1 Mayıs 2024 - 22 Şevval 1445 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Vâkı’a Suresi 85. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve nahnu akrabu ileyhi minkum velâkin lâ tubsirûn(e)

Ve biz, ona sizden daha yakınız ve fakat göremezsiniz.

(Her anında ve o sırada) Biz ona (her insana) sizden daha yakınız; ancak görmezsiniz (ve farkında olmazsınız).

ve bizi görmediğiniz halde, biz ona sizden daha yakınken,

O anda, biz ona sizden daha yakınız, ama göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız fakat siz göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız; ancak görmezsiniz.

Biz ise, ona, ilim ve kudretimizle sizden çok yakınız; fakat siz, (yapılmakta olan işleri ) görmezsiniz, anlıyamazsınız.

Ve Biz, sizden ona daha yakınız. Fakat siz görmezsiniz.

83,84,85. Hele can boğaza dayandığı zaman. Siz o zaman, bakıp duracaksınız. O anda biz, ona sizden daha yakınız, ama göremezsiniz.[605]

[605] Ölmekte olanların durumu hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XVIII, 555-557.

Bizse O'na, sizden daha yakınız, görmezsiniz?

(O anda) biz ona sizden daha yakınız. Fakat siz (bizi) göremezsiniz.

83-87. Niçün rûhunız boğazınıza gelüb de her tarafa ’atf-ı nazar iylediğiniz zamân ve siz görmediğiniz halde biz sizin yanınızda bulunacağımız vakit -eğer muhâkeme olunmayacağınıza kâni’ ve sözünüzde sâdık iseniz- niçün rûhunızı vücûdunuza ’avdet itdirmiyorsunuz?

83,84,85. Kişinin canı boğaza dayanınca ve siz o zaman bakıp kalırken, Biz o kişiye sizden daha yakınızdır, ama görmezsiniz.

Biz ise ona sizden daha yakınız. Fakat siz göremezsiniz.

Biz ona sizden yakınız, fakat göremezsiniz.

(O anda) biz ona sizden daha yakınız, ama göremezsiniz.  

 Can çekişen kimsenin etrafındakiler bakıp gözlerken, Cenab-ı Hak ona ilim, kudret ve tasarrufuyla daha yakındır. Ama insanlar bunun farkına varıp gör... Devamı..

Biz ona (can çekişene) sizden daha yakınız; ancak siz göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.

Biz ise ona sizden yakınizdir ve lâkin görmezsiniz

83-84-85. (İçinizden birine ecel gelip de) can boğaza dayandığı zaman, siz o sırada (can çekişen o kimseye çaresizlikle) bakar durursunuz. (Oysa) biz o kişiye (kudretimiz ve ölüm ile ilgili vazifeli meleklerimiz ile) sizden daha yakınızdır, ama (siz melekleri) göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız fakat siz göremezsiniz.

Biz ona sizden yakınız. Fakat görmezsiniz.

Hâlbuki biz, ona sizden daha yakınız; fakat (siz) görmezsiniz.

O durumda, o nefse biz sizden daha yakınız. Ancak siz görmüyorsunuz.

Biz ise ona sizden daha yakın oluruz. Ancak, siz bunu göremezsiniz.

Halbuki biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.

O anda Biz ona sizden daha yakın oluruz, fakat siz görmezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız; ancak siz görmezsiniz.

Ve Biz, —siz göremeseniz bile— ona sizden daha yakınken,

Biz ona sizden daha yakınız; ama görmezsiniz.

Biz ise, can çekişene sizden daha yakınız. // Sadece göremiyorsunuz o kadar!.

İşte o anda ölümle yüz yüze gelenlere sizden daha yakınız. Fakat bu gerçeği göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız fakat siz göremezsiniz. [*]

Benzer mesajlar: Bakara 2:186; Enfâl 8:24; Hûd 11:61; Kâf 50:16; Mücâdele 58:7.

(İşte o an) Biz, ona sizden daha yakınız. Fakat siz, bunu asla bilemezsiniz!

ve [Bizi] görmediğiniz halde, Biz ona sizden daha yakınken:

Artık biz, ona sizden daha yakınız. Ama siz göremezsiniz. 33/9

Ve Biz ona sizden çok daha yakınızdır, fakat siz görmeyeceksiniz.

Oysa biz ona sizden daha yakınız. (Her halini mümin mi kâfir mi olduğunu mükâfat mı, yoksa cezayı mı hak etliğini elbette biliriz) Fakat siz bilmezsiniz.

Ve biz ona (can verene) sizden daha yakınız, lakin siz görmezsiniz.

Ve biz (O can çekiştirene) sizden daha yakınız. Velâkin siz göremezsiniz.

Biz ise, ona sizden daha yakınız, ama siz göremezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.

Ve biz ona sizden daha yakınlarız ve lâkin siz görmezsiniz.

Biz ona, sizden daha yakınız ama göremezsiniz.

Biz, ona sizden daha yakınız. Ama göremezsiniz.

Biz ise ona sizden daha yakınızdır; ama siz görmezsiniz.

Biz ona sizden daha yakınız, ama siz görmezsiniz.

daħı biz yaķnuraġuz aña sizden velįkin görmezsiz.

Biz aña sizden yaḳın‐biz, lākin siz görmezsiz.

Biz ona sizdən daha yaxınıq, amma siz (bunu) görmürsünüz!

And We are nearer unto him than ye are, but ye see not

But We are nearer to him than ye, and yet see not,-


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.