16 Ocak 2025 - 16 Receb 1446 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Yûsuf Suresi 104. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vemâ tes-eluhum ‘aleyhi min ecr(in)(c) in huve illâ żikrun lil’âlemîn(e)

Buna karşılık bir ücret de istemiyorsun, bu, alemlere öğütten başka bir şey değil.

Halbuki Sen buna karşı onlardan bir ücret de istemiyorsun. Ancak O (Kur’an), âlemler için yalnızca bir "öğüt ve hatırlatmadır." (En güzel ahlâkı ve en adil ahkâmı içermektedir.)

Oysa, sen onlardan peygamberlik görevine karşı, hiçbir ücret de istemiyorsun. Bu Kur'ân Allah'ın bütün insanlığa bir hatırlatması ve nasihatıdır sadece.

Halbuki sen, onlardan bunun için bir ücret de istemiyorsun. Okunması ibadet olan Kur'an, âlemler, insanlar ve cinlerin haklarının korunması için ancak bir öğüttür, bir ikazdır. Bir şereftir, bir övünç kaynağıdır.

bk. Kur’an-ı Kerim, 3/7.

Oysa buna karşılık sen onlardan bir ücret de istemiyorsun. Bu ancak alemler için bir hatırlatmadır.

Oysa ki sen buna karşı onlardan bir ücret de istemiyorsun. O, alemler için yalnızca bir 'öğüt ve hatırlatmadır.'

Buna karşı (yaptığın tebliğ ve imana davetten dolayı) onlardan bir mükâfat da istemiyorsun. O Kur'ân, bütün âlemlere ancak bir nasihattır.

Sen onlardan bir ücret de istemiyorsun. Bu Kur’an, o âlemler için bir zikir ve mesajdan başka bir şey değildir.

Halbuki sen bunun karşılığında onlardan bir ücret istemiyorsun. Kur'ân, âlemler için ancak bir öğüttür.

Bununçün, sen bir nesne istemezsin onlardan, o yalnız âlemlere öğüttür

Hâlbuki sen buna (tebliğ vazifesini yapmaya) karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. Bu (Kur'an) âlemler için ancak bir öğüttür.

Bkz. 3/7Kur’an bütün insanlık için bir öğüttür.“Bu (Kur'an) senin ve halkın için bir öğüttür.” (Zuhruf 43/44) Bir şeyin öğüt/nasihat olması için anlaş... Devamı..

Sen bu hikâye içün ânlardan ücret istemiyeceksin bu bütün insânlara bir ihtârdır.

Oysa sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. Kuran, alemler için sadece bir öğüttür.*

Hâlbuki sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur’an) âlemler içinde ancak bir öğüttür.

Halbuki sen bunun karşılığında onlardan bir ücret de istemiyorsun. Kur’an herkes için ancak bir hatırlatma ve öğüttür.

Halbuki sen bunun için (peygamberlik görevini îfa için)  onlardan bir ücret istemiyorsun. Kur'an, âlemler için ancak bir öğüttür.

Halbuki sen onlardan herhangi bir ücret te istemiyorsun. Bu, sadece halka bir uyarıdır.

Buna karşılık onlardan herhangi bir ücret de istemiyorsun. O Kur'ân, âlemlere ancak bir öğüttür.

Buna karşı onlardan bir ecir de istemiyorsun, o ancak bütün âlemîne ilâhî bir tezkirdir

Oysa sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur’ân), âlemlere sadece bir öğüttür.

Ve sen buna karşılık¹ onlardan bir ücret istemiyorsun. O, bütün bir insanlık için ancak bir zikirdir.²

1- Vahiyle öğüt verme, anımsatma ve uyarıda bulunmaya karşılık. 2- Öğüt, anımsatma, uyarı.

Halbuki sen buna (bu tebliğaata) karşı onlardan hiç bir ücret de istemiyorsun. O (Kur'an) âlemlere nasıyhatden başka bir şey değildir.

Hâlbuki (sen) buna (bu Kur'ân'ı tebliğ vazîfene) karşı onlardan bir ücret istemiyorsun. O (Kur'ân), (bütün) âlemlere ancak bir nasîhattir.

Hâlbuki sen buna karşı (yaptığın tebliğ ve imana davetten dolayı) onlardan bir mükâfat da (makam, mevki, menfaat vs.) istemiyorsun. O (Kur’an) ise, bütün âlemlere (insanlara) ancak bir öğüttür. *

(*) Kur’an bütün insanlık için bir öğüttür… Bir şeyin öğüt olması için anlaşılması lazım. Anlaşılmayan bir şeyin öğüt olması düşünülemez. Müslümanlar ... Devamı..

Sen yaptığın bu uyarılar karşılığında onlardan bir ücret istemiyorsun. O (senin tebliğ ettiğin vahy) ancak âlemler için bir öğüttür.

Oysaki sen bunu için onlardan hiç bir karşılık da istemiyorsun. Kur’an herkes için yalnız öğüttür.

Sen bu tebligat için onlardan ücret istemiyorsun. Bu Kur/an âlemler için öğütten ibarettir.

Üstelik sen onlardan bir ücret de istemiyorsun. Oysa O/ Kur’an, âlemler için (yol gösteren) bir öğütten/bir bilgi kaynağından başka bir şey değildir.

Oysa sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur'an), âlemler için sadece bir hatırlatmadır.

Oysa sen, bu çağrına karşılık onlardan herhangi bir menfaat beklemiyorsun ki, samîmiyetinle ilgili bir şüpheye kapılsınlar. Bu mesaj, bütün insanlığa sunulan bir uyarı, bir öğüttür ancak. Üstelik bu uyarılar, sadece Kur’an’dan ibaret de değildir:

Buna karşı onlardan hiçbir ücret de istemiyorsun. O, Âlemler için ancak bir hatırlatmadır.

Sen ki, bu hizmetine mukabil onlardan bir ücret istemiyorsun. Artık Kuran, herkesin dilindedir...

Sen gönderdiğimiz ayetleri duyurmak için onlardan bir ücret istemiyorsun! Ayetlerim bütün âlemler için Rabbinden bir öğüttür. Onlar biraz düşünse, Yusuf’un hayatı gibi daha nice olaylar vardır. Allah’a karşı olanlarla, Allah’ın yanında olanların başlarına gelenleri anlatır.

Sen bunun için onlardan herhangi bir ücret istemiyorsun. [*] O (Kur’an), âlemler için sadece (gerçeği) hatırla(t)madır.

Tebliğden ücret almamayla ilgili benzer mesajlar: En‘âm 6:90; Yûnus 10:72; Hûd 11:29, 51; Furkân 25:57; Şu‘arâ 26:109, 127, 145, 164, 180; Sebe’ 34:47... Devamı..

Hâlbuki sen, (akıllılar) âlemine¹ sadece bir öğüt ve hatırlatmadan başka bir şey olmayan bu (Kur’an’a) karşılık, onlardan bir ücret de istemiyorsun.

1 Buna göre aklı olanların, bu Kur’an’ı sürekli hatırlarında tutarak, gerektiği şekilde îman etmesi gerekir. Aklı olmayan mahlûkatın uyarıdan anlamadı... Devamı..

Oysa sen onlardan herhangi bir karşılık da beklemiyorsun; bu, [Allah’ın] bütün insanlığa bir hatırlatmasıdır sadece.

Oysa sen buna karşılık, onlardan herhangi bir ücret de istemiyorsun.1 Hâlbuki bu Kuran, bütün toplumlar için bir öğüt ve şeref kaynağıdır.2, 123/72, 25/57, 34/47, 38/86, 26/90, 10/57, 68/52

Oysa ki sen onlardan (davetine) bir karşılık da beklemiyorsun; elbet bu (vahiy) tüm insanlığı muhatap alan bir uyarıdır.

Oysa sen bunun (peygamberlik görevin) için onlardan herhangi bir ücret istemiyorsun; Kur'an ise, alemler için ancak bir öğüttür.

Hâlbuki sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O (Kur’an) insanlık alemi için ancak bir öğüttür.

Halbuki sen bunun üzerine onlardan bir ücret istemiyorsun. Bu ise âlemler için bir mev'izeden başka değildir.

Halbuki sen bu tebliğ karşılığında onlardan herhangi bir ücret de istemiyorsun. Kur'ân, sadece bütün insanlar için bir derstir, evrensel bir mesajdır. [3, 7]

Sen bu(okudukları)na karşılık onlardan bir ücret istemiyorsun. O, sadece bütün alemler için bir öğüttür.

Sen teblîğ-i Kur'ân ve ahkâmda onlardan ücret istemezsin. O Kur'ân 'âlemler içün ancak va'az ve nasîhatdir.

Oysa bunun için onlardan bir karşılık istemiyorsun. O, herkese yararlı doğru bilgi (zikir) dışında bir şey de değildir .

Oysa sen buna karşılık onlardan bir ücret de istemiyorsun. O, âlemler için sadece bir öğüttür.

Oysa tebliğin için sen onlardan bir ücret istemiyorsun. Bu Kur'ân ise bütün milletlere ve bütün çağlara bir öğüttür.

Sen, bu tebliğin için onlardan bir ücret istemiyorsun. O, bütün âlemler için bir hatırlatmadan başka şey değildir.

daħı dilemezsin anlardan anuñ üzere kirį degül ol illā ögüt 'ālemlere.

Daḫı sen anlardan anuñ üstine ücret istemezsin. Bu degüldür ögüt Tañrı‐dan ‘ālemlere.

Halbuki sən bundan (islamın təbliğı və imana də’vətdən) ötrü onlardan heç bir mükafat istəmirsən. Bu (Qur’an) isə aləmlərə yalnız bir öyüd-nəsihətdir!

Thou askest them no fee for it. It is naught else than a reminder unto the peoples.

And no reward dost thou ask of them for this: it is no less than a message for all creatures.(1787)

1787 The Divine Message was priceless; it was not for the Messenger's personal profit, nor did he ask of men any reward for bringing it for their bene... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.