Vehuve-lleżî żeraekum fî-l-ardi ve-ileyhi tuhşerûn(e)
Ve o, bir mabuttur ki sizin için bitirdi yeryüzündekileri ve onun tapısında haşrolacaksınız.
O sizi yeryüzünde yaratıp-türetendir ve hepiniz yalnızca O’na (döndürülüp) toplanacaksınız.
Sizi yaratıp, çoğaltıp yeryüzüne yayan da O'dur ve sonunda, O'nun huzurunda toplanacaksınız.
O, sizi yeryüzünde üretip çoğaltan ve yayandır. Haşrolup, yalnız onun huzurunda toplanacaksınız.
Yeryüzünde sizi yaratıp yayan O'dur ve O'nun huzurunda toplanacaksınız.
O, sizi yeryüzünde yaratıp-türetendir ve hepiniz yalnızca O'na (döndürülüp) toplanacaksınız.
Sizi yer yüzünde yaratan O'dur. Kıyamet gününde hep O'na dönüb toplanacaksınız.
O Allah’tır, sizi yerde eken… Hepiniz (bir daha dirilip) O’na döneceksiniz.
Sizi yeryüzünde yaratıp, çoğalmanızı sağlayan O'dur ve O'nun huzurunda toplanacaksınız.
Yeryüzünde sizi türeten odur, ona toplanırsınız
Sizi yeryüzünde yaratıp türeten/yayan O'dur ve O'nun huzurunda (diriltilip) toplanacaksınız.
Sizi dünyâya getüren odur, ve nihâyet âna rücû’ ideceksiniz.
Sizi yerde yaratıp yayan O'dur ve O'nun huzurunda toplanacaksınız.
O, sizi yeryüzünde yaratıp türetendir. Sadece O’nun huzurunda toplanacaksınız.
Sizi yeryüzünde yaratıp yayan da O’dur. Nihayet O’nun huzurunda -toplanacaksınız.
Ve O, sizi yeryüzünde yaratıp türetendir. Sırf O'nun huzurunda toplanacaksınız.
O'dur sizi yeryüzüne yerleştiren; O'nun huzurunda toplanacaksınız.
Ve sizi yeryüzünde yaratıp türeden O'dur. Sırf O'nun huzuruna toplanacaksınız.
Ve sizi Arzda yaratıp yayan o, hep ona haşrolunacaksınız
Sizi yaratıp, yeryüzünde çoğaltan O’dur. (Hesap vermek üzere) O’nun (manevi) huzurunda toplanacaksınız.
Sizi yeryüzünde çoğaltan O'dur. Ve O'nun huzurunda toplanacaksınız.
O, sizi yer (yüzün) de yaratıb türetendir. Hepiniz ancak Ona (dönüb) toplanacaksınız.
Hem O, sizi yeryüzünde yaratıp, yayandır. Ve ancak O'nun huzûruna toplanacaksınız.
Ve sizi yeryüzünde (türetip) yayan odur. Yine (hesap vermek üzere) yalnızca ona (döndürülüp huzurunda) toplanacaksınız.
Yeryüzünde sizi bir bitki gibi yaratan da O dur. O’nun huzurunda toplanılacaksınız.
Sizi yeryüzünde türeten de Odur. Yine de Ona derleneceksiniz.
Sizleri yerde yaratıp yayan da O/dur. Siz O/nun tarafına kaldırılacaksınız.
Sizi yeryüzüne yayan [zerae] O’dur. O’nun huzurunda toplanacaksınız.
O, sizi yeryüzünde yaratıp türetendir ve hepiniz yalnızca O'na (döndürülüp) toplanacaksınız.
O Allah ki, sizi topraktan yaratıp yeryüzüne yaydı fakat gün gelecek yine toprağa döneceksiniz ve mahşer gününde, yaptıklarınızın hesabını vermek üzere mutlaka O’nun huzurunda toplanacaksınız.
Sizi Yeryüzü’nde yaratıp yaymış olan O’dur. O’na doğru toplanıyorsunuz.
Sizi yeryüzüne sepeleyen de odur. Nitekim en sonunda onun huzuruna geleceksiniz.
Rabbiniz sizi yeryüzünde yaşatmak için yaratandır. Yaşamınızın sonunda hesap günü Rabbinizin huzurunda toplanacaksınız.
Sizi yeryüzünde yaratan¹ da O (Allah)’tır. (Sonunda) hepiniz, Onun (huzurunda) toplanacaksınız.
Sizi çoğaltıp yeryüzüne yayan da O’dur; ve sonunda toplanıp O’na döndürüleceksiniz.
Zira sizi yaratan ve yeryüzünde yayan O’dur. Sonunda O’nun huzurunda toplanacaksınız. 6/50- 51, 18/49, 50/19...35
Sizi yeryüzüne yayan da O’dur, yine O’na döndürüleceksiniz.
Sizi yeryüzünde yaratıp çoğaltan da O'dur. (Yaptıklarınızın hesabını vermek üzere) O'nun huzurunda toplanacaksınız!
Ve O’dur ki, sizi yeryüzüne ekti/ yaydı ve O’nun huzurunda toplanacaksınız.
Ve sizi yerde yaratıp yayan, O'dur ve O'na haşrolunacaksınızdır.
Sizi çoğaltıp dünyaya yayan da O'dur. Muhakkak yine O'nun huzuruna götürüleceksiniz.
O'dur ki, sizi yeryüzünde yaratıp yaydı ve O'na götürüleceksiniz.
O'dur ki sizi arzda halk itdi ve O'na haşr olunursunuz.
Sizi yeryüzünde yaratıp, yayan O'dur. O'nun huzurunda toplanacaksınız.
Sizi yeryüzünde yayan da Odur; yine Onun huzurunda toplanacaksınız.
Sizi yeryüzünde yaratıp yayan da O'dur. O'nun huzurunda haşredileceksiniz.
daħı ol oldur kim yarattı sizi yirde daħı andın yaña ḥaşr olınasız.
Tañrı Ta‘ālā oldur kim sizi yaratdı yir yüzinde anuñ birligin bilmeg‐içün.Daḫı Tañrı Ta‘ālā ḥażretine.
Sizləri yer üzündə yaradıb törədən (yer üzünə yayıb səpələyən) Odur. Siz (qiyamət günü) Onun hüzuruna cəm ediləcəksiniz.
And He it is Who hath sown you broadcast in the earth, and unto Him ye will be gathered.
And He has multiplied you through the earth, and to Him shall ye be gathered back.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |