22 Ocak 2025 - 22 Receb 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Enbiyâ Suresi 52. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İż kâle li-ebîhi vekavmihi mâ hâżihi-ttemâśîlu-lletî entum lehâ ‘âkifûn(e)

Hani atasına ve kavmine, nedir bu tapıp durduğunuz heykeller demişti.

(İbrahim) Hani babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir? (Kendi elinizle yontup yaptığınız cansız ve akılsız putlara tapınmak ne büyük cehalettir!)"

Hani O bir vakit, babasına ve toplumuna: “Şu karşısına geçip tapınmakta olduğunuz bunca heykeller nedir?” demişti.

Hani İbrâhim babasına ve kavmine:
“Şu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?” demişti.

O babasına ve kavmine: "Sizin kendilerine tapınmakta olduğunuz şu heykeller de nedir?" demişti.

Hani babasına ve kavmine demişti ki: 'Sizin, önlerinde bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir?

O zaman, babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Sizin tapmakta olduğunuz heykeller nedir?”

Hani, babasına ve toplumuna: “Başlarında durduğunuz bu heykeller nedir?” dedi.

İbrâhim, babasına ve toplumuna, “Şu karşısına geçip tapmakta olduğumuz heykeller de ne oluyor?” demişti.[328]

[328] Hz. İbrahim’in kıssası hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XII, 466-484.

Hani İbrahim, babasiyle ulusuna demişti ki: «Tapmakta olduğunuz putlar nedir?»

Hani o, babasına ve kavmine: “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti.

52, 53. Pederine ve kavmine "Bu kadar tehâlükle tapdığınız bu putlar ne dimekdir." didiği vakit: "Pederlerimizin bunlara tapdığını gördük" dirler.

İbrahim, babasına ve milletine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti.

Hani o, babasına ve kavmine, “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti.

O, babasına ve kavmine, “Şu kendilerine tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor?” diye sormuştu.

O, babasına ve kavmine: Şu karşısına geçip tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor? demişti.

Babasına ve halkına, "Kendinizi adadığınız bu heykeller de neyin nesidir," dedi.

O zaman o, babasına ve kavmine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti.

O vakıt ki babasına ve kavmine ne bu başına toplanıb durduğunuz temasîl dedi

Hani, (İbrâhîm, aleyhlerine delil getirmek ve bu yolla tebliğ yapmak için,) babasına ve kavmine, “Şu kendilerine tapınmakta olduğunuz heykeller nedir?” demişti.

Hani o, babasına ve halkına: “Kendinizi ibadetlerine adadığınız bu heykeller nedir? Dedi.

O zaman o, babasına ve kavmine: «Sizin tapmakda olduğunuz bu heykeller nedir?» demişdi.

Hani babasına ve kavmine: “Sizin şu kendilerine tapınıcı olduğunuz heykeller de nedir?” demişti.

Hani o bir vakit babasına (Azer’e) ve halkına, «nedir bu üzerine kapanıp durduğunuz heykeller?» demişti.*

(*) Azer, Hz. İbrahin’in babasının lakabı olduğunu söyleyenlerin görüşü daha isabetli gibi görülüyor. Buna göre Azer özel bir isim değil, onun lakabıd... Devamı..

Babası ve kavmine “Samimi ve içinizden gelerek kulluk ettiğiniz bu heykeller de neyin nesi?” demişti.

O gün İbrahim babasına, ulusuna şöyle demişti: "Tapınıp durduğunuz bu putlar nedir böyle?"

Hani o, babasına, kavmine «— Üzerlerine kapandığınız heykeller nedir?» demişti.

O babasına ve kavmine demişti ki: “Sizin şu karşısında durup taptığınız [âkifûn] heykeller nedir?”

Hani babasına ve kavmine demişti ki: “Şu başına toplanıp durduğunuz heykeller de nedir?”

Hani o, babasına ve kavmine seslenerek, “Nedir bu tapıp durduğunuz heykeller?” demişti.

Hani, babasına ve kavmine: -“Nedir bu başına toplanıp durduğunuz Heykeller?” dedi.

İbrahim bir gün babasına ve halkına: " Habire taşınıp durduğunuz bu heykeller de neyin nesi? "

Hani o babasına ve kavmine: "Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?" demişti.

Hani o, babasına ve kavmine “Şu tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor?” diye sormuştu.

(İbrahim) babasına ve toplumuna: “Şu sizin, tapınıp durduğunuz heykeller de neyin nesi?” deyince…

babasına ve halkına [şöyle]: “Kendinizi bu kadar yürekten adadığınız bu biçimsel nesneler nedir?” dediği zaman,

O, babasına ve toplumuna demişti ki: – Önünde saygıyla durduğunuz bu heykeller de neyin nesi? 26/69...103

Hani o babasına ve kendi toplumuna “Sizin (tapınmak için) başına üşüştüğünüz bu heykeller de neyin nesi?” dediği zaman,

O bir vakit babasına ve kavmine: "Şu tapınıp durduğunuz heykeller de nedir?" diyerek çıkıştı;

Hani o, babasına ve kavmine, "Ne bu (ibadet için) bağlanıp kaldığınız heykeller?" demişti.

O vakit ki, babasına ve kavmine dedi ki: «Nedir bu timsaller ki, siz onlara (tapınmaya) devam edip duruyorsunuz?»

O vakit babasına ve halkına: “Nedir bu karşısında durup taptığınız heykeller? ” dedi.

Bu sûrede en ayrıntılı kıssa Hz. İbrâhim (a.s.)’ın kıssasıdır. Zira İbrâhim’in şirki perişan etmesinin, Mekke müşrikleri üzerinde tasavvur edebileceği... Devamı..

Babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin şu karşısında durup taptığınız heykeller nedir?"

İbrâhîm babasına ve kavmine: "Onlara 'ibâdet iylemekde devâm iylediğiniz bu tasvîrler nedir?" didi.

Bir gün babasına ve halkına şöyle demişti: “Sizin şu karşılarında saygıyla durduğunuz heykeller nedir?”

Babasına ve kavmine:-Kendilerine bağlandığınız bu heykeller nedir? demişti.

O vakit İbrahim babası ile kavmine, “Nedir bu tapıp durduğunuz suretler?” diye sormuştu.

Babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Şu başına toplanıp durduğunuz heykeller de ne?"

ol vaķt kim eyitti atasına daħı ķavmına “nedür uşbu butlar kim siz aña muķım olıcısız” ya'nį ŧapmaġına?

Ol vaḳt ki eyitdi anası‐y‐la ḳavmine: Bu cānsuz ma‘būd‐ lar nedür kim sizanlara ‘ibādet eylersiz? didi.

(İbrahim) atasına və tayfasına: “Sizin tapınıb durduğunuz bu heykəllər nədir?” – dediyi zaman

When he said unto his father and his folk: What are these images unto which ye pay devotion?

Behold! he said to his father and his people,(2714) "What are these images, to which ye are (so assiduously) devoted?"

2714 Reference is made to Abraham in many places. In 19:42-49 it was with reference to his relations to his father: the problem was how a righteous ma... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.