20 Nisan 2024 - 11 Şevval 1445 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Nisâ Suresi 13. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Tilke hudûdu(A)llâh(i)(c) vemen yuti’i(A)llâhe verasûlehu yudḣilhu cennâtin tecrî min tahtihâ-l-enhâru ḣâlidîne fîhâ(c) veżâlike-lfevzu-l’azîm(u)

İşte bunlardır Allah sınırları ve kim Allah'a ve Resulüne itaat ederse Allah onu, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokar ve onlar, ebedi kalırlar orada ve budur pek büyük bir kurtuluş ve kutluluk.

İşte bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Kim Allah’a ve Resulüne itaat ederse, (Allah) onu (ağaçları) altından (ve zemin kısmından) ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Orada ebedi kalacaklardır. İşte asıl büyük başarı ve kurtuluş bu (olacaktır).

İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve peygamberine itaat ederse, Allah onu içinden ırmaklar akan ebedi kalacakları cennetlere koyar, işte büyük kurtuluş budur.

Bunlar Allah'ın koyduğu kurallardır.
Kim Allah'a ve Rasulüne itaat ederse, Kur'ân ve sünneti uygularsa, onu, altından ırmaklar akan cennet konaklarına koyacaktır. Orada ebedî yaşarlar. İşte büyük mutluluk budur.

Bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse Allah onu içerisinde sonsuza kadar kalacakları altından ırmaklar akan cennetlere sokar. İşte büyük kurtuluş budur.

Bunlar, Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve elçisine itaat ederse, onu altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokar. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur.

Yetim ve varisler hakkındaki bütün bu hükümler, Allah'ın şeriatı ve çizdiği sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse, Allah, onu ağaçları altından ırmaklar akar cennetlere koyar ki, orada ebedî olarak kalıcıdırlar. İşte bu, en büyük kurtuluş ve saadettir.

Bunlar, Allah’ın yasalarıdır. Kim, Allah’a ve elçisine itaat ederse, Allah onu altında nehirler akan, içinde ebedî olarak kalacağı Cennetlere koyacaktır. İşte en büyük kazanç budur.

Bunlar Allah tarafından konulan sınırlardır. Kim Allah'a ve Peygamber'ine itaat ederse Allah onu, içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada süreli kalacaklardır. İşte büyük kurtuluş budur.

Allahın çizdiği sınırlar işte bu, Allah ile peygamberlerine başeğen kimse, altından ırmaklar akan cennetlere konacak, orda sonsuz kalırlar, bu ulu bir kurtuluş

Bunlar Allah'ın yasalarıdır. Kim Allah'a ve Resûlüne itaat ederse, Allah da onu, altından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur.

Allâh’ın çizdiği hudûdlar bunlardır. Allâh’a ve peygamberine itâ’at idenler enhâr ile sulanmış cennetlere girecekler ve ilelebed orada kalacaklardır. Bu bir ’azîm sa’âdetdir.

Bunlar Allah'ın yasalarıdır. Allah'a ve Peygamberine kim itaat ederse onu içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, orada temellidirler, büyük kurtuluş budur.

İşte bu (hükümler) Allah’ın koyduğu sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlere sokar. İşte bu büyük başarıdır.

Bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kim Allah’a ve peygamberine itaat ederse Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, orada devamlı kalıcıdırlar; işte büyük kazanç budur.

Bunlar, Allah'ın (koyduğu) sınırlardır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse Allah onu, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada devamlı kalıcıdırlar; işte büyük kurtuluş budur.

Bunlar ALLAH'ın yasalarıdır. ALLAH'a ve elçisine uyanları içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştirir. Orada sürekli kalırlar. Bu, en büyük başarıdır.

İşte bütün bu hükümler, Allah'ın koyduğu hükümler ve çizdiği sınırlardır. Kim Allah'a ve Peygamberine itâat ederse Allah onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. İşte büyük kurtuluş budur.

İşte bütün bu ahkâm Allahın kesdiği hududdur, ve her kim Allah ve Resulüne itaat ederse Allah onu altından irmaklar akar Cennetlere koyar, içlerinde ebedî kalmak üzre onları, bu ise o fevzi azîmdir

Bunlar, Allah’ın (hükümlerinin) sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Peygamberi’ne itaat ederse Allah onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. İşte en büyük kurtuluş budur.

İşte bunlar, Allah'ın yasalarıdır. Kim Allah'a ve Resul'üne itaat ederse, onu içinden ırmaklar akan Cennetlere koyacak, orada sürekli olarak kalacaktır. İşte büyük başarı budur.

İşte bunlar Allahın sınırlarıdır. Kim Allaha ve peygamberine itaat ederse (Allah) onu altından ırmaklar akan cennetlere sokar ki onlar orada ebedî kalıcıdırlar. Bu, en büyük bir kurtuluş (ve seâdet) dir.

Bunlar Allah'ın hudûdudur. Artık kim Allah'a ve Resûlüne itâat ederse, (Allah) onu altlarından nehirler akan Cennetlere koyar; orada ebedî olarak kalıcıdırlar. Ve işte büyük kurtuluş budur!(1)

(1)“Evet hiç mümkün müdür ki, insan umum mevcûdât (varlıklar) içinde ehemmiyetli bir vazîfesi, ehemmiyetli bir isti‘dâdı (kābiliyeti) olsun da, insanı... Devamı..

Miras hususunda bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Kim Allah’a ve elçisine itaat ederse, o’nu içerisinde sürekli kalacağı, altlarından ırmaklar akan bahçelere koyar. İşte bu büyük kurtuluştur.

İşte bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Her kim Allah’a, O’nun elçisine boyun eğerse Allah da o kimseyi içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onlar hep orada kalacaklardır. Bu, pek büyük bir başarıdır.

İşte Allah/ın hududu [³]. Kim ki Allah/a, peygamberine itaat ederse Allah onu, orada daim kılmak üzere, altından ırmaklar akar uçmaklara sokar büyük fevz ve necat budur.

[3] İşte bu ahkâm Allah'ın kullarına beyan ettiği şerayidir.

Bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Kim Allah’a ve elçisi’ne itaat ederse Allah onu, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokar. İşte bu çok büyük bir kurtuluştur/mutluluktur [fevz].

Bunlar Allah'ın hudutlarıdır. Kim Allah'a ve elçisine itaat ederse, onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, onda temelli kalıcılardır, büyük kurtuluş işte budur.

Bunlar, bizzat Allah’ın çizdiği sınırlardır. Her kim Allah’a ve Elçisine itaat ederse, Allah onu, ağaçlarının altından ırmaklar çağıldayan ve sonsuza dek içinde yaşayacağı cennet bahçelerine yerleştirecektir. İşte en büyük kurtuluş, budur.

Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır.
Kim Allah’a ve O’nun rasûlüne itaat ederse, onu içinde sürekli kalacakları, altından Irmaklar akan cennetlere girdirir.
Çok Büyük Başarı / Kurtuluş işte budur.

Bunlar, Allah'ın getirdiği sınırlamalardır. Allah, kendisine ve elçisine itaat edenleri, içerisinde derelerin çağladığı bahçelerde ağırlayacaktır. Hem de sonsuza kadar. Çünkü kazanılan, çok muhteşem bir zaferdir.

İşte bu hükümler Allah’ın koyduğu yasalardır. Kim Allah’a ve Resulüne itaat ederse, Allah’ın yasalarına uyarak yaşarsa, Allah O’nu içinden ırmaklar akan ebedi kalacakları cennetlere sokar. İşte bu büyük başarıdır.

İşte şu(nlar), Allah’ın (koyduğu) sınırlarıdır. [*] Kim Allah’a ve Elçisine gönülden itaat ederse, (Allah) onu, içinde [ebedî] kalıcılar olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. İşte bu, büyük kurtuluştur. [*]

Kur’an’da 14 kez geçen ve hepsi de Medine dönemi surelerinde yer alan [hudûd] sözcüğü [hadd] kelimesinin çoğuludur ve “sınırlar” manasına gelmektedir.... Devamı..

İşte bütün bu (hükümler,) Allah’ın koyduğu kurallardır.¹ (Şunu iyi bilin ki) kim, Allah’a ve Elçisine itaat ederse (Allah) onu, zemîninden ırmaklar akan ve içlerinde ebedî olarak kalacakları cennetlere sokar. İşte en büyük kurtuluş budur.

1 Bunlar ve diğer ayetlerde belirlenen varisler, farz olan pay sahipleridir. Bunlar; hisseleri Allah’ın (c.c) Kitabında veya Rasûlullah’ın (s.a.v) sün... Devamı..

Bunlar Allah tarafından konulan sınırlardır. Kim Allah’a ve Elçisi’ne tâbi olursa, Allah onu, mesken olarak içinden ırmaklar akan hasbahçelere koyacaktır; bu büyük bir mazhariyettir.

Bunlar, Allah’ın koyduğu sınırlardır. Kim Allah’a ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçisine itaat ederse, onu içinde kalacağı tabanından ırmakların çağladığı cennetlere koyar. İşte bu en büyük kurtuluştur. 4/7-8-11-12-14-33-176

Bütün bunlar Allah tarafından çizilen sınırlardır. Kim Allah’a ve Rasulü’ne uyarsa, Allah onları içerisinde yerleşip kalacakları zemininden ırmaklar akan cennetlere koyar; işte muazzam başarı da budur.

İşte bunlar Allah'ın (koyduğu) sınırlardır! (Bu sınırların aşılmaması, emir ve yasaklarına uyulması gerekir) Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse (hükümlerine, emirlerine ve yasaklarına harfiyyen riayet ederse) Allah onu (ağaçlarının) altından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, işte büyük kurtuluş budur.

Bunlar Allâh’ın sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Elçisine itâ’at ederse Allâh onu, altlarından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetlere sokar. İşte büyük başarı budur.

İşte bunlar Allah Teâlâ'nın hudududur. Ve kim Allah Teâlâ'ya ve peygamberine itaat ederse onu altından ırmaklar akan cennetlere idhal eder ki orada ebedî kalacaklardır. Ve bu, azîm bir kurtuluştur.

İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve resulüne itaat ederse Allah onu, içinden ırmaklar akan cennetlere ebedî kalmak üzere yerleştirir. İşte en büyük başarı da budur.

Bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Elçisine ita'at ederse Allah onu, altlarından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetlere sokar. İşte büyük başarı budur.

Bunlar (eytâm ve mîrâs hakkındaki bu hükümler) Allâh'ın hudûdı ve ahkâmıdır. Allâh ve rasûlüne itâ'at ideni Hak Te'âlâ ağaçları altından nehirler akan cennetlere sokar ki orada ebedî ve dâim kalırlar. Bu da büyük bir fevz ve necâtdır.

Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlarıdır. Allah'a ve elçisine kim itaat ederse onu, ölümsüz olarak kalacağı ve içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. En büyük kurtuluş işte budur.

Bunlar Allah'ın kanunlarıdır. Kim Allah'a ve resulüne itaat ederse, (Allah, o kimseyi) içinde ebedi kalacağı alt kısmından ırmakların aktığı cennetlere girdirir. Bu da en büyük kurtuluştur.

İşte bunlar Allah'ın çizdiği sınırlardır. Kim Allah'a ve Resulüne itaat ederse, Allah da onu, ebediyen kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan Cennetlere yerleştirir. Asıl büyük bahtiyarlık işte budur.

İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve O'nun resulüne itaat ederse Allah onu, altından nehirler akan cennetlere, orada sürekli kalıcılar halinde, sokar. İşte bu, en büyük başarıdır.

şol, Tañrı ḥadlarıdur. daħı her kim boyun vire Tañrı’ya daħı yalavacına; givüre anı uçmaķlara kim aķar [40a] altından ırmaķlar ebed ķalıcılarken anlaruñ içinde. daħı şol žafer bulmaķdur ulu.

Ol Tañrı Ta‘ālānuñ ḥudūdıdur daḫı kim uysa buyruġına Tañrı Ta‘ālānuñve resūlinüñ daḫı givürür Tañrı anı uçmaḳlar[a] ki aḳar aġaçları altındanırmaḳlar. Ebedī ḳalurlar anda, daḫı ol ulu sa‘ādete yitişmekdür.

Bunlar Allahın hədləridir (hökmləridir). Hər kəs Allaha və Peyğəmbərinə itaət edərsə, Allah onu (ağacları) altından çaylar axan cənnətlərə əbədi olaraq daxil edər ki, bu da (mö’minlər üçün) böyük qurtuluşdur (uğurdur)!

These are the limits (imposed by) Allah. Whoso obeyeth Allah and His messenger, He will make him enter Gardens underneath which rivers flow, where such will dwell for ever. That will be the great success.

Those are limits set by Allah. those who obey Allah and His Messenger will be admitted to Gardens with rivers flowing beneath, to abide therein (for ever) and that will be the supreme achievement.(522-A)

522-A . Cf. 44:57, n. 4733. (R).


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.