Ve-iżâ kara/te-lkur-âne ce’alnâ beyneke vebeyne-lleżîne lâ yu/minûne bil-âḣirati hicâben mestûrâ(n)
Kur'an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde gereriz biz.
Sen Kur’an okuduğun (mana ve mesajını duyurduğun) zaman, Seninle ahirete inanmayan (ve Allah’ın rızasını öne almayan) kimseler arasında görünmez bir perde kılmışızdır.
Kur'ân okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanların arasına, gizli bir perde çekeriz biz.
Sen Kur'ân okurken, Kur'ân'ı incelerken, seninle âhirete, ebedî yurda inanmayacak olanlar arasına görünmeyen bir perde çekeriz.
Kur'an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayanların arasına görünmez bir perde çekeriz.
Kur'an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayanlar arasında görünmez bir perde kıldık.
Sen Kur'ân'ı okuduğun zaman, biz, seninle ahirete inanmıyanların arasına görünmez bir perde çekeriz. (Böylece seni göremezler ve sana bir zarar yapamazlar).
Ve sen bu Kur’anı okuduğun zaman, seninle ahirete (ikinci hayata) inanmayanların arasına görünmez bir engel koyuyoruz. (Neticede onu anlamıyorlar.)
Kur'ân okuduğun zaman, senin ile âhirete inanmayanlar arasına gizli bir engel koyarız.
Kur'an okuduğun zaman, seninle, ahrete inanı bulunmayanların arasını örten perde çekeriz
Kur'an okuduğun zaman, (hakkı anlamaya niyetli olmadıkları için) seninle ahirete inanmayanların arasına (gözle) görünmeyen (manevi) bir perde çekeriz.
Sen Kur’ân’ı okudığın vakit seninle âhirete îmân itmeyenler beynine setr idici bir perde çekiyoruz.
Kuran okuduğun zaman senin ile ahirete inanmayan kimseler arasına görünmeyen bir perde çekeriz.
Kur’an okuduğunda, seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.
Kur’an okuduğun zaman seninle, âhirete inanmayanlar arasına gizli bir perde çekeriz.
Biz, Kur'an okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanların arasına gizleyici bir örtü çekeriz.
Kuran okuduğun zaman, seninle ahirete inanmıyanlar arasına görülmez bir engel yerleştiririz
Sen Kur'ân'ı okuduğun zaman biz, seninle ahirete inanmayanların arasına görünmez bir perde çekeriz.
Bir de sen Kur'anı kıraet ettiğin vakıt biz seninle Âhırete inanmıyanların arasına görünmez bir hıcab çekeriz
(Habibim!) Kur’ân okuduğun zaman, (hakkı anlamaya niyetli olmadıkları için) seninle âhirete inanmayanların arasına (gözle) görünmeyen (manevi) bir perde çekeriz.
Sen Kur'ânı okuduğun zaman seninle âhirete inanmazların arasına gizli bir perde çekeriz.
(Ey Resûlüm!) Kur'ân okuduğun zaman, seninle âhirete îmân etmeyenlerin arasına(bildikleri hâlde inkâr etmeleri sebebiyle) gizli bir perde çekeriz.
Ey Resulüm!) Sen Kur’an’ı okuduğun (ve tebliğ görevini ifa ettiğin) zaman, (sana zarar vermek isteyenleri engellemek için) biz, seninle (ve o sana zarar vermek isteyenlerden) ahirete inanmıyanların arasına görünmez bir perde (engel) koyarız (sana zarar vermelerini önleriz).*
Kur’an’ı okuduğunda, seninle ahiret gününe inanmayanların arasını ayıran, bir örtü çekeriz.
Sen Kur’an’ı okurken Biz, seninle öbür dünyaya inanmıyanlar arasına göze görünmiyen bir perde çekeriz,
(Ey Peygamber!) Kur’an okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanlar arasına gizli bir perde çekeriz.
Kur'an okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanlar arasında görünmez bir perde kıldık.
Ey Müslüman! Adâlet, doğruluk ve erdemlilik gibi ahlâkî değerleri hiçe sayan, dolayısıyla öte dünyanın varlığına inanmak istemeyen inatçı, kibirli ve önyargılı kimselere Kur’an okuduğun zaman, seninle, âhirete inanmayan bu insanların arasına, gözle görülmeyen mânevî bir perde çekeriz. Şöyle ki:
Kur’ân’ı okuduğun zaman seninle Âhiret’e inanmayanların arasına çekilmiş bir perde yaptık.
Resulüm! Sen Kuran okurken biz, seninle ahirete inanmayanlar arasına görünmez bir perde çekiyoruz.
Kur’an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayanların arasına görmedikleri bir çizgi çekeriz. Çektiğimiz çizgi sorumluluklarını üslenmek üzere onlara verdiğimiz inkâr etme hakkıdır. Çekilen çizgi seninle, ahiret hayatıyla, ayetlerimizin anlattığı gerçeklerle aralarında perde olur.
(Ey Muhammed!) Sen Kur’an okurken (Biz) seninle âhirete inanmayanlar arasına görünmez bir perde çekeriz.¹
Sen Kuran okuduğun zaman, ahirete inanmayanlar seninle aralarına perde çekerler. 7/146-147, 22/15-16, 31/7, 45/6...9
Hem ne zaman (onlara) Kur’an okusan, seninle âhirete inanmamakta ısrar eden o kimseler arasına görünmez bir perde çekeriz;[²²⁷⁶]
(Ey Muhammed) Kur'an'ı okuduğun zaman biz, seninle o ahirete inanmayanların arasını ayıracak bir perde çekeriz.
Sen Kur’an okuduğunda, seninle ahirete iman etmeyenlerin arasına görünmeyen bir perde çekeriz.
Ve Kur'an'ı okuduğun zaman seninle ahirete imân etmeyenler arasına bir örtecek perde çekeriz.
Sen Kur'ân okuduğun zaman, seninle âhirete inanmayanlar arasına görünmez bir perde çekeriz.
Kur'an okuduğun zaman seninle, ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.
(Yâ Muhammed) Kur'ân okudığın zamân seninle âhirete îmân itmeyenler arasına örtüli hâil kılarız.
Kur’ân okuduğunda, seninle Ahirete inanmayanlar arasına sanki görünmez bir engel koymuşuz.
Sen Kur'an okuduğun zaman seninle, ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.
Sen Kur'ân okuduğun zaman, âhirete inanmayanlarla senin arana görünmez bir perde çekeriz.
Kur'an okuduğunda, seninle, âhirete inanmayanlar arasına gizli bir perde çekeriz.
daħı ķaçan oķıduñ ķur’ān’ı ķılduķ arañda daħı arasında anlaruñ kim inanmazlar āħirete perde örtülmiş ya'nį gözden.
Daḫı ol vaḳt ki oḳusañ Ḳur’ānı ḳılur‐biz senüñ bile daḫı ol kişiler arasındaki īmān getürmezler āḫirete, perde örtülmiş.
(Ya Rəsulum!) Sən Qur’an oxuduğun zaman səninlə axirətə inanmayanların arasına görünməz bir pərdə çəkərik (Onlar səni görməz və sənə heç bir xətər yetirə bilməzlər)
And when thou recitest the Qur’an We place between thee, and those who believe not in the Hereafter a hidden barrier;
When thou dost recite the Qur´an, We put, between thee and those who believe not in the Hereafter, a veil invisible:(2230)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |