Men ‘amile sâlihan min żekerin ev unśâ vehuve mu/minun felenuhyiyennehu hayâten tayyibe(ten)(s) velenecziyennehum ecrahum bi-ahseni mâ kânû ya’melûn(e)
Erkek olsun, kadın olsun, inanarak iyi işlerde bulunanı tertemiz bir yaşayışa mazhar ederiz ve mükafatını, yaptığı en güzel işlere karşılık olarak mutlaka vereceğiz.
Erkek ve kadın, (yararlı ve hayırlı) salih amel işleyen mü’minleri, hiç şüphesiz (dünyada) güzel bir hayatla (huzur ve hürriyetle) yaşatırız ve (ahirette de yaptıkları salih amellerinin, iyi hallerinin ve hizmetlerinin) karşılığını en güzel biçimde öderiz.
Erkek veya kadın, kim mü'min olarak iyi amel işlerse, biz ona hoş ve huzurlu bir hayat yaşatırız ve yine şüphesiz böylelerini, yapageldikleri en güzel şey neyse, ona göre ödüllendireceğiz.
Mü'min olarak, gevşekliği bırakıp, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçiren, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayan, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye önayak olan, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyen erkek veya kadına, mutlaka güzel bir hayat yaşatırız. İşlemeye devam ettikleri amellerin en güzelini, en değerlisini ölçü alarak onları mükâfatlandırırız.
Erkek ve kadından kim mü'min olarak bir iyilik yaparsa şüphesiz onu temiz bir hayatla yaşatacağız. Karşılıklarını da muhakkak yaptıklarının en güzeliyle vereceğiz.
Erkek olsun kadın olsun, bir mü'min olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaşatırız ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz.
Erkekten ve dişiden, mümin olduğu halde, kim iyi amel işlerse, muhakkak onu güzel bir hayat ile yaşatacağız ve işlemekte oldukları amellerin daha güzeliyle mükâfatlarını elbette vereceğiz.
Erkek olsun, kadın olsun, sizden kim mümin iken güzel bir amel işlerse, ona çok hoş bir hayat yaşatacağız. Ve onların ücretini, yaptıklarının en güzeliyle vereceğiz.
Erkek veya kadın olsun her kim inanmış olarak iyi bir iş yaparsa, onu hoş bir hayatla yaşatırız ve onların ödülünü yaptıklarının en güzeli ile veririz.
Erkek olsun, kadın olsun inanlı bulunup da, kim onat iş yaparsa, yaşatırız arı dirlik içinde; yaptıkları iş yüzünden, onlara en güzel sevap veririz
Erkek olsun kadın olsun her kim (Allah'a ve âhiret gününe) inanmış olarak faydalı bir iş yaparsa, ona (hem dünyada hem de ahirette) mutlu ve huzurlu bir hayat yaşatacağız. Böylelerini, yaptıkları işlerin en güzeli neyse, ona göre ödüllendireceğiz.
A’mâl-i sâlihada bulunanlar erkek olsun kadın olsun mes’ûd bir hayâta nâil olacakdır. Ânlara yapdıklarına lâyık güzel bir mükâfât vireceğiz.
Kadın, erkek, inanmış olarak kim iyi iş işlerse, ona hoş bir hayat yaşatacağız. Ecirlerini yaptıklarından daha güzeli ile ödeyeceğiz.
Erkek veya kadın, kim mü’min olarak iyi iş işlerse, elbette ona hoş bir hayat yaşatacağız ve onların mükâfatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.
Erkek olsun kadın olsun, kim inanmış bir insan olarak dünya ve âhirete yararlı işler yaparsa kesinlikle ona güzel bir hayat yaşatacağız ve böylelerinin ecirlerini de muhakkak surette yapmış olduklarının daha güzeliyle vereceğiz.
Erkek veya kadın, mümin olarak kim iyi amel işlerse, onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatırız. Ve mükâfatlarını, elbette yapmakta olduklarının en güzeli ile veririz.
Erkek olsun, kadın olsun, her kim inançlı olarak iyi bir iş yaparsa ona bu dünyada güzel bir hayat bağışlarız ve yaptıkları iyi işlere karşılık ödüllerini de tam veririz.
Erkekten ve dişiden, mümin olarak kim iyi amel işlerse muhakkak onu güzel bir hayat ile yaşatacağız ve yapmakta oldukları amellerin daha güzeliyle mükafatlarını elbette vereceğiz.
Erkekten dişiden her kim mü'min olarak iyi bir amel işlerse muhakkak ona hoş bir hayat yaşatacağız ve yapmakta oldukları amellerin daha güzellikle ecirlerini muhakkak vereceğiz
Erkek ve kadından kim mü’min olarak sâlih bir amel işlerse, elbette onu güzel bir hayatla yaşatırız. Ve onların (âhiretteki) mükâfatlarını, (dünyada iken) yaptıklarının (sâlih amellerinin) en güzeline göre veririz.
Gerek erkekden, gerek kadından kim, o mü'min olarak, iyi amel (ve hareket) de bulunursa hiç şübhesiz onu (dünyâda) çok güzel bir hayat ile yaşatırız ve (o gibilere) her halde yapageldiklerinin daha güzeliyle ecir veririz.
Erkek olsun, kadın olsun; kim mü'min olarak sâlih bir amel işlerse, artık ona elbette hoş bir hayat yaşatacağız! Ve muhakkak onlara (âhirette) mükâfâtlarını, yapmakta olduklarının daha güzeli ile vereceğiz!
Erkek veya kadın, her kim inançlı olarak iyi (ve yararlı) iş yapmışsa, elbette ona hoş (ve huzurlu) bir hayat yaşatacağız ve onları yaptıklarının en iyisi ile ödüllendireceğiz. *
Erkeklerden veya kadınlardan Allah’a inanmış olarak, kim doğru ve güzel işler yaparsa, onlara tertemiz bir hayat yaşatırız ve hesap gününde de yaptıklarının en güzeli ile karşılığını kesinlikle veririz.
Erkek olsun, kadın olsun, herkim inanarak iyi işler işlerse Biz onu en güzel bir yaşayışla yaşatırız. Gerçekten Biz onun karşılığını da işlemiş oldukları iyiliklerin en güzelleriyle kesenkes veririz.
Erkek olsun, kadın olsun her kim mü/min olduğu halde iyi amel işlerse ona hayatta hoş bir dirlik veririz. Onlara işledikleri güzel amele karşı da mükâfat veririz.
Erkek ve dişiden her kim mü’min olarak iyi ve yararlı bir iş [sâlih] yaparsa, elbette ona hoş/güzel bir hayat yaşatırız. Onların mükâfatını da yaptıklarının en güzeliyle veririz.
Erkek olsun, kadın olsun, bir mümin olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaşatırız ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz.
Erkek olsun, kadın olsun, her kim Allah’a ve âhiret gününe inanarak iyi ve yararlı işler yaparsa, onlara hem bu dünyada, hem de âhirette güzel ve hoş bir hayat yaşatacağız ve onları, yaptıkları işlerin en güzeli neyse, ona göre ödüllendireceğiz.
Fakat ey mümin; inkârcılar, sinsi propagandalarla Kur’an üzerinde şüpheler oluşturmaya seni Allah’ın kitabından koparmaya çalışacaklar. Bunu başaramayınca, en azından onu doğru anlamanı engellemek için ayetlerin anlamını çarpıtıp hak ile bâtılı uzlaştırma yoluna gidecekler. İşte bütün bu saldırılara karşı:
Bir mümin olarak, erkek ve dişi her kim salih amel işlediyse (iyi iş yaptıysa), ona temiz bir hayat yaşatırız. Onlara ödüllerini, işliyor oldukları şeylerin en güzeliyle veririz.
Mümin olarak yararlı faaliyette bulunan bay ya da bayanı, pırıl pırıl bir hayata kavuşturacak, ayrıca yaptıkları işe oranla çok daha değerli karşılıklar vereceğiz...
Erkek veya kadın müminler olarak kim iyi işler yaparsa, onu mutlaka güzel bir hayatla yaşatırız. Ahirette mükâfatlarını da en güzel şekilde veririz.
Erkek veya kadın kim mümin olarak iyi iş(ler) yaparsa, [*] onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatacağız. [*]Ödüllerini de elbette yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.
(Allah’ın istediği gibi) inanan erkek ve kadınlardan kim, (inandığı) iyi işleri yaşarsa, Biz onlara (dünyada) güzel bir hayat¹ yaşatacağız ve onların (âhiretteki) mükâfatını (da dünyadaki) en güzel ibâdetleri sebebiyle, vereceğiz.
Erkek ya da kadın, inanmış olması yanında bir de dürüst ve erdemli davranan kimseye hiç şüphesiz arı-duru, hoş bir hayat tattıracağız; ¹²¹ ve yine şüphesiz böylelerini, yapageldikleri en güzel şey neyse ona göre ödüllendireceğiz.
İster erkek olsun ister kadın olsun her kim mümin olarak iyi ve yararlı işler yaparsa, biz ona bu dünya hayatında kesinlikle güzel bir hayat yaşatırız ve elbette onları yaptıklarının en güzeline göre ödüllendiririz. 3/195, 4/124, 7/170, 21/94, 40/40
kim imanlı olarak bir iyilik ortaya koymuşsa; -erkek ya da kadın (fark etmez)- kesinlikle ona güzel bir hayat yaşatacağız; dahası elbet onları işlediklerinin en iyisiyle ödüllendireceğiz.
Erkek veya kadın olsun kim; mümin olarak sâlih bir amel işlerse, elbette onu temiz hayat ile yaşatırız, (ona dünyada helal bir rızık ihsan ederiz) ve mükafatlarını, elbette yaptıklarının daha güzeli ile öderiz. (Ey Muhammed, en güzel amellerden biri de kuşkusuz Kur'an okumaktır)
Erkek veya kadından her kim mü’min olarak salih amel işlerse, elbette ona iyi bir hayat yaşatacağız ve onların mükâfatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.
Erkekten veya kadından her kim mü'min olduğu halde bir sâlih amelde bulunursa, elbette onu temiz bir hayat ile yaşatırız ve onları yapar oldukları amellerin daha güzeliyle muhakkak ki, mükâfaata erdireceğiz.
Erkek olsun kadın olsun, kim mümin olarak güzel işler yaparsa, elbette ona güzel bir hayat yaşatacak ve onları işledikleri en güzel işleri esas alarak ödüllendirecek, kötülüklerini bağışlayacağız.
Erkek ve kadından her kim inanmış olarak iyi bir iş yaparsa, onu (dünyada) hoş bir hayatla yaşatırız, onların ücretini yaptıklarının en güzeliyle veririz.
Mü'min oldığı halde 'amel-i sâlih işleyen erkek veyâ kadını dünyâda eyi hayât ile yaşadırız ve 'amellerinin mükâfâtını ândan daha eyi olarak viririz.
Erkek olsun, kadın olsun, kim inanıp güvenir ve iyi iş yaparsa ona güzel bir hayat yaşatırız. Ödüllerini de yaptıklarının en güzeline göre veririz.
Erkek ve kadınlardan her kim mümin olarak doğru olanı yaparsa, ona güzel bir hayat yaşatırız, ve onları yaptıklarının en iyisi ile ödüllendiririz.
Erkek olsun, kadın olsun, kim mü'min olarak güzel bir iş yaparsa, Biz ona huzurlu bir hayat yaşatır; yaptıklarının daha güzeliyle de ödüllerini veririz.
Erkek yahut kadın, her kim inanmış olarak hayra ve barışa yönelik bir iş yaparsa, onu tertemiz bir hayatla yaşatırız. Ve böylelerinin ücretlerini, işleyip ürettiklerinin en güzelleriyle karşılarız.
her kim işleye eyü iş, irkekden yā dişiden, ol mü’miniken; bayıķ dirildevüz anı, dirlik ħoş, yā ḥelāl yimeg-ile; yā sinde, yā üçmakda; daħı yanud virevüz anlara, müzdlerini, görklürek andan kim oldılar işlerler.
Kim ki yaḫşılıḳ eylese irkekden ve dişiden ol mü’min‐iken, pes anı dirildü‐rüz dünyāda yaḫşı diri‐y‐le. Daḫı cezā virür‐biz anlara müzdlerini ‘amelle‐rinden yaḫşı.
Mö’min olub yaxşı işlər görən (Allaha itaət edən) kişi və qadına (dünyada və axirətdə) xoş həyat nəsib edəcək və etdikləri yaxşı əməllərə görə mükafatlarını verəcəyik. (Və ya gördükləri yaxşı işlərin müqabilində onlara daha yaxşı mükafatlarını verəcəyik!)
Whosoever doeth right, whether male or female, and is a believer, him verily We shall quicken with good life, and We shall pay them a recompense in proportion to the best of what they used to do.
Whoever works righteousness, man or woman, and has Faith, verily, to him will We give a new Life, a life(2137) that is good and pure and We will bestow on such their reward according to the best of their actions.(2138)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |