8 Eylül 2024 - 4 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Tâ-Hâ Suresi 95. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Kâle femâ ḣatbuke yâ sâmiriyy(u)

Sen ne diye bu işi işledin ey Samiri dedi Musa.

(Hz. Musa sorup) Dedi ki: "Ey Samiri, senin amacın nedir (bu sapkınlığa niçin kaydın)?"

Bu sefer Musa Sâmirî'ye dönerek: “Peki ya senin amacın neydi ey Sâmirî?” dedi.

Mûsâ:
“Peki, senin derdin nedir, ey Sâmirî?” dedi.

(Musa): "Ya senin yaptığın nedir, ey Sâmiri?" dedi.

(Musa) Dedi ki: 'Ya senin amacın nedir ey Samiri?'

(Hz. Mûsa, Harûn'un özrünü kabulden sonra Samirî'ye dönüb) dedi ki: “- Senin yaptığın bu iş nedir, ey Samirî?”

(Musa Samiri’ye yönelerek:) Ey Samiri! Nedir bu yaptığın? dedi.

Mûsâ, “Ey Sâmirî! Ya senin yaptığın nedir?” dedi.

Musa dedi: «Ey Sâmiri! Bu ne iş?»

(Musa bu defa Samiri'ye dönerek) “Ey Samiri! Senin bu yaptığın nedir?” dedi.

Mûsâ: "Ey Sâmirî senin maksadın ne idi?" didi.

Musa: "Ey Samiri! Ya senin yaptığın nedir?" dedi.

Mûsâ, “Ya senin derdin neydi ey Sâmirî?” dedi.

Mûsâ sordu: “Peki senin zorun neydi ey Sâmirî?”

Musa: Ya senin zorun nedir, ey Sâmirî? dedi.

Dedi ki, "Peki, senin savunman nedir, Samiri?"

(Hz. Musa bu defa Sâmirî'ye dönerek) "Ey Sâmirî! Senin bu yaptığın nedir?" dedi.

Ya ey sâmirî, senin derdin ne?

(Mûsâ, Hârûn’un bu sözlerinden sonra Sâmirî’ye dönüp) dedi ki: “Ey Sâmirî! Senin (bu işi yapmaktaki) amacın neydi?”

Mûsâ: “Ey Sâmirî! Sen ne yapmak istiyorsun?”

(Musa) «Ya senin zorun ne idi ey Sâmiriy?» dedi.

(Mûsâ, Sâmirî'ye döndü:) “Ya senin maksadın (zorun) neydi, ey Sâmirî?” dedi.

(Bu sefer Musa Sâmirî’ye dönerek:) ‘’Ey Samiri! (Bunu yapmakla) Senin amacın neydi?’’dedi.

Sonra Musa dönüp Samiri’ye “Senin bu yaptığın nedir ey Sâmiri” dedi.

Musa dedi: "ya sen, ne diye böyle yaptın, ey Samiri?

Musa dedi: Samiri! Bu mühim işi yapmada ne maksadın vardı?

(Musa Sâmirî’ye dönerek), “Peki Ey Sâmirî! Ya senin amacın neydi?”

(Musa) Dedi ki: “Ya senin amacın nedir ey Samiri?”

“Nedir bu yaptığın, ey Sâmirî?” diye sordu.

-“Ya senin derdin nedir, ey Sâmiriyy?” dedi.

Musa: " Samirî! Sana ne oldu peki ? "

Musa kardeşini bırakarak Samiri’ye yüklendi. "Ey Samiri! Senin kastın nedir? Niçin böyle bir şey yaptın?”

(Musa) “Ey Samiri! Ya senin durumun (derdin) nedir?” [*] demişti.

Hz. Musa’nın bu sözü, hiç kimseyi yargısız infaza tabi tutmamak gerektiğinin delilidir. 

(Mûsa Sâmirî’ye dönerek): “Ey Samiri! Senin esas maksadın nedir?” dedi.

[Musa:] “Peki, ya senin amacın neydi, ey Sâmirî?” dedi.

– Peki senin derdin neydi ey Samiri? Diye çıkıştı.

(Musa) “Peki, ya senin derdin neydi ey Sâmirî!”[²⁶¹⁸] dedi.

[2618] Sâmirî’nin kimliğiyle ilgili 85. âyetin ilgili notuna bkz.

(Musa bu kez Sâmiri’ye dönerek) "Ey Sâmiri, senin o sapık işe yeltenmenin sebebi ne idi? (Sen Rabbinden hiç korkmadın mı?) dedi. (Onu azarladı.)

Mûsâ, "Ya senin diyeceğin nedir ey Sâmirî?’’ dedi.

Mûsa aleyhisselâm dedi ki: «Ey Samirî! O acip işi yapmaktaki maksadın ne idi?»

Bu sefer Samirî'ye dönerek: “Samirî! peki senin derdin nedir? ” dedi.

(Musa, Samiri'ye döndü): "Ey Samiri, ya senin amacın nedir?" dedi.

Mûsâ (Sâmirî'ye tevcîh-i hitâbla) Ey Sâmirî! Seni bu işe ne sevk itdi" diye sordı.

Musa, Samiri’ye dönerek: “Senin derdin ne?” dedi.

-ya senin zorun neydi Ey Samiri? dedi.

Musa, “Sâmirî, ya senin zorun neydi?” diye sordu.

Mûsa dedi: "Senin derdin neydi, ey Sâmirî?"

eyitti: mūsā “ne nesenedür senüñ işüñ iy sāmirį?”

Mūsā eyitdi: Yā Sāmirī, ḥikāyetüñ nedür? didi.

(Musa: ) “Ey Samiri! Sənin (bu pis, əcaib işi görməkdə) məqsədin nə idi?” – deyə soruşdu.

(Moses) said: And what has thou to say, O Samiri?

(Moses) said: "What then is thy case, O Samiri?"(2620)

2620 Moses now turns to the Samiri, and the Samiri's reply in the next verse sums up his character in a few wonderful strokes of character-painting. T... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.