Kâle vemen yaknetu min rahmeti rabbihi illâ-ddâllûn(e)
O da Rabbinin rahmetinden demişti, ancak doğru yoldan sapanlardan başka kim ümit keser?
Dedi ki: “Zaten dalâlete kayan (sapkınlardan) başka kim Rabbinin rahmetinden umut kesip (kuşkuya kapılır)?”
İbrahim: “Rabbinin rahmetinden büsbütün şaşmış ve sapmışlardan başka, kim ümitsizliğe düşer?” dedi.
İbrâhim:
“Hak yoldan uzaklaşarak, başına buyruk yaşayanların, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih edenlerin dışında kim Rabbinin rahmetinden ümit kesebilir?” dedi.
"Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümit keser?" dedi.
Dedi ki: “Sapıklar dışında Rabbinin rahmetinden kim umut keser?”
İbrâhim, dedi ki: “- Sapıklardan başka, kim Rabbinin rahmetinden ümid keser?”
İbrahim: “Sapıklardan başka hiç kimse, Rabbi olan Allah’ın rahmetinden ümit kesmez.”
İbrâhim, “Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümit keser?” dedi.
Dedi ki: «Tanrın rahmetinden umut kesmiş olanlar, ancak sapkınlardır
(İbrahim) dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?”
56,57. "Zaten sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden umudunu keser!" diyerek sormuştu: "Ey elçiler! İşiniz nedir?"
Dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?”
“Haktan sapmış olanlardan başka kim rabbimin rahmetinden ümit keser!” dedi.
(İbrahim:) dedi ki: Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?
"Sapıklardan başka Rabbinin rahmetinden kim umut keser," dedi.
İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?"
Rabbının rahmetinden, dedi: sapkınlardan başka kim ümidi keser?
(İbrâhîm, meleklerin bu müjdesi üzerine sevinçle) dedi ki: “Rabbinin rahmetinden, sapkınlardan başka kim ümidini keser ki?”
İbrahim: “Rabb'inin rahmetinden, sapkınlardan başka kim ümidini keser?” dedi.
(İbrâhîm): «Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümidini keser»? dedi.
(İbrâhîm:) “Zâten dalâlete düşenlerden başka Rabbinin rahmetinden kim ümid keser?” dedi.(1)
(Bunun üzerine) İbrahim de ’Zaten sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümit keser!’ dedi:
İbrahim de onlara “Rabbimin Rahmetinden ancak sapkınlar umutlarını keserler.”
İbrahim dedi: "Çalabımın esirgeyiciliğinden umudunu sapkınlardan başka kim keser?"
İbrahim "- Hâşa, Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka, kim ümitsizliğe düşebilir" dedi.
Dedi ki: “Sapıklar dışında Rabbinin rahmetinden kim ümitsizliğe düşer?”
İbrahim, “Haklısınız!”dedi, “Yoldan çıkmış olanlardan, başka kim kendisine bunca nîmetleri bahşeden Rabb’inin sonsuz rahmetinden ümit keser?”
-“Şaşkınlar’dan başka kim rabbinin rahmetinden umutsuzluğa kapılır?” dedi.
İbrahim mırıldandı: " Kendini bilmezler dışında, kim Allah'tan umudunu keser ki!
"Sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümidini keser?"
(İbrahim ise:) “Rabbinin merhametinden sapkınlardan başka kim ümit keser ki!” demişti. [*]
[İbrahim:] “Rabbinin rahmetinden, büsbütün yolunu şaşırmış olanlardan başka kim kesebilir ki umudunu?” dedi.
“Yoldan sapmış kimseler dışında, Rabbinin rahmetinden kim ümidini keser ki? Dedi. 15/55, 39/53, 29/23
(İbrahim) “Yoldan sapanlar dışında Rabbinin rahmetinden kim umut kesebilir ki?” dedi
(Bunun üzerine İbrahim) "Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim umudunu keser? (O elbette herşeye kâdirdir, dilerse ihtiyarlığıma rağmen kuşkusuz bana oğul ihsan eder, fakat siz herhalde sadece bu müjde için gönderilmediniz) dedi ve;
Dedi ki: Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başkası ümit kesmez.
Dedi ki: «Sapıtmışlardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümidini keser.»
O da: “Rabbinin rahmetinden, hak yoldan sapanlardan başka kim ümit keser ki? ” dedi.
Sapıklardan başka kim Rabbinin rahmetinden umut keser? dedi.
İbrâhîm: "Rabbinin rahmetinden kim ümîd keser? Meğer ki erbâb-ı dalâletden ola." didi.
Dedi ki “Sapkınlar dışında kim Rabbinin ikramından umudunu keser?”
-Rabbin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümidini keser? dedi.
İbrahim “Sapkınlardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümit keser?” dedi.
Dedi: "Sapıtmışlardan başka kim ümit keser Rabbin rahmetinden!"
eyitti “daħı kim nevmįd ola raḥmetinden çalabı’sınuñ illā azġunlar?”
İbrāhīm eyitdi: Ümīẕ kesmez Tañrı Ta‘ālā raḥmetinden illā azmış kişiler.
(İbrahim) dedi: “(Haqq yoldan) azanlardan başqa, Rəbbinin mərhəmətindən kim ümidini üzə bilər?!”
He said: And who despaireth not the mercy of his Lord save those who are astray?
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |