Liyec’ale mâ yulkî-şşeytânu fitneten lilleżîne fî kulûbihim meradun velkâsiyeti kulûbuhum(k) ve-inne-zzâlimîne lefî şikâkin be’îd(in)
Şeytanın (bu tür kafa) karıştırmalarına ve şüphe bırakmaları(na, vesvese ve kışkırtmalarına fırsat verilmesi), kalplerinde hastalık olanlara ve kalpleri (imani ve vicdani) duyarlılıktan yoksun bulunanlara (Allah'ın) bir deneme kılması içindir. Şüphesiz zalimler, (gerçeğin kendisinden) uzak bir ayrılık içindedirler.
Bu da, Şeytan'ın katmak istediği şeyi, gönüllerinde hastalık olanlarla yürekleri katı bulunanlara bir sınama yapmak içindir ve şüphe yok ki zalimler, gerçekten pek uzak bir ayrılık içindedir.*
Allah şeytanın böyle yapmasına müsaade eder ki, kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için, şeytanın kattığı şeyi bir deneme vesilesi yapsın. Çünkü bu tür şüphelere kapılarak, kendilerine yazık eden kimseler, doğrusu çok derin bir yanılgı içindedir.
Allah, peygamberlerin amaçları, ülküleri konusunda, şeytanın gönüllere düşürmeye çalıştığı şüpheyi, bu tür şüphelere verdiği fırsatı, kalpleri kararmış, akıllarından zoru olan hasta ruhlular, yürekleri katılaşan, kafaları kalınlaşan kimseler için bir imtihan aracı olarak planlıyor. Bu tür şüphelere kapılarak kendilerine yazık edenler, zâlimler, kesinlikle hakka şiddetli bir muhalefet ve bir düşmanlık içindedirler.
Şeytanın karıştırdığını, kalplerinde hastalık olanlara ve kalpleri kaskatı kesilenlere bir imtihan vesilesi kılması için Allah böyle yapar. Şüphesiz zalimler uzak bir ayrılık içindedirler.
Şeytanın (bu tür) katıp bırakmaları, kalplerinde hastalık olanlara ve kalpleri (her türlü) duyarlılıktan yoksun bulunanlara (Allah'ın) bir deneme kılması içindir. Şüphesiz zalimler, (gerçeğin kendisinden) uzak bir ayrılık içindedirler.
(Allah'ın şeytana imkân verib de sonra fitnesini gidermesi) şeytanın ilka eylediğini, kalblerinde bir maraz (nifak) olanlarla kalbleri katı bulunanlara bir mihnet ve azab vesilesi yapmak içindir. Gerçekten o münafıklarla müşrikler, hakdan çok uzak bir ayrılık içindedirler.
(Allah, şeytana bu fırsatı verir ki) şeytanın o arzulara kattığını, kalplerinde hastalık olanlar veya kalpleri katı olanlara bir imtihan ve deneme yapsın. Çünkü o zalimler çok derin bir ayrılış içindedirler.
Böyle yapar ki, şeytanın attığını, kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için bir imtihan yapsın. Zâlimler uzak bir ayrılık içindedirler.
Şeytanın koyduğu, yürekleri hasta olan, gönülleri kararan kimselere bir sınavdır, zalim olan kimseler derin iki yarlıktadır
(Allah, böyle yapar ki) Şeytanın düşürdüğü şüpheyi, kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için bir imtihan yapsın; zalimler uzak bir ayrılık içindedirler.
/.Allah şeytanın karıştırdığını, kalblerinde hastalık bulunan ve kalbleri kaskatı olan kimseleri sınamayı vesile kılar. Zalimler şüphesiz derin bir ayrılık içindedirler.
Allah, şeytanın verdiği bu vesveseyi, kalplerinde hastalık bulunanlar ile kalpleri katı olanlara bir imtihan vesilesi kılmak için böyle yapar. Hiç şüphesiz ki o zalimler, derin bir ayrılık içindedirler.
(Allah, şeytanın böyle yapmasına müsaade eder ki) kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için, şeytanın kattığı şeyi bir deneme (vesilesi) yapsın. Zalimler, gerçekten (haktan) oldukça uzak bir ayrılık içindedirler.
Böylece şeytanın attığını kalplerinde hastalık bulunanlar ve kalpleri katı olanlar için bir test haline sokar. Zalimler, elbette apaçık bir karşıtlık içindedirler.
Allah, şeytanın karıştırdığını, kalblerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri sınamaya vesile kılar. Zalimler şüphesiz (haktan uzak) derin bir ayrılık içindedirler.
Şunun için ki Şeytanın ilka edeceğini kalbleri katı olanlar ve kalblerinde bir maraz bulunanlar için bir fitne kılacaktır ve çünkü o zalimler uzak bir şikak içindedirler
Kalplerinde hastalık olan ve kalpleri kararıp katılaşmış olanlara, şeytanın kattığı şeyi¹, sınav vesilesi kıldık. Zalimler derin bir yanılgı içindedirler. *
(Allahın buna müsâade buyurması) şeytanın (meydana) atacağı (fitneyi) kalblerinde bir maraz bulunanlara, yürekleri katı olanlara bir imtihan (vesilesi) yapmak içindir. Hiç şüphe yok ki o zaalimler (hakdan) uzak bir ayrılık (ve muhaalefet) içindedirler.
(Şeytan'a ise böyle müsâade eder ki,) şeytanın atmakta olduğu şeyi, kalblerinde bir hastalık bulunanlara (münâfıklara) ve kalbleri katılaşmış olanlara (müşriklere) bir imtihan kılsın! Şübhesiz ki zâlimler, elbette (haktan) uzak bir ayrılık içindedir.
Allah, şeytanın ilka ettikleriyle, kalplerinde hastalık olanları ve kalplerini katılaştırdığı kimseleri fitneye düşürür. Haksızlıkta haddi aşanlar, çok uzak ayrılığa düşmüşlerdir.
Bununla Allah şeytanın onlara olan ilkaatını kalplerinde nifak ve şüphe hastalığı bulunan yürekleri katı olan kimseler için mihnet ve beliyye vesilesi edecek, haktan uzak bir ayrılık içindedir.
(Amaç,) Şeytanın telkin ettiği şeyleri, kalplerinde hastalık olanlara ve kalpleri kaskatı bulunanlara bir imtihan aracı kılmaktır. Hiç şüphesiz zalimler, (hakikatten) derin bir ayrılık içindedirler.
Allah, kalplerinde hastalık bulunan münâfıkları ve yürekleri kararıp katılaşmış olan o inkârcıları şeytanın uydurduğu sözlerle imtihân etmek ve hakîkati bile bile inkâr ettiklerinden dolayı onları cezalandırmak için bu tür vesvese ve şüphelere fırsat veriyor.Çünkü bu iki grup, sırf zâlimliklerinden dolayı hakîkati inkâr ederler. İşte bu yüzden zâlimler, Kur’an’ın ortaya koyduğu hayat nizamına karşı amansız bir muhâlefet gösterirler.
(İşte Biz,) şeytanın bu saptırmalarını, kalplerinde hastalık bulunanları ve kalpleri katılaşanları denemek için yaparız. Şüphesiz zâlimler (haktan) çok uzak bir ayrılık içerisindedirler.
[Yine de, Allah'ın bu tür şüphelere fırsat vermesi,] Şeytan'ın [peygamberlerin niyeti konusunda gönüllere] düşürmeye çalıştığı gölgeyi kalplerinde bir eğrilik, bir hastalık 68 bulunan, kalpleri katılaşmış olan kimseler için bir sınama aracı kılmasındandır; çünkü, [bu tür şüphelere kapılarak kendilerine] yazık eden kimseler, 69 doğrusu, çok derin bir yanılgı içindedir.
Allah şeytanın karıştırdığı bu sözlerle, kalplerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri sınamıştır. Hiç kuşku yok ki Allah’ın mesajını karıştırmak isteyen zalimler derin bir düşmanlık içindeler. 3/7, 9/124- 125, 16/98...100,
(Allah’ın) şeytanın engel koyma çabasına (izin vermesi), yalnızca kalplerinde bir tür hastalık bulunan ve iç dünyaları kararmış olan kimseleri sınamak içindir.[2863] İşte bu tür zalimler, kesinlikle derin bir cepheleşme içindedirler.[2864]*
(Şeytanın bu vesvesesine müsaade verilmesi ise) Şeytanın atıverdiği şeyin kalplerinde maraz olan kimselere ve yürekleri katı olanlara bir imtihan kılınması içindir. Ve şüphe yok ki, zalimler bir uzak ayrılık içindedirler.
Yine de Allah'ın bu vesveseye fırsat vermesi, şeytanın attığı vesveseyi kalplerinde bir hastalık, bir şüphe olanlar ve kalpleri katılaşanlar hakkında bir imtihan vesilesi yapmak içindir. Gerçekten, zalimler, pek derin bir muhalefet ve düşmanlık içindedirler.
(Allah, böyle yapar ki) Şeytanın attığını, kalblerinde hastalık olanlar ve kalbleri katılaşanlar için bir imtihan yapsın; zalimler uzak bir ayrılık içindedirler.
Şeytanın bulaştırdığı şeye izin vermemiz[*], kalplerinde hastalık olanlar ile kalpleri katı olanları imtihan içindir. Yanlış yapanlar, tam olarak ayrılmış ve uzaklaşmış olurlar.*
Şeytanın karıştırdığı, kalplerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri denemek içindir. Zalimler, derin bir ayrılık içindedirler.
Böyle birşeye Allah'ın fırsat vermesi, şeytanın attığı bu vesveseyi, kalplerinde hastalık bulunanlar ile kalpleri iyice katılaşmış kimselere bir sınama vesilesi yapmak içindir. Hiç kuşkusuz, o zalimler haktan pek uzak bir ayrılık içindedir.
Bu, Allah'ın; şeytanın attığını, kalplerinde hastalık olanlara, gönülleri katılaşanlara bir fitne yapması içindir. Zalimler, geri dönülmez bir ayrılık ve kopuş içindedirler.
tā eyleye anı kim bıraġur şeyŧān fitne anlara kim göñülleri içinde śayrulıķdur daħı ķatmış göñülleri. daħı bayıķ žālimler ıraķ dartışıķ içindedür.
(Allah ona görə belə edir ki) Şeytanın vəsvəsəsini qəlblərində mərəz (nifaq, şəkk mərəzi) və ürəkləri qatı (sərt) olanlar (müşriklər) üçün bır sınaq vasitəsi etsin. Şübhəsiz ki, zalımlar (münafiqlər, müşriklər və kafirlər) haqqdan uzaq bir nifaq içindədirlər (ixtilafdadırlar).
That He may make that which the devil proposeth a temptation for those in whose hearts is a disease, and those whose hearts are hardened Lo! the evil doers are in open schism.
That He may make the suggestions thrown in by Satan, but a trial(2833) for those in whose hearts is a disease and who are(2834) hardened of heart: verily the wrong-doers are in a schism far (from the Truth):*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |