9 Eylül 2024 - 5 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Yûsuf Suresi 55. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Kâle-c’alnî ‘alâ ḣazâ-ini-l-ard(i)(s) innî hafîzun ‘alîm(un)

Yusuf, beni ülkenin hazinelerine memur et, şüphe yok ki ben onları iyi korurum ve ne yapacağımı bilirim dedi.

(Bunun üzerine Hz. Yusuf) "Öyleyse beni memleketin hazinelerine (bir nevi Tarım, Maliye ve Kalkınma Bakanlığı görevine) memur etsene, çünkü ben gerçekten (hazineyi ve serveti) iyi korurum, (ticaret ve ziraatı çok) iyi bilirim" dedi.

[Not: Bilgili ve becerikli bir insan, kendi marifet ve meziyetlerinin bilinmediği durumlarda, yetkili bir görev talebinde bulunup, halka ve Hakka hizm... Devamı..

Yûsuf: “Beni, yeryüzünün hazineleri üzerinde görevlendirin; güvenilir, bilgili bir gözcü ve koruyucu olacağımdan emin olabilirsiniz” dedi.

Yûsuf da, Kral'a:
“Beni, ülkenin hazinelerinin, depolarının, yeraltı ve yerüstü kaynaklarının tasarrufunun, devletin başına getir. Ben iyi korurum. Bunların dağıtım, kayıt ve koruma işlerini iyi bilirim.” dedi.

(Yusuf): "Beni ülkenin hazinelerinin başına getir. Şüphesiz ben iyi koruyucu ve iyi bilen biriyim" dedi.

(Yusuf) Dedi ki: 'Beni (bu) yerin (ülkenin) hazineleri üzerinde (bir yönetici) kıl. Çünkü ben, (bunları iyi) bir koruyucuyum, (yönetim işlerini de) bilenim.'

Yûsuf şöyle dedi: “- Beni Mısır'ın hazineleri üzerine memur et; çünkü, ben iyi korur, iyi bilirim.”

Yusuf: “Beni ülkenin hazinelerine bakan olarak tayin et. Çünkü hem korurum, hem yönetmesini iyi bilirim” dedi.

Yûsuf, “Beni ülkenin hazineleri üstüne bakan tayin et! Çünkü ben onları çok iyi korurum; bu işi bilirim” dedi.

Yusuf dedi: «Beni bu yurdun hazneleri üzerine buyurasın, ben korurum bunları, bilirim de»

Yusuf: “Beni ülkenin hazinelerine bakmakla görevlendir. Güvenilir ve bilgili bir koruyucu olacağımdan emin olabilirsiniz” dedi.

Kral, Hz. Yusuf’un bu teklifini isabetli bulup kabul etti ve kendi yetkilerinin pek çoğu ile beraber maliye ile ilgili sorumlulukların tamamının Hz. Y... Devamı..

Yûsuf "Bana memleketin (Mısır’ın) hazînelerini viriniz ’âkılâne muhâfaza iderim" didi.

Yusuf: "Beni memleketin hazinelerine memur et, çünkü ben korumasını ve yönetmesini bilirim" dedi.

Yûsuf, “Beni ülkenin hazinelerine bakmakla görevlendir. Çünkü ben iyi koruyucu ve bilgili bir kişiyim” dedi.

Yûsuf da, “Beni ülkenin hazinelerine tayin et! Çünkü ben çok iyi korurum ve bu işi bilirim” dedi.

«Beni ülkenin hazinelerine tayin et! Çünkü ben (onları)  çok iyi korurum ve bu işi bilirim» dedi.

Dedi ki: "Beni ülkenin maliye işlerinin başına getir. Kuşkusuz ben iyi korur, iyi bilirim," dedi

O da, ona dedi ki: "Beni bu ülkenin hazineleri üzerine getir. Çünkü iyi korurum, iyi bilirim."

Dedi: beni Arz hazineleri üzerine me'mur et, çünkü ben iyi korur, iyi bilirim

(Melikin bu sözleri üzerine Yûsuf,) “Beni ülkenin hazinelerine bakmakla görevlendir. Çünkü ben (hazineyi, bu makamın, bu işin ehli olmayanından) çok (daha) iyi korurum ve (ayrıca bolluk ve kıtlık yıllarında hazine ve mahsuller ile ilgili olarak nasıl tasarruf edilmesini gerektiğini) iyi bilen bir kişiyim” dedi.

Yusuf: “Beni ülkenin hazinelerinin başına tayin et. Zira ben onları korurum ve iyi bilirim.” dedi.

(Yuusuf): «Beni memleketin hazineleri üzerine (me'mur) et. Çünkü ben onları iyice korumıya muktedirim, (bütün tasarruf şekillerini de) bilenim» dedi.

(Yûsuf:) “Beni memleketin hazînelerinin başına getir! Çünki ben iyi muhâfaza eden, (idâresini) iyi bilen bir kimseyim” dedi.

(Bunun üzerine Yusuf) dedi ki: “Beni ülkenin hazineleri üzerine yetkili kıl. Şüphesiz ben iyi korurum, (yönetimi, ekonomiyi, mali ve iktisadi konuları) iyi bilirim!”

(*) Kral, Yusuf’un bu teklifini isabetli bulup kabul etti ve kendi yetkilerinin pek çoğu ile beraber maliye ile ilgili sorumlulukların tamamının Hz. Y... Devamı..

Yusuf melike “Beni, yer hazinelerinin sorumlusu yap. Onları korumasını iyi bilirim” dedi.

Yusuf da dedi ki: "Beni ülkenin hazineleri başına getir. Çünkü ben onları korumasını, yönetmesini çok iyi bilirim."

Yusuf «— Beni arz-ı Mısır/ın hâzineleri üzerine tâyin et. Zira ben hâzineyi muhafaza eder, tasarrufu da bilirim» dedi.

(Yûsuf da) dedi ki: “Beni ülkenin [ard] hazinelerinden sorumlu yap! Ben iyi bir koruyucu ve işi iyi bilen biriyim.”

(Yusuf) Dedi ki: “Beni (bu) yerin (ülkenin) hazineleri üzerinde (bir yönetici) kıl. Çünkü ben, (bunları iyi) bir koruyucuyum, (yönetim işlerini de) bilenim.”

“Beni bu ülkenin hazineleri üzerinde tam ve tek yetkili olarak görevlendir! Çünkü ben, ülke kaynaklarını çok iyi korurum ve yönetim işlerini de gâyet iyi bilirim!” dedi. Zaten bu teklifi bekleyen kral ve etrafındakiler, tüm krallık yetkilerinin tam ve tek sahibi olarak Yûsuf’un yönetime geçmesini kabul ettiler.

(Yûsuf): -“Beni Arz’ın / Ülke’nin hazinelerine görevlendir. Ben, çok iyi bilen bir koruyucuyum” dedi.

Yusuf: " Beni, tarım ürünlerine ver, çünkü ben tarımı severim, bilirim de. "

Yusuf krala; "Beni ülkenin hazineleri üstüne memur et! Çünkü hazineleri korumasını yönetmesini bilirim!" dedi. Bunun üzerine Kral Yusuf’u ülkenin hazineleri üstüne memur kıldı. Artık Yusuf Mısır’ın hazinelerini koruma da yönetme de tam yetkili, hazinelerin tek hâkimiydi. Yusuf Mısır’ı kraldan aldığı yetkiyle yönetiyor. İstediği kararları alarak istediği emirleri veriyordu. Kral bütün benliği ile Yusuf’a inanıp güvenmiş, kendisi kenara çekilmişti. Yusuf’a hiç bir şekilde karışmıyordu. Yusuf eskiden beri uygulanan yasaları istediği gibi değiştiriyordu. Yusuf’un uygulamaları ülkeye adaleti getirmiş. Ülke gelecek günlere adalet içinde ilerliyordu. Hiç şüphesiz kral bu durumdan memnundu.

(Yusuf) “Beni o yerin (Mısır’ın) hazinelerine (bakan) ata! Şüphesiz ki ben (hazineyi) korurum; (bu işi iyi) bilirim.” demişti. [*]

Hz. Yusuf’un bu isteği, göreve talip olmak gerektiğinin bir delilidir. Demek ki her zaman görev verilmesini beklemek doğru değildir. Yetkin, ehliyetli... Devamı..

(Yûsuf da): “Beni (bu) ülkenin hazineleri üzerine (yönetici) yap. Çünkü ben, iyi bir koruyucuyum, (yönetim işini de) iyi bilirim.”¹ dedi.

1 Bu âyetten adil davranacağını ve Allah’ın kanunlarını uygulayabileceğini bilen bir kimsenin yöneticilik talep etmesinin ve kabiliyeti olduğunu söyle... Devamı..

[Yusuf:] “Beni ülkenin hazineleri üzerinde görevlendir(in)” dedi, “güvenilir, bilgili bir gözcü, bir koruyucu olacağımdan emin olabilirsin(iz)”. ⁵⁵

55 Bu talebiyle Hz. Yusuf’un, yedi yıl sonra baş göstereceğini bildiği kıtlık dönemi için yapmayı düşündüğü erzak stokunu kasdettiği anlaşılıyor. Sonr... Devamı..

“Öyleyse beni, ülkenin hazinelerinden sorumlu bir makama getir. Çünkü ben, hazineyi iyi korur ve mali işleri iyi bilirim.” dedi. 4/58

(Yusuf) şu talepte bulundu: “Beni ülkenin hazinelerine/ambarlarına bakmakla görevlendir! Benim onu çok iyi koruyacağıma, bu konudaki bilgi ve birikimime güvenebilirsiniz.”

Yusuf da: "Beni ülkenin hazineleri üzerine yetkili kıl, çünkü ben onları çok iyi korurum ve bu işi çok iyi bilirim" önerisinde bulundu.

(Yûsuf, Melike) dedi ki : "Beni ülkenin hazineleri üstüne görevli kıl. Çünkü ben onları iyi korur, (yönetmesini) iyi bilirim. " dedi.

Hazret-i Yûsuf da dedi ki: «Beni yurdun hazineleri üzerine memur et, muhakkak ki ben iyice koruyucu, iyice biliciyim.»

Yusuf: “Beni ülkenin hazine işlerinden sorumlu bakan olarak görevlendir, dedi. Çünkü ben malları iyi korur, işletme ve yönetimi iyi bilirim. ” dedi.

Hz. Yusuf tarıma önem verdi. Üretimi artırdı. İhtiyaç fazlasını ambarlara doldurttu. Kıtlık yılları gelince ambardan yiyip ihraç etmeye bile gittiler.... Devamı..

(Yusuf, krala): "Beni ülkenin hazineleri üstüne bakan yap. Çünkü ben (onları) iyi korur, (yönetmesini) iyi bilirim." dedi.

Yûsuf: "Beni memleket hazîneleri üzerine me'mûr it, ben onların hıfzına kâdir ve idâre usûlüne 'âlimim" didi. [¹]

[1] O zamân 'Azîz-i Mısır (vezîr) vefât itmiş ve Züleyha dul kalmışdı. Hükümdâr Yûsuf'ı onun yerine salâhiyet-i kâmile ile vezîr ta'yîn idüb Züleyha i... Devamı..

Yusuf dedi ki “Beni ülkedeki hazinelerin başına getir. Ben onları korurum ve bu işi bilirim.”

(Yusuf): -Beni memleketin hazinelerine memur et, çünkü ben korumasını ve yönetmesini bilirim, dedi.

Yusuf “Ülkenin hazinelerine beni memur et,” dedi. “Ben bu işi bilen ve hazineyi koruyacak bir kimseyim.”

Yûsuf dedi ki: "Beni ülke hazinelerine bakan yap. Ben iyi bir koruyucuyum; bilgiliyim."

eyitti “ķıl beni [123a] yir ħazineleri üzere bayıķ ben śaķlayıcıvan bilici.”

Yūsuf eyitdi: İmin idin ḫazīne üzerine. Zīrā men ṣaḳlayıcı‐men, ġāyetdebiliciyin, didi.

(Yusif) dedi: “Məni bu yerin (Misirin) xəzinələrinə mə’mur tə’yin et (Misir xəzinələrini mənə tapşır), çünki mən (özümə e’tibar edilən mal-dövləti) qoruyanam, (işləri idarə etməyi) bilənəm!”

He said: Set me over the storehouses of the land I am a skilled custodian.

(Joseph) said: "Set me over the storehouses(1716) of the land: I will indeed guard them, as one that knows (their importance)."

1716 Joseph had been given plenary authority by the king. He could have enjoyed his dignity, drawn his emoluments, put the hard and perhaps unpopular ... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.