Esmi’ bihim veebsir yevme ye/tûnenâ(s) lâkini-zzâlimûne-lyevme fî dalâlin mubîn(in)
Neler duyacaklar, neler görecekler bize geldikleri gün; fakat zalimler, bugün, apaçık bir sapıklıkta.
(Bir bilseler) Bize gelecekleri (va’ad ettiklerimizin gerçekleşeceği) gün neler işitecekler, neler görecekler!.. (Şaşkınlığa ve perişanlığa düşecekler.) Ama bugün, o zalimler, açık bir sapkınlık içindedirler.
Bizim karşımıza çıkacakları gün, neler işitecekler, neler görecekler! Ama bugün yaratılışa aykırı hareket ederek yaşayanlar, apaçık bir sapıklık içindeler.
Bizim huzurumuza yargılanmaya gelecekleri gün ne dehşetli şeyler işitecekler, ne dehşetli şeyler görecekler. Fakat bugün zâlimler, müşrikler ilâhî kelâmı, doğru bilgileri tahrif edenler, tamamen başlarına buyruk bir hayat, koyu bir cehalet, dalâlet ve bozuk düzen içindedirler.
Onlar bize geldikleri gün ne müthiş duyar, ne müthiş görürler! Ancak zalimler bugün açık bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün, neler işitecekler, neler görecekler. Ama bugün o zalimler apaçık bir sapıklık içindedirler.
Onlar bize gelecekleri gün, neler işitecekler, neler görecekler! Fakat o zalimler, bugün açık bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün, çok iyi işitir ve çok iyi görürler. Fakat zalimler büyük bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün, ne güzel işitecekler ve ne güzel görecekler! Fakat, haksızlık yapanlar o gün apaçık bir şaşkınlık içindedirler.
Bize geldikleri gün, neler işitecekler, neler göreceklerdir, zalimlere o gün açık sapkınlıktadır
Onlar, bizim huzurumuza çıkacakları gün (başlarına gelecek olanları) ne iyi duyacaklar ve ne iyi görecekler (bir bilsen)! Fakat o zalimler (buna rağmen) bugün (hâlâ) apaçık sapıklık içindedirler.
Ânlara ismâ’ it, bizim huzûrumuza çıkacakları güni göster. Bugün zâlimler âşikâr dalâletdedirler.
Bize geldikleri gün neler görüp neler işitecekler! Ama zalimler bugün apaçık bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün (gerçekleri) ne iyi işitip ne iyi görecekler! Ama zalimler bugün apaçık bir sapıklık içindedirler.
Onlar, bizim huzurumuza çıkacakları gün öyle bir işitirler ve öyle bir görürler ki! Ne var ki o zalimler bugün tam bir sapkınlık için¬dedirler.
Onlar, bizim huzurumuza çıkacakları gün (başlarına gelecek olanları) ne iyi duyarlar ve ne iyi görürler (bir görsen)! Fakat o zalimler bugün açık bir sapıklık içindedirler.
Bize geldikleri gün onları dinle ve seyret! Zalimler, o gün apaçık bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün, neler işitecekler, neler görecekler! Fakat o zalimler bugün apaçık bir sapıklık içindedirler.
Neler işidecek neler görecekler onlar bize gelecekleri gün, lâkin o zalimler bugün açık dalâl içindeler
(Resûlüm! O kâfirlerin, hakka/hakikate karşı, manen kör ve sağır olduklarına aldırma, onlar hesap vermek üzere, manevi) huzurumuza geldikleri gün, hakkı öyle güzel işitecek, öyle güzel görecekler ki! Fakat o zâlimler bugün (dünyada, inatla) apaçık bir sapkınlık içindedirler.
Bize gelecekleri gün, onlara gerçekler işittirilir ve gösterilir. Ne var ki zalimler, bugün apaçık bir şaşkınlık içindeler.
Onlar bize gelecekleri gün neler işidecekler, neler görecekler! Fakat o zaalimler (buna rağmen) bugün (haalâ) apaçık sapıklık içindedirler.
(Onlar) bize gelecekleri gün neler işitecekler, neler görecekler! Fakat zâlimlerbugün (başlarına gelecek olanı düşünmeyerek) apaçık bir dalâlet içindedirler.
Onlar, bize gelecekleri gün (başlarına gelecek olanları) ne iyi duyacaklar ve ne iyi görecekler (bir bilsen)! Fakat o zalimler (buna rağmen) bugün (hâlâ) açık bir sapıklık içindedirler.
Onları dinle, bize geldikleri gün onlara bak. (Meryem oğlu İsa hakkında Allah’a iftira edip) Haksızlık yapanlar bu gün apaçık sapıklık içinde olacaklardır.
Bize gelecekleri gün onların işitecekleri, görecekleri var! Ancak, kıyıcılar bugün yine de sapkınlık içindedirler.
Onlar, bize geldikleri gün Hakkı ama ne işitecekler! Ne görecekler! Fakat zâlimler o gün aşikâr bir sapıklık içindedirler.
Bize gelecekleri gün onlar ne güzel işitirler ne güzel görürler. Fakat zalimler o gün apaçık bir dalalet içindedirler.
Bize gelecekleri gün, ne kadar iyi işitecek, ne kadar da iyi görecekler! Ama bugün o zalimler apaçık bir sapıklık içindedirler.
Huzurumuza geldikleri gün, gerçekleri öyle güzel işitecek, öyle güzel görecekler ki! Fakat bu zâlimler, bugün kulaklarını ve gözlerini hakîkate kapayarak apaçık sapıklıkta diretiyorlar.
Bize gelecekleri gün, onları ne işitti ve gördü! Ama Zâlimler, o gün açık bir sapkınlık içindedir.
O gün bizim karşımıza gelirken gözleri ve kulakları öyle bir açılacak ki!... Ama İsa'ya saygısızlığa hâlâ devam ediliyor.
Gerçekler hakkında ihtilafa düşenlere, yalan yanlış iftirada bulunanlara, hesap günü gerçekler gösterilir. Artık onlar bütün gerçeği görmüşlerdir. Dünyada yaptıkları sapıklıkların farkına varırlar.
Huzurumuza gelecekleri gün (gerçeği) nasıl da duyacak ve nasıl da görecekler! Fakat o zalimler, bugün apaçık bir şaşkınlıktadır.
Onlar, Bizim huzurumuza gelince (başlarına gelecekleri) ne güzel işitir, ne de güzel görürler!¹ Fakat bugün o zâlimler, tam bir sapkınlık içerisindedirler.
Bizim karşımıza çıkacakları o Gün, [gerçeği] nasıl da apaçık işitecek ve görecekler! Ne var ki, bu zalimler o gün artık aşikar bir biçimde bir kere yoldan çıkmış bulunacaklar:
Bizim huzurumuza geldikleri o gün, her şeyi öyle bir işitecek ve öyle bir görecekler ama o gün bu yanlışta ısrar eden zalimler tam bir şaşkınlık içinde olacaklar. 18/49, 21/47, 69/18, 75/10...19
Bize gelecekleri o günde bir güzel işitecek, bir güzel görecekler![²⁴⁹⁶] Fakat zalimler, o gün aşikâr bir biçimde yoldan sapmış bulunacaklar.
Huzurumuza geldiklerinde onlar, neler işitecekler, neler görecekler! (Gerçeği görüp anlayıp diz üstü çökecekler, pişman olacaklar; Rablerinin noksan sıfatlardan münezzeh olduğunu ve İsa'nın da ancak Onun kulu olduğunu itiraf edecekler.) Ne var ki o zalimler bu gün apaçık bir sapıklık içindedirler!
Bize gelecekleri gün ne iyi işitip ne iyi görecekler!
Bize gelecekleri gün neler işitecekler ve neler göreceklerdir. Fakat o zalimler bugün pek zahır bir sapıklık içindedirler.
Neler işitecek, neler görecekler onlar, huzurumuza gelecekleri gün! Gerçeği pek güzel anlayacaklar o gün. Ama zalimler o gün tam bir şaşkınlık içindedirler.
Bize geldikleri gün ne güzel işitir, ne güzel görürler. Ama o zalimler, bugün apaçık sapıklık içindedirler!
Kâfirler bizim huzûrumuza geldikleri günde fevkal'âde işidir ve görir olurlar. (Dünyâda hakkı görmez ve işitmezlerdi) Lâkin zâlimler âşikâr dalâletdedirler. (Görmeleri fâide virmez.)
Bize gelecekleri gün ne güzel işitecekler ve ne iyi göreceklerdir! Ama yanlışlar içindeki o kimseler bugün açık bir sapkınlık içindedirler.
Bize geldikleri gün, neler görüp işitecekler. Ne var ki zalimler, bugün apaçık bir fasıklık içindedirler.
Huzurumuza getirildiklerinde neler işitecek, neler görecekler! Fakat bugün o zalimler apaçık bir sapıklık içindeler.
Bize gelecekleri gün neler işitecekler, neler görecekler! Fakat o zalimler bugün, açık bir sapıklık içindedirler.
[160b] ne gey işidür bunlar daħı ne gey görür bunlar bize gelesileri gün!" lįkin žālimler bugün azġunlıķ içindedür bellü.
İşitdür anlara mevā‘idini, göster daḫı ol günüñ ‘iḳābını ki bizüm ḥażretümüzeduralar. Lākin ẓālimler ol günde ol günde bellü azġunluḳ içindedür.
(Sən indi onların özlərini karlığa, korluğa vurmalarına baxma!) Onlar Bizim hüzurumuza gələcəkləri gün (qiyamət günü hər şeyi) elə yaxşı eşidəcək, elə yaxşı görəcəklər ki! Lakin zalımlar bu gün açıq-aşkar bir zəlalət içindədirlər (haqq yoldan aşkar azmışlar).
See and hear them on the Day they come unto Us! Yet the evil doers are today in error manifest.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |