Velekad kâle lehum hârûnu min kablu yâ kavmi innemâ futintum bih(i)(s) ve-inne rabbekumu-rrahmânu fettebi’ûnî ve etî’û emrî
Andolsun ki Harun, daha önce onlara, ey kavmim demişti, siz bununla sınanmadasınız ancak ve şüphe yok ki Rabbiniz rahmandır, bana uyun ve emrime itaat edin.
Andolsun, Harun daha önceden onlara: “Ey kavmim, gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (imtihana çekildiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman (olan Allah)dır; şu halde bana uyun ve emrime itaat edin” diye (uyarmıştı).
Oysa Musa daha dönmeden önce, Harun onlara: “Ey kavmim!” demişti. “Siz bu buzağı ile imtihan olunuyorsunuz, sizin Rabbiniz O sınırsız rahmet sahibidir. Öyleyse bana uyun ve emrime itaat edin.”
Andolsun ki, Hârûn da, daha önce onlara:
“Ey kavmim, siz buzağı putu ile imtihana tâbi tutuldunuz. Sizin Rabbiniz rahmet sahibi Rahman olan Allah'tır. Bana tâbi olun, benim kurduğum düzene itaat edin, benim kitabımdaki hükümleri uygulayın.” demişti.
Andolsun ki Harun onlara daha önce: "Ey kavmim! Şüphesiz siz bununla imtihan olundunuz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahman'dır. Siz bana uyun ve emrime itaat edin" demişti.
Andolsun, Harun bundan önce onlara: 'Ey kavmim, gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (denendiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman (olan Allah)dır; şu halde bana uyun ve emrime itaat edin' demişti.
Yemin olsun ki, (Musa Tûr'dan dönmeden) daha önce Harûn buzağıya tapanlara şöyle demişti: “- Ey kavmim! Siz bununla (buzağı ile) imtihana çekildiniz. Sizin gerçek Rabbiniz, RAHMAN'dır. (Çok bağışlayan Allah'dır). Gelin bana uyun ve emrime itaat edin.”
Hâlbuki daha önce Harun onlara: “Ey kavmim! Siz bununla ancak imtihan edildiniz. Asıl sahip ve mabudunuz, her şeyin rızkını veren Allah’tır. Artık bana uyun ve emrime itaat edin” dedi.
Hârûn ise onlara önceden, “Ey ulusum! Siz bu buzağı ile deneniyorsunuz. Sizin gerçek Rabbiniz, Rahmân'dır. Bana uyunuz ve emrime itaat ediniz!” demişti.
Önceden onlara Harun demişti ki: «Ey ulusum! Aldandınız bununla, sizin Tanrınız esirgiyendir, uyunuz bana, başeğin buyrumuma»
Andolsun ki, Harun da onlara önceden: “Ey milletim! Siz bu buzağı ile sınanıyorsunuz. Sizin gerçek Rabbiniz çok merhametli olan Allah'tır. Bana uyun, emrime itaat edin (sakın Samiri'ye uyarak buzağıya tapmayın)” demişti.
Hârûn ânlara: "Ey kavmim bu buzağı ile size zulüm idiyorlar sizin rabbiniz merhametlidir. Beni ta’kîb idiniz benim emirlerime itâ’at idiniz" dimişdi.
And olsun ki, Harun da onlara önceden: "Ey milletim! Siz bu buzağı ile sınanıyorsunuz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahman'dır. Bana uyun, emrime itaat edin" demişti.
Andolsun, Hârûn onlara daha önce şöyle demişti: “Ey kavmim! Siz bununla yalnızca imtihan edildiniz. Doğrusu sizin Rabbiniz ancak Rahmân’dır. Öyleyse bana uyun ve emrime itaat edin.”
Gerçek şu ki daha önce Hârûn onlara, “Ey kavmim! Siz bununla sınanmaktasınız; kuşkusuz sizin rabbiniz o rahmândır. O halde bana uyun ve emrime itaat edin” demişti.
Hakikaten Harun, onlara daha önce: Ey kavmim! demişti, siz bunun yüzünden sadece fitneye uğradınız. Sizin Rabbiniz şüphesiz çok merhametli olan Allah'tır. Şu halde bana uyunuz ve emrime itaat ediniz.
Harun ise: "Halkım, onunla sınanıyorsunuz. Rabbiniz Rahman'dır. Beni izleyin ve emrime uyun," diye onları önceden uyarmıştı.
And olsun ki Harun daha önce onlara: "Ey kavmim! Siz bununla (buzağı ile) imtihana çekildiniz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahmân'dır. Gelin bana uyun ve emrime itaat edin" demişti.
Kasem olsun ki önceden Hârun onlara: Ey kavmin siz bununla sırf bir fitneye tutuldunuz ve doğrusu sizin rabbınız ancak Rahmandır, gelin bana tâbi' olun ve emrime itaat edin demişti
Kasem olsun ki, daha (Mûsâ Tûr dağından dönmeden) önce Hârûn onlara, “Ey kavmim, gerçekten siz bununla ancak imtihân olundunuz. Ve hiç şüphesiz, sizin Rabbiniz rahmân (olan Allah) ’tır. (Ben de onun peygamberiyim.) Bana uyun ve emrime itaat edin” diye (uyarmıştı).
Ant olsun ki, Hârûn, daha önce onlara: “Ey halkım! Kuşku yok ki siz bununla sınava çekildiniz. Kuşkusuz sizin Rabbiniz Rahmân'dır. Gelin bana uyun ve buyruklarıma tabi olun.” demişti.
Andolsun Harun onlara daha evvel: «Ey Kavmim, siz bu (buzağı) ile ancak imtihaana çekildiniz. Sizin hakıykî Rabbiniz çok esirgeyen (Allahdır). Haydi bana tâbi olun. Benim emrime itaat edin» demişdi.
And olsun ki, Hârûn daha önce onlara: “Ey kavmim! (Siz) bununla (bu heykelle)sâdece imtihân edildiniz. Şübhesiz ki sizin Rabbiniz, Rahmândır; öyle ise bana tâbi' olun ve emrime itâat edin!” demişti.
Harun kavmine “Ey kavmim! Bu buzağı heykeli ile yalnızca imtihan olundunuz. Sizin Rabbiniz Rahman olan Allah’dır. (Samiri’ye değil) Bana uyun ve verdiğim emirlere itaat edin” dedi.
Gerçekten Harun onlara demişti: "Ey ulusum! Siz bu buzağı ile sınanmaktasınız. Çünkü sizin çalabınız esirgeyicidir. Gelin, bana uyun, benim sözümü tutun."
* Daha evvel Harun onlara demişti: Ey kavmim! Siz, buzağı ile mihnete düştünüz, buna tapmayın, çünkü Rabbiniz esirgeyen Zat/tır, artık bana ittiba edin, emrime itaat eyleyin,
Andolsun, Harun onlara daha önce şöyle demişti: “Ey kavmim! Siz bununla ancak imtihan edildiniz. Muhakkak ki Rabbiniz Rahmân’dır. Öyleyse bana tabi olunuz ve emrime itaat ediniz.”
Şüphesiz Harun bundan önce onlara, “Ey kavmim! Gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (denendiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman'dır; o halde bana uyun ve emrime itaat edin” demişti.
Oysa Hârûn, kendilerini zamanında uyararak “Ey halkım!” demişti, “Siz bu buzağı ile, ancak imanınızın imtihan edildiği bir fitneye tutuldunuz! Hiç kuşkusuz sizin Rabb’iniz yaratılmış bir varlık değil, sonsuz merhamet sahibi olan Allah’tır! O hâlde gelin sözümü dinleyin, emrime itaat edin!”
And olsun, önceden Harun onlara:
-“Ey kavmim! Doğrusu onunla sınandınız.
Gerçekten sizin rabbiniz, Rahmân’dır.
Artık bana tâbi’ olun, emrime itaat edin!” dedi.
Harûn daha önce onlara: " Heey Millet! Siz bununla sınanıyorsunuz. Rabb'iniz Allah'tır. Arkamdan gelin. Benim emirlerime saygılı olun " diye uyardığı halde
Onlar değerli eşyalarını eritirken, buzağı heykelini yaparken Harun onlara; "Ey kavmim! Andolsun! Siz bununla imtihan edildiniz. Yaptığınız büyük bir hatadır. Rabbiniz çok esirgeyen Allah’tır. Rabbiniz sizi korur gözetir. Tövbe ederseniz sizi şefkatiyle karşılar. Size af kapılarını açar. Onun için Rabbinize karşı yaptığınız hatalardan dolayı tövbe edin. Gelin bana uyun! Emrime itaat edin!" demişti.
Yemin olsun ki Harun, daha önce onlara “Ey kavmim! Siz bununla (buzağı heykeli ile) sadece imtihan edildiniz. Şüphesiz ki Rabbiniz Rahmân’dır; bana uyun ve emrime itaat edin!” demişti.
Gerçekten Hârûn, onlara daha önce: “Ey kavmim! Siz, bununla kesinlikle imtihan ediliyorsunuz. Şüphesiz sizin Rabbiniz çok merhametli olan (Allah)’tır. Şu halde bana uyun ve emrime itaat edin.“ demişti.
Oysa, [Musa daha dönmeden] önce Harun, onlara: “Ey kavmim!” demişti, “Bu [put]la çok kötü bir biçimde ayartılmaktasınız; çünkü, unutmayın, sizin Rabbiniz O sınırsız rahmet Sahibidir! Öyleyse, bana uyun ve emrime itaat edin!” ⁷⁷
Üstelik Musa dönmeden önce Harun onlara: Ey Kavmim! Siz, bu heykel ile fena halde tuzağa düşürüldünüz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahman’dır, siz beni izleyin ve benim emirlerime uyun, demişti. 7/148...156, 20/85...93
Üstelik, (Musa dönmeden) önce Harun onlara “Ey kavmim!” demişti, “Fena halde tuzağa düşürüldünüz; unutmayın ki sizin Rabbiniz O sınırsız rahmet kaynağıdır: o halde artık beni izleyin ve benim talimatlarıma uyun!”[²⁶¹⁵]
Andolsun ki daha önce Harun da onlara: "Ey kavmim, siz bu heykel ile sınanıyorsunuz, sizin gerçek Rabbiniz Rahman'dır. Bana tabi olun ve emrime itaat edin!" diyerek onları uyarmıştı.
Ve daha önceden Hârûn onlara şöyle demişti: "Ey kavmim! Siz bununla imtihan edildiniz. Doğrusu sizin Rabbiniz ancak Rahmân’dır. Öyleyse bana uyun ve emrime itaat edin. "
Ve muhakkak ki, Harun onlara daha evvel de demişti ki: «Ey kavmim! Siz bunun ile fitneye düşürülmüş oldunuz ve şüphe yok ki, sizin Rabbiniz Rahmân'dır. Artık bana tâbi olunuz, ve benim emrime itaat ediniz.»
Doğrusu, Harun onlara, bundan önce: “Ey milletim! ” dedi, “siz bu heykel ile imtihana tâbi tutuldunuz. Şu kesindir ki sizin Rabbiniz Rahman'dır (çok şefkatli ve merhametlidir). O halde beni izleyin ve emrime itaat edin! ”
Önceden Harun, kendilerine: "Ey kavmim, andolsun siz bununla sınandınız. Rabbiniz, o çok esirgeyendir. Bana uyun, buyruğuma ita'at edin!" demişti.
Hârûn onlara evvelce: "Ey Kavmim! Bununla siz fitneye düşdiniz. Rabbiniz Allâh Te'âlâ'dır. Bana tâbi' olunuz ve emrime itâ'at idiniz" dimişdi.
Daha önce Harun onlara:-Ey Kavmim, siz ancak onunla sınanıyorsunuz. Sizin Rabbiniz Rahman'dır. Bana tabi olun ve emrime itaat edin demişti.
Halbuki daha önce Harun onlara “Ey kavmim, siz bununla sınandınız,” demişti. “Sizin Rabbiniz, Rahmân olan Allah'tır. Bana uyun ve benim sözümü dinleyin.”
Yemin olsun, Hârun daha önce onlara şunu söylemişti: "Ey kavmim, siz bununla imtihan edildiniz. Sizin Rabbiniz o Rahman'dır. Artık bana uyun, emrime itaat edin!"
bayıķ eyitti anlara hārūn ilerüden “iy ķavmum! bayıķ fitne olınduñuz buzaġuy ıla. bayıķ çalabuñuz raḥmān’dur pes uyuñ baña daħı muŧį' oluñ buyruġuma.”
Taḥḳīḳ anlara Hārūn eyitdi–y–idi andan öñdin: Yā ḳavmüm, didi. Taḥḳīḳanuñla siz fitneye düşdi‐siz. Taḥḳīḳ sizüñ tañrıñuz Allāhdur pes bañauyuñuz ve buyruġuma muṭī‘ oluñuz, didi.
Harun isə bundan (Musa Tur dağından qayıtmamışdan) əvvəl onlara belə demişdi: “Ey ümmətim! Siz bununla (hansınızın əqidəcə möhkəm, hansınızın şəkkak olduğunu ayırd etmək məqsədilə Allah tərəfindən) yalnız imtahana çəkildiniz. Sizin Rəbbiniz, şübhəsiz ki, Rəhmandır. Mənə tabe olub əmrimə itaət edin!”
And Aaron indeed had told them beforehand: O my people! Ye are but being seduced therewith, for lo! your Lord is the Beneficent, so follow me and obey my order.
Aaron had already, before this said to them: "O my people! ye are being tested in this:(2613) for verily your Lord is ((Allah)) Most Gracious; so follow me and obey my command."(2614)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |