İnnemâ sultânuhu ‘alâ-lleżîne yetevellevnehu velleżîne hum bihi muşrikûn(e)
Onun kudreti, ancak ona dost olup itaat edenlere yeter ve onlar da Tanrıya şirk koşanlardır.
Şeytanın sultası (tesir ve tahribatı), sadece onu veli edinip kendisine uyanlar ve onu (şeytanı) Allah’a ortak koşanlar üzerinde geçerlidir.
Onun gücü kuvveti, ancak ona dost olup, ona itaat edenlere yeter ve onlar da Allah'la beraber, şeytana tanrısal nitelikler yakıştıranlardır.
Şeytanın, şeytanî güçlerin nüfûzu, gücü kendisini dost ve otorite kabul edenlerin ve ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah'a ortak koşanların üzerinde etkilidir.
Onun gücü sadece kendisini dost edinenlere ve O'na ortak koşanlaradır.
Onun zorlayıcı-gücü ancak onu veli edinenlerle, onunla O'na (Allah'a) ortak koşanlar üzerindedir.
Onun hâkimiyyeti, ancak kendisini veli edinenlere ve Allah'a ortak koşanlardır.
Onun gücü, ancak onu dost edinenler ve onu Allah’a ortak koşanlar için vardır.
Şeytanın gücü, yalnız onu dost tutanlara yeter, Allaha karşı eş koşanlara da
Onun zorlayıcı gücü, kendisini dost edinenlere ve onu Allah'a ortak koşanlaradır.
Şeytânın nüfûzı Allâh’dan uzaklaşanlara ve şirk koşanlaradır.
O'nun nüfuzu sadece, O'nu dost edinenler ve Allah'a ortak koşanlar üzerindedir.*
Şeytanın hâkimiyeti, sadece onu dost edinenler ve Allah’a ortak koşanlar üzerindedir.
Şeytanın hâkimiyeti ancak onu kendilerine velî edinenler ve onun yüzünden müşrik olanlar üzerinde geçerlidir.
Onun hakimiyeti, ancak onu dost edinenlere ve onu Allah'a ortak koşanlaradır.
Onun gücü, kendisini dost edinenlere ve onu Rab'lerine ortak koşanlaradır.
Şeytanın nüfuzu, ancak onu dost edinenlere ve Allah'a ortak koşanlaradır.
Onun sultası ancak onu veliy ittihaz edenlere ve Allaha şirk koşanlaradır
Onun (şeytanın) hâkimiyeti, sadece onu dost edinenler ile Allah’a ortak koşanlar üzerinde olur.
Onun sultanlığı,¹ ancak kendisini veli² edinen ve Allah'a ortak koşan kimseler için söz konusudur.
Onun zoru ancak onu yâr edinmekde olanlara ve onu kendisine (Allaha) eş koşanlara karşıdır.
O'nun hâkimiyeti, ancak onu dost edinenler ve O'na (Allah'a) ortak koşanlar üzerindedir.
Onun hâkimiyeti (gücü ve nüfuzu), ancak onu veli edinenlerin (kılavuz edinip ısrarla izleyenlerin, vesvese yoluyla telkin ettiği fikirlere uyanların) ve ona (Allah’a) ortak koşanların (yani şeytana ve Allah’tan başka nesnelere tanrısal nitelikler yakıştıranların) üzerindedir.*
Onun güç yetirdiği kimseler, ancak kendisine sığınanlar (veli edinenler) ve Allah’a ortak koşanlardır.
Gerçekten Şeytan’ın baskısı olsa olsa ancak onu kendine koruyucu edinenler, Şeytan’ı Allah’a eş koşanlar üzerinde olabilir.
O/nun, yalnız kendisini yâr edinip Allah/a şerik koşanlara tasallûtu vardır.
Onun gücü, sadece kendisini dost/kılavuz edinenler ve Allah’a ortak koşanlar üzerinedir.
Onun zorlayıcı gücü ancak onu (şeytanı) veli edinenler ve onunla O'na (Allah'a) ortak koşanlar üzerindedir.
Onun hükmü, ancak zaten yoldan çıkmış olup da, kendi irâdeleriyle onuhayatı yönlendirme ve kendileri için karar almaya yetkili bir dost olarak benimseyenlerin ve para, şöhret, makâm, itibar gibi azdırıcı şeylere tapınırcasına bağlanarak, ruhlarını şeytana teslim edip böylece onu Allah’a ortak koşanların üzerinde geçerlidir.
Onun etkileme gücü, onu veliyy edinen kimseler ve müşrikler (şirk koşanlar) üzerindedir.
Şeytanın sözü, sadece kendisine yâr ve yoldaş olanlarla, bir de onu Allah ile bir tutanlara geçer...
Şeytan; şeytanı dost edinenlere, şeytanlaşan insanlara, Allah’ın yasalarına karşı yasa yapanlara, insanlara yasa yapma hakkı verenlere egemen olur. Onlar hep birlikte Allah’ın düşmanlarıdır. Allah’a yasama, yönetme, yargılama, cezalandırma yetkisinde ortak koşanlardır.
Onun hakimiyeti kendisini dost edinenler ve O’na (Allah’a) ortak koşanlar üzerindedir. [*]
Onun yalnızca kendisini izlemeye istekli olanlar ¹²³ üzerinde ve bir de ona tanrısal nitelikler yakıştıranlar ¹²⁴ üzerinde etkisi vardır.
Onun yaptırım gücü, ancak onu veli edinenler ve şirk koşanlar üzerindedir. 2/268, 4/119-120, 6/112, 7/20...22, 14/22, 24/21
ne var ki o ikna gücünü, yalnızca kendisini kılavuz edinip ısrarla izleyenlerin ve kendisine ilâhlık yakıştıranların üzerinde sergileyebilir.[²¹⁸⁹]
Kuşkusuz onun hakimiyeti ancak onu dost edinen ve Allah’a ortak koşanların üzerinedir.
Bununla beraber onun gücü o kimselere yeter ki onlar O’na (şeytana) yüzünü döndermişlerdir ve onlar (Allah’a) şirk koşanlardır.
Şüphesiz ki, onun hakimiyeti ancak onu velî ittihaz edenlerin ve Allah'a şerik koşanların üzerinedir.
Onun nüfuzu, ancak onu dost edinenler ve onu Allah'a, ortak sayanlar üzerindedir.
Onun gücü, sadece kendisini dost tutanlara ve Allah'a ortak koşanlaradır (o, sadece onları etkileyebilir).
Onun tasallutı, onı dost idenlere ve onunla Allâh'a şirk iyleyenleredir.
Onun üstünlüğü (gücü,yetkisi), sadece onu dost(veli) edinenler ile Allah’a ortak(şirk) koşanlar üzerinde olur.
Onun nüfuzu, sadece kendisini veli edinenler ve (Allah'a) şirk koşanlar üzerindedir.
Onun gücü, ancak onu dost edinenlere ve Allah'a ortak koşanlara yeter.
Onun sultası, sadece onu dost edinenlerle Allah'a ortak koşanlar üstündedir.
[142b] bayıķ güç yitmeġi anuñ, anlaruñ üzere kim boyun virürler aña; daħı anlaruñ üzere kim, anlar aña ortaķ eylerler.
Anuñ güci yitmez illā özini sevenlere, daḫı ol kişilere kim Allāha şirk getü‐rürler.
Şeytanın hökmü yalnız ona itaət edib Allaha şərik qoşanlar üzərindədir! (İnsanların Allaha şərik qoşmalarının əsas səbəbi onların Şeytana itaət etmələri, Şeytanı özlərinə dost, havadar seçmələridir!)
His power is only over those who make a friend of him, and those who ascribe partners unto Him (Allah).
His authority is over those only, who take him as patron and who join partners with Allah.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |