2 Aralık 2024 - 30 Cemaziye'l-Evvel 1446 Pazartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Nahl Suresi 9. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve’ala(A)llâhi kasdu-ssebîli veminhâ câ-ir(un)(c) velev şâe lehedâkum ecme’în(e)

Doğru yolu bildirmek, Allah'a aittir, yolların eğrisi de var ve dileseydi hepinizi de doğru yola sevk ederdi.

Yolu doğrultmak (dini kurallar ve adaletli nizam koymak) Allah’a aittir, (ama) O’ndan ayrılan (kimi yollar) ise eğridir. (Böylece bazıları sapıtıp gitmektedir.) Eğer O dileseydi, sizin tümünüzü elbette hidayete erdirirdi. (Ama imtihan gereği tercih hakkını size vermiştir.)

Yolun doğrusunu göstermek de Allah'a düşer; kimi yol ise eğridir. Allah dileseydi sizin hepinizi doğru yola çıkarırdı.

Bütün insanlara ve cinlere doğru, muhkem, güvenli, hakka götüren yolu, âdil bir şekilde göstermek Allah'ın sorumlulugundadır, bu Allah'ın teminatı altındadır. Hayra, lütfa, mükâfata ulaştırmayan, cezaya maruz bırakan sapık yollar da vardır. Allah, sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olsaydı sizi, hepinizi doğru yola iletirdi.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 6/153; 10/99; 11/117-119; 76/3.

Yolun doğrusunu göstermek Allah'a aittir. (Yollardan) bazıları da eğridir. Allah dileseydi elbette hepinizi doğru yola iletirdi.

Yolu doğrultmak Allah'a aittir, kimi (yollar) ise eğridir. Eğer dileseydi, sizin tümünüzü elbette hidayete erdirirdi.

Hakka iletici doğru yolu (şeriati) beyan etmek Allah'a aittir. O yoldan sapan da var. Allah dileseydi, sizin hepinizi hidayete erdirirdi.

Doğru yola ancak Allah iletir. Çünkü yollar içinde eğri olan vardır. Allah isteseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.

Yolun doğrusu Allah'ındır. Yolun eğrisi de vardır. O, dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.

Allaha düşen doğru yolu göstermek, yolun eğrisi de var; isteseydi, hepinizi doğru yola götürürdü

Doğru yolu bildirmek Allah'a aittir. Ama o yoldan sapan da vardır. Allah dileseydi (doğru yolu bulmayı iradenize bırakmasaydı), hepinizi doğru yola iletirdi.

İnsanları bütün donanımlarıyla Allah yarattığına göre elbette ki insanın gideceği yolu göstermek de Allah’a düşer. Ancak hikmetine binaen hayat tarzın... Devamı..

Allâh te’âlâ tarîk-i hidâyeti irâe ider, ba’zıları ayrılurlar. Eğer arzu itse idi herkesi hidâyete sevk iderdi.

Yolun eğri olanı da vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.*

Doğru yolu göstermek Allah’a aittir. Yolun eğrisi de vardır.[302] Allah dileseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.

Âyetin bu cümlesi, "Bu doğru yoldan sapanlar da vardır" şeklinde de tercüme edilebilir.

Doğru yol Allah’a aittir. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.

Yolun doğrusu Allah'ındır. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.

Yolları göstermek ALLAH'a aittir; bazısı eğridir. Dileseydi hepinizi doğruya iletirdi.

Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Onun eğrisi de vardır. Allah dileseydi, sizin hepinizi hidayete erdirirdi.

Yolu doğrultmak da Allaha aiddir, ondan sapan da var, maamafih Allah, dilerse hepinizi hidayette kılardı

(Rızasına ulaştıracak) yolun doğrusu (nu, İslâm dinini, peygamberleri vasıtası ile kullarına bildirmek, lütfu ile) Allah’a aittir. (İslâm dini haricindeki) diğer yollar (inançlar, hak değildir), eğridir (bâtıldır)! Allah dileseydi elbette hepinizi (zorla îmâna getirerek) doğru yola (İslâm’a) iletirdi. (Lâkin Allah, imtihân gereği insanların hak-bâtıl tercihlerinde, cüz’î irâdelerine müdahalede bulunmaz.)

Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Yolun eğrisi de vardır. Eğer O dileseydi¹, hepinizi hidayete erdirirdi.

1- Size seçme hakkı tanımayarak, sizi irade sahibi kılmayarak hepinizi zorunlu olarak hidayete iletirdi.

Doğru yolu bildirmek Allaha âiddir. Kimi (yol) ise eğridir. (Allah) dileseydi muhakkak hepinizi topdan hidâyete erdirirdi.

Yolun doğrusu(nu göstermek) ise Allah'a âiddir; ondan (o yollardan) eğri olan da vardır. Hâlbuki (Allah) dileseydi, elbette sizi hep birlikte hidâyete erdirirdi.

Ve doğru yolu beyan etmek (açıklamak) Allah’a aittir, açıklanan yoldan ayrılıp sapan da var. Oysa Allah dileseydi (size özgür bir irade vermeyip); elbette hepinizi (zorunlu olarak) doğru yola iletebilirdi.*

(*) Zımnen: Yaratan kim ise, yarattığının amacını belirleme hakkı da ona aittir. İnsanın doğru yolu görmesini sağlayan iç ve dış donanımı, aklî ve nak... Devamı..

Üzerinde yürünüp gidilen yollardan doğru olanını belirlemek, Allah’a aittir. Allah dileseydi sizi toplu halde doğru yola iletirdi.

Doğru yolu göstermek Allah’a düşer. Yolun iğrisi de vardır. Eğer O dileseydi, hepinizi birden kesenkes doğru yola iletirdi.

Doğru yolu beyan Allah/a aittir. Bazı yol ise eğri büğrüdür. Tanrı dileseydi hepinizi doğru yola götürürdü.

Doğru yolu göstermek Allah’a aittir. Yolun eğrisi de var. Şayet O dileseydi hepinizi toptan doğru yola ulaştırırdı.⁵

5 Krş. En’âm, 6/149

Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Kimi (yollar) ise eğridir. Eğer o dileseydi, sizin tümünüzü elbette hidayete erdirirdi.

Peygamber ve Kitap göndererek insanlığı doğru yola iletmek ve bu yolu dikenlerden, engebelerden arındırmak Allah’a düşer. Çünkü mutlak doğruyu bulma konusunda insan aklı yeterli değildir ve bu yüzden, her zaman doğru yoldan sapanlar vardır ve olacaktırda.Nitekim insanlık tarihi, bunun örnekleriyle doludur. Gerçi Allah dileseydi, sizi tüm yaratılmışlara üstün kılan irâdenizi elinizden alır vehepinizi zorla imana getirerek doğru yola iletebilirdi. Fakat imtihân hikmeti gereğince, dilediğiniz inanç ve hayat tarzını özgürce seçmenize izin verdi. Zira insan, ancak kendi özgür irâdesiyle ve bilinçli olarak doğru yolu seçtiği takdirde gerçek anlamda ahlâk ve erdemliliğe ulaşabilir. Kaldı ki, etrafınızda sizi doğru yola iletecek o kadar mûcize, o kadar delil var ki:

Yol’un doğru-düzü Allah’a aittir. Yanlış giden yollar da vardır. Dileseydi, topluca sizi elbette doğru yola eriştirirdi.

Yolu göstermek Allah'ın görevidir. Ancak, yolların eğrisi de vardır. Dileseydi hepinizi doğru yola iletebilirdi...

Yolun doğrusu Allah’ındır. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi. Ancak dünya hayatı imtihandır. Her insan özgür aklıyla, iradesiyle ve yaşamıyla imtihan edilmektedir. Kimseye inançta ve yaşamda baskı yapılmaz. İsteriz ki insanlar zulme sapmasın! Zalimlikten uzak dursun! Rabbiniz her zaman zalimlere karşı mazlumlardan yanadır. Mazlumların kullara kulluk etmeme çabası Rabbinizin katında değerlidir. Zalimlere dünyada veya ahirette mutlaka cezaları verilir.

Yolun doğrusu(nu göstermek) yalnızca Allah’a aittir. [*] (Yolun) eğrisi de vardır. [*](Allah) dileseydi hepinizi doğru yola ulaştırırdı. [*]

Benzer mesaj: Leyl 92:12.,Kur’an’da sadece bu ayette geçen [kasdü’s-sebîli] tamlaması “yolun en kestirme olanı”, “en doğru yol”, “eğrilik içermeyen yo... Devamı..

Hak yolu göstermek (sadece) Allah’a aittir. O (yolların) eğrisi de vardır. Eğer (Allah) dileseydi sizin hepinizi birden hak yola, ulaştırırdı.

Ve [sizin yaratıcınız O olduğu için] size yolun doğrusunu göstermek de Allah’a düşer; ⁷ çünkü o yoldan sapıp da yolunu kaybeden [çok insan] var. Oysa, Allah dileseydi sizin hepinizi doğru yola çıkarırdı. ⁸

7 Lafzen, “yolun varacağı yer[i göstermek] Allah’a düşer” yani, “doğru yol” kavramıyla kasdedilen manevî ve ahlakî hedeflerin tayini “Allah’a özgüdür”... Devamı..

Doğru yolu göstermek Allah’a aittir isteyen kimse Allah’ın gösterdiği yola girer1 ama saptırıcı başka yollar da vardır. Eğer Allah isteseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.2, 12/120, 3/72-73, 10/35, 28/50, 92/12, 26/148, 10/99, 28/56

İşte (O tek yaratıcı olduğu için), yolun istikamet tayini de O’na düşer;[²⁰⁹³] zira bazı yollar saptırıcıdır.[²⁰⁹⁴] Eğer Allah tercih etseydi, hepinizi doğru yola yöneltirdi.[²⁰⁹⁵]

[2093] Zımnen: Yaratan kim ise, yarattığının amacını belirleme hakkı da ona aittir. İnsanın doğru yolu görmesini sağlayan iç ve dış donanımı, aklî ve ... Devamı..

Doğru yolu bildirmek Allah'a aittir (Peygamberleri vasıtasıyle doğru yolu bildirmiştir, kimsenin mazeret beyan etmesine imkan kalmamıştır) Yolun eğrisi de vardır, (ki o sapıklık yoludur, o yola da asla sapmayın, buyurmuştur. Ey insanlar) Allah dileseydi elbet hepinizi hidayete erdirirdi.

(Size hür irade ve sorumluluk yüklemez, hepinizi de zorla doğru yola sevkederdi!.. Fakat o zaman insan ile melek arasında fark kalır mıydı? Onun için ... Devamı..

Doğru yolu göstermek Allah’a aittir. Ama o yoldan sapan da var. Allah dileseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.

Ve (maksut olan) doğru yolu beyan da Allah Teâlâ'ya aittir. Maahaza ondan sapan da vardır ve eğer Allah Teâlâ dilese idi, elbette sizi cümleten hidâyete erdirirdi.

Doğru yolu bildirmek Allah'a aittir. Kimi yollar ise eğridir. Şayet O dileseydi, hepinizi toptan doğru yola getirirdi. [76, 3; 6, 153] [10, 99; 11, 117-119]

Kısa ve doğru yolu Allah gösterir. Ama o yoldan sapan da var. Allah dileseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.

Doğrı yolı göstermek Allâh'a 'âiddir. Eğri yollar da vardır. Eğer Allâh isteye idi cümlenizi hidâyet iderdi.

Allah doğru yolu gösterir. Yolun eğrisi de vardır. Tercihi Allah yapsaydı hepinizi yola getirirdi[1].

[*] "Şâe = شاء" fiili, bir şeyi var etti, demektir (Müfredat). Allah bazı şeyleri kulunun tercihine göre yarattığından öznesi kul olursa "tercih edip ... Devamı..

Yolun doğrusunu göstermek Allah'a aittir. Eğri yol da vardır. Eğer dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.

Doğru yolu bildirmek Allah'a aittir. Fakat o yoldan ayrılan yollar da vardır. O dileseydi, hepinizi birden doğru yola iletirdi.

Yolu doğrultup denge noktasını bulmak Allah'ın işidir. Ondan sapan da var. Allah dileseydi, sizi toptan hidayete erdirirdi.

daħı Tañrı üzeredür yoluñ ŧoġrulıġı daħı andan ol yoldan bir nicesi egri yoldur. daħı eger dilesedi ŧoġru yol gösteredi size dükelcügüñüze.

Tañrı Ta‘ālā doġru yol göstericidür ve niçe ümmetler ḍalāl üstinedür veeger dilese‐y‐di Allāh barçañuza hidāyet virürdi.

Doğru yolu (islamı) göstərmək Allaha aiddir. Ondan (haqdan) kəc olan yol (və ya haqdan kənara çıxan) da vardır. Əgər (Allah) istəsəydi, sizin hamınızı doğru yola salardı.

And Allah's is the direction of the way, and some (roads) go not straight. And had He willed He would have led you all aright.

And unto Allah leads straight(2029) the Way, but there are ways that turn aside: if Allah had willed, He could have guided all of you.

2029 Through material things "the Way" does always lead to Allah. But some minds are so obsessed with material things that they miss the pointers to t... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.