Veyâ kavmi lâ es-elukum ‘aleyhi mâlâ(en)(s) in ecriye illâ ‘ala(A)llâh(i)(c) vemâ enâ bitâridi-lleżîne âmenû(c) innehum mulâkû rabbihim velâkinnî erâkum kavmen techelûn(e)
Ey kavmim, bu yüzden bir mal da istemem sizden; ecrim, ancak Allah'a ait ve ben, inananları kovacak da değilim; şüphe yok ki onlar, Rablerine kavuşacaklar, fakat sizi görüyorum ki bilgisiz bir kavimsiniz.
"(İyi düşünün) Ey kavmim! Ben bu (tebliğ ve tavsiyelerime) karşılık sizden bir mal (makam ve menfaat) istemiyorum. Benim ücretim (sevabım) yalnızca Allah’a aittir. (Siz hor görüyor ve hoşlanmıyorsunuz diye) Ben iman edenleri (yanımdan) kovacak da değilim. Onlar mutlaka Rablerine kavuşacak (niyet ve gayretlerinin karşılığına erişecekler)dir. Ne var ki, ben sizi gerçekten cahillik eden bir toplum (olarak) görmekteyim." (Bu ayete göre, kamu görevi yapanların, ayrıca halktan ücret ve hediye talep etmeleri rüşvettir.)
Ey kavmim! Bu mesajı size ulaştırdığım için sizden bir menfaat da beklemiyorum. Benim çabalarımın karşılığı Allah katındadır. Ve siz istemiyor, beğenmiyorsunuz diye bana inananları da yanımdan kovacak değilim. Çünkü onlar, Rableriyle karşılaşacaklarını biliyorlar. Ama size gelince, sizin eğriden doğrudan habersiz, yol yordam bilmez bir topluluk olduğunuzu görüyorum.
“Ey kavmim, tebliğ görevime karşılık sizden bir mal, bir bedel istemiyorum. Benim ücretim, mükâfatım ancak Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovamam. Onlar Rablerine kavuşacaklar. Fakat ben sizi bilgiden, muhakemeden uzak, tutarsız davranan, cehalette ısrar eden bir kavim olarak görüyorum.” dedi.
Ey kavmim! Bunun karşılığında sizden bir mal istemiyorum. Benim ecrim yalnızca Allah'a aittir. İman edenleri de kovacak değilim. Onlar Rabblerine kavuşacaklardır. Ancak ben sizi cahillik eden bir topluluk olarak görüyorum.
'Ey Kavmim, ben sizden buna karşılık bir mal istemiyorum. Benim ecrim, yalnızca Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovacak değilim. Onlar gerçekten Rablerine kavuşacaklar. Ancak ben sizi, cahillik etmekte olan bir kavim görüyorum.
Ey Kavmim! peygamberliği tebliğ işinden dolayı sizden bir mal istemiyorum. Benim mükâfatım ancak Allah'a aittir ve ben iman edenleri (isteğiniz gibi) kovacak değilim. Elbette onlar Rablerine kavuşacaklar (eğer kendilerini kovarsam, beni ona şikâyet ederler). Ancak ben, sizi cahillik yapmakta olan bir topluluk görüyorum.
29, 30. “Ey kavmim! Ben bu görevime karşı sizden bir mal istemiyorum. Benim ücretim, yalnızca Allah’a aittir. Ben o inananları kovacak da değilim. Onlar Rableri ile karşılaşacaklar. Ben yalnızca sizin cahil bir toplum olduğunuzu görüyorum. Ey kavmim! Eğer onları kovarsam, Allah’a karşı kim bana yardım edebilir? Artık düşünmeyecek misiniz?!”
“Ey kavmim! Allah'ın emirlerini bildirmeye karşılık sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim ödülüm ancak Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovacak değilim; çünkü onlar Rabblerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi, bilgisizce davranan bir kalabalık olarak görüyorum.”
Ey ulusum! Bu iş için sizden bir şey istemem, Allahadır ancak benim sevabım, ben inan etmiş olanları kovmam, onlar kavuşacak Tanrılarına, görüyorum sizin bilgisiz bir ulus olduğunuzu?
“Ey kavmim! Bu uyarı çabalarıma karşılık sizden maddi bir karşılık istemiyorum, benim hizmetimin karşılığını verecek olan Allah'tır. İnananları yanımdan kovacak değilim, çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat sizin gerçeklerden habersiz bir toplum olduğunuzu görüyorum.”
"Ey kavmim ben sizden bilmukâbele mal istemiyorum benim mükâfâtım Allâh’dandır. Bir gün Allâh’ın huzûruna çıkacaklarına inananları yanımdan ayıramam fakat görüyorum ki siz bir câhil kavimsiniz."
"Ey milletim! Buna karşılık ben sizden bir mal da istemiyorum. Benim ücretim Allah'a aittir; inananları da kovacak değilim; çünkü onlar Rableriyle karşılaşacaklar; fakat ben sizi cahil bir millet olarak görüyorum."
“Ey kavmim! Buna karşı ben sizden herhangi bir mal da istemiyorum. Benim mükâfatım ancak Allah’a âittir. Ben o iman edenleri (teklifinize uyarak) kovacak da değilim. Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizin bilgisizce davranan bir toplum olduğunuzu görüyorum.”
Ey kavmim! Buna karşılık sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim ecrim sadece Allah’a aittir. (Siz istiyorsunuz diye) ben iman edenleri kovacak değilim; onlar (imanları sayesinde) rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi bilgisizliğe gömülmüş bir topluluk olarak görüyorum.
Ey kavmim! Allah'ın emirlerini bildirmeye karşılık sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim mükâfatım ancak Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovacak değilim; çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi, bilgisizce davranan bir topluluk olarak görüyorum.
"Ey halkım, buna karşılık sizden herhangi bir para istemiyorum. Ücretim ancak ALLAH'tan gelir. İnananları da kovamam; onlar, Rab'leriyle karşılacaklar. Fakat, sizi cahillik eden bir topluluk olarak görüyorum."
"Ey kavmim! Ben sizden herhangi bir mal mülk istemiyorum. Benim mükafatım ancak Allah'a aittir. Ve ben ona iman edenleri kovacak değilim. Onlar elbette Rablerine kavuşacaklar. Fakat ben de sizi cahillik eden bir kavim görüyorum."
Hem ey kavmim! Buna karşı ben sizden bir mal istemiyorum, benim ecrim ancak Allaha âiddir, ve ben o iyman edenleri koğacak değilim, elbette onlar rablarına kavuşacaklar, ve lâkin ben sizi cahillik eder bir kavim görüyorum
Ey kavmim! (Yapmış olduğum tebliğden dolayı) sizden herhangi bir mal/mülk istemiyorum. Benim ecrim yalnızca Allah’a aittir. Ve (siz aşağı görüyorsunuz diye) îmân edenleri (yanımdan) kovacak da değilim. Çünkü onlar (âhirette) Rablerin (in kendilerine vadettiği nimetler) e kavuşacaklardır. Fakat ben sizi, câhillik eden bir topluluk olarak görüyorum!
“Ey halkım! Buna karşı sizden herhangi bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, yalnızca Allah'a aittir. Siz, hor görüyorsunuz diye, iman edenleri yanımdan kovacak değilim. Onlar, Rabb'lerine kavuşacaklardır. Fakat ben, sizi cahillik eden bir halk olarak görüyorum.”
Ey kavmim, bundan (bu tebliğlerimden) dolayı sizden hiç bir mal istemiyorum. Benim mükâfatım Allahdan başkasına âid değildir ve ben îman edenleri tardedici de değilim. Çünkü onlar muhakkak ki Rablerine kavuşanlardır. Ancak ben sizi cahillik eder bir kavm görüyorum».
“Ey kavmim! Buna (bu yaptığım teblîğe) karşı sizden bir mal istemiyorum. Benim ücretim ancak Allah'a âiddir(1) ve ben îmân edenleri kovucu da değilim. Şübhesiz ki onlar, Rablerine kavuşacak kimselerdir; fakat ben, sizi câhillik etmekte olan bir kavim olarak görüyorum.”
Ve “Ey kavmim! Bu uyarı çabalarıma karşılık sizden maddi bir karşılık (makam, mevkî) istemiyorum, benim ücretimi verecek olan Allah’tır, (kendilerine hakaret edip ayak takımı dediğiniz o) inanmış kimseleri yanımdan kovacak da değilim, şüphesiz onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizin bilgisizce davranan bir toplum olduğunuzu görüyorum. *
Ey Kavmim! “(Uyarılarıma karşılık) sizden bir mal da istemiyorum. Benim tebliğimin karşılığı Allah’a aittir. Aynı zamanda ben, Rablerine kavuşacaklarına kesinlikle iman edenleri dışlayacak değilim.. Ancak siz, cahil bir topluluk olarak görüyorum.”
"Ey ulusum! Bunun için ben sizden karşılık olarak hiç bir mal istemiyorum. Benim karşılığımı vermek yalnız Allah’a düşer. Ben inananları yanımdan kovmam ki. Çünkü, onlar çalaplarına kavuşacaklardır. Ancak, görüyorum ki sizler kendini bilmiyenler takımısınız.
Ey kavmim! Bundan dolayı sizden hiçbir mal istemiyorum. Benim ücretim yalnız Allah/a aittir. Mü/min olanları istediğiniz gibi kovacak değilim. Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi nâdan bir kavim görüyorum»;
“Ey kavmim! Buna karşı ben sizden (herhangi) bir mal/ ücret istemiyorum. Benim ücretim Allah’a aittir. Ben o inananları kovacak da değilim. Şüphesiz onlar Rablerine kavuşacaklar! Fakat ben sizi cahillik eden bir topluluk [kavm] olarak görüyorum.”
“Ey kavmim! Buna karşılık ben sizden bir mal da istemiyorum. Benim ücretim sadece Allah'a aittir. İman edenleri de kovacak değilim; çünkü onlar Rableriyle karşılaşacak olanlardır. Lakin ben sizi, cahil bir topluluk olarak görüyorum.”
“Ey halkım! Ben bu mesajı size ulaştırmama karşılık, sizden herhangi bir maddî çıkar beklemiyorum.Benim mükâfatımı verecek olan, yalnızca Allah’tır.
Ey inkârcılar! Ben, yoksul ve zayıf oldukları için küçümsediğiniz ve birlikte oturmaya tenezzül etmediğiniz şu müminleri, sizi memnun etmek için yanımdan kovacak değilim! Çünkü onlar, gün gelecek Rab’lerine kavuşacak ve yüce mahkemede şâhitlik yapacaklardır. Kendilerini kovduğum için beni O’nun huzurunda şikâyet ederlerse, hâlim nice olur? Eğer bunlar iman etmeden önce kötülük yapmışlarsa, geçmişleri beni ilgilendirmez. Çünkü artık tövbe edip tertemiz bir hayata başladıklarını biliyorum. Fakat buna karşılık, sizin hak hukuk tanımayan, dürüstlük ve erdemlilik nedir bilmeyen câhil bir topluluk olduğunuzu görüyorum.”
-“Ey kavmim! Sizden buna karşı bir mal da istemem. Benim ücretim (ödülüm) ancak Allah’a aittir. Ben inanmış kimseleri kovacak değilim. Onlar, rabb’leriyle karşılaşacaklardır; ama ben sizi câhillik edecek bir kavim olarak görüyorum”.
Sevgili milletim! Ben, bundan dolayı sizden bir şey istemiyorum. Benim ücretim Allah'tan. Ama ben, sizin cahilce sözlerinize bakarak inananları dışlayamam. Çünkü yarın onlar, Rab'lerinin huzuruna çıkacaklar.
"Ey kavmim! Tebliğlerim için sizden bir mal, bir ücret istemiyorum. Benim ücretim Allah’a aittir. Üstelik siz istemiyor, hor görüyorsunuz diye; Rabbime inanan insanları yanımdan kovacak değilim! Çünkü onlar Rabbine kavuşacaklardır. Rabbimin azabından kurtulanlar onlardır. Ben onları nasıl kovarım? Görüyorum ki sözlerinizle, davranışlarınızla cahillik içindesiniz."
Ey kavmim! Buna (tebliğe) karşılık sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim ödülüm yalnızca Allah’a aittir. [*] Ben iman edenleri kovacak değilim. [*] Şüphesiz ki onlar, Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizi, bilgisizce davranan bir topluluk olarak görüyorum.
(Ve Nûh onlara): “Ey kavmim! Ben sizden buna karşılık bir mal istemiyorum, (zâten) benim mükâfatım, tamamen Allah’a aittir. Ve ben îman ederek gerçekten Rablerine kavuşan (kimseleri yanımdan) kovamam. Ancak ben, sizi cahil bir topluluk olarak görüyorum.”
“Ey kavmim; üstelik bu mesaj[ı size ulaştırdığım] için sizden bir çıkar da ummuyorum; benim (çabalarımın) karşılığı ancak Allah katındadır. Ayrıca, ben imana erişenleri[n hiç birini] yanımdan kovmayacağım. ⁵⁰ Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklar[ını biliyorlar]; ama size gelince, sizin [doğrudan eğriden habersiz, yol yordam] bilmez bir topluluk olduğunuzu görüyorum!
Ey halkım, ben sizden bu tebliğe karşılık bir ücret istemiyorum. Benim ücretimi/mükâfatımı sadece Allah verecektir. Ben, iman eden kimseleri yanımdan kovacak da değilim. Zira onlar bir gün elbette Rabblerine kavuşacaklar. Fakat ben sizin cahilce hareket eden bir topluluk olduğunuzu görüyorum. 25/56, 34/47
İmdi ey kavmim! (Çabama karşılık) sizden bir bedel beklentisi içerisinde değilim! Benim (çabamın) karşılığı Allah’a aittir. Dahası, (bana) güvenip inanan kimseleri de etrafımdan uzaklaştıracak değilim.[¹⁷¹⁵] Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklar(ına inanıyorlar). Ve fakat bu arada, ben de sizin cahilce davranan bir topluluk olduğunuzu düşünüyorum.[¹⁷¹⁶]
Ey kavmim, bu tebliğime karşılık sizden herhangi bir mal mülk istemiyorum. benim mükafatım ancak Allah’a aittir. Ve ben (sizin arzunuza uyarak) iman edenleri kovacak da değilim. Şüphe yok ki onlar (o hakir gördüğünüz müminler) Rablerine kavuşacaklardır. (Ahiret hayatında muradlarına ereceklerdir) Fakat (ey kafirler) ben sizi cahilce davranan bir topluluk olarak görüyorum, (çünkü sizler dünyadan başka birşey görmüyorsunuz, ahireti ise inkar ediyorsunuz ve ahireti, başınıza gelecek azabı düşünmek bile istemiyorsunuz)
Ey kavmim! Buna karşı ben sizden herhangi bir mal da istemiyorum. Benim ücretim ancak Allah’a aittir. Ben o (beğenmediğiniz) iman edenleri kovacak da değilim. Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizin cahillik eden bir toplum olarak görüyorum.
«Ve ey kavmim! Sizden onun üzerine bir mal istemiyorum. Benim mükâfaatım ancak Allah Teâlâ'ya aittir ve ben imân edenleri kovucu değilim. Şüphe yok ki, onlar Rablerine kavuşanlardır velâkin ben sizi cahillik eder bir tâife görüyorum.»
“Hem ey halkım! Bu tebliğimden ötürü sizden maddî bir karşılık istiyor değilim. Benim mükâfatımı verecek olan yalnız Allah Teâlâdır. Ben o iman edenleri kovacak da değilim. Elbette onlar Rab'lerine kavuşacaklar (O da onları imanlarından dolayı ödüllendirecektir). Ama ben sizin cehalet içinde yuvarlanan bir toplum olduğunuzu görüyorum. ” [6, 52-53; 10, 72; 26, 111]
Ey kavmim, buna karşı ben sizden bir mal istemiyorum, benim ücretim Allah'a aittir. Ve (siz istemiyor, hor görüyorsunuz diye) ben, inananları (yanımdan) kovacak değilim. Çünkü onlar Rablerinin huzuruna gidecek(yaptıklarının hesabını verecek)lerdir. ( Herkes kendi amelinden sorumludur. Onları niçin kovayım?) Fakat ben sizi, cahillik eden bir kavim görüyorum.
"Ey Kavmim! Ben sizden, risâletim içün ücret olarak mal istemem. Benim ecrim ve mükâfâtım Allâh Te'âlâ üzerinedir. Ben, îmân idenleri nezdimden tard idicilerden değilim [¹] Çünki onlar rablerine mülâkî olacaklardır. (O zamân benden şikâyet iderler). Lâkin ben, sizi tecâhül iden bir kavim görüyorum. "
“Ey halkım! Buna karşılık sizden bir mal istemiyorum. Benim ücretimi sadece Allah verir. Ben inanıp güvenenleri kovacak da değilim. Onlar Rablerine kavuşacaklardır. Ben sizi, kendini bilmez bir toplum olarak görüyorum.”
-Ey Halkım, ben sizden buna karşılık bir mal istemiyorum. Benim ücretimi Allah verecektir. Ben, inanan kimseleri kovamam. Onlar, elbette Rab'lerine kavuşacaklardır. Fakat ben sizin cahillik eden bir halk olduğunuzu görüyorum.
“Ey kavmim, bunun için ben sizden bir karşılık beklemiyorum. Benim ücretim Allah'a aittir. İman edenleri ise kovacak değilim; hiç şüphesiz onlar Rablerine kavuşacaklardır. Ben de sizi cahillik eden bir topluluk olarak görüyorum.
"Hem ben sizden buna karşı bir mal da istemiyorum. Benim ücretim Allah'tandır. Ama ben iman edenleri paylayıp kovamam. Çünkü onlar Rablerine varacaklar. Ama sizin cehalete batmış bir toplum olduğunuzu görüyorum."
iy ķavmum! istemezin sizden anuñ üzere mal degül müzdüm illā [113b] Tañrı üzere. daħı degülin ben sürici anları kim įmān getürdiler bayıķ anlar göricilerdür çalabı’larını velįkin ben görürin sizi bir ķavm kim bilmezsiz.”
Daḫı: İy ḳavmüm, didi. Men istemezin sizden anuñ üstine māl istemezin,benüm ecrüm Allāh üstinedür. Daḫı men sürmezin mü’minleri. Taḥḳīḳ an‐lar Allāh ḥażretine dursalar gerekdür. Lākin sizi cāhil ḳavm görür‐men.
Ey camaatım! Mən peyğəmbərliyi təbliğ etməyə görə sizdən bir mal, mükafat istəmirəm. Mənim mükafatım ancaq Allaha aiddir. Mən iman gətirənləri qovan deyiləm. Onlar (qiyamət günü) öz Rəbbi ilə qarşılaşacaqlar. Lakin mən sizi cahil bir tayfa görürəm!
And O my people! I ask of you no wealth therefor. My reward is the concern only of Allah, and I am not going to thrust away those who believe Lo! they have to meet their Lord but I see you a folk that are ignorant.
"And O my people! I ask you for no wealth in return: my reward is from none but Allah.(1520) But I will not drive away (in contempt) those who believe: for verily they are to meet their Lord, and ye I see are the ignorant ones!
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |