3 Kasım 2024 - 1 Cemaziye'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Yûnus Suresi 3. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İnne rabbekumu(A)llâhu-lleżî ḣaleka-ssemâvâti vel-arda fî sitteti eyyâmin śümme-stevâ ‘alâ al’arş(i)(s) yudebbiru-l-emr(a)(s) mâ min şefî’in illâ min ba’di iżnih(i)(c) żâlikumu(A)llâhu rabbukum fa’budûh(u)(c) efelâ teżekkerûn(e)

Şüphe yok Rabbiniz, öyle bir Allah'tır ki gökleri ve yeryüzünü altı günde yarattı da sonra arşında kudret ve tedbiriyle her şeye hakim oldu. Her işi o, takdir ve gereğince tedbir eder. Onun izni olmadıkça hiçbir şefaatçi, şefaatte bulunamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, artık kulluk edin ona. Düşünmez, ibret almaz mısınız?

Şüphesiz sizin Rabbiniz, altı günlerde (devrede) gökleri ve yeri (hiç yoktan) yaratıveren, sonra (Kâinatın manevi bilgi ve yönetim merkezini kudret eline alıp) Arş’a istiva eden, (hücrelerden galaksilere her an bütün) işleri (bizzat ve layıkıyla) evirip-çeviren Allah’tır. O’nun izni olmadıktan sonra, hiç kimse (kimseye) şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, öyleyse (her halde ve sadece) O’na kulluk edin. Yine de öğüt alıp düşünmeyecek misiniz?

Gerçek şu ki; Rabbiniz, gökleri ve yeri altı zaman ve birimde yaratan, sonra da kudret ve egemenlik makamına geçip kâinâtı yöneten Allah'tır.O'nun izni olmadıkça araya girip kayırıcılık yapacak kimse yoktur. İşte Rabbiniz olan Allah budur, başkası değil. Öyleyse yalnız O'na kulluk edin; artık iyice düşünüp, ibret almaz mısınız?

Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde, altı devirde yaratan Allah'tır. Sonra Arş üzerinde, sınırsız kudret ve iktidar makamında hükümranlığını kurdu. Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı yapıp yürütüyor, hayatın devamını, aslî düzeni sağlıyor. Benzer sıfatların tecellisiyle kudret ve tasarruf kullanan eş bir varlık yok. Varlık âlemindeki her şey, yalnızca O'nun ilmi, planı ve iradesinin tecellisinden sonra vücut bulur ve işlerlik kazanır, O'nun izninden sonra ilâhî planlamayı yürütenlere görev dağılımı yapılır. İşte O Rabbiniz Allah'tır. O halde, O'nu ilâh tanıyın, candan müslüman olarak O'na teslim olun, saygıyla O'na kulluk ve ibadet edin, O'nun şeriatına bağlanın, O'na boyun eğin. Düşünüp ibret almayacak mısınız?

bk. Kur’an-ı Kerim, 2/255; 11/6; 34/3, 23; 43/87; 53/26.

Sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş'ı kuşatan ve işleri düzene koyan Allah'tır. O'nun izni olmadan kimse şefaat edemez. İşte Rabbiniz olan Allah budur. O'na kulluk edin. Düşünüp öğüt almaz mısınız?

Şüphesiz sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşa istiva eden, işleri evirip-çeviren Allah'tır. Onun izni olmadıktan sonra, hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, öyleyse O'na kulluk edin. Yine de öğüt alıp düşünmeyecek misiniz?

Rabbiniz o Allah'dır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı. Sonra Arş'ı istilâ edip her şeyi hükmü altına aldı. Bütün işleri O idare ediyor. O'nun izni olmadıkça hiç bir şefaatçi yok. İşte bu vasıflara sahip olan Allah, Rabbinizdir. O halde ona ibadet edin. Artık ibret almak için düşünmez misiniz?

Doğrusu, sizin Rabbiniz (sahibiniz, mabudunuz) gökleri ve yeri altı günde (devrede) yaratan, sonra Arş’a hâkim olan, işleri (daima) düzenle idare edendir. O’nun izni olmadan hiç kimse şefaat edemez. İşte bu işleri yapan Allah, Rabbinizdir. Yalnızca O’na ibadet edin. Artık düşünmeyecek misiniz?

Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı devirde/evrede yaratan, sonra da arşın üzerinde hükmedip işleri yöneten Allah'tır. O'nun izni olmadan kimse kendiliğinden şefaat edemez. Rabbiniz Allah işte budur. O'na kulluk ediniz. Hâlâ düşünmüyor musunuz?

Evet sizin Tanrınız, göklerle yeri altı günde yarattı, sonra da ulu arşı kuşattı, denklemede işleri, onun izni olmadan hiçbir şefaatçi yok, işte böyle bir Allahtır Tanrınız, imdi ona tapasınız, öğüt almaz mısınız?

Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan, sonra da yarattığı her şeyin kanununu koyan, onlar üzerinde egemenlik kuran ve yarattıklarını başıboş bırakmayıp yöneten Allah'tır. O'nun izni olmadan hiçbir şefaatçi devreye giremez. İşte sizin Rabbiniz olan Allah budur. Öyleyse yalnızca O'na kulluk edin. Hala düşünüp öğüt almayacak mısınız?

Bkz.2/123, 255, 6/51, 70, 20/109, 34/23 ve dipnotu, 53/26Eşlik etmek, yardımcı olmak ve arka çıkmak gibi anlamlara gelen “şefaat” dini ıstılahta; “bir... Devamı..

Sizin rabbiniz altı günde semâvâtı ve arzı yaratan Allâh’dır. Yedinci güni kâinâta hükm itmek üzere ’arş-ı a’lâyı istîlâ iyledi. Ânın yanında ancak izniyle şefa’at idilebilür. Allâh sizin rabbinizdir. ’İbâdet idiniz düşünmiyecek misiniz?

Doğrusu sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratıp sonra arşa hükmeden, işi düzenleyen Allah'tır, izni olmadan kimse şefaat edemez. İşte Rabbiniz olan Allah budur. O'na kulluk edin. Nasihat dinlemez misiniz?

Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan, sonra da Arş’a[267] kurulup işleri yerli yerince düzene koyan Allah’tır. O'nun izni olmaksızın, hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte O, Rabbiniz Allah’tır. O hâlde O'na kulluk edin. Hâlâ düşünmüyor musunuz?

Arş, kudret ve hâkimiyet tahtı, sınırsız kudret makamı demektir.

Kuşkusuz rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da (yarattığı) arşa hâkim olan, her işi yöneten Allah’tır. O izin vermedikçe şefaat edecek biri de yoktur. İşte bu Allah sizin rabbinizdir, öyleyse O’na kulluk ediniz. Bunları düşünmez misiniz!

Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da işleri yerli yerince idare ederek arşa istiva eden Allah’dır. Onun izni olmadan hiç kimse şefaatçı olamaz. İşte O Rabbiniz Allah’tır. O halde O’na kulluk edin. Hâla düşünmüyor musunuz!

 Göklerin ve yerin altı günde yaratılması ve Allah’ın Arşa istivası hususundaki açıklamalar için A’raf Sûresi 54. âyetin izahına bakınız.... Devamı..

Gökleri ve yeri altı günde yaratan ve sonra tüm otoriteyi kuran Rabbiniz (sahibiniz) ALLAH'tır. Her işi yönetir. İzni olmadan hiç kimse aracılık (şefaat) edemez. Rabbiniz ALLAH budur, O'na kulluk edin. Öğüt almaz mısınız?

Rabbiniz o Allah'dır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra arş üzerine istiva etti (onu hükmü altına aldı), işi tedbir eyliyor. O'nun izni olmaksızın hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur. O'na ibadet ediniz! Hâlâ düşünüp ibret almayacak mısınız?

Rabbınız o Allahdır ki Gökleri ve Yeri altı günde olarak yarattı sonra Arş üzerine istivâ buyurdu emri tedbir ediyor hiç şefaatçi yok ancak onun izninden sonra, işte bu evsafın sâhibi Allahdır rabbınız, o halde ona ibadet ediniz, artık düşünmez misiniz!

Şüphesiz ki, Rabbiniz olan Allah, gökleri ve yeri (bir anda yaratmak yerine, hikmetine binâen, dünya günlerinden) altı gün (miktarına denk gelecek bir süre) de, (altı evrede) yaratan, (yaratmış olduğu en büyük cisim olan) arşı hükmü altında tutan ve (her) işi düzenli olarak idare edendir. O’nun izni olmadan hiçbir şefaatçi (şefaatte) bulunamaz. İşte Rabbiniz olan Allah, bunları yapandır. O hâlde (gereği gibi) O’na kulluk edin. Hâlâ düşünüp ibret almaz mısınız?

Rabb'iniz, o Allah'tır ki, gökleri ve yeri altı günde¹ yarattı; sonra arşa istivâ² etti. Bütün işlere yasalarını koydu. O'nun izni olmadan³ hiçbir şefaatçi olamaz. İşte bu Rabb'iniz olan Allah'tır. Öyleyse O'na kulluk edin. Hala düşünüp öğüt almaz mısınız?

1- Altı evrede, altı dönemde, altı zaman diliminde. 2- Arşa yöneldi, arşa yasalarını koydu, arşı yönetimi altına aldı. 3- Şefaatin olması için... Devamı..

Şübhesiz ki sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra (emri) arş üzerinde hükümran olan (her) işi (yerli yerinde) tedbîr (ve idare) edegelendir. (Onun indinde) hiç bir kimse şefaatçi olamaz. Meğer ki kendisinin izninden sonra ola. İşte sizin Rabbiniz olan Allah budur (Başkası değil). O halde (birliğini tanıyarak) Ona kulluk edin. (Bunca delillere rağmen) artık iyice düşünüb ibret almaz mısınız?

Muhakkak ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arşa hükmeden,(her) işi idâre eden Allah'dır! O'nun izni olmadan hiçbir kimse şefâat edici değildir! İşte Rabbiniz olan Allah budur, o hâlde O'na ibâdet edin! Artık (iyice düşünüp) ibret almaz mısınız? (2)

(2)“İnsana hakīkī Ma‘bûd (İlâh) olacak; yalnız herşeyin dizgini elinde, herşeyin hazînesi yanında, herşeyin yanında nâzır, her mekânda hâzır, mekândan... Devamı..

Şüphesiz sizin Rabbiniz O Allah’tır ki, gökleri ve yerküreyi (bütün evreni) altı evrede (aşamada) yaratmış ve Arş (tüm varlık âlemi) üzerinde egemenlik kurmuştur; artık (kâinatın mutlak hükümdarı olarak her an) bütün işleri (düzenleyip) idare eder. Onun izni (ve verdiği imkân) olmadıktan sonra hiçbir şefaatçi (yardım edici) bulunamaz, (hiçbir kimse başaksına yardım edemez). İşte sizin Rabbiniz olan Allah budur. Öyleyse yalnızca O’na kulluk edin. Hâlâ düşünüp öğüt almayacak mısınız? *

(*) Şefaatin olması için Allah’ın birilerine şefaat yetkisi/müsaadesi vermesi gerekir. Ayet, müşriklere cevaben, Allah’ın kimseye böyle bir yetki/izin... Devamı..

Sizin Rabbiniz Allah, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra yerleştiği egemenlik makamından her türlü işi yöneten ve karar verendir. Gökleri ve yerleri yönetmesine, O’nun izni olmadan hiç bir kimse yardımcısı (şefaatçısı) olmaz. İşte sizin Rabbiniz böyledir. Yalnızca O’na kulluk edin, düşünmüyor musunuz?

Gerçekten sizin çalabınız O Allah’tır ki yerleri, gökleri altı günde yarattı. Sonra egeliğinde erk sürdü. Bütün işleri çeviren Odur. Onun uygunu olmadan kimseyi kayıran olmaz. Çalabınız olan Allah işte budur. Öyleyse Ona tapın. Daha da öğütlenmediniz mi?

Rabbiniz gökleri, yeri altı günde yaratıp sonra kâinat işini tedbir etmek üzere Arş üzere şanıyle mütenasip bir veçhile müstevi olan Allah/tır. Hiçbir şefaatçi yoktur ki onun izniyle olmasın. İşte bu Allah sizin Rabbinizdir. O/na tapın. Daha nasihat kabul etmez misiniz?

[4] Yani fazl-ü kereme mukarin adil ile mükâfat vermek için.

Muhakkak ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde/evrede yaratan, sonra da Arş’a¹ yönelen/hükmeden [istivâ], işleri yerli yerince düzene koyan Allah’tır. O’nun katında velev ki kendi izniyle de olsa şefaat/yardım edici/eşi ve benzeri hiçbir varlık yoktur². İşte Rabbiniz Allah budur. O halde O’na kulluk ediniz. Hâlâ öğüt almıyor musunuz?

1 Arş: Taht anlamında olup, mutlak kudret ve egemenliği ifade eder. Kur’an’da Allah kendisini “hükümdar” metaforuyla sunar. Ayette O’nun “Arşa istivâ ... Devamı..

Doğrusu sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratıp sonra egemenlik tahtına kurulan ve işi düzenleyen Allah'tır. O'nun izni olmaksızın hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur. O'na ibadet edin. Siz hala kendinize gelmez misiniz?

Sizin Rabb’iniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan,fakat sonra mahlukâtı kendi kaderiyle baş başa bırakmayan, aksine, bütün işleri yönetmek ve yönlendirmek üzere, Egemenlik Tahtı olan Arş’ta bulunan Allah’tır. O’nun otorite ve hükmüne karışabilecek bir ortağı, eşi veya benzeri olmak şöyle dursun, O’nun izni olmadıkça —Allah katındaki derecesi ne kadar üstün olursa olsun— hiç kimse zâlimleri hak ettikleri cezadan kurtarmak için aracılık, yani şefaat edemeyecektir.
İşte sizin boyun eğmeniz gereken gerçek Efendiniz, sahibiniz ve Rabb’iniz olan Allah, budur; öyleyse yalnızca O’na kulluk ve itaat edin! Hâlâ düşünüp aklınızı başınıza almayacak mısınız?

Yer’i ve Gökler’i altı günde / dönemde yaratmış, sonra Arş’a istivâ etmiş / oturup kurulmuş olan rabbiniz Allah, İşler’i düzenleyip yürütmekte / yönetmektedir. O’nun izninin sonrasından başka hiçbir şefaatçi yoktur. İşte bu, sizin rabbiniz Allah’tır; O’na kulluk edin! Öğüt alıp düşünmez misiniz?

Sizin gerçek sahibiniz, gökleri ve yeri altı zamanda yaratan Allah'tır. Sonra, ivme vermek üzere evreni dengeledi. Artık onun izni olmadan hiç kimse bu işleyişe karışamaz. Sizi çekip çeviren de Allah'tır. Bu yüzden ona hizmet etmeniz gerekiyor. Düşünerek de bunu anlayabilirsiniz.

Şüphesiz Rabbiniz gökleri yeri altı günde yaratan, sonra da yarattıklarını yönetim merkezi olan arşından yöneten Allah’tır. Gerçekleri inkâr edenlere verdiğimiz cezayı kaldırmak için, kimse bir araya gelip şefaat edemez. Zaten böyle bir şey olacak olsaydı ancak Rabbinizin şefaat için izin vermesi gerekir. Onlar kendilerini ne zannediyorlar? Falancada veya filancada şefaat yetkisi var mı diyorlar? Nereden biliyorlar? Ellerinde onların şefaat edeceklerine dair katımızdan verilmiş bir delil bir ayet mi var? Hüküm sahibi Allah’tır. O halde O’nun emirlerini yerine getirerek yasalarına uyun! Hâlâ düşünmüyor musunuz? İnkârlarından veya yaptıkları günahlardan dolayı cezalandırılacaklardan size ne? Onların kurtulması veya kurtulmaması sizi niye ilgilendiriyor? Siz kendi inancınıza, kendi yaptıklarınıza bakın! Hesap günüyle ilgili ileri geri konuşmanız hükmümüzü değiştirecek mi sanıyorsunuz? Bu tür konuşmalar sizin gerçekten iman etmediğinizi gösterir. Eğer gerçekten iman etmiş olsaydınız Rabbinizin hesabına, Rabbinizin hükmüne karışmaz, cezalandırılacakları kurtarmak için araya torpilciler (şefaatçiler) koymazdınız.

Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde (dönemde) yaratan, [*] sonra da her işi düzenleyip yöneterek [arş]a [istiva] [*] eden Allah’tır. O’nun izni olmadan kimse şefaatçi olamaz. [*] İşte O Rabbiniz Allah’tır. O’na kulluk edin! (Gerçeği) hatırlamıyor musunuz?

Benzer mesajlar: A‘râf 7:54; Hûd 11:7; Furkân 25:59; Secde 32:4; Kâf 50:38; Hadîd 57:4 [Arş]a [istivâ] ile ilgili detaylı bilgi için bkz. A‘râf 7:54,... Devamı..

Muhakkak ki; sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı zaman diliminde¹ yaratan, sonra kâinatın (arşın) yönetimini² hâkimiyeti altına alarak, her işi idare edip duran, izni olmaksızın (kendisinden başka) hiçbir şefâatçi olmayan,³ Allah’tır. İşte sizin Rabbiniz bu Allah’tır. O halde Ona hemen kulluk edin. Siz hâlâ bunu idrak etmeyecek misiniz?

1 Yevm: Kelime olarak “belirli bir süre” anlamına gelir. Henüz yeryüzü ve güneşin bulunmadığı bir dönemde bugünki anlamda bir gün düşünülemeyeceğinden... Devamı..

GERÇEK ŞU Kİ, sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan, sonra da kudret ve egemenlik makamına geçip varlığı yöneten Allah’tır. ⁶ O’nun izni olmadıkça, araya girip kayıracak kimse yoktur. ⁷ İşte böyledir sizin Rabbiniz: öyleyse [yalnızca] O’na kulluk edin: artık bunu (iyice) aklınızda tutmayacak mısınız?

6 Bkz. 7. sure, 43. not. İlahî vahye inanmak, doğal olarak, var olan her şeyin kaynağı, varlığı kendinden başka hiçbir şeye bağlı olmayan yaratıcısı o... Devamı..

Şüphesiz, Rabbiniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan sonra kâinatı mutlak hükümranlığı altına alan ve işi düzenleyen Allah’tır. İzni olmadan kimse şefaat edemez. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. O’na kulluk edin, öğüt dinlemiyor musunuz? 22/47, 32/4, 57/4, 2/254, 6/94, 10/18, 39/43-44

KUŞKUSUZ sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı devrede yaratan;[¹⁵⁶⁶] ve sınırsız güç ve kudret makamına kurulup varlığı yöneten Allah’tır:[¹⁵⁶⁷] Yaratma işinde O’nun hiçbir destekçisi yoktu, varlık ancak O’nun izninden sonra vücut buldu.[¹⁵⁶⁸] İşte bu (niteliklere sahip) olan Allah’tır sizin Rabbiniz; artık yalnız O’na kulluk edin:[¹⁵⁶⁹] Hâlâ öğüt almayacak mısınız?

[1566] Lafzen: “altı günde” (Bkz: İbarenin nüzûl sürecinde ilk kullanıldığı 50:38, not 37). [1567] Kur’an’da Allah için siyaset yerine hep tedbir k... Devamı..

(Ey insanlar, - özellikle- Rablerine ortak koşan gafiller) Şüphe yok ki Rabbiniz, gökleri ve yeri alt günde yaratan, sonra arş üzerine hükümran olan ve her işi (yerli yerinde) tedbir ve idare eden Allah’tır. O'nun izni olmadan hiç bir kimse şefaatçi olamaz, işte Rabbiniz Allah budur. O halde (sadece) O'na kulluk edin, (biliniz ki bu uyanlara rağmen Rabbinize ortak koşmaya devam ettiğiniz takdirde hiç kimse sizi Onun azabından kurtaramaz) hâlâ düşünüp aklınızı başınıza almayacak mısınız?

Rabbiniz O Allah’tır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra Arş’a istivâ etti. Ve işleri tebdir eder. O’nun izni olmadan hiç kimse şefâ’at edemez. İşte Rabbiniz Allâh budur. O’na kulluk edin, hiç öğüt almaz mısınız?

Muhakkak ki Rabbiniz o Allah Teâlâ'dır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı. Sonra arş üzerine istiva buyurdu. Her emri tedbir ediyor. Hiçbir şefaat edici yoktur, illâ O'nun izninden sonra. İşte sizin Rabbiniz O'dur. Artık O'na ibadet ediniz, siz hiç düşünmez misiniz?

Sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da Arşı üzerinde hükümrân olan, her işi yerli yerince çekip çeviren Allah'tır. Kendisinden izin çıkmadıkça, O'nun katında hiçbir şefaatçi iş bitiremez. İşte Rabbiniz, bu vasıflara sahib olan Allah'tır. Öyleyse O'nu bir tanıyarak, yalnız O'na ibadet ediniz. Hâlâ gerçekleri düşünmeyecek misiniz? [34, 3; 11, 6; 6, 59; 2, 255; 53, 26; 34, 23; 43, 87]

Rabbiniz O Allah'tır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra Arş'a istiva etti (kuruldu). Emri tebdir (buyruğunu) icra eder (yaratıklarını yönetir). O'nun izni olmadan hiç kimse şefa'at edemez. İşte Rabbiniz Allah budur. O'na kulluk edin, düşünmüyor musunuz?

Âyette, göklerin ve yerin altı günde yaratıldığı buyurulmaktadır. Allah'a göre gün, ân mânâsına geldiği gibi, uzun devirler anlamına da gelir. Çünkü m... Devamı..

Rabbiniz o Allâh'dır ki gökleri ve yeri altı günde yaratdı, sonra 'arşın üstüne istivâ buyurdı. Bütün dünyâ ve âhiret umûrını O tedvîr ider. O'nun izni olmadıkca bir kimse içün şefâ'atci yokdur. İşte rabbiniz böyledir. O'na 'ibâdet idiniz. Düşünmez ve tezekkür itmez misiniz?

Sizin Rabbiniz[1] Allah’tır; gökleri ve yeri altı günde[2] yaratmış sonra yönetime (arşa) geçmiştir. İşleri çekip çeviren O’dur. Şefaat[3] edecek olan, ancak O’nun izninden sonra edebilir. İşte Allah budur, sizin Rabbinizdir. Siz O’na kul olun. Bilgilerinizi kullanmayacak mısınız?

[1] Sahibiniz [*] Bakınız Araf 7/54 [3] Şefaat, birinin eşlik etmesini istemek, eşlik etmek veya arka çıkmaktır. (El-Ayn, Müfredât). Mahşer günü kim... Devamı..

Şüphesiz, Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan sonra arşa hükmeden, işi düzenleyen Allah'tır. İzni olmadan kimse şefaat edemez. işte sizin Rabbiniz Allah budur. O'na kulluk edin, öğüt dinlemiyor musunuz?

in Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da Arş üzerine kurulan(3) ve herşeyi çekip çeviren Allah'tır. O izin vermeden şefaat edebilecek hiç kimse yoktur. Rabbiniz olan Allah işte budur; siz de Ona kulluk edin. Hiç düşünmez misiniz?

(3) “Altı gün” ve “Arş üzerine kurulma” kavramları için 7:54’ün açıklamasına bakınız.

Şu bir gerçek ki, sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arş üzerine egemenlik kurup iş ve oluşu çekip çeviren Allah'tır. O'nun izni olmadıkça hiçbir şefaatçı devreye giremez. İşte bu Allah'tır sizin Rabbiniz. Artık O'na kulluk/ibadet edin. Düşünüp anlamıyor musunuz?

bayıķ çalabuñuz Tañrı’dur ol kim yarattı gökleri daħı yiri altı içünler içinde andan eli üstün oldı yā ķaśd eyledi 'arşa hükm eyler işi. yoķdur şafā'at eyleyici illā destūr virmeginden śoñra. şol Tañrı çalabuñuzdur ŧapuñ aña pes ögütlenmez misiz?

Taḥḳīḳ sizüñ Tañrıñuz ol Allāhdur ki yaratdı gökleri ve yirleri daḫıaltı günde. Andan ṣoñra ‘arşa müstevlī oldı. Tedebbür ider işleri. Yoḳdurhīç bir şefā‘at ḳullarına illā anuñ destūrı‐y‐la. Ol Allāh sizüñ tañrıñuzdur. Pes aña ṭapuñuz. Niçün fikr eylemezsiz?

Rəbbiniz göyləri və yeri altı gündə xəlq edən, sonra ərşi yaradıb hökmü altına alan (ərşə üz tutan), hər işi yerinə qoyan (səhmana salan) Allahdır. Onun izni olmadan heç bir şəfaət edən ola bilməz. Bu, Rəbbiniz olan Allahdır. Ona ibadət edin. Məgər öyüd-nəsihət qəbul etməyəcəksiniz?

Lo! your Lord is Allah Who created the heavens and the earth in six days, then He established Himself upon the Throne, directing all things. There is no intercessor (with Him) save after His permission. That is Allah, your Lord, so worship Him. Oh, will ye not remind?

Verily your Lord is Allah, who created the heavens and the earth in six Days,(1385) then He established Himself(1386) on the Throne(of authority), Regulating and governing all things. No intercessor (can plead with Him) except after His leave (hath been obtained). This is Allah your Lord; Him therefore serve ye: will ye not then be of warned?(1387)

1385 See note 1031 to 7:54. 1386 Istawa, with the preposition il a after it, means He turned to or He directed Himself by His will; hence, in 2:29,1 h... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.