(A)llâhu yestehzi-u bihim ve yemudduhum fî tuġyânihim ya’mehûn(e)
(Oysa asıl) Allah onlarla alay etmekte (Kur’an’ın bir kısmına inanıp bir kısmına itiraz edenmünafıklarla;onları kendi hallerine bırakmakla ve bir müddet fırsat tanımakla oyalayıvermekte) dir. Kendi azgınlıkları ve sapkınlıkları içinde bocalayıp durmalarını (istemekte) ve süre vermektedir.
Allah onlarla alay eder, taşkınlıklarında, azgınlıklarında başı boş dolaşsınlar diye mühlet verir onlara.
Allah da bu alaycı tavırlarından dolayı, onlara hak ettikleri karşılığı verecek ve onları azgınlıklarıyla başbaşa bırakacak, şaşkınca bocalamaya terkedecektir.
Allah alayları sebebiyle onları cezalandıracak. Azgınlıkları içinde biraz daha bocalasınlar diye onlara mühlet vermiştir.
Asıl, Allah onlarla alay etmekte ve taşkınlıkta ileri gitmeleri konusunda kendilerine fırsat vermektedir.
(Asıl) Allah onlarla alay eder ve azgınlıkları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre tanır.
Cenâb'ı Allah münafıkları, ettikleri istihzanın cezası ile cezalandırır; ve azgınlıkları içinde başıboş dolaşmalarına mühlet verir.
Aslında Allah, onlarla alay ediyor. Ve onları azgınlıkları içinde bunalmış olarak bırakıyor.
Allah onlarla alay ediyor ve taşkınlıkları içinde şaşkınca dolaşmalarına süre tanıyor.
Allah da onlarla alay ediyor, azgınlıklarında, şaşkın şaşkın bırakıyor onları
Allah, (bu alaycı tavırlarından ve ürettikleri kötülüklerden dolayı) onları maskaraya (soytarıya) çevirir ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir. *
Onlarla Allah alay eder ve taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakır.
Gerçekte Allah onlarla alay eder (alaylarından dolayı onları cezalandırır); azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara mühlet verir.
Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar.
ALLAH da, taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakarak onlarla alay eder.
(Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir.
Allah onlarla istihza ediyor da tuğyanları içinde bocalarlarken kendilerini sürüklüyor
Allah da onlarla alay eder. Azgınlıkları içinde bocalayıp durmalarına zaman tanır.
(Asıl) Allah onlarla istihza eder ve taşkınlıkları, azgınlıkları içinde serseri dolaşmalarına mühlet verir.
(Bil'akis) Allah onlarla alay eder ve onlara mühlet verir (de), azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
Allah da onları, içinde bulundukları azgınlık içerisinde, bocalar bir halde bırakarak, böyleleriyle alay eder.
Allah onlar ile istihzada bulunur [⁷] onları taşkınlıklarında şaşkın şaşkın bırakır. [⁸]*
Allah da onlarla alay eder ve şaşkınlık içinde bocalayıp dursunlar diye onlara taşkınlıklarında mühlet verir.
Oysa asıl, Allah, onlarla alay etmekte, hak ve hakîkat karşısında takındıkları bu küstahça tavırlarından dolayı, yüreklerindeki son iman kalıntılarını da yok ederek onları azgınlıkları içinde bocalar bir hâlde bırakmaktadır.
(Aslında) Allah, o (münâfıkları) kendi azgınlıkları içerisinde şaşkın bir halde bırakarak onlarla, alay etmektedir.
Allah da bu alaycı tavırlarından dolayı onlara hak ettikleri karşılığı verecek 11 ve onları küstahlıkları ile başbaşa şaşkınca bocalamaya terk edecektir.
Allah onlara süre verir yanlıştan dönmeleri için ama Onlar alaycı tutumları içinde şaşkın ve taşkınlıkları ile bocalarlar. 10/12, 13/33, 35/45, 43/36-37
Allah da onların alaylarına karşılık verir[31] ve onları kendi tuğyanlarına gömülmüş olarak bırakır, şaşkın şaşkın debelenirler.*
Allah Teâlâ ise onlar ile istihzâ eder. Onları kendi azgınlıklarında şaşkın bir halde bırakır.
Allah da kendileriyle alay eder ve azgınlıklarında onlara mühlet verir; böylece onlar bir müddet başıboş dolaşırlar. *
Allah da kendileriyle alay eder ve onları bırakır; taşkınları içinde bocalayıp dururlar.
Taşkınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara fırsat vererek göz yuman Allah’tır. [*]*
Allah da onlarla alay eder ve onları taşkınlıkları içinde şaşkın bir halde bırakır.
Oysa Allah onları maskaraya çeviriyor. Ve onlara mühlet veriyor; onlar da azgınlıkları içinde bocalayıp duruyorlar.
Allah onlarla alay ediyor ve onları, kendi azgınlıkları içinde bocalar bir halde sürüklüyor.
Tañrı yañśuya dutar anları daħı arturur anlara ḥaddan geçmeklikleri içinde ħayrān olurlar.
(Belə əməllərin müqabilində) Allah da onlara (dünya va axirətdə) istehza edər və (dünyada) onlara o qədər möhlət verər ki, öz zəlalətləri icində şaşqın (və sərgərdan) qalarlar. (Və ya: Allah da onlara istehza edər və onları öz zəlalətləri, tüğyanları içində saxlayar).
Allah (Himself) doth mock them, leaving them to wander blindly on in their contumacy.
Allah will throw back their mockery on them, and give them rope in their trespasses; so they will wander like blind ones (To and fro).
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |