Yes-elûneke mâżâ yunfikûn(e)(s) kul mâ enfektum min ḣayrin felilvâlideyni vel-akrabîne velyetâmâ velmesâkîni vebni-ssebîl(i)(k) vemâ tef’alû min ḣayrin fe-inna(A)llâhe bihi ‘alîm(un)
Sana neyi (ve kime) infak edeceklerini sorarlar. De ki: “Hayır olarak infak edeceğiniz şey; anne-babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışadır. Hayır olarak her ne yaparsanız, Allah onu şüphesiz bilir.”
Ne gibi nafaka vereceklerini, mallarını nereye sarfedeceklerini soruyorlar sana. De ki: Hayra ait sarf edeceğiniz şey, anaya, babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalanlaradır. Hayra dair ne yaparsanız şüphe yok ki Allah onu bilir.
Başkaları için ne harcayacaklarını sana soruyorlar. De ki: “İyilik ve hayır umarak yapacağınız harcama, öncelikle ana babanız, yakın akrabanız, yetimler, yoksullar ve yolda kalanlar içindir. Siz her ne iyilik yaparsanız, mutlaka Allah onu çok iyi bilir.”
Sana Allah yolunda İslâm uğrunda karşılık beklemeden, gönüllü, nereye, ne kadar harcayacaklarını soruyorlar:
“Karşılık beklemeden, gönüllü yapacağınız hayırlar, anaya-babaya, akrabalara, yetimlere, dullara, kimsesizlere, çevresi, çaresi olmayan yoksullara, yolda kalan muhtaç yolcularadır. Yapacağınız her türlü iyiliğin, ihsanın izzetin, ikramın hepsini Allah biliyor, mükâfatsız bırakmayacak." de.
Sana ne sarfedeceklerini soruyorlar. De ki: "Hayır yolunda sarfedeceğiniz şey anne-babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere ve yolda kalmışadır. Hayır adına her ne işlerseniz şüphesiz Allah onu bilir."*
Sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: 'Hayır olarak infak edeceğiniz şey, anne-babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışadır. Hayır olarak her ne yaparsanız, Allah onu şüphesiz bilir.'
Ey Rasûlüm, onlar neyi nafaka olarak vereceklerini sana soruyorlar. De ki: “- Maldan vereceğiniz şey, ana-babanın, akrabanın, yetimlerin, yoksulların, yolcunundur. Hayır olarak daha her ne yaparsanız. Cenâb-ı Allah onu bilir ve mükâfatını verir.
Onlar sana neyi (kime nafaka) vereceklerini soruyorlar. De ki: “İnfak ettiğiniz mal, öncelikle ana babanın, akrabaların, yetimlerin, miskinlerin ve yolcularındır. Yaptığınız her iyiliği, hiç şüphesiz Allah çok iyi bilir.*
Sana, kimlere infak edeceklerini soruyorlar. De ki: “İyilik umarak yapacağınız harcama, anne babanıza, yakın akrabanıza, yetime, muhtaca ve yolcuya/bitirilemeyen hayır işlerine aittir; her ne iyilik yaparsanız mutlaka Allah onu bilir.”
Ne gibi bir nesne harcanmak için, senden soruyorlar, diyesin ki: «Anaya, ataya, hısımlara, öksüzlere, yoksullara, yolculara maldan ne hayır işlerseniz onu Allah bilicidir
Sana neyi (ve kime) infak edeceklerini soruyorlar. De ki: “İnfak edeceğiniz mal anne-babaya, akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmış gariplere verilmelidir. Muhakkak ki Allah, yapılan o iyiliği hakkıyla bilendir.”*
Sana, ne sarfedeceklerini sorarlar, de ki: "Sarfedeceğiniz mal, ana baba, yakınlar, yetimler, düşkünler, yolcular içindir. Yaptığınız her iyiliği Allah şüphesiz bilir".
Sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: “Hayır olarak ne harcarsanız o, ana-baba, akraba, yetimler, fakirler ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak ne yaparsanız, gerçekten Allah onu hakkıyla bilir.”
Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakirler ve yolcular için olmalıdır. Şüphesiz Allah yapacağınız her hayrı bilir.
Nasıl yardım edeceklerini soruyorlar sana. De ki, "Para ve mal yardımlarınızı ana-babaya, yakınlara, öksüzlere, yoksullara ve yolda kalmışlara yapmalısınız." İşlediğiniz her iyiliği ALLAH bilir.
Ey Muhammed! Sana nereye infak edeceklerini soruyorlar. De ki: Hayır olarak verdiğiniz nafaka, ana baba, yakınlar, öksüzler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak daha ne yaparsanız herhalde Allah onu bilir.
Sana soruyorlar: neye infak edecekler? deki: verdiğiniz nefaka ana baba, en yakınlar, öksüzler, biçareler, yolda kalmışlar içindir, hayrolarak daha her ne yaparsanız hek halde Allah onu bilir
Sana neyi infak¹ edeceklerini soruyorlar. De ki: “Hayır² adına ne harcayabilirseniz; o, anne ve babaya, akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yol oğlunadır.³ Hayır adına her ne yaparsanız kuşkusuz Allah, Her Şeyi Bilir.”*
Onlar, hangi şey'i nafaka olarak vereceklerini sana sorarlar. De ki: «Maldan vereceğiniz şey (evleviyyetle) ananın, babanın, akrabanın, yetimlerin, yoksulların, yol oğlunun (müsâfirin hakkı) dır. Her ne hayır işlerseniz şübhesiz Allah onu çok iyi bilen (mükâfatını veren) dir.
(Ey Resûlüm!) Sana (Allah yolunda) neyi (kime) sarf edeceklerini soruyorlar. De ki: “Hayır (ve hasenât)dan ne sarf ederseniz, artık (onlar); ana baba, en yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmış(lar) için olmalıdır.” Hayır (ve hasenât)dan ne yaparsanız, artık muhakkak ki Allah, onu hakkıyla bilendir.(2)*
Sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. Deki “Mallardan yapacağınız her türlü harcama, (öncelikli olarak) ana babaya, akrabalara, yetimlere, fakir insanlara ve yolda kalmışlara.” yapılır. Mallardan ne harcarsanız, elbete ki Allah hepsini bilir.
Ne harcedelim? Diye sana soruyorlar. Onlara de ki ne mal harcederseniz onu anaya, babaya, hısımlara, yetimlere, yoksullara, ve yolculara verin. [¹²]. Her ne hayır işlerseniz [¹³] Allah onu hakkıyla bilir.
Sana, ne infak edeceklerini sorarlar. De ki: “İnfak edeceğiniz mal; ana baba, yakınlar, yetimler, düşkünler, zorda kalan yolcular içindir. Yapacağınız her iyiliği Allah şüphesiz bilir.”
Ey Muhammed! Sana, Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. Oysa asıl, kimlere harcamak gerektiğini sormalıydılar. Onlara de ki:
“Harcayacağınız mallar, ana baba başta olmak üzere akrabalar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Öyleyse az çok demeyin iyilik edin, çünkü her ne iyilik yaparsanız, Allah onu mutlaka bilir ve karşılığını mutlaka verecektir.”
Ve en büyük iyilik şudur:
(Ey Muhammed!) Sana (mallarını) Allah yolunda nereye harcayacaklarını soruyorlar.1 Sen onlara: “Hayır olarak vereceğiniz mal anaya, babaya, yakın akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalanlara aittir. Allah hayır olarak yaptıklarınızın tamamını, mutlaka bilir.” de.*
BAŞKALARI için ne harcayacaklarını sana soruyorlar. De ki: “İyilik/hayır umarak yapacağınız harcama, [önce] ebeveyninize, yakın akrabanıza, yetime, muhtaca ve yolcuya aittir; her ne iyilik yaparsanız mutlaka Allah onu çok iyi bilir.”
Sana infak olarak ne vereceklerini soruyorlar. De ki: “İyilik yaparak harcadığınız şey; anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlaradır. Hayır, olarak ne yaparsanız, Allah şüphesiz onu bilir.” 2/219, 4/36
Sana, (kime) neyi infak edeceklerini soruyorlar.[409] Cevap ver: “Hayır olarak yapacağınız harcama öncelikle ebeveyninize, akrabanıza, yetimlere,[410] yoksullara, yoldakileredir. Her ne iyilik yaparsanız yapın, Allah onu mutlaka bilir.*
«Ne infak edelim?» diye senden soruyorlar. De ki: «Maldan ne infak ederseniz anababa ile en yakınlar, yetimler, yoksullar, yolcular içindir. Ve hayırdan her ne yaparsanız şüphe yok ki, Allah Teâlâ onu hakkıyla bilir.»
Sana Allah yolunda kimlere ve ne harcayacaklarını sorarlar. De ki: İnfak edeceğiniz mal anne baba, akrabalar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmış gariplere verilmelidir. Hayır olarak daha ne yaparsanız Allah muhakkak onu bilir.
Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: "Verdiğiniz hayır (mal), ana-baba, yakınlar, öksüzler, yoksullar ve yolda kalmış(lar) içindir. Yaptığınız her hayrı muhakkak Allah bilir.*
(Kime) neyi harcayacaklarını soruyorlar. De ki: “Yapacağınız harcama; ana-baba, en yakınlarınız, yetimler, çaresizler ve yolda kalmışlar için olsun.”[*] Hayır için yaptığınız her şeyi bilen Allah’tır.*
Sana sadaka olarak ne vereceklerini soruyorlar, de ki:-Hayırdan infak edeceğiniz şey; anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlaradır. Hayır olarak yaptığınız şeyleri, Allah şüphesiz en iyi bilendir.
Sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Hayır olarak harcayacağınız şey, anne ve baba, akraba, yetimler, yoksullar ve yolcular(105) içindir. Siz hayır olarak ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu bilir.*
Sana, neyi infak edip vereceklerini soruyorlar. De ki: "İnfak ettiğiniz mal ve nimet; ana-baba, yakınlar, yetimler, yoksul ve çaresizlerle yolda kalan için olmalıdır. Hayır olarak yaptığınızı Allah en iyi biçimde bilmektedir."
śorarlar saña kim, ne nesene nafaķa eylerler. eyit: “her ne kim nafaķa eyleyesiz ħayırdan, ataya añaya ya'nį virüñ; daħı yaķın ħısımlara, daħı yetįmlere, daħı miskinlere, daħı yol erine. daħı her ne kim işleyesiz ħayrdan, bayıķ Tañrı anı bilicidür.
(Ya Rəsulum!) Səndən (Allah yolunda) nə verəcəkləri haqqında soruşanlara söylə: “(Malınızdan) verəcəyiniz şey ata-anaya, (yoxsul) qohumlara, yetimlərə, miskinlərə və (pulu qurtaran) müsafirə (yolçulara) məxsusdur”. Şübhəsiz ki, Allah etdiyiniz xeyirli işi biləndir.
They ask thee, (O Muhammad), what they shall spend. Say: That which ye spend for good (must go) to parents and near kindred and orphans and the needy and the wayfarer. And whatsoever good ye do, lo! Allah is Aware of it.
They ask thee what they should spend (In charity). Say: Whatever ye spend that is good(235), is for parents and kindred and orphans and those in want and for wayfarers. And whatever ye do that is good, - (Allah) knoweth it well.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |