19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Nahl Suresi 15. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Veelkâ fî-l-ardi ravâsiye en temîde bikum veenhâran vesubulen le’allekum tehtedûn(e)

Sizinle beraber sallanmaması, çalkalanmaması için yeryüzünde muhkem ve metin dağlar yaratmıştır, ırmaklar halketmiştir ve gideceğiniz yeri bulmanız için yollar meydana getirmiştir.

(Dünya kendi etrafında saatte 1670 km; Güneş’in etrafında ise saatte 108 bin km hızla dönerken) Sizi sarsıntıya uğratmasın diye, yer(küre)de (balans -ağırlık kurşunu- gibi) sağlam dağlar bıraktı; (ayrıca ulaşımda yararlanmanız için) ırmaklar ve yollar da (kıldı). Umulur ki hidayet olunur (yolunuzu bulur)sunuz diye (bunları meydana getirmiştir).

Sizinle beraber sallanmaması, çalkalanmaması için yeryüzünde, yerinden oynatılmaz dağlar ve gideceğiniz yeri bulmanız için, nehirler ve yollar da yaratmıştır.

Allah yeryüzüne, sizi sarsmaması için ağır baskılı, oturaklı, derin temellere dayalı dağlar, yolunuzu bulmanız için de ırmaklar ve yollar yerleştirdi.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 21/31; 79/32.

Sizi sarsar diye yeryüzüne sabit dağlar yerleştirdi; ayrıca ırmaklar ve yollar koydu. Olur ki doğru yolu bulursunuz.

Sizi sarsıntıya uğratır diye yerde sarsılmaz dağlar bıraktı, ırmaklar ve yollar da (kıldı). Umulur ki doğru yolu bulursunuz.

Allah, yeryüzüne sabit dağlar koydu ki, sizi çalkalamasın. Bir de nehirler ve yollar bıraktı, gerek ki doğru gidesiniz.

Dünya sizi sarsmasın diye, dağları onda demirlenmiş gemiler gibi durduran, doğru yolu bulmanız için, (o dağların aralarında) size nehirler ve yollar yaratan O’dur.

15,16. Sizi sallar diye yeryüzüne sabit dağlar, ırmaklar ve doğru yolda olasınız diye yollar ve işaretler yerleştirdi. Onlar yıldızlarla da yol bulurlar.

Sizi sarsmasın diye, yeryüzünde sağlam dağlar yarattı, ırmaklar, yollar dahi yarattı, ola ki siz doğru yola gidesiniz

(Allah,) yeryüzünde sarsılmayasınız diye sağlam dağlar, yolunuzu şaşırmayasınız diye nehirler ve yollar ve nice işaretler meydana getirdi.

Bkz. 21/31, 79/32

Allâh te’âlâ arz üzerinde yüksek dağlar halk ile arzı tahkîm itdi enhâr ve yollar yaratdı. Belki tarîk-i hidâyete dâhil olursunuz.

15,16. Yeryüzünde, sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler meydana getirmiştir. Onlar yıldızla da yollarını bulurlar.

15,16. Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağlar; yolunuzu bulmanız için de nehirler, yollar ve nice işaretler meydana getirdi. İnsanlar yıldızlarla da yollarını bulurlar.

O, sizi sarsmaması için yere sağlam dağlar yerleştirdi, ırmaklar ve yollar açtı ki gideceğiniz yere ulaşabilesiniz.

Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağları, yolunuzu bulmanız için de ırmakları ve yolları yarattı.

Ve sarsılmamanız için yeryüzüne denge sağlayıcılar yerleştirdi, yolu bulmanız için de nehirler, yollar,

Allah, yeryüzü sizi sarsmasın diye oraya sabit dağlar yerleştirdi. Yolunuzu bulmanız için de nehirler ve yollar yarattı.

Hem Arzda ağır baskılar bıraktı ki sizi çalkar diye, hem de nehirler ve yollar, gerek ki doğru gidesiniz

Yeryüzü sizi sarsmasın, diye (Allah) yeryüzünde sağlam/sabit dağları, (maksadınıza ulaşıp) yolunuzu bulmanız içinde (ayrıca) ırmakları ve yolları yarattı.

O, sizi sarsar diye yeryüzüne ağır baskı koydu. Yolunuzu bulmanız için nehirler ve yollardan izler bıraktı;

O, sizi sallayıp çalkalar diye, yer yüzüne sabit ve muhkem dağlar, (bundan başka da) ırmaklar, yollar koydu. Tâki maksadlarınıza ulaşasınız.

Sizi sarsar diye yeryüzünde de (direkler hükmünde) sâbit dağlar, hem maksadlarınıza ulaşasınız diye nehirler ve yollar koydu (yarattı).

Yeryüzünde sizin için referans olsun diye dağlar, nehirler ve yollar yerleştirdik ki, (gideceğiniz) yollarınızı onlarla doğru bulursunuz.

Allah yeryüzüne yüksek dağları koydu ki sizinle birlikte sallanmasınlar diye. Irmaklar, yollar da koydu ki yönelesiniz diye.

Allah sizinle sallanmamak için yeryüzünde sağlam dağlar, yolu bulmanız için de ırmaklar, yollar yapmıştır.

O, yeryüzünde çalkalanmamanız/sarsıntıları daha az hissetmeniz için⁶ sağlam dağlar [revâsi] ve yolunuzu bulabilmeniz için de (nice) nehirler ve yollar meydana getirdi/koydu [elkâ].

6 Meâllerde genellikle “Sarsılmayasınız diye sabit dağlar yarattık” veya “Sizi sarsmaması için sabit dağlar yarattık” şeklinde tercümeler görülmektedi... Devamı..

Sizi sarsıntıya uğratır diye yerde sarsılmaz dağlar koydu, ırmaklar ve yollar (kıldı). Umulur ki hidayete erersiniz.

Yerkürenin sistematik hareketleri esnasında dengesinin bozularak sizi sarsmaması veya depremlerin şiddetinin azalması için oraya sapasağlam dağlar yerleştiren ve her bölgeyi, kendisine mahsus coğrafik özelliklerden tanıyıp yolunuzu bulabilmeniz için orada ırmaklar ve doğal yollar yaratan da, yalnızca Allah’tır.

Sizi sarsar diye Yeryüzü’nde ağır baskılar / dağlar da bıraktı.
Nehirler de, yollar da!
Umulur ki doğru yol bulursunuz.

Sizleri sallama ihtimaline karşı yeryüzünü, dağlarla sağlamlaştırdı. Yol almanız için nehirler ve yollar açtı.

Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağları, yolunuzu bulmanız için ırmakları, rahatça gidip gelmeniz için yol yapacağınız alanları yarattı.

15,16. Sizi sarsmasıyla ilgili yer içinde ağır baskılar, [*] (ayrıca gideceğiniz yerlere) ulaşmanız için ırmaklar, yollar [*] ve işaretler yerleştirmiştir. Onlar, yıldızlarla da yollarını (yönlerini) bulurlar.

Yerin içine ağırlıkların yerleştirilmesi “sarsılmaması” değil de “sarsılması”yla ilgili bir mesaj vermektedir. Benzer mesajlar: Ra‘d 13:3; Hicr 15:19;... Devamı..

(Ve yine Allah) sizi sarsmaması için¹ yeryüzüne sâbit dağlar ve yolunuzu bulasınız diye de nehirler ve yollar yarattı.²

1 Buradaki (أَنْ تَمِيدَ) ifâdesi, (لِئَلَّا تَمِيدَ) takdirindedir. (Kurtubî)2 Bk. (Enbiyâ: 31, Tâ Hâ: 53, Zuhruf: 10)

Ve sizi sarsmasın diye arza yerinden oynatılmaz dağlar; ¹¹ ve yolunuzu bulasınız diye nehirler yollar yerleştirdi;

11 Bu ifade, öyle görünüyor ki, dağların, oluşumlarını yer kabuğunun maruz olduğu tedricî dengelenme ameliyesine (process) borçlu olduğunu îma ediyor.... Devamı..

Ve yine O, sarsılmayasınız diye yeryüzüne ağırlık koymuş ve yolunuzu bulasınız diye de nehirler ve yollar yerleştirmiştir. 21/31, 31/10, 78/7

Bir yanda sizi sarsar diye yeryüzüne yerleştirdiği sağlam ve sarsılmaz dağlar, öte yanda yolunuzu bulabilmeniz için nehirler ve yollar,[²¹⁰²]

[2102] Dağlar ve ırmaklar/vadiler/yollar yan yana anıldığında, hem vahyin hem de mahlukatın çift kutuplu özelliğine bir atıf olarak anlaşılmalıdır (Kr... Devamı..

Yer (yörüngesinde seyrederken) sizi sarsmasın diye, üzerinde sabit dağlar yerleştirdi, yolunuzu bulasınız diye, üzerinde ırmaklar ve (doğal) yollar yarattı.

Ve sizi sarsmasın diye arza kökleşmiş sabit dağlar, nehirler ve yollar yerleştirdi. Ve umulur ki hidayete erersiniz.

Ve yerde sabit dağlar vücuda getirdi, sizi sallayıp muzdarip etmesin diye ve nehirler ve yollar da, (vücuda getirdi) tâ ki, doğru yolu bulasınız.

Hem dünya hareketiyle sizi sarsmasın diye, yeryüzüne sabit dağlar koydu. Amaçlarınıza ermeniz için ırmaklar, geçitler yerleştirdi. [79, 32; 21, 31] {KM, Mezmurlar 114, 5}

Sizi sarsar diye arza ağır baskılar attı, ırmaklar ve yollar yaptı ki doğru yolu bulasınız (amaçlarınıza eresiniz).

15,16- O arzda, sâbit kalub temâyül itmemesi içün büyük dağlar, menzilinize vusûl içün de nehirler ve yollar, yolunuzı bilmeniz içün de 'alâmetler kıldı. Karada ve denizde insânlar yıldızlarla yol bulurlar.

Sizi çok sarsmasın[*] diye yerin içine sabitleyen (oturaklı) dağlar yerleştirdi. Hedeflerinize ulaşabilmeniz için de ırmaklar ve yollar koydu.

[*] Çeviri bütünlüğü açasından Nahl 15, Enbiya 21/31, Lokman 31/10 çevirilerine aynı teklif yapılmıştır. Görevi yeri sabitlemek ama kendisi aslında sa... Devamı..

15,16. -Yeryüzünde sabit dağlar yarattı size; sarsılırsınız diye.(Gideceğiniz yere) ulaşmanız için de nehirler ve yollar.. ve işaretler.. Yıldız ile de onlar yollarını bulurlar.

Allah, sizi sarsmasın diye yere sağlam dağlar dikti,(3) yolunuzu bulun diye nehirler ve yollar yarattı.

(3) Üzerinde yaşadığımız yerkabuğu, dünyanın kendi büyüklüğüne oranla son derece ince bir kabuktur; bu kabuk, yoğun ve kızgın bir sıvı olarak niteleye... Devamı..

Sizi çalkayıp sarsar diye yerküreye ağır dağlar, ırmaklar, yollar koydu. İyiye ve doğruya ulaşmanız umulmaktadır.

daħı bıraķdı yirde diplü ŧaġlar kim eġmeye sizi daħı ırmaķlar daħı yollar anuñ-içün kim siz ŧoġru yol dutasız.

Daḫı bıraḳdı yir yüzinde yüce ṭaġları sizüñle egilmeg‐içün. Daḫı ırmaḳlarve yollar yaratdı. Ola kim siz gezgende yollar bulasız.

(Allah yer kürəsi möhkəm olsun, titrəməsin, onun hərəkəti hiss olunmasın, beləliklə də) sizi yırğalamasın deyə, yer üzündə möhkəm dayanan dağlar və (istədiyiniz yerə) gedib çata biləsiniz deyə, çaylar və yollar yaratdı;

And He hath cast into the earth firm hills that it quake not with you, and streams and roads that ye may find a way.

And He has set up on the earth mountains(2038) standing firm, lest it should shake with you; and rivers and roads; that ye may guide yourselves;(2039)

2038 Cf. 13:3 and 15:19. Here and elsewhere the earth is spoken of as a spacious carpet beneath our feet and the hills as a steadying agent to keep th... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.