Numetti’uhum kalîlen śümme nadtarruhum ilâ ‘ażâbin ġalîz(in)
Biz onları (belli bir süre ve) az bir nimetle yararlandırıveririz. Sonra onları ağır bir azaba sevkederiz.
Onları az bir müddet geçindiririz de sonra istemedikleri halde onları ağır bir azaba atarız.
Onlara kısa bir süre dünyada, hayatın zevkini yaşatır, geçindirir, ama sonunda şiddetli bir azaba sürükleriz.
Onlara biraz zevku safa sürdürürüz. Sonra kendilerini ağır bir azâba sürükleriz.
Onları kısa bir süre geçindirir sonra katı bir azaba atarız.
Biz onları az (bir şey ve zaman) olarak yararlandırırız, sonra onları ağır bir azaba katlandırırız.
Biz, o kâfirlere (dünyada) biraz zevk ettiririz de, sonra kendilerini ağır bir azaba mecbur tutarız.
Biz, onları az bir şey yaşatırız. Sonra onları ağır bir azaba zorlarız.
Onları az bir süre faydalandırırız, sonra da kendilerini ağır bir azaba sürükleriz.
Onlara kısa bir süre hayatın zevkini yaşatırız, ama sonunda (yaptıkları yüzünden) onları şiddetli bir azaba sürükleriz. *
Onları az bir süre geçindiririz, sonra da ağır bir azaba sürükleriz.
Biz, onları (dünyada) biraz yararlandırırız. Sonra da onları ağır bir azaba sürükleriz.
Onları biraz faydalandırır, sonra kendilerini ağır bir azaba sürükleriz.
Onları biraz yaşatırız, sonra da ağır bir cezaya süreriz.
Biz onlara biraz zevk ettiririz de sonra kendilerini ağır bir azaba zorlarız.
Biz onlara biraz zevk ettiririz de sonra kendilerini galîz bir azâba muztarr kılarız
Biz onları (dünyâda) biraz geçindirib sonra kendilerini ağır bir azaba (katlanmıya) mecbur edeceğiz.
(Biz) onları azıcık (bir müddet dünyada) faydalandırırız; sonra onları ağır bir azâba(girmeye) mecbur kılarız.
Bu inkarları ile onları bir müddet yaşatırız, sonra onları azabın en şiddetlisine atarız.
Biz onları oldukça az (bir süre) olarak faydalandırıp yararlandırırız, sonra da onları ağır bir azaba sürükleriz.
Onların bu dünyada kısa bir süre istedikleri gibi yiyip içipyaşamalarına izin vereceğim fakat göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir ömür sonunda, hepsini cehennemdeki o korkunç azâba mahkûm edeceğim!
Biz onlara hayatın zevkini biraz yaşatır, sonra da onları ağır bir azaba sürükleriz.
Onlara kısa bir süre hayatın zevkini yaşatır, ama sonunda şiddetli bir azaba sürükleriz.
Tadımlık bir hazzı kısa vâdede tüketmelerini sağlarız; ardından onları altında ezilecekleri ağır bir azaba mahkûm ederiz.
Onları biraz mütena'im kılarız. Sonra onları en şiddetli bir azaba muztar kılacağızdır.
Biz onlara kısa bir süre ömür sürme imkânı veririz, ondan sonra da şiddetli bir azaba mahkûm ederiz.
Onları biraz yaşatırız, sonra kaba bir azaba süreriz.
Onları, önce biraz nimetlendirir sonra da kaba bir azabı çekmek zorunda bırakırız.
Onları biraz geçindiririz. Sonra da onları şiddetli bir azaba uğratırız.
Onları biraz nasiplendirir, sonra da ağır bir azaba sürükleriz.
Onları birazcık nimetlendiriyoruz. Sonunda hepsini şiddetli bir azaba süreceğiz.
We give them comfort for a little, and then We drive them to a heavy doom.
We grant them their pleasure for a little while:(3612) in the end shall We drive them to a chastisement unrelenting.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |