19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mü’minûn Suresi 24. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Fekâle-lmeleu-lleżîne keferû min kavmihi mâ hâżâ illâ beşerun miślukum yurîdu en yetefaddale ‘aleykum velev şâa(A)llâhu leenzele melâ-iketen mâ semi’nâ bihâżâ fî âbâ-inâ-l-evvelîn(e)

Kavminin ileri gelenlerinden kafir olanlar, bu dediler, sizin gibi bir insandan başka bir şey değil, size üstün olmayı dilemekte ve Allah isteseydi melekleri indirirdi, fakat bizden önce gelip geçen atalarımız zamanında da böyle bir şey olduğunu duymadık biz.

Bunun üzerine, kavminden inkâra sapmış önde gelen azgınlar takımı dediler ki: "Bu (Nuh), sizin benzeriniz olan bir beşerden (zayıf ve çaresiz insan cinsinden) başkası değildir. Size karşı üstünlük sağlamak (ve büyüklük taslamak) istiyor. Eğer Allah (onun öne sürdüklerini) dilemiş olsaydı, muhakkak (üstümüze) melekler indirirdi. Hem biz geçmiş atalarımızdan da bunu(n dediklerini) işitmiş değiliz."

Ama O'nun kavmi içinde, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas etmeyi alışkanlık haline getiren ileri gelenler: “Bu adam, sizin gibi ölümlü bir kimseden başkası değil, size karşı üstünlük sağlamak istiyor” dediler. “Çünkü Allah bize bir mesaj ulaştırmak isteseydi, herhalde meleklerini indirirdi, üstelik biz atalarımızdan bununla ilgili olarak, herhangi birşey de işitmedik.

Kavminden kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek ört-bas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplanan kodamanlar:
“Bu, sadece sizin gibi bir insan. Size üstün ve hâkim olmak istiyor. Eğer Allah'ın sünnetinin, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olsaydı, mutlaka bir melek indirirdi. Biz geçmişteki atalarımızdan böyle bir şey duymadık.” dediler.

Kavminden inkâr eden ileri gelenler dediler ki: "Bu sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Size üstün olmak istiyor. Allah dileseydi melekleri indirirdi. Biz önceki atalarımızdan da bunu duymadık.

Bunun üzerine, kavminden inkâra sapmış önde gelenler dediler ki: 'Bu, sizin benzeriniz olan bir beşerden başkası değildir. Size karşı üstünlük elde etmek istiyor. Eğer Allah (öne sürdüklerini) dilemiş olsaydı, muhakkak melekler indirirdi. Hem biz geçmiş atalarımızdan bunu işitmiş değiliz.'

Bunun üzerine kavminden küfre varanların ileri gelenleri (başları) dedi ki: “- Bu sizin gibi ancak bir insandır, size karşı üstünleşmek istiyor. Eğer Allah dileseydi, elbette (bize peygamber olarak insan değil) melekler gönderirdi. Biz bunu, (bir insanın peygamber olabileceğini) evvelki atalarımızdan duymadık.

Kavminden ileri gelen o kâfirler dediler ki: “Bu ancak sizin gibi bir insandır, size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, (insan değil de) melekler gönderirdi. Biz, eski atalarımızda böyle bir şey işitmedik.”

Kavminin inkâr edenlerinden ileri gelenler dediler ki: “Bu, sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, kesinlikle melekleri indirirdi. Bunları geçmiş atalarımızdan duymadık.”

Ulusundan kâfir olup, önegelenler, dediler ki: «Bu da sizin gibi ancak bir insan, bu sizlere üstün olmak istiyor, Allah isteseydi melekler gönderirdi; eski atalardan böyle bir şey işitmedik!»

Bunun üzerine, kavminden inkârcıların önde gelenleri dediler ki: “Bu, sizin gibi bir beşerden başkası değildir. Size karşı üstünlük elde etmek istiyor. Eğer Allah dileseydi, bize bir melek gönderirdi. Onun söylediklerini eski atalarımızdan hiç duymamıştık.” 

Bkz. 6/9, 17/95

24, 25. Lâkin küfr idenlerin eşrâfı "Nûh da bizim gibi bir âdemdir lâkin içimizde temeyyüz itmek istiyor, eğer Allâh bir rasûl göndermek istese idi bir melek gönderir idi. Bizden evvel gelen babalarımızdan hiç böyle bir şey işitmedik, bu bir mecnûndur lâkin bir müddet içün rahat bırakınız" didiler.

24,25. Milletinin inkarcı ileri gelenleri: "Bu, sizin gibi bir insandan başka birşey değildir. Sizden üstün olmak istiyor. Allah dilemiş olsaydı melekler indirirdi. İlk atalarımızdan beri böyle birşey işitmedik. Bu adamda nedense biraz delilik var, bir süreye kadar onu gözetleyin" dediler.

Bunun üzerine kendi kavminden inkâr eden ileri gelenler şöyle dediler: “Bu ancak sizin gibi bir beşerdir, size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, bir melek gönderirdi. Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık.”

Kavminin inkâra sapmış ileri gelenleri dediler ki: “Bu adam, size üstünlük kurmak isteyen, sadece sizin gibi sıradan bir insandır. Eğer Allah (elçi göndermek) isteseydi herhalde bir melek gönderirdi. Biz geçmiş atalarımızdan böyle bir şey duymadık.

Bunun üzerine, kavminin inkarcı ileri gelenleri şöyle dediler: «Bu, sadece sizin gibi bir beşerdir. Size üstün ve hâkim olmak istiyor. Eğer Allah (peygamber göndermek) isteseydi, muhakkak ki melekler gönderirdi. Biz geçmişteki atalarımızdan böyle bir şey duymadık.»

Halkının ileri gelen inkarcıları, "Bu, sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Üzerinize egemen olmak istiyor. ALLAH dileseydi bir melek indirirdi. İlk atalarımızdan böyle bir şey işitmedik.

İnkarcılar, genelde, seleflerini, atalarını körü körü izleyen mukallit tiplerdir. "Sadece Kuran" mesajına karşı çıkan günümüz inkarcılarının da aynı k... Devamı..

Bunun üzerine, kavminin içinden kâfir kodaman topluluğu "Bu, dediler, tıpkı sizin gibi bir beşer olmaktan başka bir şey değildir. Size üstün ve hakim olmak istiyor. Eğer Allah (peygamber göndermek) isteseydi, muhakkak ki bir melek gönderirdi. Biz geçmişteki atalarımızdan böyle bir şey duymadık."

Bunun üzerine kavminden küfreden kodaman güruh şöyle dedi: bu, başka değil, ancak sizin gibi bir beşer, üstünüze geçmek istiyor, eğer Allah dilese idi elbette bir takım Melekler gönderirdi, biz evvelki atalırımız içinde bunu işitmedik

Kavminin ileri gelenlerinden kâfir olanlar şöyle dediler: “Bu (Nûh), ancak sizin gibi bir insandır, size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, elbette (bize peygamber olarak, insan değil) melekler gönderirdi. Biz bunu, (bir insanın peygamber olabileceğini) evvelki atalarımızdan duymadık.

Bunun üzerine halkından gerçeği yalanlayan nankörlerin meleleri:¹ “Bu, sizin gibi bir beşerden başka bir şey değildir. Size karşı üstünlük kurmak istiyor. Eğer Allah isteseydi mutlaka melekler indirirdi. Geçmiş atalarımızdan da böyle bir şey duymadık.” dediler.

1- Halkın ileri gelenleri, imtiyaz sahibi seçkinleri. Din adamları/ruhban sınıfı.

Bunun üzerine kavminden ileri gelen kâfir bir güruh (şöyle) dedi: «Bu, sizin gibi bir insandan başkası değildir. Size karşı şereflenmek, üstünlük (sağlamak) istiyor o. Eğer Allah (peygamber göndermek) dileseydi elbette (bize) melekler indirirdi. Biz evvelki atalarımızdan bunu duymadık».

Bunun üzerine kavminden inkâr eden ileri gelenler şöyle dedi: “Bu, sâdece sizin gibi bir insandır; size üstünlük sağlamak istiyor. Eğer Allah (peygamber göndermek)isteseydi, elbette melekleri indirirdi. (Biz) bunu evvelki atalarımızdan işitmedik.”

Kavminden Nuh’un getirdiği doğruları inkâr edenlerin önde gelenleri, kendi toplumuna “Bu adam da sizin gibi bir insan, sizin üzerinizde bir üstünlük kurmak istiyor. Eğer Allah dileseydi elçi olarak bir melek gönderirdi. Hem bunun söylediklerini daha önceki atalarımızdan işitmedik.”

Bunu üzerine ulusunun tanımaz olanlarından ileri gelenler dediler: "Bu da ancak sizin gibi bir ademoğludur. Size karşı üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi ne de olsa melekler gönderirdi. Biz eski atalarımızdan bunu duymamıştık.

24, 25. Kavminden kâfir olanların ileri gelenleri şöyle dediler: Bu, sizin gibi insandan başka bir şey değildir. Peygamberlik iddiasıyle size reis olmak istiyor. Allah dileseydi bize melekler indirirdi, biz, evvel geçen babalarımızdan bunu işitmedik. O, kendisinde delilik bulunan kişiden başka bir şey değildir. Biraz [³] onu bekleyin.

[3] Ölünceye veya delilikten ifakat buluncaya kadar.

Bunun üzerine kavminden inkâr eden ileri gelenler dediler ki: “Bu da sizin gibi bir beşerden başka biri değil. Size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi bir melek gönderirdi. Biz önceki babalarımızdan/atalarımızdan böyle bir şey duymadık.”

Bunun üzerine, kavminden küfre sapmış önde gelenleri, “Bu, sizin benzeriniz olan bir beşerden başkası değildir. Size karşı üstünlük elde etmek istiyor. Eğer Allah (öne sürdüklerini) dilemiş olsaydı, muhakkak melekler indirirdi. Hem biz geçmiş babalarımızdan da bunu işitmiş değiliz” dediler.

Bunun üzerine, halkı içerisindeki önde gelen kâfirler,içinde yaşadıkları, alışageldikleri bu hayatın sona ereceği endişesiyle halka seslenerek, “Bu adam, sizin gibi ölümlü bir insandan başka bir şey değildir!” dediler, “Tek yapmak istediği, dînî duyguları siyasete alet ederek size karşı üstünlük sağlamak. Allah bize böyle bir mesaj ulaştırmak isteseydi, bir elçi veya kitap değil, herhâlde melekleri gönderirdi. Kaldı ki, geçmiş atalarımızdan böyle bir şey işitmedik biz! Nûh atalarımızdan daha mı iyi biliyor?

Kavminden, inkâr eden Mele’ / İleri Gelen Takım dedi ki:
-“Bu, sizin gibi bir beşerden başkası değildir.
Sizden üstün olmak istiyor.
Allah dileseydi, melekler indirirdi.
Önceki atalarımız arasında bunu duymadık”.

Halkın önde gelen inkarcıları dediler ki: " Bu adam sizden biri, size büyüklük taslıyor. Eğer Allah isteseydi, pekâlâ bir melek gönderebilirdi. Biz atalarımızdan böyle bir şey duymadık.

Bunun üzerine kavminin ileri gelenleri şöyle dediler: "Bu ancak sizin gibi bir beşerdir. Size üstünlük taslamak istiyor. Allah diyerek başınıza yönetici olmak istiyor. Eğer Allah dileseydi Resul olarak bir melek gönderirdi. Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık!"

Bunun üzerine, kavminden kâfir olan yöneticiler şöyle demişlerdi: “Bu ancak sizin gibi bir adamdır (insandır). [*] Size üstün olmak istiyor. Allah (peygamber göndermek) isteseydi, elbette melekleri gönderirdi. [*] Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık. [*]

İnkârcıların bir insan olan peygamberle alay edişleriyle ilgili benzer mesajlar: Hûd 11:27; İbrâhîm 14:10-11; İsrâ 17:94; Enbiyâ 21: 3, 36; Mü’minûn 2... Devamı..

Bunun üzerine toplumunun ileri gelen kâfirleri: “Bu sadece size karşı üstünlük elde etmek isteyen, sizin gibi bir insandır. Eğer Allah (Peygamber göndermek) isteseydi kesinlikle bir melek gönderirdi. Hem biz geçmişteki atalarımızdan böyle bir şey duymadık.” dediler.

Ama o’nun kavmi içinde hakkı kabule yanaşmayan seçkinler çevresi: “Bu (adam) kendine sizin üstünüzde bir yer sağlamak isteyen, sizin gibi ölümlü bir kişiden başka biri değil ki!” dediler, “Çünkü, Allah [bize bir mesaj ulaştırmak] isteseydi, herhalde melekleri gönderirdi; [üstelik,] biz atalarımızdan asla bu[na benzer herhangi bir] şey işitmedik! ¹¹

11 Lafzen, “bununla ilgili olarak (fî) atalarımızdan herhangi bir şey işitmedik”. İnsanların, ilk defa karşılaştıkları ahlakî bir önermeyi reddetmek i... Devamı..

Toplumunun seçkinlerinden olan kâfirler dediler ki: – Bu da sizin gibi beşerden başka bir şey değil. Belli ki o bize üstünlük kurmak istiyor. Şayet Allah bir elçi göndermek isteseydi melekleri gönderirdi. Hem biz, geçmiş atalarımızdan hiç böyle bir şey işitmedik. 11/27, 14/10, 17/94- 95,

Bunun üzerine, kavminin seçkinlerinden inkârda ısrar eden kimseler şöyle dedi: “Bu da, sadece sizin gibi ölümlü bir insan;[²⁹¹⁰] onun amacı size üstünlük sağlamak; hem eğer Allah isteseydi, gökten bir melek indiriverirdi; (üstelik) bizler, bu konuda önder[²⁹¹¹] atalarımızdan bir şey işitmiş de değiliz.

[2910] İnsan peygamber itirazı, bu sûrenin kıssalarını diğerlerinden ayıran özel vurgudur. Bu itirazı bu sûrede helâki anlatılan diğer kavimler de tek... Devamı..

Kavminin önde gelen kafirlerinden bir grup ise, "Nuh, sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. O, sadece (başa geçip) size hakim olmak istiyor. Eğer Allah (peygamber göndermek) isteseydi, melekler indirirdi. Geçmişteki atalarımızdan da, biz böyle bir söz işitmedik.

Bunun üzerine kendi kavminden inkâr eden ileri gelenler şöyle dediler: "Bu ancak sizin gibi bir beşerdir, size bir fazlası olsun istiyor. Eğer Allah dileseydi, bir melek gönderirdi. Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık"

Bunun üzerine kavminden kâfirler olmuş olan ileri gelen zümre dedi ki: «Bu başka değil ancak sizin gibi bir insan; istiyor ki, sizin üzerinize tefevvuk etsin. Ve eğer Allah dilemiş olsa idi elbette melekleri indirirdi. Biz bunu evvelki babalarımızdan işitmedik.»

24, 25. Halkından ileri gelen birtakım kâfirler: “Bu, ” dediler, “sizin gibi bir insandan başka bir şey değil, böyleyken size hakim olmak istiyor. ” “Allah bize mesaj ulaştırmak isteseydi, (böyle sizin gibi bir insan göndermez), melaike indirirdi. Nitekim biz atalarımızdan da böyle bir şey işitmedik. Bu delinin tekinden başka biri değil. Ona biraz süre tanıyın, sonra iş aydınlanır, siz de gereğini yaparsınız. ”

Kavminin içinden ileri gelen inkarcı bir grup (şöyle) dedi: "Bu da sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Size üstün gelmek istiyor. Eğer Allah (elçi göndermek) dileseydi, melekleri indirirdi. Biz ilk babalarımızdan böyle bir şey işitmedik."

Kavminden küfür iden bir cemâ'at: "Bu sizin gibi bir adamdır. Sizin üzerinize büyüklük itmek ister. Eğer Allâh rasûl göndermek istese idi bir melek inzâl iderdi. Biz böyle şeyleri evvel geçen babalarımızdan işitmedik."

Halkından (yapılan uyarıları) görmezlik eden önderler dediler ki: “Bu sizin gibi bir insandan başka ne ki? Size üstünlük kurmak istiyor. Allah elçi gönderecek olsaydı melekleri gönderirdi. Biz en eski atalarımızdan bile böyle bir şey duymadık.

Kavminden ileri gelen kafirler:-Bu, sizin gibi bir insandan başka bir şey değil. Sizden üstün olmak istiyor. Eğer Allah dileseydi melekleri gönderirdi. Biz, daha önceki atalarımızdan da bunu duymadık.

Kavminin ileri gelen kâfirleri ise “Bu da sizin gibi bir beşerdir,” dediler. “Ancak size karşı üstünlük taslıyor. Allah dileseydi pekalâ bir melek indirebilirdi. Biz gelip geçmiş atalarımız içinde böyle birisini işitmedik.

Toplumu içinden inkârcı kodaman grup şöyle dedi: "Bu adam, sizin gibi bir insandan başka şey değil; size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi, melekler indirirdi. Biz ilk atalarımız arasında böyle bir şey duymadık."

pes eyitti ol cemā'at kim kāfir oldılar ķavmundan “degül işbu illā bir ādemį bizcileyin diler kim artuķlıķ isteye sizüñ üzere. daħı eger dilese-di Tañrı indüre yidi firişteler. işitmedük işbunı ilergi atalarumuzdan.

Pes eyitdi uluları kāfirlerüñ Mūsā ḳavminden: Bu degüldür illā sizüñ gibiādem oġlı, diler ki sizüñ üstüñüze efḍal ola. Eger Tañrı Ta‘ālā dilese‐y‐diferiştehler indürürdi. Biz bunı işitmedük ilerüki atalarumuzdan.

(Nuh) qövmünün kafir başçıları (tabeçiliyində olanlara) dedilər: “Bu sizin kimi yalnız adi bir insandır. (Peyğəmbərlik iddiası ilə) sizə böyüklük etmək istəyir. Əgər Allah (Ondan başqasına ibadət etməməyimizi) istəsəydi, (bizə peyğəmbər olaraq insan deyil) mələklər göndərərdi. Biz bunu (Nuhun təbliğ etdiyi tövhidi) ulu babalarımızdan (keçmiş ümmətlərdən) eşitməmişik.

But the chieftains of his folk, who disbelieved, said: This is only a mortal like you who would make himself superior to you. Had Allah willed, He surely could have sent down angels. We heard not of this in the case of our fathers of old.

The chiefs of the Unbelievers among his people said: "He is no more than a man like yourselves: his wish is to assert his superiority over you: if Allah had wished(2885) (to send messengers), He could have sent down angels; never did we hear such a thing (as he says), among our ancestors of old."

2885 They attribute altogether wrong motives to him (such as they would have actuated themselves), in saying that he was trying to establish his own p... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.