Veakîmu-ssalâte veâtu-zzekâte verke’û me’a-rrâki’în(e)
Namaz kılın, zekat verin, rüku edin rüku edenlerle.
Namazı dosdoğru kılın, (şuurla ve huzurla ikame edin,) zekâtı (kamu payını devlete) verin ve rükû edenlerle birlikte siz de rükû edip (İslami hükümlere bağlı kalın).
Namaza dikkatli ve devamlı olun, karşılıksız mâlî yardım olan zekatı verin. Allah'ın huzurunda rükû ederek eğilenlerle beraber eğilin.
Namazları erkanına, şartlarına, vaktine riâyet ederek âşikâre kılın. Vicdanınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekâtı verin. Hakka ve tevhide yönelenlerle beraber siz de yönelin, namazlarınızı cemaatle kılın, saygıyla Allah'ın emirlerine itaat ederek İslâmî faaliyetlere katılanlarla birlikte siz de saygıyla canla başla İslamî sorumluluklara, ibadetlere, cemaate, faaliyetlere katılın.
Namazı kılın, zekatı verin ve rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin.
Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin.
(Müslümanların namazı gibi) namaz kılın, onlar gibi zekât verin ve rükû eden müminlerle rükû edin (Cemaate devam edin).
Namazı kılın, zekâtı verin. Ve eğilenlerle beraber eğilin. (Namaz, ferdi hayatı; zekât, toplumsal hayatı, eğilip itaat etmek ise, devlet hayatını düzenler.)
Namazı kılınız, zekâtı veriniz ve rükû edenlerle beraber rükû ediniz.
Namaz kılın, zekât verin, rükû edenlerle birlikte rükû ediniz
Namazı ikame edin, zekâtı verin ve rükû eden (mü'min)lerle birlikte siz de rükû edin.
Namazı kılın, zekatı verin, rüku edenlerle birlikte rüku edin.
Namazı kılın, zekâtı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber rükû edin.
Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin.
Namazı gözetin, zekatı verin ve eğilenlerle birlikte eğilin.
Hem namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
hem namazı dürüst kılın ve zekâtı verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin
Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
Salâtı ikame edin, zekâtı verin.¹ Ve rukû edenlerle birlikte rukû edin.²
Dosdoğru namaz kılın, zekât verin, rükû' eden (mümin) lerle birlikde rükû' edin (cemaate devam edin).
Hem namazı hakkıyla edâ edin, zekâtı verin ve rükû' edenlerle berâber rükû' edin!
Namazı dosdoğru kılın, (fakir, yoksul, işsiz ve toplumun muhtaç kesimine) zekâtı verin ve (yalnız bana) rükû edenlerle (boyun eğenlerle) beraber rükû edin (boyun eğin).*
Namazı kılın, zekâtı verin ve Rablerine saygı ile eğilenlerle birlikte sizde eğilin.
Namaza durun, zekatı verin, eğilenlerle birlikte eğilin.
Namazı dosdoğru kılın, zekât verin, rükû edenler ile beraber rükû edin [⁶].
Namazı dosdoğru kılınız ve zekâtı veriniz, rükû edenlerle beraber siz de rükû ediniz.
Namazı kılın, zekâtı verin ve rükû edenlerle birlikte rükû edin.
Namazı dikkat ve özenle kılın, zekâtı verin ve Allah’ın hükümlerine boyun eğen şu müminlerle birlikte siz de boyun eğin!
Başkalarına iyilikten, doğruluktan dem vuruyor, fakat kendiniz en büyük kötülükleri yapmaktan çekinmiyorsunuz!
Namaz’ı kılın, Zekât’ı verin, Rukü’ Edenler ile birlikte rükû edin!
Namazı kılın, zekatı verin, Birlikte ibadet edin.
Salat-ı ikame ederek ayetlerimizle bilgilenin, bilinçlenin! Her gün kendinizi gözden geçirin! Yaptığınız hatalarınızdan af dileyin! Bir daha yapmamak üzere söz verin! İyi ve güzel şeyler yapın! Zekât-ı ikame ederek maddi manevi bütün kirlerden arının! Rabbinizin yasalarının önünde eğilenlerle birlikte siz de eğilin! Rabbinizin yasalarından başka yasalara uymayın! İnsanlara hiçbir zaman yasama, yönetme, yargılama, cezalandırma yetkisi vermedik. Siz de vermeyin! Aksi halde insanlara yasama, yönetme, yargılama, cezalandırma hakkı yetkisi vererek onları ilahlaştırırsınız. İnsanların yasaları önünde eğilerek insanlara taparsınız. Sakın böyle bir hataya düşmeyin!
Namazı kılın, zekâtı verin; boyun eğenlerle birlikte boyun eğin!
Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.¹
Namazda dikkatli ve devamlı olun, karşılıksız yardımda ³⁴ bulunun ve namazda rükû edenlerle birlikte rükû edin.
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber siz de boyun eğin. 2/177, 22/77
Namazı istikametle kılın, zekâtı gönlünüzden koparak verin,[⁸⁹] Allah’a rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin![⁹⁰]
Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rüku edenlerle beraber rüku edin!
Namazı kılın, zekâtı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
Ve namazı kılınız, zekâtı da veriniz ve rüku' edenler ile beraber rüku' ediniz.
Hem namazı tam kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber siz de namaz kılın.
Namazı kılın, zekatı verin, rüku edenlerle (Allah'ın huzurunda eğilenlerle) beraber eğilin.
Namazı âdâb ve erkânıyla kılınız ve zekâtı viriniz ve rükû' idenlerle berâber rükû' idiniz.[²]
Namazı kılın, zekatı verin, (Allah'ın emrine) boyun eğenlerle boyun eğin.
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükûa varın.
Namazı/duayı yerine getirin, zekâtı verin; rükû edenlerle birlikte rükû edin.
daħı ŧururun namāzı daħi virüñ zekātı. daħı arķañuzı anuñ ya'nį ruķug namāz ķıluñ arķa egiciler-ile.
Duruñuz namāza, virüñüz zekātı. Daḫı namāz ḳıluñuz, namāz ḳılıcılar bile.
(Müsəlmanların namazı kimi) namaz qılın, zəkat verin və rüku edənlərlə birlikdə rüku edin!
Establish worship, pay the poor-due, and bow your heads with those who bow (in worship).
And be steadfast in prayer; practise regular charity; and bow down your heads(60) with those who bow down (in worship).
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |