarır: “Rabbim! Ne olur beni geri döndür!” 26/103, 40/84- 85, 42/44- 45
Nihayet o (inkârcı)lardan birine ölüm gelip çatınca, “Rabbim!” der, “Döndür ne olur, geri döndür beni;[²⁹⁵⁴]
(O kafirler şimdi şirk ve küfürde direniyorlar ama) Onlardan birine ölüm gelip çatınca; "Ey Rabbim, ne olur beni dünyaya geri gönder."
Nihâyet onlardan birine ölüm geldiği zaman: "Rabbim, beni geri döndür!" der
Nihâyet onlardan birine ölüm gelince der ki: «Yarabbi! Beni geri gönderin.»
99, 100. Âhireti inkâr edenlerden birine ölüm gelip çatınca, işte o zaman: “Ya Rabbî! ” der, “ne olur beni dünyaya geri gönderin, ta ki zayi ettiğim ömrümü telafi edip iyi işler yapayım. ”Hayır, hayır! Bu onun söylediği mânasız bir sözdür. Çünkü dünyadan ayrılanların önünde, artık, diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır. [32, 12; 6, 27 63, 10-11; 14, 44; 7, 53; 42, 44; 40, 11]
Nihayet onlardan birine ölüm geldiği zaman: "Rabbim, der, beni geri döndürünüz!"
Vaktâ ki o kâfirlerden birine mevt irişse: "Yâ Rabbî! Beni hayâta geri dönder."
Onlardan birine ölüm geldi mi şöyle der: “Rabbim! Beni geri çeviriniz.
Onlardan birine ölüm gelince;-Rabbim, beni geri döndür der.
Nihayet onlardan birine ölüm gelip çattığında der ki: “Rabbim, beni geri gönder.
Sonunda onlardan birine ölüm geldiğinde şöyle der: "Rabbim, beni geri döndürün;
99-100. tā ķaçan kim gele birine anlaruñ ya'nį kāfirlerüñ ölüm eyide iy çalabum döndürüñ beni. ola kim işleyem eyü işi, ķoduġumda żāyi' eyledügümde” degül eyle bayıķ ol söz ol eyidicisidür anuñ. daħı anlaruñ ileyinde araya girici vardur ya'nį ölümden ḥaşra degin vaķt ol güne degin kim ķoparılalar.
Ḥattā ki anlaruñ birisine ölüm gelse eydür: Yā Rabb, beni dönder, dünyāyavarayın.
Nəhayət, (müşriklərdən) birinin ölümü gəlib çatdığı zaman o belə deyər: “Ey Rəbbim! Məni geri (dünyaya) qaytar!
Until, when death cometh unto one of them, he saith: My Lord! Send me back,
(In Falsehood will they be)(2936) Until, when death comes to one of them, he says: "O my Lord! send me back(2937) (to life),-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |