Elleżîne iżâ żukira(A)llâhu vecilet kulûbuhum va-ssâbirîne ‘alâ mâ esâbehum velmukîmî-ssalâti vemimmâ razeknâhum yunfikûn(e)
Öyle kişilerdir onlar ki Allah anılınca yürekleri oynar korkudan ve uğradıkları müsibetlere katlanırlar, namaz kılmaya devam ederler ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerin bir kısmını harcarlar yoksullara.
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperenler; kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru ikame edenler (zahiri ve bâtıni şartlarını yerine getirenler) ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
Onlar ki, ne zaman Allah'tan söz edilse kalpleri titrer, başlarına gelen her türlü sıkıntı ve zorluklara karşı dişlerini sıkıp direnirler, namazlarına devamlı ve duyarlıdırlar. Kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah'ın rızasını kazanmak için başkalarına da harcarlar.
Onlar, Allah zikredilirken, Allah'a ibadet edilirken, Allah'ın dini, şeriatı anlatılırken, lâyık-ı veçhile ilgilenememe endişesiyle kalpleri ürperenlerdir. Başlarına gelen musibetlere, belâlara karşı sabrederek mücadeleye devam edenlerdir. Namazı erkanına, şartlarına, vaktine riayet ederek âşikâre kılanlardır. Kendilerine verdiğimiz rızık ve servetten karşılık gözetmeden gönüllü harcayanlardır.
Onlar ki, Allah anıldığında kalpleri ürperir; başlarına gelenlere sabrederler, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayra harcarlar.
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir; kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
Bunlar, o kimselerdir ki, Allah anılınca kableri titrer, kendilerine isabet eden musibetlere karşı da sabırlıdırlar, namaza devamlıdırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan bir kısmını (hayır için) harcarlar.
Onlar ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer, başlarına gelene karşı sabırlıdırlar, namazı doğruca kılarlar ve onlara verdiğimiz rızıktan nafaka verirler.
Onlar, Allah anıldığında kalpleri ürperenler, başlarına gelene sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve verdiğimiz rızklardan Allah rızası için harcayanlardır.
Allah anıldığında yürekleri titrer, ne gelirse katlanırlar, namazların kılarlar, verdiğimiz azıktan da yedirir onlar
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen her türlü sıkıntıya göğüs geren, namazı ikame eden ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah'ın rızası doğrultusunda) harcayanlardır.
O mütevâzı’lar ki Allâh’ın ismi zikr idildiği vakit kalbleri havf ile dolar, felâket zamânında sabır ve metânet izhâr iderler ve kendilerine virdiğimiz emvâlden zekât virirler.
34,35. Her ümmet için, Allah'ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerlerine O'nun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık. Sizin Tanrınız tek bir Tanrı'dır, O'na teslim olun. Allah anıldığı zaman kalbleri titreyen, başlarına gelene sabreden, namaz kılan, kendilerine verdiğimiz rızıktan sarfeden ve Allah'a gönül vermiş olan kimselere müjde et.
Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen musibetlere sabreden, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir.
Onlar öyle kimselerdir ki, Allah anıldığında kalpleri titrer, başlarına gelen musibetlere sabrederler, namazlarını özenle kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan Allah yolunda harcarlar.
Onlar öyle kimseler ki, Allah anıldığı zaman kalpleri titrer; başlarına gelene sabrederler, namaz kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah için) harcarlar.
Onlar öyle kimselerdir ki, ALLAH'tan söz edildiğinde yürekleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan yardım için harcarlar.
Ki Allah anıldığı vakit onların kalpleri titrer. Onlar başlarına gelene sabreden, namaz kılan kimselerdir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcarlar.
Ki Allah anıldığı vakıt kalbleri oynar, ve kendilerine isabet edene sabırlı ve namaza devamlıdırlar ve kısmet ettiğimiz şeylerden infak da ederler
Onlar öyle kimseler ki, Allah anıldığı zaman kalpleri titrer, başlarına gelen (her türlü musibet) e sabrederler, namaz kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah rızası doğrultusunda) harcarlar.
Onlar ki¹ Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir, başlarına gelene sabrederler², salâtı ikame ederler³, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden infak⁴ ederler.
(Öyle mutıy' ve mütevâzi' olanlar ki) Allah anılınca onların kalbleri kork (u ile oyn) ar. Onlar, kendilerine isaabet eden (mihnetlere, zorluklara) sabredenlerdir. Namazı dosdoğru kılanlardır. Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allah için) harcarlar.
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalbleri titrer; (ve onlar) başlarına gelen musîbetlere sabredenler ve namazı hakkıyla edâ edenlerdir; hem (onlar) kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allah yolunda) sarf ederler.
Onlar ki, ne zaman Allah’tan söz edilse kalbleri (gönülleri) saygı ve sakınmayla ürperir; başlarına gelen her şeye (her türlü darlığa, sıkıntıya) göğüs gererler; namazı (dosdoğru) kılar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (servetten) başkalarına da (toplumun yoksul, işsiz ve muhtaçlarına) harcarlar. *
Allah’ın yoluna teslim olanlar, Allah anıldığında kalpleri saygı ile titrer ve onlara bir şey (sıkıntı, zarar) isabet ettiğinde, teslim oldukları yoldan (Allah’ın dininden) ayrılmazlar (sabrederler), namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan, ihtiyaç sahiplerine verirler.
Onlar o kimseler ki Allah’ın adı anılınca yürekleri titrer, başlarına gelenlere katlanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz azıkla başkalarını da geçindirirler.
Onlar ki Allah anıldığı zaman heybetinden kalpleri tir tir titrer. Başlarına gelen sıkıntılara katlanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızklardan hayırlara harç ederler.
Onlar ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına bir musibet geldiğinde sabreden/göğüs geren, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden de Allah yoluna harcayan kimselerdir.
Onlar Allah anıldığı zaman kalpleri ürperenler, kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler, namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir.
Onlar, Allah’ın adı anıldığı zaman yürekleri titreyen, Allah yolunda ortaya koydukları mücâdelede başlarına gelebilecek her şeye sabırla göğüs geren, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine verdiğimiz nîmetlerdenbir kısmını Allah yolunda yoksullara harcayan kimselerdir. Hayvanların kurban edilmesine gelince:
Allah anıldığı zaman kalbleri ürpermiş olanları! Başlarına gelen şeylere karşı Sabredenler’i; Namaz’ı Kılanlar’ı! Rızıklandırdığımız şeylerden infâk edenleri / harcayanları!
Allah denince, yürekleri kıpır kıpır edenleri, başlarına gelen musibetlere sabredenleri, namazı kılanları, kendilerine bağışladığımız malların bir kısmını karşılıksız verenleri...
Onlar Allah’ın adı anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen musibetlere karşı kararlılık gösteren, inançlarından asla vazgeçmeyen, Salât-ı dosdoğru ikame eden, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir.
(İşte o mütevazılar,) Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen,¹ başlarına gelen belâlara sabreden, namazı dosdoğru kılan ve rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan, kimselerdir.
Onlar ki, ne zaman Allah’ın adı anılsa kalpleri ürperir. Başlarına gelen sıkıntılara sabrederler, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan bağışlarlar. 2/177- 254, 8/2- 3
Onlar ki, ne zaman Allah anılsa kalpleri saygıyla ürperir ve başlarına gelen şeylere sabrederler; üstelik namazı hakkını vererek kılarlar[²⁸³⁷] ve kendilerine verdiğimiz rızıktan cömertçe sarf ederler.[²⁸³⁸]
Ki; Allah anıldığı zaman onların kalpleri titrer, başlarına gelenlere sabrederler, namaz kılarlar ve kendilerine verilen rızıktan (Allah yolunda) harcarlar.
Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen musibetlere sabreden, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir.
Onlar ki, zikrolunduğu vakit kalpleri korkudan titrer ve kendilerine isabet etmiş olana sabredenlerdir ve namazı ikame edenlerdir ve kendilerini merzûk ettİğimiz şeylerden infakta bulunurlar.
Onlar ki; yanlarında Allah anıldığında kalpleri saygı ile ürperir. Başlarına gelen dertlere sabrederler. Namazlarını hakkıyla ifa eder, Allah'ın kendilerine nasib ettiği nimetlerden, O'nun rızasında harcayıp dururlar.
Onlar ki Allah anıldığı zaman kalbleri titrer. Başlarına gelene sabrederler, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yoluna) harcarlar.
34,35. Allâh'ın kendilerine rızık iylediği kurbânlar üzerine ismullâhı zikr itmeleri içün her ümmete bir mekân kıldık. İmdi ilâhınız bir Allâh'dır. O'na teslîm olunuz. Yâ Muhammed! Allâh'ın zikrini işitdiklerinde kalbleri titreyen, kendilerine isâbet iden şeylere sabır iden, namâzlarını âdâb ve erkânıyla kılub viridğimiz şeylerden infâk iyleyen muhlis mutevâzı'ları tebşîr it.
Onlar Allah anılınca yürekleri titreyen, başlarına gelenlere sabreden, namazı tam kılan ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayra harcayan kimselerdir.
Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, namaz kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan bağışlarlar.
Onlar, Allah anıldığında kalpleri ürperen, başlarına gelene sabreden, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bağışta bulunan kimselerdir.
Onlar öyle insanlardır ki, Allah anıldığında kalpleri titrer; başlarına gelene sabrederler, namazı/duayı yerine getirirler, kendilerine verdiğimiz rızıklardan infak ederler.
anlar kim ķaçan anıla Tañrı ķorķa göñülleri daħı śabr ķılanlar anlara deġen nesene üzere daħı namāzı dururanlar; daħı andan kim rūzį virdük anlara nafaķa eylerler.
Ol kişiler ki Tañrı Ta‘ālā añılıçaḳ yürekleri ditrer ḳorḳudan, daḫı ṣabr idici‐ler özlerine degen muṣībetler[e], daḫı durġurıcılar namāzı vaḳtında, daḫıözlerine virilen rızḳdan ḫarc idenler Allāh yolına.
O kəslər ki, Allahın adı çəkiləndə (zikr ediləndə) qəlbləri (qorxudan) titrəyər, üz verən müsibətlərə səbr edər, namaz qılar və onlara verdiyimiz ruzidən (ehtiyacı olanlara) sərf edərlər.
Whose hearts fear when Allah is mentioned, and the patient of whatever may befall them, and those who establish worship and who spend of that We have bestowed on them.
To those whose hearts when Allah is mentioned, are filled with fear, who show patient perseverance over their afflictions, keep up regular prayer, and spend (in charity) out of what We have bestowed upon them.(2812)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |