25 Eylül 2023 - 10 Rebiü'l-Evvel 1445 Pazartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mü’minûn Suresi 38. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Seç/Sil


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İn huve illâ raculun(i)fterâ ‘ala(A)llâhi keżiben vemâ nahnu lehu bimu/minîn(e)

Bu, ancak yalan yere Allah'a iftira eden bir adam ve biz, ona inanmayız.

(Halbuki) "O (elçi) de, sadece (sizin gibi) bir adam (insan)dır, (O’nu istismar edip) Allah üzerine (sizi aldatıp) yalan uydurmaktadır. (Bu nedenle) Bizler de ona inanacak değiliz" (demişlerdi).

Bu adam kendi uydurduğu yalanları, Allah'a yakıştıran bir yalancıdan başka biri değil ve dolayısıyla, biz O'na asla inanmayız.”

“Bu adam, sadece Allah adına yalan uyduran birisi. Biz ona itimat etmiyoruz.”

O Allah'a karşı yalan uyduran bir adamdan başka bir şey değildir ve biz ona inananlar değiliz."

'O ise, yalnızca bir adam (insan)dır, Allah'a karşı yalan uydurmaktadır, bizler de ona inanacak değiliz.'

O (size peygamber olduğunu söyliyen), ancak Allah'a karşı yalan uyduran bir adamdır. Biz ona inanacak değiliz.”

“O ancak, Allah namına yalan uyduran bir adamdır. Biz ona asla inanmayız.”

“O, Allah hakkında yalan uyduran bir kişiden başka biri değildir. Biz, ona asla inanmıyoruz.”

«Bu, Allaha yalan yere iftira eden bir kimseden başka bir şey değildir, biz ona inanmayız!»

“O, Allah'a karşı yalan uyduran bir kimseden başkası değildir. Biz ona inanmayız.”

"Bu Allâh’a iftirâ iden bir âdemdir biz âna inanmıyacağız" didiler.

"Bu, sadece Allah'a karşı yalan uyduranın biridir. Biz ona inanmayız."

“Bu, Allah’a karşı yalan uyduran bir kimseden başkası değildir. Biz ona inanmayız.”

O, Allah hakkında sadece yalanlar düzüp koşan bir adamdır. Biz ona inanmıyoruz.”

«O, Allah hakkında yalnızca yalan uyduran bir adamdır; biz ona inanmıyoruz.»

"O, ALLAH'a yalan yakıştıran bir adamdan başkası değildir. Biz ona inanacak değiliz."

"Bu adam, sadece Allah hakkında yalan uyduran bir kimsedir; biz ona inanmıyoruz."

O ancak öyle bir adam ki bir yalanı Allaha iftira etti, biz ona inanacak değiliz

O (size peygamber olduğunu söyleyen kişi), uydurduğu yalanları Allah’a nispet eden (yalancı/düzenbaz) adamın biridir. Ve biz (kesinlikle) ona inanacak değiliz.”

O, uydurduğu yalanı Allah'a dayandıran bir kimsedir. Ona inanacak değiliz.”

«O, Allaha karşı yalan düzen bir adamdan başkası değildir. Biz onu tasdıyk ediciler değiliz».

“O, sâdece Allah'a karşı yalan uyduran bir adamdır.(3) Biz ona inanan kimseler de değiliz.”

(3)Bakınız; (sahîfe 59, hâşiye 1)

“(Size bunu vaat eden) O elçi, elbetteki Allah adına yalan uyduruyor. Tabi ki biz ona inanacak değiliz” dediler.

Bu, ancak Allah’a karşı yalan uyduran kimsedir. Biz ona inanacak değiliz."

37, 38. «— Dünya diriliğinden başka bizim diriliğimiz yoktur, ölürüz, diriliriz [¹]. Yoksa biz tekrar dirilecek değiliz; bu, Allah/a karşı yalan uydurandan başka bir adam değildir, biz ona inanacak değiliz».

[1] Bazımız ölür, bazımız kalır.

“Bu, sadece Allah hakkında yalan uyduran bir adamdır. Biz ona inanmıyoruz” (dediler).

“O ise, yalnızca bir insandır, Allah'a karşı yalan uydurmaktadır ve bizler de ona inanacak değiliz.”

Bu adam, uydurduğu yalanları Allah’a yakıştıran bir yalancıdan başka bir şey değil; bu yüzden biz, ona kesinlikle inanmıyoruz!”

“O ancak Allah’a yalan iftira etmiş bir adamdır.
Biz ona inanacak değiliz”.

Bu adam, kendi sözlerini Allah'a mal etmeye çalışan yalancının teki, herhalde ona inanacak değiliz. "

"Kendine Resulüm diyen kişi Allah’a karşı yalan uyduran kimseden başkası değildir. Biz ona inanmayız."

O (Hud), Allah hakkında sadece yalan uyduran bir adamdır; biz ona asla inananlar değiliz.”

“O, kesinlikle yalanlarını Allah’a yakıştıran bir adamdır ve biz ona inanmıyoruz.” (dediler.)

Bu adam kendi uydurduğu yalanları Allah’a yakıştıran bir yalancıdan başka biri değil; ve dolayısıyla, biz asla o’na inanacak değiliz!”

Bu adam uydurduğu yalanı Allah’a iftira eden biri, bizim ona inanmamız ihtimal dışıdır. 22/42, 34/7- 8, 38/12

Bu adam, sadece uydurduğu yalanı Allah’a isnat eden biri; bizim ona inanmamız ihtimal dışıdır!”[²⁹¹⁹]

[2919] Nefyin haberi bâ ile geldiği için böyle çevirdik (Bkz: 6:107, not 89).

"O, (Peygamber değil) sadece Allah’a karşı yalan uyduran biridir!.." diyerek o peygambere karşı çıktılar.

Bu, Allah’a karşı yalan uyduran bir kimseden başkası değildir. Biz ona iman edecek değiliz.

«O başka değil, ancak bir erkektir ki, Allah'a karşı yalan yere iftirada bulunmuştur ve biz ona inananlar değiliz.»

“Bu adam, uydurduğu yalanı Allah'a mal eden bir iftiracıdan başkası değildir ve biz hiçbir surette ona inanmayız! ”

O, Allah'a yalan uydurandan başka bir adam değildir. Biz ona inanıcı(insan)lar değiliz.

"O ancak bir insândır ki Allâh Te'âlâ'ya kizb ile iftirâ atar. Ve biz ona îmân idenlerden değiliz" didiler.

Bu adamın yaptığı sadece Allah’a iftira etmektir. Biz ona inanacak değiliz.”

O, Allah'a karşı ancak yalan uyduran bir adamdır. Biz, ona inanacak değiliz.

“Bu ise Allah adına yalan uyduran bir adamdır; biz ona inanmayız.”

"O, yalan düzüp Allah'a iftira eden bir adamdan başkası değil. Biz ona inanmıyoruz."

degül ol [182b] billā bir er yalan baġladı Tañrı üzere yalan. daħı degülüz biz anuñ inanıcılar.

Bu bir kişidür ki yalan söyledi Tañrı Ta‘ālā ḥaḳḳına ve biz aña inanmaz‐biz,didiler.

Bu, sadəcə olaraq, Allaha iftira yaxan bir adamdır. Biz ona iman gətirən deyilik!”

He is only a man who hath invented a lie about Allah. We are not going to put faith in him.

"He is only a man who invents a lie against Allah, but we are not the ones to believe in him!"(2897)

2897 "He is only a fool, and invents things, and attributes them to Allah's inspiration! We are too wise, to believe such things!"


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.