Velekad ketebnâ fî-zzebûri min ba’di-żżikri enne-l-arda yeriśuhâ ‘ibâdiye-ssâlihûn(e)
Yemin olsun ki Zikir’den (Tevrat’tan) sonra Zebur’da da yazıp (belirttik ve Kur’an’da da va’ad ettik) ki: "(Sonunda) Yeryüzüne mutlaka salih kullarım varis olacak (galibiyet ve hâkimiyet, mü’min ve mücahitlerin eline geçecek)tir."
Tevrat'dan sonra Zebur'da da yazmıştık: “Yeryüzüne dürüst ve erdemli kullarım varis olacak” diye
Andolsun ki, Levh-i Mahfuz'dan, Allahın vahyettiği kutsal kitaplardan sonra Zebûr'da da, yeryüzüne, kutsal topraklara, ebedî Cennet yurduna, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçiren, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayan, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olan, cârî-kalıcı hayırlar - sâlih ameller işleyen, kesinlikle benim şeriatıma bağlanan, bana boyun eğen sâlih kulla-rımın vâris olacağını yazmıştık.
Andolsun, biz Zikirden sonra Zebur'da da: 'Şüphesiz Arz'a salih kullarım varisçi olacaktır' diye yazdık.
Celâlim hakkı için, biz Tevrat'dan sonra (Davud'a verilen) Zebûr'da yazdık ki: “- Muhakkak cennet arzına, salih kullarım varis olacaktır.”
Zebur’da zikir(yasa ve bilgi)den sonra, “Yeryüzüne Benim iyi kullarım varis olacaklardır” diye yazdık.
Andolsun Zikir'den/Tevrat'tan sonra Zebûr'da da, “Yeryüzüne iyi kullarım vâris olacaktır” diye yazmıştık.
Tevrat'tan sonra Zebur'da da yazdık ki, yeryüzüne onat olan kullarım vâris olacaklardır
Andolsun, Zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zebur'da da: “Yeryüzüne (dünyaya) muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır” diye yazmıştık.
Zebûr’da yazdığımız gibi arz cennet ’ibâdımıza kalacakdır.
And olsun ki, Tevrat'tan sonra Zebur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık.
Andolsun zikirden sonra Zebûr’da da, “Yeryüzü iyi kullarıma kalacaktır” diye yazmıştık.
Andolsun Zikir'den sonra Zebur'da da: «Yeryüzüne iyi kullarım vâris olacaktır» diye yazmıştık.
And olsun ki, Tevrat'tan sonra Zebûr'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık.
Şanım hakkı için zikirden sonra Zeburda da yazmıştık: ki her halde Arz, ona benim salih kullarım vâris olacaktır
Kasem olsun ki, zikirden (Tevrât’tan) sonra Zebûr’da da, “Şüphesiz yeryüzüne, sâlih kullarım vâris olacak” diye yazmıştık.
Ve ant olsun ki Biz, zikirden¹ sonra zeburda², arza³ salih⁴ kullarımızın varis olacağını yazdık.
Andolsun, Tevrâtdan sonra Zebur da da yazmışızdır ki arza (ancak) saalih kullarım mîrascı olur.
And olsun ki Zikir'den (Tevrât'tan) sonra Zebûr'da da: “Gerçekten yeryüzüne sâlih kullarım vâris olacaktır” diye yazmıştık.
Ve şüphesiz, zikirden (ümmül kitaptan) sonra zebur’da (mesajımızı içeren hikmetlerle dolu bütün kitaplarda) da mutlaka (kıyamet günü tekrar yaratacağımız) arza (üzerinde cennetin bulunduğu ahiret yurduna) salih (dürüst ve erdemli) kullarım varis olacak diye yazmışızdır.*
Biz kitapların sahifeleri içinde, insanlara öğütler verdikten sonra “Yeryüzünü kullarımızdan doğru işleri yapanlar sahiplenecekler” diye bildirdik.
Ant olsun ki Tevrat’tan sonra Zebur’da da yazdık, işte yeryüzü iyi kullarıma kalacaktır.
Andolsun Biz, zikirden/Tevrat’tan sonra Zebûr’da da, “Muhakkak ki yeryüzüne iyi ve yararlı işler yapan [sâlihûn] kullarım vâris olacaktır”³⁷ diye yazmıştık.
Şüphesiz biz Zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zebur'da da, “Hiç şüphesiz yeryüzüne salih kullarım varis olacaktır” diye yazdık.
Andolsun Biz, diğer bir adı da Zikir olan hikmetli öğüt ve uyarılarla dolu Tevrat’ı gönderdikten sonra, Zebur’da da yazdık ki; “Yeryüzüne, ancak ayetlerime iman eden dürüst ve erdemli kullarım vâris olacak ve sonunda cennet yurdu, onların ebedî vatanı olacaktır.”
And olsun Yeryüzü’ne benim Salih (İyi) kullarımın mirasçı olacağını Zikir’den (Tevrat’tan) sonra Zebûr’da da yazdık!
Nitekim biz bunu, Tevrat’tan sonraki ilahî kitaplarda dahi kayda geçmiş ve: " Yeryüzüne sadece yapıcı barışsever kullarım hakim olacak " demiştik.
Muhakkak ki Musa’ya gönderdiğimiz kitaptan sonra Zebur’da da "Yeryüzüne muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır!" diye yazmıştık.
Yemin olsun ki zikir (olan Tevrât’tan) sonra, Zebûr’da da: “Şüphesiz yeryüzüne (hâkim olmaya) ancak salih kullarım vâris¹ olacaktır.” diye yazdık.
VE GERÇEK ŞU Kİ, [insanı] uyarıp öğüt verdikten sonra ¹⁰⁰ hikmetlerle dolu bütün ilahî kitaplarda yeryüzüne dürüst ve erdemli kullarımın varis olacağını kaydettik; ¹⁰¹
Andolsun ki biz (Tevrat’tan) sonra Zebur’da da “Yeryüzüne iyi kullarım mirasçı olacaktır” diye yazmıştık. 25/15, 29/58- 59, 39/74, 40/8, 47/15
Ve doğrusu Biz, hatırlatıcı mesajların ardından,[²⁷⁷⁸] bütün İlâhî vahiylerin hikmet yüklü sayfasına[²⁷⁷⁹] “(Tekrar yarattığımız) bu yerin vârisi sâlih kullarım olacak” diye yazmışız.[²⁷⁸⁰]
Andolsun ki Biz; Zikir'de (Tevrat'ta) daha sonra da Zebur'da yazdığımız gibi, yeryüzüne sâlih kullarım varis olacaktır.
Ve muhakkak zikir’den (Tevrat’tan) sonra Zebûr’da da, "Yere muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır" diye yazmıştık.
Andolsun ki, Zebur'da Zikir'den sonra yazmıştık ki, muhakkak yere Benim sâlih kullarım vâris olacaklardır.
Şu kesindir ki Biz Zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zeburda da: “Dünyaya salih kullarım varis olacaklar. Dünya onlara kalacak” diye yazmışızdır. [4, 163; 17, 55; 39, 67] {KM, Mezmurlar 37, 29; Matta 5, 4}
Andolsun Tevrat'tan sonra Zebur'da da: "Arza mutlaka iyi kullarım varis olacak (bu yer onların eline geçecek)" diye yazmıştık.
Biz Zebûr'da "Zikirden sonra arza sâlih kullarım vâris olacaklardır" diye yazdık.
O zikirden (levh-i mahfuzdan) sonra bütün kitaplara[*] da şunu yazdık: “Yeryüzü iyi kullarıma kalacaktır.”
Zikir (Tevrat)'den sonra Zebur'da da yeryüzüne salih kullarımın mirasçı olacağını yazmıştık.
And olsun, Biz Tevrat'tan sonra Zebur'da da “Yeryüzüne, onu ıslah ve imar eden kullarım vâris olacak” diye yazdık.
Yemin olsun, zikirden sonra Zebur'da şunu yazmıştık: Yeryüzüne benim iyilik ve barış seven kullarım vâris olacaktır.
daħı bayıķ yazduķ gökden inen kitāblar içinde lavha’l maḥfūz’dan śoñra bayıķ yir mįrāŝ ala anı śāliḥ ķullarum.
Daḫı biz yazduḳ Zebūrı ẕikrden ṣoñra. Taḥḳīḳ yiri mīrāẟ ider benüm ṣāliḥḳullarum.
Biz kitabdan (Tövratdan, yaxud lövhi-məhfuzdan) sonra Zəburda da (cənnət torpağına, yer üzünə və ya müqəddəs) torpağa yalnız Mənim saleh bəndələrimin daxil olacağını yazmışdıq.
And verity We have written in the Scripture, after the Reminder: My righteous slaves will inherit the earth:
Before this We wrote in the Psalms,(2759) after the Message (given to Moses):(2760) My servants the righteous, shall inherit the earth."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |