Vetekatta’û emrahum beynehum(s) kullun ileynâ râci’ûn(e)
Dine ait işlerinde, kendi aralarında bölükbölük oldu onlar ve hepsi de dönüp bizim tapımıza gelecek.
(Yozlaşan ve dini kendi hevâ ve heveslerine uyduran insanlar var ya) Onlar, işlerini (dinin hükümlerini) kendi aralarında parça parça dağıttılar (dinlerinde bölünmeler yaptılar, kolay tarafını aldılar, zor kısmını bıraktılar); oysa (sonunda mutlaka) hepsi Bize dönecek (ve hesap verecek)lerdir.
Ama insanlar, aralarındaki bu din ve ümmet birliğini paramparça ettiler, ayrılığa düştüler, ama hepsi sonunda bize dönecekler.
İnsanlar, aralarındaki, düzenlerini, işlerini, birliklerini, güçlerini, yönetimlerini, ekonomilerini ve dinlerini parçaladılar. Hepsi bizim huzurumuza gelip hesap verecekler.
Onlar, işlerini kendi aralarında parça parça dağıttılar (dinlerinde bölünmeler yaptılar); hepsi bize döneceklerdir.
Geçen ümmetler, din işlerini aralarında parçaladılar, ayrılıklara düştüler; fakat hepsi bize döneceklerdir.
Ama insanlar din konusunda aralarında bölündüler; hepsi bize döneceklerdir.
Onlar aralarında, işlerini ayırdılar, hepsi de bize döneceklerdir
92,93. Beynlerinde münâza’a çıkardılar lâkin hepsi bana rücû’ idecekdir. (*)
Ama insanlar, din konusunda aralarında bölüklere ayrıldılar, hepsi Bize döneceklerdir.*
(İnsanlar) işlerini kendi aralarında parça parça ettiler. Hepsi de ancak bize dönecekler.
Ama insanlar kendi aralarında birliği paramparça ettiler. Oysa hepsi bize ¬dönecektir.
(İnsanlar) kendi aralarında (din ve devlet) işlerinin birliğini bozdular. Halbuki hepsi bize döneceklerdir.
Fakat onlar işlerinde ayrılığa düştüler; hepsi bize döneceklerdir.
Ama insanlar din konusunda aralarında bölüklere ayrıldılar ama, hepsi bize döneceklerdir.
Onlar kumandalarını beyinlerinde parçaladılar, fakat hepsi bize rücu' edecekler
(Geçmiş ümmetler, din) işlerini aralarında parça parça ettiler. (Peygamberlerinin tebliğ etmiş oldukları İslâm dinini terk ederek, yahûdîlik, hırıstiyanlık, müşriklik ve mecûsîlik gibi daha birçok farklı sapkın inançlar ortaya çıkardılar) Hepsi (en sonunda) bize (manevi huzurumuza) dönecek (ve yaptıklarının hesabını verecek) lerdir.
(Muhaatablardan ba'zıları) aralarında, (din) işlerinde fırka fırka oldular. (Bununla beraber) hepsi yine ancak bize dönücülerdir.
Fakat (yahudilerle hristiyanlar, din) işlerini kendi aralarında parça parça ettiler! Hepsi (sonunda) ancak bize dönücüdürler.
Oysa onlar (insanlar) işlerini (aralarındaki, düzenlerini, birliklerini, güçlerini, yönetimlerini, ekonomilerini ve dinlerini) parçaladılar. (Hâlbuki) hepsi sonunda bize döneceklerdir.
Sonra aralarındaki birlik ve beraberlik ifadesi olan, inançlarının birliğini parça parça ettiler. Bunları yapanların hepsi (hesap vermek üzere) bize döneceklerdir.
Onlar din işinde bölük bölük oldular. Ancak, hepsi de Bize döneceklerdir.
Eski ümmetler kendi aralarında din işlerinde fırka fırka oldular. Bunların her biri bize döneceklerdir.
İnsanlar aralarındaki işlerini parça parça ettiler. Hepsinin dönüşü ancak Biz’edir.
Onlar işlerini aralarında parça parça ettiler, fakat sonunda hepsi yine bize dönücülerdir.
Ama gel gör ki, bu Peygamberlerin izinden gittiğini iddia edenler, aralarındaki bu birliği bozup paramparça ettiler! Oysa, hepsi dönüp dolaşıp Bizim huzurumuza gelecek! İşte O Gün:
İşlerini aralarında bölük bölük ettiler. Hepsi bize dönmektedirler.
Ne var ki halkı din konusunda bölük pörçük oldu, ama sonunda hepsi bize dönecekler...
Yasalarımıza uymayanlar işlerini aralarında parça parça ettiler. Birbirlerine düşüp düşman oldular. Kan döktüler, zulmettiler. Eninde sonunda katımıza gelip yaptıklarının hesabını verecekler.
(Sonra) onlar din işlerini kendi aralarında parça parça ederek dağıttılar (ama nasıl olsa sonunda) hepsi Bize dönecekler.
Ama insanlar aralarındaki bu birliği paramparça ettiler; ⁹⁰ (hem de) sonunda topluca Bize dönecekler[ini unutarak].
Fakat dinlerini paramparça ettiler, nihayetinde hepsi bize dönecektir. 3/103, 6/159, 23/52- 53, 30/32, 42/13
Ama onlar aralarındaki birliği paramparça ettiler: (oysa ki) hepsi de sonunda yine Bize dönecekler.[²⁷⁶⁸]
(Ne yazık ki bazı ümmetler) Din işlerinde kendi aralarında fırka fırka oldular. (Dinlerini parçaladılar, bütün Peygamberlerin ortak olduğu dini esasları tebdîle uğrattılar) Onların hepsi de, kıyamet gününde bize (huzurumuza) döneceklerdir! (Sizler onlar gibi olmayın)
Ve (o tek topluluk) işlerini kendi aralarında parça parça ettiler. Ancak (sonunda) hepsiz bize dönecekler.
(Bazı milletler) Din işlerinde kendi aralarında fırka fırka oldular. Hepsi de Bize dönücülerdir.
İşlerini aralarında parçaladılar (Tanrıdan gelen dini parça parça ettiler, ayrılığa düştüler); hepsi (sonunda) bize döneceklerdir.
İnsânlar dînlerini (Yehûd ve Nasârâ gibi) aralarında ayırdılar. Cümlesi nihâyet bize rücû' iderler.
Ama din işlerini aralarında bölük bölük ettiler; hepsi bize döneceklerdir.
Aralarındaki işlerini paramparça ettiler. Hepsi bize dönecektir.
Fakat insanlar dinlerini paramparça ettiler. Hepsi de sonunda huzurumuza dönecekler.
İşlerini aralarında parçaladılar. Hepsi bize dönecekler.
daħı bölük bölük oldılar dinleri işi içinde aralarında. dükeli bizdin yaña dönicilerdür.
Dīnde iḫtilāf eylediler. Anlaruñ ḳamusı bize dönecekdür.
Amma (insanlar din barəsində) öz aralarında firqələrə bölünüb parçalandılar. Onların hamısı Bizim hüzurumuza qayıdacaqlar. (Biz də müvafiq surətdə əməllərinin əvəzini verəcəyik).
And they have broken their religion (into fragments) among them, (yet) all are returning unto Us.
But (later generations) cut off(2750) their affair (of unity), one from another: (yet) will they all return to Us.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |