İnne-ssâ’ate âtiyetun ekâdu uḣfîhâ lituczâ kullu nefsin bimâ tes’â
Kıyamet gelip çatmada gerçekten de; herkes, yaptığının karşılığını bulsun diye gizlemekteyim vaktini.
(Ey Nebim!) "Şüphesiz kıyamet-saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (haberini) neredeyse gizli iken (açığa çıkaracağım ve zaten herkes peşinden koştuğu şey ne ise sonunda ona ulaşacaktır.)"
Kıyamet zamanı mutlaka gelecektir. Herkes peşinde koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye, neredeyse onu gizleyeceğim.
"Kesinlikle kıyamet gelecek, gerçekleşecek. Neredeyse kendimden, has ve seçkin kullarımdan gizlemek istediğim kıyametin geleceğini açıklamamın sebebi, herkesin, peşinden koşuşturduğu, kazandığı şeylerin,işlediği amellerin karşılığını bulacağını ilandır."
Muhakkak kıyamet gelecektir. Her canın gösterdiği çabanın karşılığını görmesi için onu gizlemekteyim.
'Şüphesiz, kıyamet-saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (koşup haberini) neredeyse gizleyeceğim.'
Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Onun vaktini kullardan gizliyorum ki, herkes yaptığı iş karşılığında cezalansın (iyi ise mükafat, kötü ise azap görsün).
Herkese uğraştığının karşılığı gösterilsin diye, zamanını neredeyse kendimden bile gizli tutacağım kıyamet mutlaka gelecektir.
Ben kıyameti gizlemekteyim, herkesi yaptığıyla cezalandırmak üzre, vakit yaklaşmaktadır
“Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye kıyamet mutlaka gelecektir. Neredeyse onu gizleyecek ve geleceğinden hiç söz etmeyecektim (ki herkes her an ahirete hazır olsun).”
Sa’at gelecekdir. Ve vakti ma’lûm olmayan ’azâbın korkusı eşedd oldığından vaktini gizli tutarım. O sa’atde herkes a’mâlinin ecrini alacakdır."
Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, zamanını gizli tuttuğum kıyamet mutlaka gelecektir.
“Kıyamet mutlaka gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, neredeyse onu gizleyecek (geleceğinden hiç söz etmeyecek)tim.”
“Onun vaktini herkesten gizlemiş olsam da, her bir kişinin yapıp ettiğinin karşılığını görmesi için kıyamet mutlaka gelecektir.”
Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Herkes peşine koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye neredeyse onu (kendimden) gizleyeceğim.
Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Onun vaktini gizli tutuyorum ki, herkes yaptığının karşılığını görsün.
Çünkü saat muhakkak gelecek, ben, hemen hemen onu gizliyorum ki her nefis sa'yiyle cezalansın,
(Vaktini) gizlemiş olduğum o saat (kıyamet günü), mutlaka gelecektir. (Ve âhirette) herkes yapıp ettiklerinin karşılığını görecektir.
Çünkü o saat şübhesiz gelecekdir. Ben onu (n vaktini) hemen açıklayacağım geliyor ki herkes neye çalışıyorsa kendisine onunla mukaabele edilmiş olsun.
“Kıyâmet günü, mutlaka gelicidir. Neredeyse onu gizleyeceğim (de hiç haber vermeyeceğim);(1) tâ ki herkes yapmakta olduğu ile karşılık bulsun!”
“Şüphesiz ki ben Allah’ım. Benden başka ilah yoktur. O hâlde (yalnız) bana ibadet (kulluk) et ve beni anmak için dosdoğru namaz kıl!”
“Her nefse, gayretinin karşılığının verileceği, oluş zamanını gizlediğim kıyamet saati, mutlaka gelecektir.”
Çünkü kıyamet günü gelecektir. Ben onu gizli tutuyorum, herkes ettiğinin karşılığını görsün diye.
“Her ne kadar gizlesem de kıyamet günü [es-sa’at], herkesin yaptıklarının karşılığını görmesi için mutlaka gelecektir.”
“Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Herkes yaptığının karşılığını görsün diye onun vaktini gizli tutuyorum.”
Vaktini sizden gizlemiş olduğum kıyâmet, herkese yapıp ettiklerinin karşılığı en âdil biçimde verilmesi için, mutlaka gelip çatacaktır!
“Şüphesiz Saat, gelmektedir. Herkes çalıştığı şeylerle karşılık alması için onu hemen hemen gizlemekteyim”.
Vakti saatini gizlemek zorunda olduğum kıyamet yakın sayılır. O gün herkes emeğinin karşılığını alacak.
“Dünyanın sonu mutlaka gelecektir. İnsanlar öldükten sonra mutlaka hesap vermek için katımıza gelecekler. Hem dünyanın, hem insanların sonunu gizledim. Gizledim ki insanlar dünya yaşamını özgürce kursun! İyiyi kötüyü seçerek yaşasın! Sonlarını açık seçik bildirseydim, verdikleri söz üzerine onları imtihan edemezdim! Bildirseydim gaybi bilirler ona göre hareket ederlerdi. İnsanları dünya yaşamından verecekleri hesapla uyarıyorum ki; ona göre davransınlar.”
O (Son) Saat mutlaka gelecektir. [*] Herkese, peşinde koştuğu şeyin karşılığı verilsin diye neredeyse onu (kendimden bile) gizleyeceğim. [*]
“Çünkü herkesin yaptığının karşılığını görmesi için zamanını gizli tuttuğum kıyamet, muhakkak gelecektir.“
“Çünkü, zamanını ¹¹ gizli tutmuş olsam da, herkese, [hayattayken] peşinden koştuğu şeylere göre ¹² hak ettiği karşılık verilebilsin diye, Son Saat mutlaka gelecektir.
Hiç şüphe yok ki o saat bu dünyanın sonu mutlaka gelecektir. Herkes kazandığının karşılığını tastamam alsın diye neredeyse onu kendimden bile gizleyecektim. 7/187, 10/19, 20/129, 29/53, 78/17
Çünkü, her ne kadar son saati (herkesten) gizli tutmuşsam da,[²⁵⁶⁰] herkese çabasının karşılığı verilsin diye Son Saat kesinlikle gelecektir.”
Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir!.. Ben onun vaktini gizli tutuyorum ki, herkes (hayır ve şer) hangi amelleri işliyorsa onun karşılığını görsün!
"Kıyamet kopuşu mutlaka gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, neredeyse onu gizleyecektim. ’’
«Şüphe yok ki, Kıyamet gelecektir, az kalıyor ki, onu gizleyeyim. Tâ ki, her nefis çalıştığı şey ile cezalandırılsın.»
Elbet gelecek kıyamet saati. Nerdeyse açıklayasım geliyor onun vaktini. Ta ki her kişi bulsun orada bütün yapıp ettiğini, işlerinin karşılığını. [99, 7-8; 52, 16; 27, 65; 7, 187; 31, 34]
"Muhakkak kıyâmet gelecekdir. Her nefis kendi sa'y ve 'ameli ile cezâ olsun içün onı gizledim."
Kıyamet saati gelecektir; herkes yaptığı şeyin karşılığını görsün diye neredeyse onu gizli tutacağım[*].
Kıyamet gelmektedir. Herkes kendi işlediğinin karşılığını alsın diye neredeyse onu gizleyeceğim.
“Kıyamet vakti gelecektir. Herkes çalışmasının karşılığını görsün diye onu gizliyorum.(4)
"Kuşku duyma ki o saat gelecektir. Onu neredeyse gizliyorum ki, her benlik gayretinin karşılığını elde etsin."
bayıķ ķıyāmet gelicidür. yaķın olurın ben kim gizleyem anı tā yanud virile her nefs nite kim işler.
Taḥḳīḳ ḳıyāmet gelecekdür. Ben anuñ vaḳtını gizler‐men, cezā görmeg‐içün, her nefs işledügi işler cezāsını.
O saat (qiyamət saatı) mütləq gələcəkdir. Mənim onu az qala açmağım gəlir ki, hər kəs etdiyi əməlin əvəzini (mükafatını, yaxud cəzasını) alsın. (Və ya: Mən onu az qala Özümdən belə gizlədirəm; və ya: Mən onu Özümdən başqa hamıdan gizlədirəm. Yaxud: Mən onu zorla gizlədirəm, çünki qiyamətin yaxınlaşması hər addımda özünü müxtəlif əlamətlərlə biruzə verir).
Lo! the Hour is surely coming. But I will to keep it hidden, that every soul may be rewarded for that which it striveth (to achieve).
"Verily the Hour is coming -(2545) My design is to keep it hidden -(2546) for every soul to receive its reward by the measure of its Endeavour.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |