Kul kullun muterabbisun feterabbesû(s) feseta’lemûne men as-hâbu-ssirâti-sseviyyi vemeni-htedâ
De ki: Hepimiz beklemekte, gözetlemekteyiz, siz de gözetip durun, yakında bileceksiniz, doğru yola sahib olanlar kimlermiş, doğru yolu bulan kimmiş.
De ki: "Herkes (merak ve endişe içinde) gözetlemektedir; (ey inkârcılar ve münafıklar) siz de gözleyip-bekleyip durun (bakalım)!.. Sonunda, dümdüz (dosdoğru) yolun sahipleri kimlermiş ve gerçek hidayete ulaşan kimlermiş, pek yakında öğrenip bilmiş olacaksınız!"
De ki: Herkes geleceğin, kendilerine getireceği şeyi ümitle beklemektedir. Öyleyse siz de, bekleyin bakalım. Yakında bileceksiniz, doğru düzgün yolun yolcuları kimmiş! Hidayette olan kimmiş!
De ki: "Herkes gözetlemektedir. Siz de gözetleyin. Düzgün yolda gidenlerin kimler olduklarını ve hidayete erenlerin kimler olduklarını yakında bileceksiniz."
De ki: 'Herkes gözetlemektedir; siz de gözleyip durun. Sonunda, dümdüz (dosdoğru) yolun sahipleri kimlermiş ve doğru yola ulaşan kimlermiş, pek yakında öğreneceksiniz.'
(Ey Rasûlüm) de ki: Hepimiz beklemekteyiz, siz de beklemeye durun. Çünkü doğru yol sahibleri kimler bulunduğunu ve doğru giden kim olduğunu yakında bileceksiniz.
De ki: “Herkes bekliyor, siz de bekleyin bakalım. İlerde kimin dümdüz bir yolda olduğunu, kimin doğru bir hedefe gittiğini bileceksiniz.”
Onlara diyesin ki: «Hepimiz bekliyoruz, siz de bekliyesiniz, kimler doğru yoldadır? Doğru yolu bulan kim? imdi bileceksiniz»
De ki: “Herkes beklemektedir; siz de bekleyin bakalım. Yakında doğru yolu seçenlerin kimler olduğunu ve (bu tercih sonucunda Allah'ın) kimleri doğru yola yönelttiğini öğreneceksiniz!”
Ânlara di ki: "Biz hepimiz netîceye muntazırız siz de bekleyiniz yevm-i kıyâmetde hangimizin doğrı yoldan gitdiğini ve hangimizin tarîk-i hidâyete sevk olundığını anlarsınız."
De ki: "Herkes gözlemektedir, siz de gözleyin. Şüphesiz düz yolun sahiplerinin kimler olduğunu ve kimlerin doğru yolda bulunduğunu bileceksiniz."*
Ey Muhammed, de ki: “Herkes beklemektedir, siz de bekleyin. Yakında kimin düz yolun sahipleri olduğunu, kimin doğru yolu bulduğunu bileceksiniz!”
De ki: “Herkes beklemekte, siz de bekleyin bakalım. Dosdoğru yolda yürüyenler kimmiş ve hidayete erenler kimmiş, yakında anlayacaksınız!”
De ki: Herkes beklemektedir: Öyle ise siz de bekleyin. Yakında anlayacaksınız; doğru düzgün yolun yolcuları kimmiş ve hidayette olan kimmiş!
De ki: "Herkes gözlemekte. Siz de gözleyin. Düzgün yolun sahiplerinin kimler olduğunu ve kimlerin hidayet üzerinde olduğunu ileride bileceksiniz!"
De ki: "Hepimiz beklemekteyiz, siz de bekleyedurun. Şüphesiz düz yolun sahiplerinin kimler olduğunu ve kimlerin doğru yolda bulunduğunu yakında bileceksiniz.
De ki hep beklemekte, bekleyin bakalım çünkü yakında bileceksiniz: doğru yol sahibleri kimler? ve doğru giden kim?
(Habibim, o inatçı kâfirlere) de ki: “Herkes beklemektedir, siz de bekleyin! Kimin dosdoğru yolda gittiğini ve kimin hidâyete üzere bulunduğunu yakında bileceksiniz!”
De ki: “Herkes beklemektedir. O halde siz de bekleyin. Kuşku yok ki kimin düzgün yolda olduğunu, kimin doğru yolu bulduğunu yakında bileceksiniz.”
De ki: «Hep (imiz) intizardeyiz. Siz de gözetleye durun. Çünkü dümdüz bir yolun saahibleri kimlermiş, hidâyete (ve ebedî nimete) erenler kimlermiş, yakında bileceksiniz».
De ki: “Herkes (kendi âkıbetini) bekleyicidir! Öyle ise (siz de) bekleyin! Artık doğru yolun sâhiblerinin kimler olduğunu ve kimlerin hidâyete erdiğini yakında bileceksiniz!”
De ki: "Herkes (geleceğin kendilerine getireceği şeyi) ümitle beklemektedir; öyleyse siz de bekleyin, bakalım; kimlerin düz yolu seçtiğini ve kimlerin doğru yolu bulduğunu yakında öğreneceksiniz! *
Deki “Herkes beklemekte, sizde bekleyin. Kimin doğru yolu takip ettiğini ve kimin de o doğru yola ulaştığını kesinlikle öğreneceksiniz.
De ki: "Hep bekliyoruz. Siz de bekleyin bakalım. Doğru yolun yolcuları kimlermiş, doğruluğa kavuşanlar kimlermiş, yakında öğreneceksiniz."
De ki hepimiz intizardayız. Sız de İntizarda olun. Doğru yol sahiplerinin, hidayete erenlerin kim olduklarını yakında anlayacaksınız.
(Ey Peygamber!) De ki: “Herkes bekleyip gözetlemekte, siz de bekleyip gözetleyin. Kimler düzgün yol ehlidir ve kimler doğru yolun yolcusudur bileceksiniz.”
De ki: “Herkes gözetlemektedir; siz de gözleyip durun. Sonunda, dümdüz (dosdoğru) yolun sahipleri kimlermiş ve doğru yola ulaşan kimlermiş, pek yakında öğreneceksiniz.”
Bütün bunlara rağmen, yine de inkârcılıkta diretirlerse, onlara yine de de ki: “Ey kâfirler! Herkes bu işin sonucunu merakla bekliyor; madem ki iman etmemekte bu kadar kararlısınız, o hâlde bekleyin bakalım; kimlerin dosdoğru yolda yürüyen hakîkat erleri olduğunu pek yakında sizler de âyan beyân göreceksiniz!
De ki:
“Herkes gözleyicidir; artık gözleyin / bekleyip görün! Kim Düz Yol arkadaşları ve kim hidayete ermiş; yakında bileceksiniz”.
De ki: " herkes beklemede. Siz de bekleyin. " Çünkü, kimler doğru yolcu, kimler doğru yolda pek yakında bilecekler.
De ki: “Herkes beklemektedir: Öyle ise siz de bekleyin! Yakında anlayacaksınız! Doğru düzgün yolun yolcuları kimmiş, hidayette olanlar kimmiş bileceksiniz! Sizler Allah’ın yoluna uymamak için sürekli bahane üreten bir toplumsunuz!”
De ki: “Herkes beklemektedir; siz de bekleyin! İleride düzgün yolda olan halkı ve doğru yola ulaşanların kimler olduğunu bileceksiniz!”
(Ey Muhammed! Sen de onlara): “Şimdi hepimiz bekleme dönemindeyiz. Biraz bekleyin bakalım, pek yakında hangimizin hak yolda olduğunu, hangimizin de doğru yönde ilerlediğini öğreneceksiniz.” de.¹
De ki: “Herkes [geleceğin kendilerine getireceği şeyi] ümitle beklemektedir; ¹²² öyleyse siz de bekleyin, bakalım; çünkü kimlerin düz yolu seçtiğini ve kimlerin doğru yolu bulduğunu yakında göreceksiniz!”
De ki: -Herkes hak ettiği akıbeti beklemektedir, öyleyse siz de bekleyin. Yakın bir gelecekte kimlerin doğru yolun yolcusu olduğu ve umduklarına kavuşanların da kimler olduğunu öğreneceksiniz. 11/39, 25/42, 39/39-40, 67/29, 102/1...8
De ki: “Herkes (hak ettiği akıbeti) beklemektedir; o halde siz de bekleyiniz! Nasıl olsa, doğru dürüst bir yol seçenlerin kimler olduğunu; ve (bu tercih sonucunda Allah’ın) kimleri doğru yola yönelttiğini, günü gelince öğreneceksiniz.”[²⁶⁷²]
(Ey Muhammed) De ki: "Hepimiz beklemekteyiz, siz de beldeye durun!.. Şüphe yok ki yakında doğru yol sahipleri ve hidayete ermiş olanlar kimlermiş öğreneceksiniz! (Evet.. "Azabı gördükleri vakit, kimin yolunun sapık olduğunu öğreneceklerdir" -Furkan/42-)
(Ey Muhammed) de ki: "Herkes beklemektedir, siz de bekleyin. Yakında kimin düz yolun sahipleri olduğunu, kimin doğru yolu bulduğunu bileceksiniz!"
De ki: «Hepsi gözlemektedir. Artık siz de gözleyiniz. Yakında bileceksiniz ki, doğru yol sahipleri kimlerdir ve hidâyete ermiş olanlar kimlerdir?»
De ki: “Herkes beklemede! Siz de gözleyin bakalım! Doğru yolu tutanların, hidâyete erenlerin kim olduğunu yakında anlayacaksınız! ” [25, 42; 54, 26]
De ki: "Herkes gözetlemektedir. Gözetleyin, düzgün yolun sahipleri kimdir, doğru yolda olan kimdir, bileceksiniz!"
Di ki: "Cümlemiz muntazırız, siz de intizâr idiniz. Doğrı yolun sâhiblerinin ve hidâyet bulanların kimler oldığını yakında bilirsiniz."
De ki “Herkes beklemededir, siz de bekleyin. Düz yolun yolcularının kimler olduğunu, kimlerin yola geldiğini yakında öğreneceksiniz.”
De ki:-Herkes başına geleceği beklemektedir. Siz de bekleyedurun. Yakında kimin doğru yolun sahipleri ve kimin doğru yolu bulmuş olduğunu göreceksiniz.
De ki: Herkes bekliyor; siz de bekleyedurun. Hidayeti bulup da dosdoğru yolun yolcusu olan kimmiş, yakında anlarsınız.
De ki: "Herkes bekleyip gözetlemede; hadi siz de bekleyip gözetleyin! Yakında bileceksiniz dosdoğru yolu izleyenler kimlermiş, hidayete eren kimmiş!"
eyit “dükeli göz dutıcıdur kim ķıyāmet pes göz dutuñ. pes tįz bilesiz kimdür isleri ŧoġru yoluñ daħı kim. ŧoġru yol duttı.”
Eyit: Her birümüz muntaẓırdur bizden ve sizden. Muntaẓır oluñuz, pesbileceksiz doġru yol ehli kim olduġını ve hidāyet üstine daḫı kim olduġın bi‐leceksiz.
(Ya Rəsulum!) De: “Hamı (axirət) gözləməkdədir, siz də gözləyin. (Qiyamət günü) doğru yol sahiblərinin kimlər (biz, yoxsa siz) olduğunu və kimin haqq yolu tapdığını (hidayətə yetişdiyini) biləcəksiniz!”
Say: Each is awaiting; so await ye! Ye will come to know who are the owners of the path of equity, and who is right.
Say: "Each one (of us) is waiting: wait ye, therefore,(2660) and soon shall ye know who it is that is on the straight and even(2661) way, and who it is that has received Guidance."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |