14 Şubat 2025 - 16 Şaban 1446 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mü’minûn Suresi 8. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Velleżîne hum li-emânâtihim ve’ahdihim râ’ûn(e)

Ve öyle kişilerdir onlar ki emanetlerine ve ahitlerine riayet ederler.

(Ve yine kurtuluşa erecek mü’minler şunlardır ki;) Onlar (borç, rehin ve oy verme gibi) emanetlerine ve verdikleri sözlere (ve sözleşme senetlerine) riayet (ve sadakat) üzerindedirler.

Ve onlar ki, emanetlerini ve verdikleri sözü yerine getirirler.

Mü'minler, kamu görevlerini, sorumluluklarını yerine getirenler, toplumda güven ortamı sağlayanlar, emanete, ahitlerine, taahhütlerine, sözlerine riayet edenlerdir.

(Yine) onlar emanetlerini ve ahitlerini gözetirler.

(Yine) Onlar, emanetlerine ve ahidlerine riayet edenlerdir.

Onlar ki, emanetlerine ve verdikleri söze riayet ederler.

Ve o müminler ki, emanetlerine ve verdikleri sözlerine riayet ederler.

Müminler emanetleri korur ve verdikleri sözleri yerine getirirler.

Şol inanlılar ki, emanetlerin, ahitlerin korurlar

Onlar, emanetlerine ve sözleşmelerine sadakat gösterirler.

Kendilerine mevdû’ emânetlere hıyânet itmeyub ta’ahhüdâtını îfâ idenler bahtiyâr olacaklardır.

Onlar emanetlerini ve sözlerini yerine getirirler.

Yine onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riâyet ederler.

Yine o müminler emanetlerine ve ahidlerine sadakat gösterirler;

Yine onlar (o müminler) ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler;

Onlar ki kendilerine emanet edilen şeylere dikkat ederler. Verdikleri sözleri de yerine getirirler.

Yine onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler,

Ve onlar ki emanetlerine ve ahidlerine riayetkârdırlar

Onlar (mü’minler), emânetleri (en güzel şekilde korur), verdikleri sözleri de mutlaka yerine getirirler.

Onlar, kendilerine verilen emanetler için sözlerine bağlı kalan kimselerdir.

(Öyle mü'minler) ki onlar emânetlerine ve ahidlerine riaayetkârdırlar.

Yine o kimseler ki, onlar emânetlerine ve sözlerine riâyet edenlerdir.

Ve onlar (o erkek ve kadınlar) ki, (kendilerine tevdi edilen) her türlü emanete ve verdikleri sözlere (ve sözleşme senetlerine) riayet ederler.

İnananlar, emanetleri ve ahitlerini yerine getirmeyi özenle gözetirler.

O inananlar ki kendilerine inanılan nesneleri, antları sıkı tutarlar,

8, 9. O mü/minler ki emanetlerine, ahilerine riayetkârdırlar, namazlarını da muhafaza ederler [³].

Onlar/mü’minler, emanetlerine ve verdikleri sözlerine riayet edenlerdir.³

3 Krş. Nisâ,4/58

(Hakeza) Onlar, emanetlerine ve ahitlerine riayet edenlerdir.

Ve o müminler ki, kendilerine gerek Allah’ın, gerekse insanların verdiği emânetleri en güzel şekilde korur, verdikleri sözü de mutlaka yerine getirirler.

Emanetlerine ve ahidlerine riayet edenler!

emanetlerine ve sözlerine sadık olanlar,

Emanet edilenlere sahip çıkar, emanetlerine hıyanet etmez, verdikleri sözlere harfiyen uyarlar.

Onlar, emanetlerine ve sözlerine uyanlardır. [*]

Benzer mesajlar: Mâide 5:1; En‘âm 6:152; Ra‘d 13:20; Nahl 16:91; İsrâ 17:34; Me‘âric 70:32.

8,9. Ve o (mü’minler) emanetlerini¹ ve sözlerini yerine getirirler ve namazlarına devam ederler.²

1 Bu iki âyetten “müt’anın haramlığı da anlaşılmaktadır. X2 7-9. âyetlerin aynısı için Bk. (Mearic: 31-33)

ve onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine sadakat gösterirler,

Onlar ki, emanetlerine ve verdikleri ahitlerine riayet ederler. 2/177, 3/75, 4/58, 8/27

yine onlar ki, emanetlerine ve verdikleri sözlere riayet ederler;

Emanetlerine ve verdikleri söze sadakat gösterirler.

Ve onlar ki, emanetlerine ve ahidlerine sadakat gösterirler,

Ve o mü'minler ki, onlar, emanetlerine ve ahdlerine riayet edenlerdir.

O müminler üzerlerindeki emanetleri gözetirler, verdikleri sözleri tam tamına tutarlar.

Ahitler: Gerek kendi aralarındaki akitler, gerekse Allah Teâlâya karşı verdikleri ahitlerdir.

Ve o(mü'min)ler emanetlerine ve ahidlerine özen gösterirler.

(Felâh bulan mü'minler) Şunlardır ki emânetlerine ve va'adlerine mürâ'ât iderler.

Onlar emanetler ve üstlendikleri görevler konusunda titiz davranan kimselerdir.

Müminler, emanetlerine ve sözleşmelerine uyanlardır.

O mü'minler, emanet ve ahidlerine riayet ederler.

O müminler, emanetlerine, ahitlerine saygı duyup sahip çıkanlardır.

daħı anlar kim anlar emānetlerine daħı 'ahdlarını śaķlayıcılardur.

Daḫı anlar kim emānetlerini ve ‘ahdlerini ri‘āyet iderler.

O mö’minlər ki, əmanətlərini və əhdlərini qoruyub saxlayarlar (onlara tapşırılmış əmanətə xəyanət etməz, verdikləri sözü yerinə yetirərlər);

And who are shepherds of thee pledge and their covenant,

Those who faithfully observe their trusts and their covenants;(2869)

2869 Trusts may be express or implied. Express trusts are those where property is entrusted or duties are assigned by some one to some other whom he t... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.