Veâteynâ mûsâ-lkitâbe vece’alnâhu huden libenî isrâ-île ellâ tetteḣiżû min dûnî vekîlâ(n)
Ve biz, Musa'ya kitap verdik ve o kitabı, benden başka hiçbir koruyucu tanımayın emriyle İsrailoğulları için doğru yola bir rehber ettik.
Biz Musa’ya da kitap verip (aydınlatmıştık) ve (insanlara: Rabbiniz olan) "Benden başka vekil edinmeyin!" (buyruğumu ulaştırmak veya peygamberiniz olarak Benden başkasına güvenip itaat etmeyin) diye (uyarmak üzere), onu (Hz. Musa’yı ve Tevrat’ı) İsrailoğullarına hidayet rehberi kılmıştık.
Biz Musa'ya da kitap vermiştik ve O'nu İsrailoğulları için, doğru yol rehberi kılmış ve onlara şöyle demiştik: “Benden başka koruyucu, destekçi, savunucu tanımayın.”
Biz Mûsâ'ya kutsal kitabı verdik. Bu kitabı İsrâiloğulları'na bir hidayet rehberi olarak hazırladık.
“Beni bırakıp, kullarım durumundaki başkalarını hâmi edinmeyin ve güvence haline getirmeyin” dedik.
Musa'ya da Kitab'ı verdik ve: "Benden başka vekil edinmeyin" diye onu İsrailoğullarına yol gösterici kıldık.
Musa'ya kitap verdik ve 'Benden başka vekil edinmeyin' diye onu İsrailoğullarına kılavuz kıldık.
Mûsa'ya da kitap verdik ve benden başka bir vekil edinmeyin diye, onu İsraîloğulları için bir hidayet rehberi kıldık.
2, 3. Musa’ya da Kitabı verdik, onu İsrailoğulları için bir rehber yaptık. Ki Ben’den başkasını, dayanılıp güvenilen bir Rab edinmeyin! Ey Nuh ile beraber yüklediklerimizin zürriyeti! Muhakkak Nuh, çok şükreden bir kuldu.
Musa'ya kitap verip: «Allahtan özgesini vekil kılmayın» diye Yakup oğullarına onu kılavuz kıldık
Musa'ya Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik ve onu “Benden başkasını vekil (Rab) edinmeyin!” diyerek İsrailoğullarına doğru yol kılavuzu yaptık.
Mûsâ’ya kitâb virdik ve Benî İsrâîl içün bir rehber yapdık "Allâh’dan başka rabbe tevdî-’i umûr itmeyiniz" didik.
2,3. Musa'ya kitap verdik. Ey Nuh'la beraber taşıyarak kurtardığımız kimselerin soyundan olanlar! Beni bırakıp başkasını vekil edinmeyesiniz diye onu İsrailoğullarına doğruluk rehberi kıldık. Doğrusu Nuh, çok şükreden bir kuldu.
Mûsâ’ya Kitab’ı (Tevrat’ı) verdik ve onu, “Benden başkasını vekil edinmeyin” diyerek, İsrailoğullarına bir rehber yaptık.
Mûsâ’ya kitabı verdik ve “Benden başkasına güvenip dayanmayın” diyerek o kitabı İsrâiloğulları’na bir hidayet rehberi kıldık.
Biz, Musa'ya Kitab'ı verdik ve İsrailoğullarına: «Benden başkasını dayanılıp güvenilen bir rab edinmeyin» diyerek bu Kitab'ı bir hidayet rehberi kıldık.
Aynı şekilde, Musa'ya kitabı vermiştik. İsrail oğullarını şu gerçeğe iletmek için: "Benden başka bir sahip edinmeyin."
Musa'ya da kitap verdik ve beni bırakıp başkasını vekil edinmeyiniz diye onu İsrail oğulları için bir hidayet rehberi kıldık.
Musaya da kitab verdik ve onu Beni İsrail için bir hidayet rehberi kıldık, şöyle ki: benden başka bir vekil tutmayın diye
Biz, Mûsâ’ya Kitâb’ı (Tevrât’ı) verdik. Onu, İsrâiloğullarına bir hidâyet rehberi yaptık ve onlara, şöyle buyurduk: “Benden başkasını kendinize vekil (dost ve yardımcı) edinmeyin!”
Mûsâ'ya, İsrail Oğullarına, Ben'den başka bir vekil¹ edinmeyin diye, doğru yola ileten o Kitap'ı verdik.
Biz Musâya kitab verdik ve o (kitabı) «Benden başka hiçbir vekîl tutmayın» diye israil oğulları için bir hidâyet (rehberi) kıldık.
(Biz) Mûsâ'ya da Kitab verdik ve: “Benden başka bir Vekîl edinmeyin!” diye onu İsrâiloğullarına bir hidâyet rehberi kıldık.
Biz (daha önce) Musa’ya da kitap vermiştik ve O’nu (kitabı) İsrailoğulları için, doğru yol rehberi kılmış (ve onlara şöyle demiştik:)“Benden başka (işlerinize) vekil, (kendisine güvenip dayanacak bir mercî) edinmeyin!” *
Musa’ya kitabı verdik ve o kitabı, İsrail oğullarına doğru yolu gösteren ve yalnızca benden başkasına güvenip dayanmayın diye, rehber yaptık.
Biz Musa’ya Kitap verdik. Onu İsrailoğullarına yol gösterici yaptık. Benden başkalarını gözetici edinmeyin diye.
Musa’ya Kitab’ı verdik ve onu, “Ben’den başkasını vekil edinmeyin!” diyerek İsrailoğullarına bir yol gösterici/ rehber kıldık.
Musa'ya kitap verdik ve “Benden başka vekil edinmeyin” diye onu İsrail oğulları için bir hidayet (vesilesi) kıldık.
Nitekim Biz, bir zamanlar Mûsâ’ya Tevrat adındaki kutsal Kitabı vermiş ve onu, İsrail Oğulları’na doğru yolu gösteren bir rehber kılmıştık. Ve o kitap aracılığıyla, onlara şöyle emretmiştik: “Sakın kendinize, Benden başka bir yardımcı, hayatınıza yön verecek bir efendi, bir koruyucu edinmeyin!”
Kitab’ı Musa’ya verdik. ‘Benden başka vekîl edinmeyin!’ diye onu İsrail’in oğulları için bir hidayet / yol gösterici yaptık;
Musa'ya Tevrat’ı verip İsrailoğullarına rehber yaptık. Sakın benden başka dost edinmeyin dedik.
Biz Musa’ya Kitabı verdik! İsrailoğullarına: "Kitapta Allah’tan başkasının yasalarına uyarak onları ilah edinmeyin!" demiştik. Kitabımız onlara bütün gerçekleri anlatıyor, onlara doğru yolu gösteriyordu.
Musa’ya da Kitabı vermiş [*] ve onu “Benden başka hiçbir [vekil] (güven kaynağı) edinmeyin!” diye İsrailoğullarına bir rehber kılmıştık.
Biz, Mûsa’ya kitap verdik ve o (kitabı) İsrâil oğullarına; “Benden başka rab edinme-yin” diye, hak yol rehberi kıldık.
Ve Biz [aynı şekilde] Musa’ya ³ [da] kitap vermiştik ve onu İsrailoğulları için bir doğru yol rehberi kılmış [ve onlara şöyle demiştik:] “Kaderinizi belirleme gücünü Benden başkasında aramaya kalkmayın. ⁴
Biz vaktiyle Musa’ya kitap verdik: “Ey İsrailoğulları benden başkasını vekil edinmeyin!” diye o kitabı, bir doğru yol kılavuzu kıldık. 2/53, 6/154, 23/49, 32/23
Yine Biz, Musa’ya (da) kitabı vermiş ve onu İsrâiloğulları için bir doğru yol haritası kılarak (demiştik ki): “Benim dışımda, herhangi bir koruyucu otorite[²²²³] edineyim demeyin!
Biz, Musa'ya Kitap verdik ve İsrailoğullarına: "Beni bırakıp başkasını vekil edinmeyin" diyerek o kitabı bir hidayet rehberi kılmıştık.
Biz Mûsâ’ya Kitabı verdik ve onu İsrâiloğu!ları’na, ’’Benden başka bir vekil tutmayın!" diye onları doğruya götüren rehber yaptık.
Ve Mûsa'ya kitap verdik ve onu (o kitabı) İsrailoğullarına bir hidâyet rehberi kıldık, Benden başkasını vekil tutmayın diye.
Biz Mûsâ'ya kitap verdik ve onu, İsrailoğullarına “Benden başkasını Rab edinmeyin, benden başkasının himayesine girmeyin. ” diye, doğru yolu gösteren bir rehber kıldık.
Biz Musa'ya Kitabı verdik ve onu İsrail oğullarına "Benden başka bir vekil tutmayın!" diye bir kılavuz yaptık.
Mûsâ'ya Tevrât'ı virdik ve onı benden gayrısını kendinize hâfız ve vekîl ittihâz itmeniz sizin içün Benî İsrâil'e rehber-i hidâyet kıldık.
Musa’ya o Kitabı verdik ve onu İsrailoğullarına yol gösterici kıldık. Ey İsrailoğulları! Bu, benimle kendi aranıza bir vekil koymayasınız, diyedir.
Musa'ya kitap verdik. O kitabı, İsrailoğulları için, 'benden başkasını vekil edinmeyin!' diye rehber kıldık.
Biz Musa'ya da kitabı vermiş ve onu, “Benden başkasını vekil edinmeyin” diye, İsrailoğulları için bir hidayet rehberi kılmıştık.
Mûsa'ya Kitap'ı verdik ve onu, "Benden başka bir vekil tutmayın!" buyruğuyla Beniisrail'e bir kılavuz kıldık.
daħı virdük mūsā’ya tevrįt’i daħı ķılduķ anı ŧoġru yol beni isrāyil içün kim “dutmayasız benden ayruķ iş sürici”
Daḫı biz virdüg‐idi Mūsāya Tevrātı, daḫı anı hidāyet eyledüg‐idi Benī İsrā’īle. Daḫı didük anlara: İdinmeñüz benden özge ma‘būd.
Biz Musaya kitab (Tövrat) verdik və: “Məndən başqa heç bir vəkil tutmayın (və ya tanrı qəbul etməyin)” – deyə, onu İsrail oğullarına (haqq yolu göstərən) bir rəhbər tə’yin etdik.
We gave unto Moses the Scripture, and We appointed it a guidance for the Children of Israel, saying: Choose no guardian beside Me.
We gave Moses the Book,(2170) and made it a Guide to the Children of Israel, (commanding): "Take not other than Me(2171) as Disposer of (your) affairs."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |