14 Aralık 2024 - 13 Cemaziye'l-Ahir 1446 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Hac Suresi 31. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Hunefâe li(A)llâhi ġayra muşrikîne bih(i)(c) vemen yuşrik bi(A)llâhi fekeennemâ ḣarra mine-ssemâ-i fetaḣtafuhu-ttayru ev tehvî bihi-rrîhu fî mekânin sehîk(in)

Allah'ı bir tanıyıp ona şirk koşmaksızın ve kim, Allah'a şirk koşarsa sanki havadan düşmüştür de kuş kapmıştır onu, yahut da rüzgar almış, pek uzak bir yere sürüp atmıştır onu.

Allah’ı birleyen (Hanif)ler olarak, O’na (hiçbir) ortak koşmaksızın (iman edin ve teslimiyet gösterin). Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de onu bir kuş kapıvermiş, veya rüzgâr onu ıssız bir yere sürükleyip atmış gibi (olacaktır).

Ve bütün bunları, O'ndan başka şeylere tanrısal nitelikler yakıştırmaksızın ve sahte, düzmece olan herşeyden yüz çevirip yalnızca Allah'a yönelerek yapın. Çünkü bilin ki, Allah'tan başkasına ilahlık yakıştıran kimse, gökten savrulup düşen, kuşların didikleyip kapıştığı, yahut rüzgarın uzak ıssız bir yere savurduğu kimse gibi, kendini boşlukta hisseder.

Allah için, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde tasarruflarında O'na ortak koşmayan, Hakka ve tevhide yönelen kimseler olun. Allah'a ortak koşan kimse, gökten düşüp de kuşların didikleyerek kapıştığı veya rüzgârın uzak bir yere sürüklediği şeye benzer.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 6/71.

O'na ortak koşmadan Allah'ı bir bilenler olarak (putlardan kaçının). Kim Allah'a ortak koşarsa o, sanki gökten düşmüş ve kendisini kuş kapıyor yahut rüzgar onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir.

Allah'ı birleyen (Hanif)ler olarak, O'na (hiç bir) ortak koşmaksızın (yaşayın). Kim Allah'a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de onu bir kuş kapıvermiş veya rüzgar onu ıssız bir yere sürükleyip atmış gibidir.

Allah için halis müslümanlar, O'na ortak koşmıyanlar olun. Her kim Allah'a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere düşürüyor.

Allah için tam doğru muvahhid olun. O’na hiçbir şey eş koşmayın. Kim ona eş koşarsa, sanki gökten yere düşmüş de kuşlar onu kapıyor veya rüzgâr onu çok uzak bir yere sürüklüyor.

Hiçbir şeyi ortak koşmadan samimi bir şekilde Allah'a yöneliniz. Kim Allah'a ortak koşarsa, onun durumu sanki gökten düşen ve kuşlar tarafından kapılıp kaçırılan ya da rüzgârın uzak bir yere savurduğu eşya gibidir.[343]

[343] Evsân, Rics ve hanîf kelimeleri hakkında bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XIII, 76-78.

Eş koşan bir kimse gökten düşmüş gibidir, hemen onu kuş kapar, ya da yeller uzak yere sürükler

Hiçbir şeyi O'na ortak koşmadan yalnızca Allah'a yönelen kimseler olun! Kim Allah'a ortak koşarsa sanki gökten yere düşmüş de kuşlara yem olmuş ya da rüzgâr tarafından sürüklenerek ıssız bir köşeye atılmış gibi olur.

Bkz. 4/48, 6/71, 116, 5/17, 72Ayetin ilk cümlesi, Allah’a yönelirken araya sokulmak istenen bütün objeleri reddeder. Yani “Her türlü batıl inançtan ar... Devamı..

Ânlar Allâh’a vakf-ı nefs itmişlerdir, aslâ şirk koşmazlar, çünki Allâh’a şirk koşan semâdan düşüb de vücûdını kuşların yediği ve rüzgârın uzağa götürdüği âdeme benzer.

Allah'a ortak koşmaksızın O'na yönelerek pis putlardan kaçının, yalan sözden çekinin. Allah'a ortak koşan kimse, gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgarın bir uçuruma attığı şeye benzer.

Allah’a yönelen, O’na ortak koşmayan kimseler (olun). Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir.

Bunları, Allah’ın birliğine -şirke sapmadan- iman etmiş olarak yapın. Allah’a ortak koşan kişi, gökten düşüp parçalanan ve kuşların kapıştığı yahut rüzgârın ücra bir yere sürüklediği nesnelerden farksızdır.

Kendisine ortak koşmaksızın Allah'ın hanifleri (O'nun birliğini tanıyan müminler olun). Kim Allah'a ortak koşarsa sanki o, gökten düşüp parçalanmış da kendisini kuşlar kapmış, yahut rüzgâr onu uzak bir yere sürüklemiş (bir nesne) gibidir.  

 Şu halde, bu âyete göre Allah’a ortak koşmak, mânen bir düşüştür. Müşrik olmak öyle tehlikelidir ki, insanın mânevi varlığını paramparça eder; bir ka... Devamı..

ALLAH'a ortak koşmayarak, kendinizi sadece O'na adayın. Kim ALLAH'a ortak koşarsa sanki gökten düşmüş ve kendisini akbaba kapmış veya rüzgar tarafından derin bir fiyortta sürükleniyor gibidir.

Allah için, O'na eş koşmayan, O'nun birliğine inanmış kimseler olun. Allah'a ortak koşan kimse, gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgarın bir uçuruma sürüklediği şeye benzer.

Allah için, ona şirk koşmayan hanîfler olun, her kim Allaha şirk koşarsa öyle olur ki sanki Semadan düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor, veya rüzgâr onu ocara bir yere sürüklüyordur

(İslâm dinine îmân ederek), Allah’a hiçbir şeyi şirk koşmayan, tevhîd üzere sebat edenlerden olun. Kim Allah’a şirk koşarsa sanki gökten yere düşmüş de kuşlara yem olmuş ya da rüzgâr tarafından sürüklenerek ıssız bir köşeye atılmış gibi olur.

Hanifler¹, onunla² Allah'a şirk koşmayanlardır. Allah'a şirk koşan kimse, sanki gökten düşen ve kuşun kaptığı³ veya rüzgârın uzak yerlere sürüklediği kimse gibidir.

1- Şirk koşmaksızın Allah\a yönelmiş olanlar. 2- Pislik olan putlar ve putlar adına kesilen hayvanlarla. 3- Yükseklerden düştüğü için paramparça o... Devamı..

Allahın muvahhidleri, Ona eş tutmayanlar olarak (kaçının, çekinin). Kim Allaha eş koşarsa o, yüksekden düşüb de (parçalanmış ve) kendisini kuş kapmış, yahud rüzgâr onu uzak bir yere atmış (nesne) gibidir.

Allah için, Hakk'a yönelen kimseler olarak O'na şirk koşan kimseler olmaksızın (o çirkin şeylerden sakının)! Kim Allah'a şirk koşarsa, bunun üzerine sanki (o), gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir.

Allah’a yönelen, O’na ortak koşmayan (Allah’tan başka hiçbir nesneye tanrısal nitelikler yakıştırmayan ve Allah ile kendisi arasına aracı/şefaatçi koymayan) kimseler (olun). Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki gökten düşmüş de kendisini (yırtıcı) kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir.

(*) Ayetin başında kısaca şöyle bir mesaj verilmektedir: “Her türlü batıl inançtan arınarak doğrudan Allah’ın kendisine ulaşın, yalnız ona kulluk edin... Devamı..

Allah’a ortak koşmadan, samimi içten gelerek O’na yönel. Kim Allah’a ortak koşarsa, o kimse havaya kalkıp da kuşun kaptığı veya rüzgârın uzaklara sürüklediği herhangi bir şey gibidir.

Allah’ı birleyici olarak, Ona eş koşmıyarak. Herkim Allah’a eş koşarsa o yüksekten düşen kimse gibidir ki onu kuşlar kapışır, ya da yel uzak bir yere sürer götürür.

Her kim Allah/a şerik koşarsa o, sanki gökten yuvarlanan kimse gibidir ki kuşlar onu kapışır veya rüzgâr onu uzak bir yere sürükler, götürür.

(Bunları) Allah’a yönelerek, O’na ortak koşmadan (yapınız). Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak/ücra bir yere sürüklüyor gibidir.

Allah'ı birleyenler olarak, O'na ortak koşmaksızın (putlardan kaçının). Kim Allah'a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de onu bir kuş kapıvermiş veya rüzgâr onu ıssız bir yere sürükleyip atmış gibidir.

Her türlü bâtıl inançtan arınıp bir tek Allah’a yönelerek, hiç kimseyi ve hiçbir şeyi O’na ortak koşmaksızın Rabb’inize kulluk edin! Unutmayın ki, her kim Allah’a ortak koşarsa, tıpkı gökten aşağılara düşerken dev bir yırtıcı kuş tarafından kapılıveren ya da şiddetli bir rüzgar tarafından derin uçurumlara savrulup paramparça olan kimse gibi perişan ve zavallı bir duruma düşmüş olur.

O’na müşriklerin (şirk koşanların) dışında Allah için hanîfler (yönelmişler) olmak üzere! Kim de Allah’a şirk koşarsa, sanki Gök’ten düşmüş şey gibidir; onu Kuşlar kapışır veya Rüzgâr çukur bir yere savurup atar.

Allah'a, doğrudan araya aracı koymadan tertemiz duygularla yalvarın. Allah'a aracıyla yapılan dualar, daha havada iken kuşlara yem olan, ya da rüzgarla uçup giden nesneye benzer.

Allah’a yönelin! Allah’ın yetkilerini başka varlıklarda görerek Allah’a ortak koşmayın! Özellikle Allah’ın ilahlık yetkilerini hiçbir insana vermeyin! Unutmayın! Yasama, yürütme, yargılama, cezalandırma hakkı sadece Allah’ındır. Kim Allah’ın bu yetkilerini insanlara verirse; sanki gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir. Yetki verdiği insanlar onları çıkarları doğrultusunda oynatırlar. Çıkarlarına köle yaparlar. Çünkü insanlara yasama yönetme yargılama cezalandırma hakkı verenler, yetki verdikleri insanların kulu kölesi olurlar. Kulu kölesi olmaları yetmez insanların madarası olurlar. Yetki verdiği insanlar onları maymunlara çevirir. Onlarda üç maymunu oynamak zorunda kalırlar.

Kendisine ortak koşmaksızın Allah’ın [hanîf]leri (Allah’ı birleyenler) olarak (yaşayın)! [*] Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki o gökten düşüp kendisini kuş kapıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere sürüklüyor gibidir. [*]

Bu ifadeden anlaşılıyor ki haniflik ortak koşmak demek olan şirkin zıddıdır Benzer mesajlar: İbrâhîm 14:18; Nûr 24:39-40.

(Haccı) Allah’ın birliğine, Ona (hiçbir şeyi) eş koşmaksızın tam inanarak (yapın). Allah’a eş koşan kimse, gökten düşerken kuşun kaptığı veya rüzgârın çok uzaklara sürüklediği şey, gibidir.

(ve bunu,) O’ndan başka kimseye-hiçbir şeye tanrısal nitelikler yakıştırmaksızın [ve] sahte ve düzmece olan her şeyden yüz çevirip yalnızca Allah’a yönelerek ⁴⁶ [yapın]: çünkü, bilin ki, Allah’tan başkasına tanrılık yakıştıran kimse, gökten savrulup düşen, kuşların didikleyip kapıştığı, yahut rüzgarın uzak, ıssız bir yere savurduğu kimseye benzer.

46 Hunefâ’ (tekili hanîf) terimine ilişkin bir açıklama için bkz. 2:135 hk. 110. not.

Şirkten yüz çevirerek yalnız Allah’a yönelmiş Hanifler/muvahhitler olun. Zira kim Allah’a ortak koşar da müşrik olursa, gökten düşüp de parçalarını yırtıcı kuşların gagaladığı veya rüzgârın ıssız bir köşeye savurup attığı kimse gibi olur. 4/116, 6/88, 10/18, 16/86, 31/13, 39/65

bâtıldan yüz çevirip yalnız Allah’a yöneldiğinizi ve O’ndan başkasına ilâhlık yakıştırmadığınızı (isbat edin): zira Allah’tan başkasına ilâhlık yakıştıran kimse, gökten düşerek un ufak olan ve saçılan parçalarını kuşların didikleyip kaptığı ya da rüzgârın ıssız bir köşeye savurduğu nesneye benzer.

Tevhid 'e sarılmış bir toplum olarak, Allah’a hiçbir şekilde ortak koşmayın! Kim O'na ortak koşarsa. (Bilmelidir ki) o kimse gökten düşüp de kuşların kapıp gagaladığı veya rüzgarın uçuruma sürüklediği bir et parçasına benzer!

Allah’a şirk koşmayan, Hanifler olun. Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki O gökten düşmüş de kendisini havada uçanların kaptığı veya rüzgârın onu, uzak bir yere sürüklediği gibidir.

Adil kimseler olduğunuz, Allah için şerik ittihaz etmemiş bulunduğunuz halde (o fenalıklardan kaçınınız) ve her kim Allah'a şerik koşarsa artık o sanki gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışmış veya onu rüzgâr uzak bir yere atıvermiş gibi bulunur.

Allah'a ortak tanımayan halis muvahhidler olun. Çünkü bilin ki Allah'a şirk koşan kimse, gökten düşüveren ve kuşların didik didik edip kapıştığı birine yahut rüzgârın uzak ve ıssız bir yere savurduğu kimseye benzer. [6, 71]

Allah'a ortak koşmadan, halis olarak O'nu birleyenler olun. Kim Allah'a ortak koşarsa, o, sanki gökten düşmüş de kendisini kuş kapıyor veya rüzgar onu, uzak bir yere sürüklüyor gibidir.

Allâh Te'âlâ'ya şirk itmeyerek mü'min muhlis oldığınız halde, Allâh'a şirk iden kimse semâdan düşüb ölen ve lâşesini kuşlar kapan veyâhud rüzgâr alub uzak bir yere atan kimse gibidir.

Bunu, Allah için doğru kimseler olarak; şirke düşmeden yapın. Kim Allah’a şirk koşarsa gökten düşmüş de onu kuşlar kapmış ya da rüzgâr uzak bir yere sürüklemiş gibi olur.

Allah'a şirk koşmayan hanifler olun. Kim Allah'a şirk koşarsa, gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgarın uçuruma attığı kimseye benzer.

Hiçbir şeyi Ona ortak koşmadan Allah'a yönelen kimseler olun. Allah'a ortak koşan kimse sanki gökten düşmüş de kuşlar onu kapıp parçalamış, yahut rüzgâr onu ıssız bir yere savurmuştur.

Allah'a ortak koşmadan, hanîfler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgâr onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

muħlislerken Tañrı’ya ortaķ eyleyiciler degül iken aña. daħı her kim ortaķ eyler-ise Tañrı’ya pes anuñ gibidür kim düşdi gökden pes ķapa anı ķuş yā indüre anı yil ıraķ yire.

Tañrı Ta‘ālā ḳulluġında muḫliṣlerden oluñuz, Allāha şirk getürmeñüz. Kimki şirk getürse Tañrı Ta‘ālāya, şol gökden düşmiş gibidür kim ḳuşlar ḳaparözini, yā yil kendüyi bıraḳmış gibidür ḳatı ıraḳ yire.

Batildən haqqa dönərək yalnız Allaha təslim olduğunuz və Ona şərik qoşmadığınız halda! Allaha şərik qoşan kimsə göydən düşən, quşların onu sür’ətlə alıb apardığı, yaxud küləyin sovurub uzaqlara atdığı bir şeyə (məxluqa) bənzər.

Turning unto Allah (only), not ascribing partners unto Him; for whoso ascribeth partners unto Allah, it is as if he had fallen from the sky and the birds had snatched him or the wind had blown him to a far off place.

Being true in faith to Allah, and never assigning partners to Him: if anyone assigns partners to Allah, is as if he had fallen from heaven and been snatched up by birds, or the wind had swooped (like a bird on its prey) and thrown him into a far- distant place.(2806)

2806 A parable full of meaning. The man who falls from the worship of the One True God. is like a man who falls from heaven. His being taken up with f... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.