Velleżîne âteynâhumu-lkitâbe yefrahûne bimâ unzile ileyk(e)(s) vemine-l-ahzâbi men yunkiru ba’dah(u)(c) kul innemâ umirtu en a’buda(A)llâhe velâ uşrike bih(i)(c) ileyhi ed’û ve-ileyhi meâb(i)
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, sana indirilen şeyden dolayı sevinirler ve bölükler içinde onun bir kısmını inkar edenler de var. De ki: Bana, Allah'a kulluk etmem ve ona şirk koşmamam emredildi. Ona davet etmedeyim, sonucu dönüp varacağım yerde onun tapısıdır.
(Ey Resulüm!) Kendilerine kitap verdiklerimiz(den iz’an ve insaf ehli bazı kimseler), Sana indirilen (Kur’an) dolayısıyla sevinip ferahlık (ve gönül rahatlığı) duymaktadırlar; fakat (İslam’ın aleyhinde birleşen) gruplardan (şeytani hizip-parti ve oluşumlarından), Onun (Kur’an ayetlerinin) bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki: "Ben, yalnızca Allah’a kulluk yapmak ve O’na asla ortak koşmamakla emrolundum. Ben ancak O’na dua ve davet ederim ve son dönüşüm O’nadır."
Kendilerine kitap verdiğimiz kimselerden sana inananlar, sana indirdiğimizden dolayı, dünyada doğru yolu gösterdiği, ahirette de ebedi mutluluğu vaat ettiği için sevinirler; fakat müslümanlara karşı birleşen guruplar içinde, o Kur'ân'ın bir kısmını inkâr edenler de vardır. Ey peygamber! Onlara de ki: “Ben yalnızca, Allah'a kulluk etmekle ve O Allah'tan başkasına tanrısal güçler yakıştırmamakla emrolundum. Bütün insanlığı O'na çağırıyorum ve dönüşüm de O'nadır.”
Kendilerine verdiğimiz kutsal kitapların hükmünce amel edenler, sana indirilene, Kur'ân'a sevinirler. Senin aleyhinde birleşen gruplardan Kur'ân'ın bir kısmını inkâr eden de vardır.
“Bana, ancak Allah'ı ilâh tanımam, candan müslüman olarak Allah'a bağlanmam, saygıyla Allah'a kulluk ve ibadet etmem, ilahlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında O'na ortak koşmamam emrolundu. Ben yalnız O'na dâvet ediyor, Ona imana teşvik ediyorum. Benim bir ömürlük aydınlık yolum, hayatım Ona adanmıştır.” de.
Kendilerine kitap verdiklerimiz sana indirilenle sevinirler. Fakat (aleyhteki) gruplardan onun bir kısmını inkâr edenler vardır. De ki: "Ben sadece Allah'a ibadet etmek ve O'na ortak koşmamakla emrolundum. Ben yalnız O'na çağırırım ve dönüşüm de O'nadır."
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilen dolayısıyla sevinirler; fakat (müslümanların aleyhinde birleşen) gruplardan, onun bazısını inkâr edenler vardır. De ki: 'Ben, yalnızca Allah'a kulluk etmek ve O'na ortak koşmamakla emrolundum. Ben ancak O'na davet ederim ve son dönüşüm O'nadır.'
Kendilerine kitap verdiklerimizden iman edenler, sana indirilen bu Kur'ân ile ferah duyuyorlar. Düşmanlıklarından ötürü Peygamberin aleyhinde hizibleşenlerden Kur'ân'ın bir kısmını inkâr eden de var. (Ey Rasûlüm), de ki: “- Ben yalnız Allah'a ibadet etmekle ve ona ortak koşmamakla emrolundum; ancak ona davet ederim ve dönüp varışım da ancak onadır.”
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana inen bu vahiy (mesajlar) ile seviniyorlar. Fakat o gruplardan kimileri, bu mesajların bir kısmını inkâr ediyorlar. De ki: “Ben ancak Allah’a ibadet etmek, O’na eş koşmamak için buyruk aldım. Yalnızca O’na çağırırım, yöneliş ve dönüşüm yalnızca O’nadır.
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler sana indirilene sevinirler. Fakat gruplardan onun bir kısmını inkâr eden de vardır. De ki: “Bana, sadece Allah'a kulluk etmem ve O'na ortak koşmamam emrolundu. Ben yalnız O'na çağırıyorum ve dönüş de yalnız O'nadır.”
Kendilerine kitap verilmiş olanlar, sana inen şeyle sevinmekteler; birtakımları da, nicesini tanımazlar, diyesin ki: «Ben ancak, Allaha tapmakla emrolundum, ben ona eş koşamam, ona dua ederim; döneceğim Allahtır»
Kendilerine bu kitabı emanet ettiğimiz imanlı kimseler, sana indirilenlerden dolayı sevinirler. Fakat çeşitli gruplardan onun bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki: “Ben, yalnızca Allah'a kulluk etmekle ve O'na ortak koşmamakla emrolundum. Ben ancak O'na davet ederim ve son dönüşüm de O'nadır.”
Ehl-i kitâb olanlardan îmân idenler sana inzâl olunan Kur’ân’dan ferâh bulurlar diğer bir kısmı inkâr iderler ânlara di ki: "Allâh bana kendine ’ibâdet itmekliğimi emr itdi, Allâh dînine herkesi da’vet iderim ben âna rücû’ ideceğim."
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilenden memnun olurlar. Karşı guruplar içinde ise, onun bir kısmını inkar edenler vardır. De ki: "Ben ancak Allah'a kulluk etmekle ve O'na asla ortak koşmamakla emrolundum. Hepinizi ancak O'na çağırıyorum vedönüşüm O'nadır."
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, sana indirilen Kur’an ile sevinirler. Fakat (senin aleyhinde olan) gruplardan onun bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki: “Ben ancak Allah’a kulluk etmek ve O’na ortak koşmamakla emrolundum. Ben yalnız O’na çağırıyorum ve dönüşüm de yalnız O'nadır.”
Kendilerine kitap verdiğimiz bazı kimseler sana indirilen vahiyden memnun olurlar. Fakat inanç gruplarından onun bir kısmını inkâr eden de vardır. De ki: “Bana, sadece Allah’a kulluk etmem ve O’na ortak koşmamam emrolundu. Ben yalnız O’na çağırıyorum ve dönüş de yalnız O’nadır.
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, sana indirilene (Kur'an'a) sevinirler. Fakat (senin aleyhinde birleşen) guruplardan onun bir kısmını inkâr eden de vardır. De ki: «Bana, sadece Allah'a kulluk etmem ve O'na ortak koşmamam emrolundu. Ben yalnız O'na çağırıyorum ve dönüş de yalnız O'nadır.
Kendilerine kitap vermiş olduklarımız sana indirilene sevinirler. Bazı gruplar onun bir kısmını inkar ederler. De ki: "ALLAH'a kul olmakla ve O'na ortak koşmamakla emredildim. O'na çağırırım ve dönüşüm de O'nadır."
Bir de kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilen (vahiy) le sevinç duyuyorlar. Bununla beraber hizipleşenlerden, âyetlerin bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki: "Ben ancak Allah'a kulluk etmekle ve O'na şirk koşmamakla emrolundum. Ben O'na davet ediyorum, dönüşüm de O'nadır."
Bir de kendilerine kitab verdiklerimiz sana indirilen bu kur'an ile ferah duyuyorlar, ahzapdan bazısını inkâr eden de var, de ki: Ben ancak Allaha kulluk etmekle ve ona şirk koşmamakla emrolundum, ben ona davet ederim, varacağım o
(Habibim!) Kendilerine kitap verdiklerimiz (den, Abdullah b. Selâm, Necâşî Ashame ve arkadaşları gibi, İslâm dinini kabul ederek, îmân ehli olanlar) sana vahyedilene (gönülden) sevinirler. Bununla beraber (aralarındaki) topluluklardan, onun (Kur’ân’ın bir kısmına inanıp) bir kısmını inkâr eden (kâfir) ler de vardır. De ki: “Ben sadece Allah’a ibadet etmek ve O’na asla ortak koşmamakla emrolundum. Ben (sizi) yalnız O’na (kulluk etmeye) davet ediyorum. Ve dönüşüm, O’ (nun manevi huzuru) nadır.”
Kendilerine Kitap verdiğimiz kimseler, sana indirilen ile sevinirler. Kabilelerden onun bir kısmını küfreden¹ gruplar vardır. De ki: “Ben yalnızca Allah'a kulluk etmekle ve O'na şirk koşmamakla emrolundum. Ben yalnızca O'na çağırıyorum ve dönüşüm yalnızca O'nadır.
Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler sana indirilen (bu Kur'an) ile sevinirler. Fakat (peygamberlerin aleyhinde birleşen) güruh içinde onun bir kısmını inkâr eden kimseler de vardır. De ki: «Ben ancak Allaha kulluk edib Ona ortak koşmamamla emrolundum. Ben ancak Ona düâ ederim. Dönüşüm de yalınız Onadır.»
Hâlbuki kendilerine kitab verdiğimiz kimseler, sana indirilenle (Kur'ân'la)sevinirler; bununla berâber (aralarındaki) topluluklardan, onun bir kısmını inkâr edenler(de) vardır. De ki: “(Ben) ancak Allah'a ibâdet edeyim ve O'na şirk koşmayayım diye emrolundum. (Ben insanları) ancak O'na da'vet ederim; dönüşüm de ancak O'nadır.”
Ve (daha önce) kendilerine kitap verdiklerimiz, (onlardan iman edenler) sana indirilen (bu Kur’an) ile sevinirler. Ve o gruplar içerisinden (bazıları batıl düşüncelerini desteklemek için çıkarlarına göre yorumladıkları ayetleri kabul edip işlerine gelmedikleri için) o Kur’an’ın (diğer) bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki “Ben, ancak Allah’a kulluk (ibadet) etmekle ve O’na şerik koşmamakla emrolundum. Ben ancak (insanlığı) O’na (O’nun dinine) davet ederim, dönüşüm de yalnızca O’nadır.
Kitap verilenler den sana indirilene sevinenler olduğu gibi, aynı zamanda onlardan bir gurup da, sana indirilenin bir kısmını inkâr ediyorlar. Deki “Ben yalnızca Allah’a kulluk etmek, O’na ortak koşmamak ve yalnızca O’na dua etmekle emrolundum. Dönüş O’nadır.”
O kimseler ki kendilerine Kitap verdik, sana gönderilenle sevinirler. Ancak, öyle bölüntüler vardır ki o Kitap’ın bir kısmını yoğumsarlar. Onlara de ki: "Bana buyrulan, yalnız Allah’a tapmak, Ona eş koşmamaktır. Ben insanları Ona çağırıyorum, benim dönüşüm de yalnız Ona olacaktır."
Kendilerine Kitap verdiğimiz kimseler sana inzal olunan şey ile sevinirler. Öyle fıkralar vardır ki onun bir kısmını [¹] inkâr ederler. Onlara de ki ben ancak Allah/a tapmak, O/na şerik koşmamak ile emrolundum. Halkı yalnız O/na dâvet ederim. Tövbem ve dönüşüm de O/nadır.
Kendilerine kitap verdiklerimiz sana indirilene sevinirler ama onlardan bazı gruplar [ahzâb] onun bir kısmını inkâr ederler. Onlara, “Bana yalnız Allah’a kulluk etmem ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmamam emredildi. Ben (herkesi) yalnız O’na çağırıyorum ve dönüşüm de yalnız O’nadır” de.
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilene (Kur'an'a) sevinirler; fakat (İslam aleyhinde birleşen) gruplardan, onun (sana indirilenin) bazısını inkâr edenler vardır. De ki: “Ben, yalnızca Allah'a kulluk etmek ve O'na ortak koşmamakla emrolundum. Ben ancak O'na davet ederim ve son dönüşüm O'nadır.”
Sizden önce, kendilerine Tevrat, Zebur ve İncil adındaki kutsal kitaplarıemânet ettiğimiz kimselerden insaf ve adâlet sahibi olanlar, sana gönderilen Kur’an ayetlerini işittikleri zaman, önceki kitaplarla aynı kaynaktan gelen bu ayetlerden dolayı büyük bir sevinç ve coşku duyarlar. Allah’ın ayetlerine ve son Elçisine yürekten iman eden bu insanlar, elbette sizin din kardeşlerinizdir. Fakat hak dini reddederek çeşitli mezheplere, farklı görüşlere ve ideolojilere ayrılmış olan gruplar içerisinden, Kur’an’dan, bâtıl düşüncelerini destekleyecek biçimde yorumladıkları ayetleri kabul edip de,onun bir kısmını inkâr edenler de vardır. Ey Müslüman, cehennemi hak eden bu nankörlere de ki: “Ben, yalnızca Allah’a kulluk etmekle ve hiç kimseyi ve hiçbir şeyi O’na ortak koşmamakla emrolundum. İşteben, hepinizi O’na kul olmaya çağırıyor ve ancak O’na yöneliyorum!”
Kendilerine Kitap verdiğimiz kimseler de sana indirilmiş şeylere seviniyorlar; bazısını inkâr eden Gruplar’ın bir kısmı da (seviniyorlar)! De ki:
“Doğrusu emredildim; Allah’a kulluk edeyim ve O’na şirk koşmayayım! Sadece O’na dua edeyim! Benim yönelişim O’nadır”.
Resulüm! ehlikitap arasında sana indirilene sevinenler var vahyin bir kısmını kabul etmeyenler de var. Onlara şunu söyle yeter: " Ben Allah'a, aracısız kulluk etmek üzere emir aldım. sizi ona çağırıyorum, çünkü ben de ona döneceğim... "
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, sana gönderilen Kur’an ile sevinirler. Fakat senin aleyhinde olanlardan kitabın bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki; "Ben ancak Allah’ın yasalarına uymak ve Allah’ın yasalarına karşı çıkanları uyarmakla emrolundum! Yalnız Allah’a çağırıyorum! Hesap vermek için dönüp dolaşacağım yer Allah’ın hesabıdır."
Kendilerine kitap verdiğimiz kişiler, sana indirilene (Kur’an’a) sevinirler. Fakat (diğer) gruplardan onun bir kısmını inkâr eden de vardır. De ki: “Bana, yalnızca Allah’a kulluk etmem ve O’na ortak koşmamam emrolundu. Ben yalnız O’na çağırıyorum [*] ve dönüşüm de yalnız O’nadır.”
(Gerçekten) kitap ehli¹ olanlar, sana indirilen (Kur’an)’dan dolayı sevinirler. (Ey Muhammed! Gerçekten kitap ehli olmayan) gruplardan, o (Kur’an)’ın (işlerine gelmeyen) kısımlarını inkâr edenlere: “Ben, sadece Allah’a kulluk etmekle ve Ona hiçbir şeyi eş koşmamakla emrolundum. (Hepinizi) Ona davet ediyorum ve benim dönüşüm de Onadır.” de.
Bunun içindir ki, kendilerine bu vahyi bahşettiğimiz kimseler ⁶⁸ [ey Peygamber,] sana indirdiklerimizden ötürü sevinir, hoşnut olurlar; ⁶⁹ fakat başka inançların bağlıları arasında onun bir kısmının geçerliliğini inkar edenler var. ⁷⁰ [Ey Peygamber, onlara] de ki: “Ben yalnızca Allah’a kulluk etmekle ve O’ndan başkasına tanrısal güçler, tanrısal nitelikler yakıştırmamakla emrolundum: ⁷¹ [bütün insanlığı] O’na çağırıyorum ve dönüşüm de O’nadır!”
Kendilerine kitap verdiklerimizden bazı kimseler, sana indirilen bu Kuran’la sevinirler.1 Onlardan bazı gruplar ise, Kuran’ın bir kısmına inanmazlar.2 De ki: “Ben yalnızca, Allah’a kulluk etmekle ve O’na asla şirk koşmamakla emrolundum.3 Ve ben yalnızca O’na dua ederim, zira dönüşüm yalnızca Allah’adır.4, 1 28/52...55, 22/85, 15/91, 339/11...15-65-66, 472/20
Yine, kendilerine kitap emanet ettiğimiz kimseler, sana indirilenlerden dolayı seviniyorlar. Fakat muhalif müttefikler arasında onun bir kısmını inkâr edenler de bulunmakta. (Onlara) de ki: “Ben, sadece Allah’a kul olmakla ve O’na ortak koşmamakla emrolundum: Yalnız O’na davet ediyorum, zira dönüş yalnızca O’nadır.”
(Ey Muhammed) kendilerine kitap verdiğimiz kimselerden bazdan, sana indirilen (Kur'an) ile sevinirler. (Çünkü Resulullah s.a.s.’ın geleceği Tevrat ile İncil’de müjdelenmişti) Bir kısmı da; aralarında ayrılığa düşerler, ayetlerin bir kısmım inkar ederler. (Yahudi tarafı; "Meryem oğlu İsa Mesih, Allah’ın Resulüdür ve Meryem'e ilka ettiği kelimesidir" -Nisa/171- ayetini ve Hıristiyan tarafı da; "Kuşkusuz, Allah, Meryemoğlu İsa Mesih'tir diyenler kafir olmuşlardır" -Maide/71- ayetini inkar ederler, bundan hoşlanmazlar) De ki: Ben ancak Allah'a kulluk edip, O'na ortak koşmamakla emrolundum ve ben (bütün insanları) sadece O'na davet ediyorum. (Nitekim Al-i İmran suresinin 64. ayetinde: "De ki: ey kitap ehli! Bizimle sizin aranızda eşit olan kelimeye geliniz ki, o kelime, Allah'tan başkasına ibadet etmemek, hiçbir şekilde O'na şirk koşmamak ve Allah'ı bırakıp da birbirimizi ilahlar edinmemektir” buyurulmuştur) Ve dönüşüm de ancak O'nadır.
Kendilerine kitap verdiğimiz/ Ehli Kitap kimseler, sana indirilen Kur’an ile sevinirler. Fakat o bir grup onun bir kısmını inkâr ediyorlar. De ki: "Ben ancak Allah’a kulluk etmek ve O’na ortak koşmamakla emrolundum. Ben yalnız sizi O’na çağırıyorum ve dönüşüm de yalnız O’nadır. "
Ve kendilerine kitap vermiş olduklarımız, sana indirilmiş olan ile sevinirler ve muhtelif tâifelerden öylesi de vardır ki, (o indirilmiş olanın) bazısını inkar ederler. De ki: «Ben ancak emrolundum ki, Allah'a ibadet edeyim ve O'na şerik koşmayayım. O'na dâvet ederim ve dönüşüm O'nadır.»
Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler sana indirilen Kur'ân'dan memnun olurlar. Ama onlardan aleyhteki bazı gruplar, onun bir kısmını inkâr ederler. De ki: “Bana yalnız Allah'a ibadet edip O'na hiçbir şerik koşmamam emredildi. Sadece O'na dâvet eder ve ancak O'na yönelirim. ” [2, 121; 17, 107-109; 3, 199]
Kendilerine Kitap verdiğimiz kimseler, sana indirilene sevinirler. Fakat kabilelerden onun bir kısmını inkar edenler vardır. De ki: "Bana, yalnız Allah'a kulluk etmem ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmamam emredildi. Ben (insanları) O'na da'vet ederim, dönüşüm de O'nadır."
Kendilerine kitâb virdiklerimiz sana inzâl olunan Kur'ân'a ferahlanurlar [¹] Onlardan ayrılanların bir kısmı da Kur'ân'ın ba'zını inkâr iderler. Di ki: "Ben ancak Allâh'a 'ibâdet itmekle emr olundum. O'na 'ibâdet ve du'â iderim. Ve merci'im de O'dur."
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilenle sevinirler. İçlerinde onun (Kitabın) bir kısmından hoşlanmayan topluluklar vardır. De ki “Bana emredilen, yalnız Allah’a kul olmam ve O’na ortak oluşturmamamdır. Ben insanları Allah’a çağırırım; varıp gideceğim yer O’nun huzurudur.”
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilene memnun olurlar. Bazı gruplar içinde, onun bir kısmını inkar edenler vardır. De ki: -Ben ancak Allah'a kulluk etmekle ve O'na asla şirk koşmamakla emrolundum. Duâm O'nadır, dönüşüm de O'nadır!
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilenle de sevinirler. Fakat çeşitli topluluklardan, Kur'ân'ın bir kısmını inkâr edenler de vardır. De ki: Ben hiçbir şeyi ortak koşmaksızın sadece Allah'a kulluk etmekle emrolundum. Ben Ona çağırırım; dönüş de Onadır.
Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilenle ferahlarlar. Ama hiziplerden bazıları onun bir kısmını inkâr ederler. De ki: "Bana, yalnız Allah'a kulluk etmem, O'na ortak koşmamam emredildi. Ben O'na yakarır, O'na davet ederim. Dönüşüm de O'nadır."
daħı anlar kim virdük anlara ya'nį şaḥaba kitāb’ı ya'nį ķur’ān sevinürler aña kim indürinildi saña. daħı bölüklerden oldur kim inkār eyler [129b] bir nicesine eyit “bayıķ buyrıldum kim ŧapam Tañrı’ya daħı ortaķ eylemeyem aña. anuñ dapa oķırın daħı anuñ dapadur dönmegüm.”
Daḫı anlar kim virdük anlara kitāb ya‘nī Ḳur’ān sevinürler aña kim indü‐rinildi saña. Daḫı bölüklerden ya‘nī kāfirlerden kim düzinildiler oldur kiminkār eyler bir niçesi. Eyit: Bayıḳ buyruldum kim ṭapam Tañrıya, daḫı ortaḳlıḳ eylemeyem aña. Andan yaña oḳurın ve andan yaña dön‐megüm.
Kitab verdiklərimiz (kitab əhlinin sənə iman gətirənləri) sənə nazil etdiyimizə (Qur’ana) sevinirlər. (Yəhudilərdən və xaçpərəstlərdən sənə qarşı ədavət bəsləyən) elə firqələr də vardır ki, onun (Qur’anın) bir qismini inkar edirlər. (Ya Rəsulum!) De: “Mənə Allaha ibadət etmək, Ona şərik qoşmamaq əmr olunmuşdur. Mən (insanları yalnız) Ona (ibadət etməyə) də’vət edirəm və mənim axır dönüşüm də yalnız Onadır!” (Məhz Onun hüzuruna qayıdacağam!)
Those unto whom We gave the Scripture rejoice in that which is revealed unto thee. And of the clans there are who deny some of it. Say: I am commanded only that I serve Allah and ascribe unto Him no partner. Unto Him I cry, and unto Him is my return.
Those to whom We have given the Book(1857) rejoice at what hath been revealed unto thee: but there are among the clans(1858) those who reject a part thereof. Say: "I am commanded to worship Allah, and not to join partners with Him. Unto Him do I call, and unto Him is my return."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |