Velûtan âteynâhu hukmen ve’ilmen venecceynâhu mine-lkaryeti-lletî kânet ta’melu-lḣabâ-iś(e)(k) innehum kânû kavme sev-in fâsikîn(e)
Ve Lut'a da peygamberlik ve bilgi verdik ve halkı, kötü işlerde bulunan şehirden kurtardık onu; gerçekten de onlar, kötü ve buyruktan çıkmış bir topluluktu.
Lut’a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu, (eşcinsellik gibi) habis-çirkin işler yapmakta olan şehirden (ve sapık ahalisinden) kurtardık. Şüphesiz onlar, (ahlâken) bozulmaya uğrayıp yoldan çıkan (fasık) kötü bir kavim olmuşlardı.
Ve Lût'a da doğru ile eğrinin seçiminde, sağlam bir muhâkeme yetisi ve ilim verdik ve O'nu çirkin davranışlar ortaya koyan bir toplumun elinden kurtardık. Şüphesiz ki onlar kötü, doğru yoldan çıkmış, ahlaksız bir toplum idi.
Lût'u da hatırlayarak insanlara anlat. Biz ona hikmete dayalı hükümranlık yargı ve icra yetkesi, şeriat ve ilim verdik. Onu çirkin işler yapmakta olan memleketten, Sodom'dan kurtardık. Onlar, bilinçli olarak tepelerinden tırnaklarına kadar kötülüğe batmış, doğru ve mantıklı düşünmenin, hakça bir düzenin dışına çıkan fâsık, âsi, bozguncu bir kavim idi.
Lut'a da hüküm ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden kurtardık. Doğrusu onlar yoldan çıkmış kötü bir kavimdiler.
Lut'a da hüküm ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden kurtardık. Şüphesiz onlar, bozulmaya uğrayan kötü bir kavimdi.
Lût'a da bir hikmet (peygamberlik) ve bir ilim verdik. Onu kötülükler yapmakta olan memleketten (Sedûm halkından) kurtardık. Gerçekten onlar, fâsık olan kötü bir kavim idiler.
Lut’a hüküm ve ilim verdik. Pislikler yapan o şehirden onu kurtardık. Çünkü onlar yasaları çiğneyen, kötülükler yapan bir toplum idiler.
Biz Lût'a, hem hikmet, hem bilgi verdik, iğrenç işler yapan kentten onu kurtardık, onlar buyrum tutmaz, kötü bir ulustular
Lût'a da sağlam bir muhakeme yetisi ve ilim verdik. Onu, halkı iğrenç işler yapan o kentten kurtardık. Onlar gerçekten çirkin davranışları huy edinmiş kötü bir toplumdu.
Lût’a ’ilim ve hikmet virdik. Fısk ve fücûra mübtelâ karyeden ânı kurtardık. Oradaki kavim fâsık ve hâin idi.
Lut'a da hüküm ve ilim verdik; onu, çirkin işler işleyen kasabadan kurtardık. Doğrusu onlar yoldan çıkmış kötü bir milletti.
Biz, Lût’a da bir hikmet ve bir ilim verdik ve onu çirkin işler yapan memleketten kurtardık. Gerçekten onlar kötü bir toplum idiler, fasık (Allah’ın emrinden çıkan kimseler) idiler.
Lût’a da hikmet ve ilim verdik; onu çirkin şeyler yapan kasaba halkından kurtardık. Gerçekten onlar yoldan çıkmış kötü bir topluluktu.
Lût'a gelince, ona da hüküm (hakimlik, peygamberlik, hükümdarlık) ve ilim verdik; onu, çirkin işler yapmakta olan memleketten kurtardık. Zira onlar (o memleketin halkı), gerçekten fena işler yapan kötü bir kavimdi.
Lut'a da bilgi ve bilgelik verdik. Onu, çirkin işler işleyen topluluktan kurtardık. Onlar, yoldan çıkmış kötü bir toplumdu
Biz Lût'a da bir hüküm, bir ilim verdik. Onu çirkin işler işleyen kasabadan kurtardık. Doğrusu onlar kötü, fasık bir kavimdi.
Lût, ona da huküm, bir ılim verdik ve onu habasetler işliyen o karyeden kurtardık, hakıkat onlar kötü, fasık bir kavm idiler
Lût’a da hüküm (peygamberlik) ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden (kadınları bırakıp, erkeklere yönelen sapkın Sodom halkından) kurtardık. Gerçekten onlar kötü işler yapan, doğru yoldan çıkmış, (ahlâksız) bir kavim idi.
Lûta, (evet) ona da bir hüküm, bir ilim verdik. Onu kötülükler yapmakda devam eden o memleketden kurtardık. Hakıykat onlar fena bir kavm idiler, fâsıkdılar.
Lût'a da (vahyettik)! Ona da bir hikmet ve bir ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan o şehirden kurtardık. Gerçekten onlar, kötü bir fâsıklar topluluğu idiler.
Ve Lût’a da (doğru ile eğrinin seçiminde) sağlam bir muhakeme yetisi ve ilim verdik. Ve onu çirkin davranışlar ortaya koyan bir toplumdan kurtardık. Şüphesiz ki onlar kötü, doğru yoldan çıkmış, ahlaksız bir toplum idi.*
Lut’a da hükümler ve bilgiler verdik. Lut’u çok çirkin işler yapan bir kasaba halkından kurtardık. Gerçekte o kasaba halkı yoldan çıkmış bir topluluktu.
Lut’a da doğrunun bilgisini, bilimi verdik. hem de onu alçaklıkların her türlüsünü işliyen o ilden kurtardık. Çünkü onlar kötü kimseler, karıştırıcılardı.
Biz Lût’a da bir hikmet/bilgelik [hukm] ve bir ilim vermiştik. Onu çirkin işler işleyen bir beldeden de kurtarmıştık. Muhakkak ki onlar yoldan çıkan kötü bir kavim idiler.
Lut'a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden kurtardık. Şüphesiz onlar, yoldan çıkmış kötü bir kavimdi.
Lût’a da katımızdan ilim ve hikmet bahşettik ve onu, çirkin işler yapmayı alışkanlık hâline getiren bir toplumun elinden kurtardık. Kadınları bırakıp erkeklere yönelen bu azgın halkı ise, tamamen helâk ettik. Çünkü onlar, gerçekten de yoldan çıkmış ahlâksız bir toplumdu.
Lût’u da (önder yaptık). Ona ilim ve hüküm (hikmet) verdik; Onu Pis İşler yapmakta olan Şehir’den kurtardık. Onlar, fâsık (yoldan çıkıp sapmış) kötü bir kavimdiler.
Lût'a da bilgi destekli yönetim sanatını öğrettik Onu pis işler yapan kentten kurtardık. Çünkü laf anlamaz berbat bir toplumdular.
Lut’a olayların özünü kavrayan, doğrulara hükmeden bir anlayış, bir ilim verdik. O’nu çirkin işler yapan memleketten kurtardık. Gerçekten onlar kötü bir toplumdu. Onlar Allah’ın emirlerini takmayan, Allah’ın yasalarına uymayan bozguncu kimselerden oluşuyordu.
Lut’a gelince, ona da doğru hüküm verme yeteneği ve ilim vermiştik. Onu çirkin işler yapmakta olan şehir (halkın)dan kurtarmıştık. Şüphesiz ki onlar kötü iş yapan yoldan çıkan bir toplumdu.
Lût’a gelince ona da (insanlar arasında uygulayacağı) bir din ve (ilâhî) bir ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden de kurtardık. Şüphesiz o toplum, bozulmaya uğrayan kötü bir toplumdu.
VE LÛT’a da [doğru ile eğrinin seçiminde] sağlam bir muhakeme yetisi ve ilim verdik; ve o’nu çirkin davranışlar ortaya koyan bir toplumun elinden kurtardık. ⁶⁸ [Bu toplumu ise yok ettik, çünkü] gerçekten günaha gömülüp gitmiş yoz bir toplumdu.
Bu kitapta Lut’u da an. Biz, ona doğru karar verme yeteneği ve ilim verdik. Ve onu halkı iğrenç işler yapan memleketten kurtardık. Onlar, gerçekten yoldan çıkmış fasık çok kötü bir toplum idi. 7/80- 81, 26/160...166, 27/54- 55, 29/28- 29
LÛT’A da sağlam bir muhakeme ve (seçip ayırma yeteneği kazandıran) bir ilim bahşettik;[²⁷⁴⁶] ve onu çirkin eylemleriyle tanınan kentten kurtardık: çünkü onlar yoldan çıkmış yoz bir kavimdi.
Lut'a da, hüküm ve hikmet verdik, onu, çirkin işler yapan o memleketten kurtardık ki onlar, gerçekten yoldan çıkmış kötü bir kavim idiler.
Biz, Lût’a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu habis işler yapan bir beldeden kurtardık. Gerçekten o toplum fasık kötü bir toplum idiler. ?
Ve Lût'a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu habîsane hareketlerde bulunan bir memleketten kurtardık ki; onlar hakikaten fâsıklar olan bir fena kavim idiler.
74, 75. Lût'a da hüküm ve ilim verdik ve onu iğrenç işler yapan şehir halkından kurtardık ki gerçekten onlar kötü ve itaat dışına çıkmış fâsık bir güruh idiler. Kendisini de şefkat ve himayemize aldık. O gerçekten erdemli kimselerdendi. [29, 26; 11, 69; 15, 57-76]
Lut'a da hüküm (hükümranlık, peygamberlik, hikmet) ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapan bir kentten kurtardık. Gerçekten onlar yoldan çıkan kötü bir kavim idiler.
Lut’a da hikmet[*] ve ilim verdik. Onu, pis işler yapan o kentten kurtardık; onlar bozgunculuk yapan ve yoldan çıkmış bir topluluktu.
Lut'a da hikmet ve ilim verdik. Onu çirkin iş yapan memleketten kurtardık. Gerçekten onlar, yoldan çıkmış kötü bir toplum idi.
Lût'a da hükümranlık ve ilim verdik. Onu, pislikler üretip duran bir kentten kurtardık. O kent halkı yoldan çıkmış kötü bir kavimdi.
daħı lūŧ’a virdük peyġamberlik daħı 'ilm daħı ķurtarduķ anı ol köyden kim oldı- y-ıdı arusuz işler. bayıķ anlar oldılar yavuz ķavm fāsıķlar.
Lūṭ peyġambere daḫı ‘ilm‐ile nübüvvet virdük. [ a] Daḫı ḳurtarduḳ anıol şehr ḳavminden ki yaman işler işlerlerdi. Taḥḳīḳ anlar yaman fāsıḳ ḳavmler‐idi.
Biz Luta da bir hökm (hikmət, peyğəmbərlik; çətin məsələləri həll edib hökm çıxartmaq) və elm verdik, onu (əhalisi) çirkin işlər görən bir məmləkətdən (çıxardıb) xilas etdik. Həqiqətən, onlar pis, fasiq (Allaha asi olan, pozğun) bir tayfa idilər.
And unto Lot We gave judgment and knowledge, and We delivered him from the community that did abominations. Lo! they were folk of evil, lewd.
And to Lut, too, We gave Judgment and Knowledge, and We saved him from the town which practised abominations: truly they were a people given to Evil, a rebellious people.(2730)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |