Veterâ-lmelâ-ikete hâffîne min havli-l’arşi yusebbihûne bihamdi rabbihim(s) ve kudiye beynehum bilhakki vekîle-lhamdu li(A)llâhi rabbi-l’âlemîn(e)
(O süreçte) Sen melekleri de, Arş’ın etrafını çevirmişler olarak Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini göreceksin, (ve zaten görmektesin.Bugün gaybi olarak inanan mü’minler de ahirette bunları bizzat görecek ve izleyeceklerdir.) Artık aralarında Hakk ile hüküm verilmiştir ve: (Melekler ve Mü’minlerce) "Âlemlerin Rabbine hamd olsun" denilmiş (ve şükran başlamıştır ve artık mahkeme kapatılmıştır).
Ve görürsün ki, melekler, Rablerine hamd ederek onu tenzih edip arşın çevresinde dönmedeler ve aralarında gerçek bir adaletle hükmedilmiştir ve denilmiştir ki: Hamd, alemlerin Rabbi Allah'a.
Ve meleklerin, Rablerinin yüceliğini hamd ile andıklarını ve arşın çevresinde dönmekte olduklarını görürsün. O gün tüm insanlar arasında, gerçek adaletle hükmolunmuştur ve: “Alemlerin Rabbine hamdolsun” denilecektir.
Ey takva sahibi mutlu mü'min! Melekleri, Rablerini hamd ile tesbih ederek, Arş'ın, sınırsız kudret ve iktidar makamının etrafını kuşatmış vaziyettelerken görürsün. Artık, kulları arasında hakkaniyet ve adâletle muhakeme yapılıp hüküm icra edilmiş ve herkes tarafından:
“Âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah'a hamdolsun” denilmiştir.*
Meleklerin Arş'ın etrafını çevirmiş olarak Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini görürsün. Aralarında hak ile hüküm verilmiş ve: "Hamd alemlerin Rabb'i olan Allah'adır" denmiştir.
Melekleri de arşın etrafını çevirmişler olarak Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini görürsün. Aralarında hak ile hüküm verilmiştir ve: 'Alemlerin Rabbine hamdolsun' denilmiştir.
Bir de Melekleri görürsün ki, Rablerini hamd ile tesbih ederek arşın etrafını kuşatmışlardır. (Cennetlik ve cehennemlik olan) o kimseler arasında adaletle hüküm verilmiştir de şöyle denilmektedir: “- Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'adır.”
Melekleri, Rablerine hamd ve tesbih ederek Arşın etrafını kuşattıklarını görürsün. O gün aralarında hak ile hüküm verilecektir. Ve “bütün âlemlerin sahibi olan Allah’a hamdolsun!” denilir.
Sen, meleklerin de, egemenlik tahtının çevresini kuşatarak, Rabblerini hamd ile övdüklerini görürsün. Artık aralarında adaletle hükmolunmuş ve “âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun” denilmiştir.[500]*
Melekleri de (Allah'ın) kudret tahtının çevresinde Rablerinin yüceliğini övgüyle anarken görürsün. O zaman herkes hakkında adaletle hükmedilir ve (şu) sözler telaffuz edilir: “Bütün övgüler âlemlerin Rabbi olan Allah içindir!”
Melekleri, arşın etrafını çevirmiş oldukları halde, Rablerini hamd ile överken görürsün. Artık insanların aralarında adaletle hüküm olunmuştur. "Övgü, Alemlerin Rabbi olan Allah içindir" denir.*
Melekleri de, Rablerini hamd ile tesbih edip yücelterek Arş’ın etrafını kuşatmış hâlde görürsün. Artık kulların arasında adaletle hüküm verilmiş ve “Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur” denilmiştir.
Melekleri görürsün ki, Rablerine hamd ile tesbih ederek Arş'ın etrafını kuşatmışlardır. Artık aralarında adaletle hükmolunmuş ve «alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun» denilmiştir.
Melekleri, yönetim merkezinin etrafını çevirmiş halde Rab'lerini överek yüceltirken görürsün. Aralarında gerçeğe göre hüküm verilmiştir ve "Evrenin Rabbi ALLAH'a övgüler olsun," denir.
Meleklerin de arşın etrafını kuşatarak, Rablerine hamd ile tesbih ettiklerini görürsün. Artık halk arasında hak ile hüküm icra edilip "âlemlerin Rabbi Allah'a hamdolsun" denilmektedir.
Melâikeyi de görürsün Arşı etrafından donatmışlar rablarına hamd ile tesbih ediyorlardır ve halk arasında hakk ile huküm icra edilip denilmektedir: «elhamdulillahi rabbil alemîn»
Melekleri, görürsün ki, Rablerine hamd ile tesbîh ederek arşın etrafını kuşatmışlardır. Aralarında hak (ve adalet) le hükmolundu ve (ehl-i cennet tarafından). «Âlemlerin Rabbi olan Allaha hamdolsun» denildi.
Melekleri de arşın etrâfını (tavaf eden) kuşatıcılar olarak, Rablerine hamd ile (O'nu)tesbîh ediyorlar görürsün. Artık (mahlûkatın) aralarında hak ile hüküm verilmiş ve: “Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur!” denilmiştir.
Kullarının arasında hak ve adaletle hüküm verilmiş olduğu için, o gün Meleklerin Rabbinin arşının etrafında toplanıp onu yücelterek övdüklerini görürsün. Bundan dolayı “Alemlerin Rabbi Allah, bütün övgü ve yüceltmelere layık olandır” denilir.
Melekleri, egemenlik tahtının etrafını çevirmiş oldukları halde rablerini hamd ile tesbih ederken görürsün. Artık insanların aralarında hak ile hükmedilmiştir. “Bütün övgüler, âlemlerin Rabbi olan Allah içindir” denir.
Ve o zaman meleklerin, Allah’ın kudret ve hükümranlık Tahtının etrafında kümelenip Rablerini övgülerle yücelttiklerini göreceksin.
Böylece, bütün insanlar hesaba çekilerek, aralarında adâletle hükmedilecek veson olarak, müminlerin ve meleklerin dillerinden yükselen bir duâ olarak, şöyle denilecek:
Sonsuz hamd ve şükürler olsun, âlemlerin Rabb’i Allah’a!
(O gün sen) meleklerin de Allah’ın arşının1 çevresinde toplanıp, Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini, herkesin arasında asla haksızlık yapılmaksızın adaletle hükmedileceğini ve (her taraftan): “Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a aittir.” denildiğini, göreceksin. *
Ve sen, meleklerin Allah’ın hükümranlık makamı çevresinde halkalanıp hamd ile Rablerinin sonsuz yüceliğini dile getirdiklerini görürsün.[4167] Ki (o gün) herkes hakkında adâletle hüküm verilmiş ve şöyle denilmiştir: “Hamd olsun âlemlerin Rabbi Allah’a!”[4168]*
Ve melekleri görürsün ki, Arş'ı etrafından kuşatmışlardır. Rablerine hamd ile tesbihte bulunurlar ve aralarında hak ile hükmolunmuştur. «Alemle rin Rabbi olan Allah'a hamd olsun» denilmiştir.
Sen o gün melekleri de Arş'ın etrafını çevrelemiş Rablerine zikir, tenzih ve hamd eden vaziyette görürsün. Derken, aralarında adaletle hükmolunur ve “Hamd-ü senalar Rabbülâlemin olan Allah'a mahsustur. ” diye bitirilir. [40, 7] {KM, Vahiy 5, 11; 7, 11}
Meleklerin de Arşın çevresinde dönerek Rablerini övgü ile andıklarını görürsün. İnsanlar arasında hak ile hükmedilmiş ve: "Hamd alemlerin Rabbine mahsustur" denilmiştir.
Göreceksin ki melekler arş[*]’ın çevresini kuşatmışlar, Rablerinin her şeyi güzel yapmasına karşılık O’na boyun eğmişlerdir. Onların arasında da doğru bir yargılama yapılmıştır. Şöyle denir: ”Her şeyi güzel yapan yalnız Allah’tır. O, tüm varlıkların Sahibidir.”*
Orada meleklerin Arşın etrafında Rab'lerini hamd ile tesbih ederek döndüklerini görürsün. Aralarında hak ile hüküm verilmiş ve:-Hamd, alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur, denilmiştir.
Melekleri de görürsün ki, Arş'ın etrafını kuşatmış, Rablerini hamd ile tesbih etmektedirler. Artık aralarında adaletle hükmedilmiş ve “Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun” denmiştir.
Melekleri de arşın çevresini kuşatarak Rablerinin hamdiyle tespih eder halde görürsün. Aralarında hakla hüküm verilmiştir. Nihayet şöyle denir: "Hamd âlemlerin Rabbi Allah'a özgüdür!
And thou (O Muhammad) seest the angels thronging round the Throne, hymning the praises of their Lord. And they are judged aright. And it is said: Praise be to Allah, the Lord of the Worlds!
And thou wilt see the angels surrounding the Throne (Divine) on all sides, singing Glory and Praise to their Lord. The Decision between them (at Judgment) will be in (perfect) justice, and the cry (on all sides) will be, "Praise be to Allah,(4355) the Lord of the Worlds!"*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |