14 Aralık 2024 - 13 Cemaziye'l-Ahir 1446 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mü’minûn Suresi 20. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Veşeceraten taḣrucu min tûri seynâe tenbutu bi-dduhni vesibġin lilâkilîn(e)

Ve Turı Seyna'dan çıkan bir ağaç da meydana getirdik ki yağıyla ve yiyenlere, katığıyla biter.

Ve (daha çok) Tûr-i Sina’da (Akdeniz iklim kuşağında) çıkan bir ağaç (zeytin türünü de yarattık) ki; o yağlı (bir besindir) ve yiyenlere bir katık olarak bitmekte (ürün vermekte)dir.

Ve yine onunla sizin için, Tûri Sîna çevresindeki topraklarda yetişen, ürününden yağ elde edilen ve yiyenlere hoş kokulu, lezzetli bir katık sağlayan, zeytin ağacını da çıkarıyoruz.

Tûr'u Sînâ'da (Sîna dağında) biten bir ağaç daha yetiştirdik. Bu ağaç, hem yağ, hem de yiyenlere hoş kokulu, lezzetli bir katık olan zeytin mahsulü verir.

Yine Turi Sina'dan çıkan bir ağaç (zeytin yetiştirdik). O yağlı ve yiyenlere bir katık olan (ürün) bitirmektedir.

Ve (daha çok) Tur-i Sina'da çıkan bir ağaç (türü de yarattık); o yağlı ve yiyenlere bir katık olarak bitmekte (ürün vermekte)dir.

(Yine sizin için) Tûr-i Sînâ dağından çıkan bir ağaç (zeytin ağacı) yarattık ki, hem yağ bitirir, hem de yiyecek kimselere bir katık.

Ve o su ile Tur-i Sina’da (dağlık bölgelerde) yağ çıkartan ve meyveleri, yiyenler için, azık olan bir ağaç daha inşa ettik.

Tûr-i Sînâ'da da bir ağaç daha meydana getirdik ki, bu ağaç hem yağ, hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri zeytin verir.

Sina'da yetişen bir ağaç verdik; yağı vardır, yiyenlere tatlıdır

Yine o su ile Tur-i Sina dağında biten bir ağaç (zeytin ağacı) yarattık ki (meyvesi) hem yağ hem de yiyenlere katık olur.

Tûr-u Sînâ’daki ağacı da yetişdirdik ânın meyvesinden zeytunyağı çıkar ve ’usâresi gâyet iyi ekl olunur.

19,20. Onunla, içinde, yediğiniz birçok meyvalar bulunan hurmalık ve üzüm bağları, Tur-i Sina'da yetişen, yiyenlere, yağ ve katık veren zeytin ağacını var ettik.

Yine o su ile Sîna dağında biten bir ağaç (zeytin ağacı) yarattık ki hem yağ, hem de yiyenlere katık verir.

19-20. O su sayesinde sizin için, çok sayıda meyvelerin bulunduğu, yiyip beslendiğiniz hurma bahçeleri, üzüm bağları; kezâ Sînâ dağında yetişen, hem yağ hem de yiyenlerin ekmeğine katık veren bir ağaç (zeytin ağacı) meydana getiririz.

Tûr-i Sînâ'da da yetişen bir ağaç daha meydana getirdik ki, bu ağaç hem yağ hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (zeytin) verir.

Sina Dağı civarında yetişen ve yiyenler için yağ ve lezzet üreten bir ağaç...

Tûrı Sinâ'da (dahi) yetişen bir ağaç da meydana getirdik ki, bu ağaç, hem yağ, hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (zeytin) verir.

Ve bir ağaç ki Turı siynadan çıkar, yağ ve yiyenlere bir katıkla biter

(Yine o su ile) Tûr-i Sînâ (dağın) da biten bir ağaç (zeytin ağacı) yarattık ki (meyvesinden) hem yağ hem de yiyenlere katık olur.

Tûr-i Sinâ'da¹, yağ elde edilen ve aynı zamanda katık olarak yenen ağaç² yetiştirdik.

1- Mübarek dağ. Bereket dağı. Aynı zamanda mübarek yani nimeti bereketli kılan, çoğaltan, bol bol nimet veren bereketli dağ, diğer bir deyimle bereket... Devamı..

(Sizin için) Tuur-i sînâ'dan çıkan bir ağaç da (yaratdık) ki o (yerden) yağıyle ve yiyen kimselere bir katıkla beraber biter.

Bir de Tûr-ı Sînâ'dan çıkan bir ağaç (meydana getirdik) ki, (bu ağaç, sizler için)hem yağ, hem de yiyenlere bir katık (olan zeytin) ile (berâber) yetişir.

Yine (onunla) Tûr-i Sînâ [çevresindeki topraklar]dan çıkan, ürününden (zeytinlerinden) yağ elde edilen ve yiyenlere hoş kokulu, lezzetli bir katık sağlayan ağacı da (yetiştiriyoruz).

Ve Turu Sina dağında yetişen, meyvelerinden yağ çıkarttığınız ve o yağı yiyenlere hoş kokular veren bu ağacı da (zeytini) biz yarattık.

Sina Dağı’nda öyle bir ağaç yetiştirdik ki yiyenler için yağ, katık bitirir.

Sinâ dağından çıkan bir ağaçta [²] peyda ettik ki o, yiyecek kimseler için yağ, katık olacak surette biter.

[2] Zeytini çok olan Sina dağından veya güzel bir dağdan, ağaçlarla sarılmış, eşcar-ı müsmireyle dolu bir dağdan zeytin ağacı.

Yine o suyla Sina Dağı’nda yetişen, yiyenlere yağ ve katık olan ağacı/ağaçları çıkarttık.

Tur-i Sina'da, yiyenlere yağ ve katık olarak yetişen bir ağaç da (zeytin de var ettik).

Bir de, Sînâ Dağı çevresindeki ülkelerde, özellikle Akdeniz kıyılarında yetişen ve ürününden hem yağ, hem de yiyenlere lezzetli bir katık elde edilen zeytin ağacını da Biz yetiştiriyoruz.

Yiyenler için katık ve Yağ bitiren, Sînâ Dağı’nda yetişen bir ağacı da (o suyla yetiştirdik).

Tûrusîna'da yetişen bir ağaç türü de var ki, yemeklik yağ ve yakıt verir...

Su ile Sina dağında biten zeytin ağaçlarını yarattık. Yağından yemekler yapar, sofralarınıza katık olur.

Sînâ Dağı (çevresi)nde yetişen bir ağaç daha (yarattık ki) bu ağaç hem yağ hem de yiyenler(in ekmeğin)e katık edecekleri (zeytini) verir. [*]

Bakara 2:138’de “boya” anlamındaki [sıbğah] kelimesiyle aynı kökteki [sıbğ] sözcüğü ekmeğe tıpkı bir boya gibi sürülen “yağ, zeytinyağı” demektir. Anl... Devamı..

Ve (o sudan) bir de Sina dağında yetişen hem yağ hem de yiyenlerin (ekmeğine) katık (edecekleri zeytin) veren, bir ağaç¹ (türü de yarattık).

1 Bu âyete göre Zeytin ilk önce Sina dağında ortaya çıkmış veya mühim kısmı orada yetiştiğinden böyle denilmiştir.

ve (yine onunla sizin için) Tûr-i Sînâ [çevresindeki topraklar]da yetişen ⁸ , ürününden yağ elde edilen ve yiyenlere hoş kokulu, lezzetli bir katık sağlayan ağacı (çıkarıyoruz).

8 Yani, pek çok Kur’an öncesi peygamberin yaşayıp tebliğde bulunduğu (mukaddes çağrışımları dolayısıyla burada Tûr-i Sînâ/Sina Dağı ile simgelenen) do... Devamı..

Ve yine o yağmurla Sina Dağı çevresinde çokça yetişen, yiyenlere yağ ve katık olan zeytin ağaçları yetiştirdik. 95/1- 2, 6/99- 141, 16/11

Yine Sînâ Dağı[²⁹⁰⁶] (havalisinde) yetişen, ürünü sayesinde yağ elde edilen ve yiyenler için hoş bir katık sağlayan (zeytin) ağacından da…[²⁹⁰⁷]

[2906] Seynâ’ ve sînâ’ olarak iki şekilde de okunmuştur (Bkz: 2:63, not 117). [2907] Bu veciz ibârede yüklem kullanılmamış olsa da, bir önceki âyet... Devamı..

Sizin için Sina dağında yetişen bir ağaç da meydana getirdik ki hem yağından yararlanırsınız, hem de meyvesini (zeytinini) ekmeğinize katık yapar yersiniz.

Ve Turi Sîna’da çıkan bir ağaç (zeytin ağacı) ki hem yağ, hem de yiyenlere katıktır.

Ve bir ağaç da (inşa ettik) ki, Tûr-u Sîna'dan çıkar, yiyecekler için yağ ile bir katıklık ile biter.

Sina Dağından çıkan bir nebat da yetiştiririz ki o ağaç hem yağ, hem de yiyenlere bir katık çıkarır.

Bu ağaç zeytin ağacıdır.

Yine onunla Tur-i Sina'dan çıkan, (meyvası) yağlı olarak biten, yiyenlerin (yağına ekmeklerini) batıracakları bir (zeytin) ağac(ı) yetiştirdik.

Ve sizin içün Tûr-u Sînâ'dan çıkan bir ağacı da yaratdık ki o, yağ hâsıl ider ve meyvesi ve yağı insânlara katık olur.

Sina Dağı’ndan çıkan bir ağaç da yetiştirdik; yağlı meyve bitirir, yiyenler için katıktır.

Sina Dağı'nda da yetişen, yiyenlere yağ ve katık veren bir ağaç da (o su ile yetişir).

Bir de Sina Dağı çevresinde yetişen bir ağaç bitirdik ki, ondan hem bir yağ çıkar, hem de yiyenlere katık olur.(12)

(12) Zeytin ağacı kastediliyor. Hurma, üzüm ve zeytin, hem yetişmesindeki olağanüstülükler ve sağladığı yararlar yönüyle, hem de herkes tarafından bil... Devamı..

Ve bir ağaç da yetiştirdik ki, Tûr-i Sîna'dan çıkar, yağlı olarak biter; yiyenlere katıktır.

daħı bir aġaç kim çıķar sįnā ŧaġından bitürür yaġ daħı ķatıķ yiyicilere.

Daḫı bir aġaç ki çıḳar Ṭūr‐ı Sīnādan, biter anda yaġ ki zeyt yaġı‐dı veṭoḳluḳdur yiyicilere.

(Sizin üçün həmçinin mənşə e’tibarilə) Sina dağından çıxan bir ağac da (yaratdıq ki), o, yeyənlər üçün zeytun və (çörəyin üstünə yaxılan, xörəyə qatılan) yağ bitirər.

And a tree that springeth forth from Mount Sinai that groweth oil and relish for the eaters.

Also a tree springing out of Mount Sinai,(2880) which produces oil, and relish for those who use it for food.

2880 For Arabia the best olives grow round about Mount Sinai . The fig, the olive, Mount Sinai, and the sacred city of Makkah are mentioned together i... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.