Kul men biyedihi melekûtu kulli şey-in vehuve yucîru velâ yucâru ‘aleyhi in kuntum ta’lemûn(e)
De ki: Kimdir her şeyin saltanat ve tasarrufu elinde olan ve odur koruyan, oysa korunmaya muhtaç değil; biliyorsanız eğer?
De ki: "Eğer biliyorsanız (söyleyin:) Her şeyin melekûtu (mülk ve yönetimi) kimin elindedir? Ki O, koruyup kolluyorken Kendisi korunmaya (ihtiyaç duymayan kimdir)?"
De ki: Herşeyin yönetimini elinde tutan, koruyup kollayan, fakat kendisine yardım olunmayan kimdir? Biliyorsanız eğer, söyleyin bana.
De ki: "Eğer biliyorsanız (söyleyin): Her şeyin hükümranlığı elinde olan, koruyup kollayan ama kendisi korunmaya (muhtaç olmaya)n kimdir?"
De ki: 'Eğer biliyorsanız (söyleyin:) Her şeyin melekutu (mülk ve yönetimi) kimin elindedir? Ki O, koruyup kolluyorken kendisi korunmuyor.'
De ki: “- Her şeyin mülkiyet ve hazineleri elinde olan kimdir ki, daima O koruyub hükmediyor, kendisi asla korunmaya muhtaç olmuyor? Eğer biliyorsanız, cevab verin.”
De ki: “Eğer biliyorsanız (ilmî bir deliliniz varsa,) söyleyin bakalım; her şeyin iç yüzü kimin elindedir, koruyup kolladığı halde kendisi korunmaya muhtaç olmayan kimdir?”
“Biliyorsanız, her şeyin sahipliği ve idaresi elinde olan, koruyup kollayan fakat kendisi korunup kollanmayan kimdir?” de!
Diyesin ki: «Her nesneye egemenlik kimindir? Eğer siz bilirseniz, kayıran O'dur; O kayrılmaz!»
Ânlara di ki: "Her şeye hükm iden kuvvet kimin elindedir, her şeyi muhâfaza iden ve kendisi aslâ muhâfazaya muhtâc olmayan kimdir? Biliyor iseniz söyleyiniz."
"Biliyorsanız söyleyin her şeyin hükümranlığı elinde olan, barındıran fakat himayeye muhtaç olmayan kimdir?"
De ki: “Eğer biliyorsanız söyleyin: Her şeyin hükümranlığı elinde olan, kendisi koruyan, kendisine karşı korunulamaz olan kimdir?”
“Biliyorsanız söyleyin, bütünüyle varlığın yönetimi elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmaya muhtaç olmayan kimdir?” de.
Eğer biliyorsanız (söyleyin), her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir? diye sor.
De ki, "Biliyorsanız, koruyup kollayan, fakat kendisi korunup kollanmayan; her şeyin egemenliğini elinde bulunduran kimdir?"
"Eğer biliyorsanız (söyleyin), her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan; fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir?" diye sor.
Kim o her şeyin melekûtü yedinde ve o kayırır da ona karşı kayırılmaz olan eğer ılminiz varsa? de
(Resûlüm, yine onlara) de ki: “Eğer biliyorsanız (söyleyin bakalım), her şeyin melekûtu (mülkü/idaresi) tasarrufunda olan, kendisi her şeyi koruyup himaye eden, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir?”
Sor bakalım: “Evrenin egemenliğine sahip olan, koruyup gözeten ve kendisine karşı kimsenin korunamayacağı kimdir? Biliyorsanız söyleyin?”
De ki: «Her şey'in mülk (-ü tasarruf) u elinde bulunan kimdir, ki dâima O himaaye ediyor, kendisi asla himayeye muhtâc olmuyor? (Haydi söyleyin) biliyorsanız».
De ki: “Eğer biliyorsanız (söyleyin bakalım), herşeyin melekûtu (içyüzü ve idâresi) elinde olan ve kendisi himâye eden, fakat ona karşı (kimsenin) himâye olunması(mümkün) olmayan kimdir?”
De ki: Her şeyin yönetimi elinde olan, koruyup kollayan ve kendisi korunmaya muhtaç olmayan kimdir (her şeyin yönetimi kime aittir)? Eğer biliyorsanız (söyleyin bakalım!)
Onlara sor “Her şeyin yönetimi elinde olan ve her şeyi çekip çeviren ve asla yönetimine müdahale edilemeyen kimdir? Biliyorsanız söyleyin?
De ki: " Bütün varlıkları egeliğini elinde tutan, koruyup da korunmıyan kimdir, biliyor musunuz?
(Ey Peygamber!) “Eğer biliyorsanız söyleyiniz. Her şeyin hükümranlığı elinde olan ve her şeyi koruyan ve kendisine karşı konulamaz olan kimdir?” diye sor.
De ki: “Eğer biliyorsanız (söyleyin bakayım), “Her şeyin hükümranlığı elinde olan, barındıran fakat himayeye muhtaç olmayan kimdir?”
Yine onlara sor: “Kimdir, tüm evrenin hükümranlığını elinde tutan ve her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmaya muhtaç olmayan yüce kudret; haydi cevap verin bakalım, eğer biliyorsanız!”
De ki: -“O koruyup kolluyorken ve O’na koruyup kollama olmazken, biliyorduysanız, her şeyin melekût’ü / yönetimi / işleyişi kimin elindedir?”.
Peki madem biliyorsunuz her şeyin hakimiyeti kimin elinde? Koruyan fakat korumasız olan kim? "
De ki: "Eğer biliyorsanız; her şeyin mülkü elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunup kollanmayan kimdir?"
De ki: “Biliyorsanız (söyleyin), her şeyin egemenliği kendisinin elinde olan, [*] her şeyi koruyup kollayan fakat kendisi korunmaya (ihtiyacı olmaya)n [*] (güç) kime aittir?”
(Bir de onlara): “Eğer biliyorsanız (söyleyin bakalım,) her şeyin hükümranlığı elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan fakat asla korunmaya (muhtaç olmayan) kimdir?” diye sor.
De ki: “Her şeyin yönetimini elinde tutan; koruyup kollayan ama kendisine karşı (kimsenin) korunup kollanamayacağı kimdir? Biliyorsanız, [hadi, söyleyin bana]!”
De ki: – Eğer biliyorsanız söyleyin: Her şeyin hükümranlığını elinde bulunduran, koruyup kollayan fakat korunup kollanmaya ihtiyacı olmayan kimdir? 6/14, 112/ihlâs suresi
De ki: “Her şeyin hâkimiyetini elinde tutan, (her varlığı) kollayıp kayırdığı halde kendisine karşı kimsenin korunup kollanamayacağı zat kimdir, biliyorsanız (söylesenize)?”
(Ey Muhammed) De ki "Ey Müşrikler, her şeyin hükümranlığı elinde olan, her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayan kimdir?"
Biliyorsanız (söyleyin) her şeyin melekûtu (mülkü ve yönetimi) elinde olan, koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (korunmaya ihtiyacı olmayan) kimdir de.
De ki: «Her şeyin melekûtu elinde (yed-i kudretinde) olan kimdir ki, o himaye eder ve kendisine karşı kimse himaye edilemez. Eğer siz bilir kimseler oldunuz iseniz (söyleyin bakalım).»
De ki: “Peki her şeyin gerçek yönetimini elinde tutan, Kendisi her şeyi koruyup gözeten, ama Kendisi himaye altında olmayan kimdir? Biliyorsanız söyleyin bakalım! [36, 83; 21, 23; 15, 92-93]
Biliyorsanız (söyleyin) her şeyin melekutu (mülkü ve yönetimi) elinde olan, koruyup kollayan, fakat kendisi korunup kollan(maya muhtaç ol)mayan kimdir? de.
Di ki: "Her şeyin melekûti kimin yedindedir ki o, yardım ide ve ona yardım olunmaz. (Kimsenin yardımına muhtâc değildir). Eğer biliyor iseniz haber viriniz.
De ki, biliyorsanız söyleyin: “Her şeyin yönetimi elinde olan, koruyan ama korunmaya ihtiyacı olmayan kimdir?”
Her şeyin mülkiyetini elinde bulunduran, koruyan fakat korunma ihtiyacı olmayan kimdir? Eğer biliyorsanız söyleyin de!
De ki: “Kimdir herşeyin hüküm ve tasarrufunu elinde tutan, herşeyi koruyup kolladığı halde korunmaya muhtaç olmayan? Biliyorsanız söyleyin.”
Şunu da sor: "Eğer biliyorsanız söyleyin. Kimdir o, her şeyin melekûtu/aslı-esası elinde olan? O koruyup gözeten ama korunup gözetilmeyen?"
eyit: “kimdür kim elindedür pādışāhlıķı her nesenenüñ daħı ol āmān virür āmān virilmez anuñ üzere eger bilür olduñuzsa?
Eyit: Kimdür ol kimse ki anuñ ḳudret ḳabżasındadur, her nesnenüñ me‐lekūtı? Ol her kimseye meded virür. Özine kimse muġīẟ olmaz, eger sizbilseñüz.
De: “Əgər bilirsinizsə, (bir deyin görək) hər şeyin hökmü əlində olan, (istədiyini) himayə edən, amma Özünün himayəyə ehtiyacı olmayan kimdir?”
Say: In Whose hand is the dominion over all things and He protecteth, while against Him there is no protection, if ye have knowledge?
Say: "Who is it in whose hands is the governance of all things,- who protects (all), but is not protected (of any)? (say) if ye know."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |