Velleżîne hâcerû fi(A)llâhi min ba’di mâ zulimû lenubevvi-ennehum fî-ddunyâ hasene(ten)(s) veleecru-l-âḣirati ekber(u)(c) lev kânû ya’lemûn(e)
Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarından göçenlere mutlaka dünyada güzel yurtlar vereceğiz ve ahiret mükafatıysa elbette bundan da büyüktür bilseler.
Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri (rahatını ve menfaatini feda edip herkesin huzura kavuşacağı Hakk nizam kurulsun diye gayret gösterenleri) dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz (başarıya eriştireceğiz); ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Keşke (insanlar bunu) bilmiş olsalardı (ve ölüm sonrasına hazırlık görselerdi).
Dinini İslâmla değiştirmesinden dolayı, haksızlığa uğrayıp, Allah yolunda yerlerini, yurtlarını terkedenlere gelince, biz onları şüphesiz bu dünyada, güzel bir yere yerleştireceğiz ama ahirette kazanacakları ödül, daha da büyük olacaktır. Eğer hicretten geri kalanlar ve tüm insanlar bunu bilselerdi, o zulüm yurdunda bir saniye bile kalmak istemezlerdi.
Baskı, zulüm ve işkenceye uğradıktan sonra, Allah yolunda, memleketlerinden, özgürce Allah'a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenleri, dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz, devlet kurduracağız. Eğer bilmiş olsalardı, âhiretin, ebedî yurdun mükâfatı elbette daha büyüktür.
Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzelce yerleştireceğiz. Ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi!
Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı.
Kendilerine zulüm yapıldıktan sonra Allah yolunda (dinini korumak için) hicret edenleri, elbette dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. (kureyşin zulmünden hicret edenleri, iyi bir surette Medine'de yerleştiririz). Ahiret mükâfatı ise, muhakkak ki daha büyüktür, eğer iman etmiyenler bunu bilseler...
Kendilerine zulmedildikten sonra Allah yolunda hicret edenleri bu dünyada güzelce yerleştireceğiz… Ahiret ücreti ise daha büyüktür. Keşke bilseydiler!
Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse, âhiretin ödülü elbette daha büyüktür.
Zulüm gördükten sonra, Allah yolunda, göçmen olanları, dünyada güzelce yerleştiririz; ahretin sevabı da, bilirlerse çok büyük !
Haksızlığa uğradıktan sonra Allah yolunda zulüm diyarını terk edenlere gelince; kesinlikle onları dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz. Ama onların ahiretteki mükâfatı çok daha büyük olacaktır. (İman etmeyenler) keşke bunu bilselerdi.
41, 42. Zulüm gördükden sonra Allâh uğrunda hicret idenlere dünyâda güzel bir mekân vireceğiz. Lâkin âhiretde mükâfât daha büyük olacakdır. Âh bilselerdi! Sabır idenler ve Allâh’a tevekkül iylerler idi.
Haksızlığa uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, and olsun ki, dünyada güzel bir yerde yerleştiririz. Ahiret ecri ise daha büyüktür, keşki bilseler!
Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, elbette onları dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi..
Zulme uğramaları yüzünden Allah uğrunda göç edenleri muhakkak ki biz bu dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz; âhiret ecri ise elbette daha büyük olacaktır. Keşke bilseler!
Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı elbette daha büyüktür.
Zulme uğradıktan sonra ALLAH uğrunda göç edenleri, dünyada güzelce yerleştireceğiz. Ahiret ödüllleri ise daha büyüktür; bir bilseler...
Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, biz dünyada mutlaka onları güzel bir yere yerleştiririz. Halbuki bilirlerse ahiretin mükafatı elbette daha büyüktür.
Allah uğrunda zulme ma'ruz olduktan sonra hicret edenlere gelince de, elbette onları Dünyada güzel bir surette yerleştiririz, maamafih âhıret ecri her halde daha büyüktür, eğer bilseler
Zulme uğradıktan sonra, (zulüm diyarını terk ederek) Allah yolunda hicret eden (mü’min) leri, bu dünyada kesinlikle güzel bir yurda (beldeye) yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse âhirette (kendilerine) verilecek olan mükâfat, elbette çok daha büyüktür.
Zulme uğramalarından sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, kesinlikle dünyada iyi bir yere yerleştiririz. Ahiret ödülü ise daha büyüktür. Keşke hicretten geri kalanlar bunu bilselerdi!
Zulme uğratıldıklarından sonra Allah yolunda hicret edenleri biz dünyâda elbette güzel bir suretde yerleşdiririz. Âhiret mükâfatı ise her halde daha büyükdür. (Kâfirler bunu) bilmiş olsalardı..
Kendilerine zulmedildikten sonra Allah yolunda hicret edenleri, dünyada mutlaka güzelce yerleştiririz. Âhiret mükâfâtı ise elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi!
Ve (inançlarından dolayı her türlü) zulme (haksızlık, baskı ve işkenceye) uğradıktan sonra Allah yolunda (yurdunu terk etmek zorunda kalarak) hicret etmiş olanlara gelince; elbette onları dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı (onlar için) elbette daha büyüktür.
Zulüm ve baskı gördükten sonra, Allah yolunda hicret edenleri, dünyada kesinlikle daha güzel yerlere yerleştiririz. Ahiret yurdundaki karşılıklarının daha büyük olduğunu bir bilseler.
O kimseler ki kendilerine kıyıcılık edildikten sonra Allah için göçmüşlerdir, Biz onları bu dünyada güzel yerlere yerleştiririz. Onların öbür dünyadaki karşılıkları ise ne de olsa daha büyük olacaktır. Tanımazlar bunu bir bilselerdi.
Zulme uğradıktan sonra Allah yoluna hicret edenlere gelince, onları dünyada güzelce yerleştiririz ve ahiret mükâfatı da daha büyüktür. Keşke bilseler!
Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. (Keşke) Bilmiş olsalardı!
Zulme uğradıktan sonra, zulüm diyarını terk ederek Allah yolunda hicret edenleri, bu dünyada güzel bir yurda yerleştireceğiz. Ahirette verilecek mükâfat, elbette çok daha büyüktür, bir bilselerdi!
Zulme uğradıktan sonra Allah uğrunda hicret etmiş kimseleri, evet onları Dünya’da bir güzelliğe yerleştiririz. Âhiret’in ödülü ise daha büyüktür. Keşke biliyor olsalardı!
Haksızlığa maruz kalarak Allah için yurdunu yuvasını terk edenleri bu dünyada güzel yerlere konuşlandırıp yerleştireceğiz. Ahret ödülü elbette daha değerlidir. Ancak, bunun değerini bilse bilse
Allah yolunda yürüdükleri için zulme uğrayanlardan hicret edenleri dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı daha büyüktür.
Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri, şüphesiz dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz; (onların) âhiret mükâfatları ise çok daha büyüktür.¹ (Ah o kâfirler) bunu bir bilselerdi!²
İMDİ, [benimsediği dinden ötürü] zulme uğradıktan sonra Allah yolunda zulüm diyarını ⁴¹ terk edenlere gelince; Biz onları, şüphesiz, bu dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz; ⁴² ama onların ahirette hak ettikleri ödül daha da büyük olacaktır. [Hakkı inkar edenler böylece] bir anlayabilselerdi, ⁴³
Beri taraftan, zulme ve işkenceye uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarını terk edip göç edenlere gelince; onları dünya hayatında güzel bir yurt ve imkâna kavuşturacağız. Ahiret ödülü ise, o çok daha büyük olacaktır. İnanmayanlar keşke bunu anlayabilseler. 2/218, 3/195, 4/97-100, 9/20, 16/110
BERİ YANDAN, uğradıkları zulmün ardından Allah yolunda hicret edenlere gelince:[²¹²⁵] kesinlikle onları dünyada güzel bir konuma yerleştireceğiz, fakat öte dünyadaki karşılıkları çok daha büyük olacaktır. (İnkârcılar) keşke kavrayabilselerdi
Zulme uğradıktan sonra, Allah uğrunda (yurtlarından) göç edenleri biz elbette dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz, ahiret mükafatı ise elbette daha büyüktür. (Daha hayırlıdır)
Kendilerine zulmedildikten sonra Allâh için göç edenleri, dünyâda güzelce yerleştireceğiz, âhiret mükâfâtı ise daha büyüktür. Keşke bilseler!
Ve o kimseler ki, zulme uğratıldıklarından sonra Allah uğrunda hicret ettiler. Elbette onları dünyada güzelce bir surette yerleştireceğiz ve ahiret mükâfaatı ise elbette daha büyüktür. Eğer bilir olsalar.
Zulme mâruz kaldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenleri, elbette dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Âhiret mükâfatı ise daha büyüktür. Bunu bir bilselerdi!
Kendilerine zulmedildikten sonra Allah uğrunda göç edenleri, dünyada güzelce yerleştireceğiz, (onlara vereceğimiz) ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Keşke bilseler!
Dûçâr-ı zulüm oldukdan sonra Allâh içün hicret idenleri dünyâda iyi bir menzile iskân ideriz. Ve âhiret ecri daha büyükdür. Eğer bunı bilseler.
Zulme uğradıktan sonra Allah için hicret edenleri biz, dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Ahiret sevabı ise daha büyüktür. Bir bilseler.
Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Âhiret ödülü ise hiç kuşkusuz daha büyüktür. Keşke bilmiş olsalardı!
Zulme uğratıldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere biz, dünyada elbette güzelce mekân tutturacağız. Âhiretin ödülü mutlaka daha büyüktür. Bir bilselerdi!
daħı anlar kim yirlerinden ayrıldılar Tañrı’da ya'nį rıżāsında andan śoñra kim žulm olındılar yirlendürevüz anları dünyede görklü. daħı āħiret müzdi uluraķdur eger oldılar bilürler.
Ol kişiler ki hicret itdiler Allāh yolına, özlerine ẓulm olduḳdan ṣoñra. Vire‐çek‐biz anlara dünyāda eylükler ve āḫiret müzdi. Uluraḳdur eger bilseñüz.
Zülmə mə’ruz qaldıqdan sonra Allah uğrunda hicrət edənləri dünyada gözəl bir yerdə sakin edəcəyik. Axirət mükafatı (Cənnət) isə daha böyükdür. Kaş (kafirlər və hicrətdən geri qalanlar bunu) biləydilər!
And those who became fugitives for the cause of Allah after they had been oppressed, We verily shall give them goodly lodging in the world, and surely the reward of the Hereafter is greater, if they but knew;
To those who leave their homes in the cause of Allah, after suffering oppression-(2067) We will assuredly give a goodly home in this world; but truly the reward of the Hereafter will be greater. If they only realised (this)!
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |