Veżkur fî-lkitâbi ismâ’îl(e)(c) innehu kâne sâdika-lva’di vekâne rasûlen nebiyyâ(n)
Kitapta İsmail'i de an; şüphe yok ki o, vaadinde gerçekti ve insanlara gönderilmiş olan bir peygamberdi.
Kitap’ta (fedakârlık ve teslimiyet örneği) İsmail’i de zikret. Çünkü o, va’adinde sadıktı ve gönderilmiş (resul) bir peygamberdi. (Allah yolunda kurban edilmeye bile teslimiyet gösterdi.)
Kitapta İsmail'i de an, gündeminde örnek şahsiyet olarak bulunsun ve başkalarına da hatırlat. Doğrusu O, sözünde duran biriydi, bir elçi ve bir peygamberdi.
Kitap'ta İsmail'i de an. Şüphesiz o sözünde duran biriydi ve gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitap'ta İsmail'i de zikret. Çünkü o, va'dinde doğruydu ve gönderilmiş (Resul) bir peygamberdi.
Kur'ân'da İsmaîl'i de an; çünkü o, vaadinde sadıktı ve kavmine gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitapta İsmail’i de an. O çok doğru sözlü idi. Ve peygamber ve elçi (resul) idi.
İsmail'i an kitapta; o, sözüne gerçektir, o hem peygamber, hem de elçidir
Kitapta (Kur'an'da) İsmail (hakkında anlattıklarımızı da) hatırla! Şüphesiz o, sözünde duran bir kimse idi. O da vahiy yoluyla haber alan elçilerden biriydi.
Kitâb’da İsmâ’îl’den de bahs it va’dinde sâdık peygamber ve rasûl idi.
Kitap'da İsmail'e dair anlattıklarımızı da an. Çünkü o sözünde doğru bir kimse idi, tarafımızdan gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitap’ta İsmail’i de an. Şüphesiz o, sözünde duran bir kimse idi. Bir resûl, bir nebî idi.
Bu kitapta İsmâil’i de okuyup an. O gerçekten sözüne sadıktı; elçi-peygamberdi.
(Resûlüm!) Kitap'ta İsmail'i de an. Gerçekten o, sözüne sâdıktı, resûl ve nebî idi.
Kitapta İsmail'i an. O sözünde duran biriydi. Aynı zamanda peygamber olan bir elçiydi.
Kur'ân'da İsmail'i de an; çünkü o, vaadine sadık bir kuldu ve gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitabda İsmaili de an, çünkü o cidden va'dinde sadık idi, ve bir Resul, bir Peygamber idi
(Resûlüm!) Kitap’ta (Kur’ân’da, bildirdiğimiz gibi) İsmâil’i de an. Gerçekten o, sözüne sadık, resûl bir peygamberdi.
Kitabda İsmâîli de yâdet. Çünkü o, va'dinde saadıkdı, resul bir peygamberdi.
(Habîbim, yâ Muhammed!) Kitab'da İsmâîl'i de an! Çünki o, sözünde duran bir kimse idi ve bir resûl, bir nebî idi.
Ve Kitapta (Kur’an’da) İsmail (hakkında anlattıklarımızı da insanlara) zikret (anlat)! Şüphesiz o, sözünün eri idi ve tarafımızdan gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitapta İsmail’i de an. O verdiği sözü yerine getiren ve elçi (resûl), haberci (nebî) idi.
Kitap’taki İsmail’i de an. Çünkü o sözünü tutan kimse idi. Peygamber olarak gönderilmişti.
Kur/an/da İsmail/i de zikret. Çünkü o, vaadinde sadık, gönderilen, şeriatı haber veren bir peygamberdi.
Kitap'ta İsmail'i de zikret. Çünkü o, vaadinde doğruydu ve gönderilmiş bir peygamberdi.
Bu Kitapta, İsmail’i de örnek bir şahsiyet olarak gündeme getir; gerçekten o, verdiği söze son derece bağlı biriydi ve tarafımızdan seçilerek gönderilmiş bir Peygamberdi.
Kitap’ta İsmail’i de an! O, Vaad’e sadıktı; bir nebiyy rasûldü.
Kitapta İsmail'e de yer ver.İsmail sözünün eriydi. O, hem Tanrı elçisi ve hem de habercisi idi.
Kitapta İsmail’i de an! O sözünde duran Nebi elçilerimizdendi.
Kitapta İsmail’i de hatırla! Şüphesiz ki o hem sözünün eriydi hem de peygamber olan elçiydi.
(İnsanlara) Kitap’taki İsmail (kıssasın)ı (da) anlat. Çünkü o, sözüne sadık ve tarafımızdan seçilerek gönderilmiş bir Peygamberdi.
VE BU KİTAPTA İsmail’i ³⁹ de an. Doğrusu, o da her zaman sözünde duran biriydi; bir elçi, bir nebiydi.
– Bu Kitap’ta İsmail’i de gündeme getir. O, vaadine/sözüne sadık bir kimseydi. O, bir elçi ve bir nebiydi. 6/86-87, 19/55, 37/100...112, 38/48
BU kitapta İsmail’i de gündeme taşı! Şu bir gerçek ki, o da özü sözü doğru biriydi; ve bir haberci, bir rasuldü.
(Ey Muhammed) Kur'an'da İsmail'i de an!.. O, gerçekten verdiği sözü yerine getiren bir kulumuzdu (kendisini hak yolunda kurban edeceğini bildiren babası İbrahim'e: "Allah’ın izniyle beni sabr edenlerden bulacaksın' -Saffat/102- demişti) ve bir Resül, bir peygamberdi.
Kitap’ta İsmail’i de an. Şüphesiz o, sözünde duran bir kimse idi. Ve bir resûl, bir nebî idi.
Ve kitapta İsmail'i de an, şüphe yok ki, o vaadinde sâdık idi ve bir resûl, bir nebi idi.
Kitapta İsma'il'i de an. Çünkü o sözünde duran, elçi bir peygamberdi.
Ve Kitâb'da İsmâ'îl'in kıssasını zikr it. O, doğrı ve 'adlî nebî-i mürsel idi.
-Kitapta İsmail'i de an. O, sözüne sadıktı. Peygamber olarak gönderilmişti.
Kitapta İsmail'i de an. O sözünde sadık idi ve Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberdi.
Kitap'ta İsmail'i de an. Çünkü o, vaadinde sadıktı; bir resuldü, bir peygamberdi.
daħı añgıl kitāb içinde ismā'įl’i. bayıķ ol oldı ŧoġru va'delü daħı oldı yalavaç peyġamber.
Daḫı ẕikr eyle Ḳur’ānda İsmā‘īl peyġamberi. Taḥḳīḳ anuñ va‘desi girçekidi, daḫı ol resūl idi, nebī idi.
(Ya Rəsulum!) Kitabda (Qur’anda) İsmaili də yada sal! O öz və’dinə sadiq və (Bizim tərəfimizdən öz ümmətinə göndərilmiş) bir elçi, bir peyğəmbər idi.
And make mention in the Scripture of Ishmael. Lo! he was a keeper of his promise, and he was a messenger (of Allah) a Prophet.
Also mention in the Book (the story of) Isma´il: He was (strictly) true to what he promised,(2506) and he was a messenger (and) a prophet.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |