Veatî’û(A)llâhe ve-rrasûle le’allekum turhamûn(e)
Ve Allah'a ve Peygambere itaat edin de acınmışlardan olun.
Allah’a ve Elçisine (ve Onların izinden giden adil devlete ve hükümete) itaat edin, olur ki merhamet edilir (huzurlu ve onurlu yaşama ulaşıverir)siniz.
Allah'a ve elçisine uyun ki, merhamet olunasınız.
Allah'a ve ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasûlune itaat edin, O'nun faizle ilgili tebliğine, teşriine, yasaklarına riayet edin, Kur'ân'ı ve sünneti uygulayın ki, Allah'ın merhametine mazhar olasınız.
Allah'a ve peygambere itaat edin ki, size merhamet edilsin.
Allah'a ve elçisine itaat edin, ki merhamet olunasınız.
Allah'a ve peygambere itaat edin ki, rahmete erdirilesiniz. (1) Bu âyet-i kerimede kat kat fâiz yemenin haram olduğu beyan buyurulmakla, kat kat olmıyan cüz'i bir fâizin yenebileceği mânası anlaşılmamalıdır. Zira, bu âyet-i kerimeden sonra nâzil olan Bakara Sûresinin (275.) âyet-i kerimesiyle mutlak olarak, fâizin azı ve çoğu haram kılınmıştır.
Allah’a ve Resulüne itaat edin. Belki rahmet edilirsiniz.
Allah'a ve Peygamber'ine itaat ediniz ki rahmete kavuşturulasınız.
Allah ile peygambere başeğin, ola ki yarlıganırsız
Allah'a ve Resul'üne tabi olun ki size merhamet edilsin.
Allâh’ın rahmetine nâil olmak içün Allâh’a ve rasûlüne itâ’at idiniz.
Size merhamet edilmesi için, Allah'a ve Peygamber'e itaat edin.
Allah’a ve Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin.
Allah’a ve peygambere itaat edin ki rahmete erdirilesiniz.
Allah'a ve Resûl'üne itaat edin ki rahmete kavuşturulasınız.
Merhamet edilmeniz için ALLAH'a ve elçiye uyun.
Allah ve Peygambere itaat edin ki, size de merhamet edilsin.
Allaha ve Peygambere itaat edin ki rahmete erdirilesiniz
Allah ve Resûlü’ne itaat edin ki (bu sayede) merhamete mazhar olasınız.
Allaha ve Peygambere itaat edin. Tâki rahmete kavuşdurulasınız.
Hem Allah'a ve peygambere itâat edin! Tâ ki merhamet olunasınız.
Allah’a ve peygambere itaat edin. Böylece merhamet olunursunuz.
Allah’a, onun elçisine boyun eğin ki esirgenmiş olasınız.
Allah/a, peygambere itaat edin ki merhamet olunasınız.
Allah’a ve elçiye itaat edin ki, rahmete eresiniz.
Allah'a ve Peygamber'e itaat edin; umulur ki rahmete erdirilesiniz.
Allah’a ve Peygambere itaat edin ki, merhamete lâyık olabilesiniz.
Gelip geçici dünyalık nîmetler peşinde koşmak size yaraşmaz; sizin asıl hedefiniz şu olmalıdır:
Allah’a ve Rasûl’e itaat edin! Umulur ki merhamet edilirsiz.
Sevgisine mazhar olmak istiyorsanız Allah ve Resulüne itaat edin
Allah’a ve Resulüne itaat edin ki size merhamet edilsin.
Allah’a ve Elçi’ye itaat edin ki merhamete kavuşturulasınız.
(Rabbinizin) size rahmet etmesi için Allah’a ve Peygambere itaat edin.
Allah’a ve Elçisi’ne tâbi olun ki rahmete nail olabilesiniz.
Allah ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçisine itaat edin ki, merhamete nail olasınız. 3/31-32, 4/80, 24/54, 47/33
Allah’a ve elçisine de tâbi olun ki, rahmete mazhar olasınız!
Allah 'a (Onun hüküm ve emirlerine) ve Peygamber'e itaat edin ki, rahmete kavuşabilesiniz.
Allah’a ve Resulüne itaat edin ki size merhamet edilsin.
Ve Allah Teâlâ'ya ve Peygambere itaat ediniz ki, rahmete erdirilesiniz.
Allah'a ve Resulüne itaat edin ki merhamete nail olasınız!
Allah'a ve Elçiye ita'at edin ki, size merhamet edilsin.
Allâh'a ve Rasûlüne itâ'at iyleyiniz ki size de rahmet oluna.
Allah'a ve elçisine boyun eğin ki iyilik bulasınız.
Allah ve Peygamberine itaat edin ki size merhamet edilsin.
Allah'a ve Resulüne itaat edin ki size merhamet edilsin.
Allah'a ve resule itaat edin ki, merhamet görebilesiniz.
daħı boyun virüñ Tañrı’ya daħı yalavaca anuñ-içün kim siz raħmet ķılmasız.
Daḫı uyuñuz Tañrı Ta‘ālāya, peyġambere daḫı. İllā kim raḥmet bulasız.
Allaha və peyğəmbərə itaət edin ki, bəlkə, bağışlanmış olasınız!
And obey Allah and the messenger, that ye may find mercy.
And obey Allah and the Messenger. that ye may obtain mercy.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |