8 Eylül 2024 - 4 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Hicr Suresi 15. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Lekâlû innemâ sukkirat ebsârunâ bel nahnu kavmun meshûrûn(e)

Bunu görürler de gene ancak derler, gözlerimiz bağlandı bizim, hatta büyülenmiş bir topluluğuz biz.

"Herhalde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz" diyeceklerdir.

Yine de diyeceklerdi ki: “Bizim düpedüz gözlerimiz bağlandı, belki de biz büyülenmiş bir toplumuz.”

Kesinlikle diyecek bir şey bulurlardı:
“Gözlerimiz boyandı, aklımız karıştı. Daha doğrusu biz büyülenerek aklı etki altına alınmış bir kavimiz.” derlerdi.

Mutlaka: "Bizim gözlerimiz döndürüldü. Belki de biz büyülenmiş bir topluluğuz" derler.

Mutlaka: 'Gözlerimiz döndürüldü, belki büyülenmiş bir topluluğuz' diyeceklerdir.

14,15. O müşriklere, gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar (gözleriyle göreceklerini görseler), şöyle diyeceklerdi: “- Muhakkak ki gözlerimiz döndürüldü; daha doğrusu, biz büyülenmiş bir topluluğuz.”

14, 15. Öyle ki; eğer gökten bir kapı açsaydık, oradan yukarı çıkmaya başlasalardı, yine: “Herhalde gözlerimiz boyandı, bilakis biz büyülenmiş bir toplumuz” derlerdi.

14,15. Onlara gökten bir kapı açsaydık da oraya çıkmaya koyulsalardı; “şüphesiz ki gözlerimiz döndü; hayır, büyüye uğramış bir topluluk olduk” derlerdi.[251]

[251] Sekr/dönmek kelimesi hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, X, 303-306.

Yine diyeceklerdi ki: «Gözlerimiz bağlandı, hayır, bizler büyülendik!»

14-15. Hatta o inkârcılara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar yine: “Gözlerimiz hayal görüyor, herhalde birileri (bize) sihir yaptı” derler.

14, 15. Eğer semânın kapularını açsak oraya çıkar iken dahî: "Gözlerimiz serhoşlukla karârdı sihre tutulmuş bir kavimiz" diyeceklerdi.

14,15. Onlara gökten bir kapı açsak da, oradan çıkmağa koyulsalar: "Gözlerimiz döndü, biz herhalde büyülendik" derler.*

14,15. Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkmaya koyulsalar, yine “Gözlerimiz döndürüldü, biz herhâlde büyülenmiş bir toplumuz” derlerdi.

14-15. Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, yine de “Herhalde gözlerimiz perdelendi, hatta bize büyü yapılmış olmalı!” derler.

14, 15. Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, yine de «Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır» derler.

"Gözlerimiz sarhoş edildi, büyülendik," diyeceklerdi.

"Gözlerimiz perdelendi, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır" derler.

Üzerlerine Semadan bir kapı açsak da orada urûc ediyor olsalar, diyeceklerdi ki her halde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyüye tutulmuş bir kavmiz

14-15. Şâyet onlara (müşriklere) gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar (ve semâlardaki melekleri görmüş olsalardı,) “herhalde gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmış olmalı!” derlerdi (de onlar yine de îmân etmezlerdi.)

“Herhalde gözlerimiz döndürüldü¹, doğrusu büyülenmiş bir topluluğuz.” derlerdi.

1- perde çekildi

14,15. Onlara gökden bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar (o zaman da) muhakkak ki: «Gözlerimiz (bir serhoş gözü gibi) döndürülmüşdür. Belki de biz büyülenmişler zümresiyiz» diyeceklerdir.

14,15. Eğer onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkacak olsalardı, gerçekten: “Herhâlde gözlerimiz boyandı; daha doğrusu biz (galibâ) sihirlenmiş kimseler topluluğuyuz!” diyeceklerdi.

Onlar (karanlık bir uzayla karşılaşacaklarından) yine de diyecekler ki: “Bizim düpedüz gözlerimiz bulandırıldı (artık göremiyoruz), belki de biz büyülenmiş bir toplumuz.” *

(*) ..Gökadalar arası uzay tamamen karanlık; zifiri karanlık. Öyle karanlık ki, kendinize en yakın yıldıza bakarken ve diyelim ki bu yıldız bir süpern... Devamı..

Bu defa “Gözlerimiz döndürülmüş, yok yok biz, büyülenmiş bir topluluğuz” derler.

"gözlerimiz iyi görmüyor! Bize büyü yapmış olacaklar" derler.

14, 15. Biz, onlara gökten bir kapı açsak, onlar da o kapıdan yukarı çıkacak olsalar [⁸] yine inanmazlar. "- Gözlerimiz bağlanmıştır [⁹], hayır, biz büyüye tutulmuş kimseleriz" derler.

[8] Yahut meleklerin inip çıktığını görseler.[9] Veya sarhoş gözü gibi süzülmüştür.

Yine de derlerdi: “Gözlerimiz bağlandı/döndürüldü [sukkiret], bilakis biz büyülenmiş bir topluluğuz [kavm].”

Mutlaka, “Gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz” diyeceklerdir.

Yine de “Herhâlde büyülenerek gözlerimizperdelendi; evet evet, bize mutlaka büyü yapılmış olmalı!” diyecek ve kesinlikle iman etmeyeceklerdi.Çünkü bundan çok daha büyük mûcizeleri görüyorlar da, yine de iman etmiyorlar:

-“Bakışlarımız (gözlerimiz) döndürüldü. Belki biz büyülenmiş bir kavimiz” derlerdi.

yine de: " Vallahi başımız mı döndü ne! Yoo. Herhalde büyülendik " gibi bahaneler uyduracaklardır.

Gördükleri apaçık gerçeğe karşı; "Herhalde gözlerimiz döndürüldü! Biz büyülenmiş bir topluluğuz!" derler. Onlara bizzat vahyimizi ulaştırsak bile inanmazlar.

“Kesin olarak gözlerimiz bağlandı, aslında bize büyü yapılmıştır.” derlerdi. [*]

Benzer mesajlar: En‘âm 6:25, 109, 111; A‘râf 7:146; Yûnus 10:33, 96; İsrâ 17:93; Şu‘arâ 26:199; Sebe’ 34:31.

(O zaman da): “kesinlikle gözlerimizi boyadılar, belki de biz büyülenmiş bir topluluğuz.”¹ derler.

1 Kâfirler: “Gözlerimize hayaller hakikat gibi gösteriliyor. Yoksa hakikaten göğe yükselmek mümkün değil. Bu gördüklerimiz de asla doğru olamaz.” derl... Devamı..

kuşkusuz, o zaman da: “Bizim düpedüz gözlerimiz bağlandı!” diyeceklerdi, “Demek ki, büyülenmiş kimseleriz biz!” ¹⁴

14 Lafzen, “büyülenmiş bir kavimiz”. Karş. 6:7; ayrıca 10:2’nin son paragrafı ve ilgili 5. not. Vahyî gerçeklerin “büyü”, “sihir” ya da “göz bağcılıkl... Devamı..

Kesinlikle şunu söylerlerdi: “Gözlerimiz bağlandı, galiba biz hepimiz büyülendik.” 6/7, 37/14-15

kesinlikle derlerdi ki: “Al işte, bizim basiretimiz de bağlandı; daha da beteri, (galiba) biz topyekûn büyülendik...”[²⁰³²]

[2032] Lafzen: “büyülenmiş bir toplumuz”.

14.15. (Küfür kalplerine öylesine yerleşmiştir ki) Şayet onlara gökten bir kapı açsak da yukarı çıkacak olsalar (melekler alemini seyretseler, yine de inanmazlar) "Gözlerimiz perdelendi, herhalde bize büyü yapıldı" derler.

14-15. Şayet onlara gökten bir kapı açsak da biteviye oradan çıksalar, mutlaka; ’’Ne gördüğümüzü bilmiyoruz, toplum olarak büyülendik ’’ derlerdi.

Elbette diyeceklerdir ki: «Muhakkak gözlerimiz döndürülmüştür, belkide biz büyülenmiş bir cemaatiz.»

14, 15. Hatta o kâfirlere gökten bir kapı açsak, onlar da yukarı yükselip çıksalar, yine de “Galiba gözlerimiz bağlandı, belki de büyüye tutulduk! ” derler.

Herhalde gözlerimiz döndürüldü, biz büyülenmiş bir topluluğuz, derlerdi.

"Gözlerimiz eyi görmüyor, şübhesiz biz sihre uğramış bir kavimiz" dirler.

(Yine de) Şöyle derler: “Kesin gözlerimiz döndürülmüş; biz büyülenmiş bir topluluğuz.”

Yine de: “gözlerimiz bağlandı, belki de hepimiz büyülendik” derler.

Ancak şöyle derler: “Herhalde gözümüz boyandı; biz büyülenmişiz.”

Kesinlikle şöyle diyeceklerdi: "Bizim gözlerimiz döndürüldü, bakışlarımız sarhoş edildi. Belki de biz büyüye çarptırılmış bir toplumuz."

14-15. daħı eger açmışmıssaduķ anlaruñ üzere ķapu gökden pes gündüz geçürelerdi ya'nį firişteler aġarlar eyidelerdi “bayıķ baġlanıldı gözlerümüz; belki biz ķavmuz bugülenmişler.”

eyidelerdi: Siḥr‐ile görmez oldı, örtüldi gözlerümüz. Bel ki biz bir ḳavm‐biz ki siḥr olunduḳ.

“Gözümüz bağlanmış (xumarlanmış), biz sehrlənmişik (Muhəmməd bizi ovsunlayıb gözümüzü bağlamışdır)”, - deyərlər.

They would say: Our sight is wrong nay, but we are folk bewitched.

They would only say: "Our eyes have been intoxicated: Nay, we have been bewitched by sorcery."


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.